25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

MERHABA 778’de, Fransız Devrimi’nden 11 yıl ön- ce yaşama veda etti. Yaşadığı Aydınlan- 1ma yüzyılında ortaya attığı önemli fikirlerle devrimcilere esin oldu. Ömrünce hep insanları aydınlatmak ve öz- Kirkor Borucuyan’ı tanımak… gürleştirmek amacıyla yapıtlar verdi. Çelişkile- rini inkâr etmeyen bir yazardı: Zevkleri klasik ama fikirleri modern, yenilikçiydi. Memleketin her köşesinde o yörenin sesi, rengi, ruhu çağıldamaz mı; kavi duruşlu, “Bütün edebi türler iyidir, sıkıcı olanlar hariç” özgüvenli aydın, şair, yazar, şarkıcı, dansçı, yontucu, ressam vb. nice yurtsever sayesinde diyen yazar, tiyatro ve şiir dahil olmak üzere harita doğal dokusu, yaban yaşamıyla uyumlu ülkeye dönüşüp yurt da ancak bunun hemen her türde sayısız yapıtlar, ciltler dolusu mektuplar yazmış olmasına karşın, daha çok varlığıyla nefes almaz mı? felsefi yapıtları ve masallarıyla tanınır. Roland Barthes onu “mutlu yazarların so- ocuklukta başlar, memleket ka- Yazar ekliyor: “Kirkor amca, bundan nuncusu” diye tanımladı. Kendisi de bir mek- rışlanırcasına, “Edirne’den örtülü bir gurur duysa da; bunların ulu- tubunda “dünyadaki bütün saçmalıklarla eğ- Ç Ardahan’a” diye seslenilip ek- orta konuşulmasını çok istemez, çocuk lenmek” için yazdığını söyler. Zira onun için lenir: “Kars’tan Antalya’ya, Sinop, gibi masum ve mahcup gülümserdi.” mizah bir asillik simgesi, insanın tüm felaketler Samsun’dan Alanya, Mersin’e”. Yerli- “Ve ‘hikâyesi olan adamın’ hikâyesini karşısındaki direnme gücünün bir ifadesidir. lik karakteristik açıdan giderek bıçkın anlat(ır)” Ateşçi: Bu nedenle felsefi masallarını neredeyse “Tekirdağ bir sahil kasabası, Yunan bir yapıya dönüşür böylece. Sonuçta sa- 250 yıl sonra bile hâlâ hem insanlık koşulunun nat-kültürde “yerel im” her geçen gün işgali ve zulmü başlamış, ahalinin bir tüm sorunları üzerinde düşünmek hem de ya- kısmı daha hafızalarda taze olan, Rus biraz daha önem taşır. zarın ünlü esprili ve ironik biçemi sayesinde Yurdun her yakasında sanat-kültür der- ve Bulgar işgallerini hatırlıyor, o günle- eğlenmek için okuyabiliriz. ri yaşayanların büyük kısmı hayatta. gileri, öteki yayınlar, müzikten dansa, öy- Voltaire (François Marie Arouet - 21 Kasım O sebeple halkın bir kısmı işgalden önce kü günlerine her türden etkinlik, şenlik, 1694 / 30 Mayıs 1778) kapağımızda. Ferda bu yaklaşımın apaçık birer göstereni ko- Anadolu’ya geçmiş. Bir kısmı da Kuvayı Fidan’ın yazısı... Milliye, Karakol, Felah-ı Vatan gibi gizli numundadır artık. M. Sadık Aslankara, üçüncü sayfamızdaki Datçalının yaşantısını yeniden kuran Ni- direniş grupları ile ilişki halinde mücade- “Kirkor Borucuyan’ı tanımak” başlıklı yazısın- le yolu arıyor. Kirkor da bunlardan biri. hat Akkaraca’nın Datça’da Zaman (2010) da irdelediği, Yahya Kaptan’ın, “Tekirdağ’dan Eşraftan bazıları ya gözaltında ya hapis- başlıklı hikâyeleri üzerinde durmuştum. Portreler” alt başlığıyla yayımlanan bir tür söz- te. İşte o kara günlerde; bu Koca Gâvur, Masama aldığım iki kitap bunu anımsattı. lü tarih belgeseli bağlamında alınabilecek fırınını satıp, büyükçe bir yük teknesi alır… İlki, Bilgi’den Celal Karaca’nın Ara- Hikâyesi Olan Adam... Deniz kıyısında büyümüş biri olarak, za- mızda Kalmasın (2024) adlı söyleşiler Ülker İnce, Fatoş Güney’in Fransız Sosyalist ten bu işlerden biraz anlar. kitabı, öteki Sabri Kuşkonmaz’ın, yaza- Partisi yetkilisinin Paris’te Yılmaz Güney’e Sessiz sedasız İstanbul’a gidip, oradaki Milli gruplar- sorduğu “Siz neden buradasınız? Sizin işiniz rıyla bağlantı kurarak göndermesini sağladığı bir kitap. la temas kurar. Önceleri, Ermeni diye buna güvenmezler. Yahya Kaptan’ın, “Tekirdağ’dan Portreler” alt başlığıyla film yapmak değil mi?” sorusunun uzun yanıtı- Ama samimi tavırları, canını ortaya koyması neticesinde nı, Güney’le geçirdiği yılları, onun film yapmış bir tür sözlü tarih belgeseli bağlamında alınabilecek Hikâyesi denerler. Zaten her şeyin kıt zamanı. Olan Adam (Edirne Ceren Yayıncılık, 2023) başlıklı anlatısı. olmak için film yapmadığını, yazmış olmak Gece baskınları ile Zeytinburnu, Sütlüce, Ayastefanos için yazmadığını anlattığı Camları Kırın Kuşlar On yıldır Bafra’da Edebiyat Nöbeti’ni yayımlayan Karaca’nın cephaneliklerinden ele geçirilen askeri malzeme; silah, top Kurtulsun... çokça Karadenizli sanatçılara ayırdığı yapıtına başka haf- kamaları, mühimmat, (kendi ifadesiyle) ‘hassaten de monte Ferda Fidan, Louis-Ferdinand Céline’in (27 Ma- ta geçeceğim, şimdi sırada Yahya Kaptan’ın Tekirdağ’dan tayyareler’ kaçırır. Bu bir müddet böyle devam eder. yıs 1894 / 1 Temmuz 1961) 1932 yılında yayım- Portreler’i, Ateşçi’yle Kirkor Borucuyan var. Boğazdaki devriye işgalci botları, bir Ermeniden uzun- lanan, Ferdinand Bardamu’nün mutsuz serüven- BİR KENT TARİHİ BELGELİĞİ ca bir süre şüphelenmez. (…) Ta ki bir ihbara kadar. Son- lerini anlattığı, isyandan çok hayattan duyulan Yahya Kaptan’ın anlatımıyla farklı karakterler eşliğinde rası bu ‘Koca Gâvur’ (…) mermi sağanağı altında, kendini korku ve onun neden olduğu bıkkınlığın ifadesi okumamızı sürdürürken hem yapıt kendi yatağına oturuyor karşı sahile zor atar. niteliğindeki romanı Gecenin Sonuna Yolculuk... bütün olarak hem de Tekirdağ insanını, beri yandan Kirkor İşgal biter, şehre ilk giren Milli kuvvetlerin en önünde, Gamze Akdemir, Dikmen Gürün’ün, Atatürk Borucuyan’ı, onlarcasını tanıyoruz. başında kalpak, kalpakta ay-yıldız, omzunda filintası, çap- Cumhuriyetinin kadınlara açtığı yolda ilerleyen, Yazar, yapıta, “şehrin hafızasında iz bırakmış artık yaşa- raz fişeklik. Bu, Koca Gâvur bu… eşine az rastlanır bir dramatik soprano, derin- mayan” bir dizi insanın kitabı olduğunu söyleyerek giriyor. (…) zafer sarhoşluğu sonrası Kirkor amca akla gelir. likli bir oyuncu, etkileyici bir ressam, Türkiye’nin Kimler yoktur ki, onları da sıralıyor: “…Ateşçi Osman, fırıncı Eşraftan bir heyet ziyaret eder ve ona, sattığı fırını geri al- opera dünyasında “ilk”lerin, kendi yaşamında da Kirkor, demirci İstepan, sarraf Salamon, Doktor Danon…” mayı, para toplayıp ona iade etme teklifini yaparlar. O za- “mücadele gücü”nün simgesi Semiha Berksoy’un Ateşçi, “keyifli zamanlarında” “Koca Gâvur” diyerek man çok utanır, üzülür, çok da celallenir Koca Gâvur. Der yaşamını kaleme aldığı Ateş Kuşu... “takıldığı” Kirkor’la Tiringa Mehmet’in meyhanesinde ki: ‘Ben malımı kaybettim lâkin telafisi mümkündür. Ça- Çiğdem Ülker, Ertuğrul Özüaydın’ın 2023 buluşur sürekli. “Ateşçi ile o Koca Gâvur’un tanışmaları lışıp gene kazanabilirim. Burası benim de vatanım değil Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü’ne değer görü- o, ‘Türk’ün ateşle imtihanı” günlerinde olur, sonra da hiç mi?” (71, 72, 73) len; bir dağın yamacından, ağacın ve göğün kopmazlar. Ateşçi’nin Tekirdağ’a yerleşme sebebi de bu Yazar Yahya Kaptan, şöyle sürdürüyor Kirkor Borucuyan’ın altından şiirle geçtiği KaraKırmızı... Koca Gâvur”dur. (73) hikâyesini: “O şanlı gazi, İstiklal Madalyası’nı en büyük şe- Y. Bekir Yurdakul, Julia Green’in savaş-barış, Yahya Kaptan Ateşçi’yi şöyle tanıtıyor okura: “Ateşçi Os- ref nişanı olarak sakladı. Hiç bahsini de yapmadı, maaş al- kent-kır, korku-cesaret, çaresizlik-direnç ikilem- man, Osmanlı’nın son zamanlarında Yavuz gemisinde ateş- mayı da reddetti. Bir daha hiç fırını da olmadı. Yetmiş yaşı- leri ekseninde ördüğü Kırlangıç Bayırı Çocukları... çilik yaptığı için o lakapla anılıyor. Onca Osman arasında, nı geçtiğinde, hâlâ bir fırında işçi olarak çalışır, sabah-ak- Erencan Martı, Mehmet Alkaya’nın, Hasan Tah- ‘Ateşçi Osman’ olmak, onun gurur kaynağıdır… Donanma-i şam, karda-kışta (…) yürürdü.” sin Benli ile yaptığı ve yakın tarihimizin darbeler- Hümayun’un medar-ı iftiharı Yavuz’la anılmak. Bir teftiş es- Yazar, şu notu iniyor son olarak: “En son ‘Destereciler’ fı- le kuşatılmış, 27 Mayıs’tan 12 Eylül’e tanıklığını nasında Enver Paşa’yı tanımak, sonra Paşa’dan etkilenip oğ- rınında çalıştı. Destereciler ona bir işçi, eleman gibi değil, bir aktardığı nehir söyleşisi Ne Kaldı Bizden Geriye lunun adını Ali Enver koymak…” (69) aile büyüğü, meslekte duayen muamelesi yaptılar.” (73, 74) adlı kitapları üzerine inceleme ve söyleşileriyle Her kentin ilk bakışta görülemeyen bir yüzü vardır. Te- sizlerle buluşan diğer yazarlarımız. TEKİRDAĞLI ULUSAL KAHRAMAN; kirdağ, biraz da Kirkor Borucuyan’dır o halde. Heykeli ol- Kısa tanıtımlar, Emek Yurdakul’un hazırladığı KİRKOR BORUCUYAN masa da… Güncel ve Mustafa Başaran’ın hazırladığı Bul- n Kirkor’a gelince, “Ateşçinin, en has arkadaşlarından biri(dir) maca ile de düşün trafiği sürüyor! Fırıncı Kirkor”. Şöyle sesleniyor Ateşçi: “Bu Koca Gâvur www.sadikaslankara.com, her perşembe öykü-roman, tiyatro, belgesel alanlarında güncellenerek sürüyor. İyi okumalar... var ya, bu Koca Gâvur, hikâyesi olan adamdır.” lİmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım: Bahadır Aktaş l Sorumlu Müdür: Aslan Yıldız l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Uets: 25999 - 15079 - 37611 l Reklam Genel Müdürü: Esra Bozok l Reklam Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.com.tr l Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. KITAP No: 11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear