28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

ÇİĞDEM SEZER’DEN ‘İÇLİ BİR ÇUBUK KRAKER’ İncinebilir çocukların sessiz çığlığı! Şair yazar Çiğdem Sezer, Günışığı Kitaplığı tarafından yayımlanan İçli Bir Çubuk Kraker adlı romanında okuyucuları kendi seçeneklerini üretmeye davet ediyor. İçli Bir Çubuk Kraker, meraklı, cesur bir çocuğun büyüme yolculuğunu anlatıyor. Mahalle yaşamına tanıklık ederken kendi hikâyesini oluşturmaya çalışan çocuğun, farklı yaşlardan insanlarla kurduğu sıcak iletişim geçmişle günümüzü harmanlıyor. Sevgiyi ve şefkati yücelten roman, meslek seçiminden dayanışmaya, özel eğitime ihtiyaç duyan çocukların kucaklanmasından okullardaki zorbalığa direnmeye kadar pek çok konuda esin veriyor. reyin kişisel gelişimine, tatmin duygusuna, MAVİSEL YENER motivasyonuna doğrudan katkıda bulunaca- ğını anlatıyor. air yazar Çiğdem Sezer, Günışığı Kitap- Bu anlamda, Sezer’in mesajı, bireylerin lığı tarafından yayımlanan İçli Bir Çu- doğru meslek seçimi yapmasının yalnızca ki- Ş buk Kraker adlı romanında, farklı ama şisel mutluluğun artırmakla kalmayacağı ay- birbirine dokunan yaşamları duygusal derin- nı zamanda daha sağlıklı, yaratıcı ve üretken likleriyle ele alıyor. bir toplumun oluşumuna da katkı sağlayaca- Romanın ana karakteri ve anlatıcısı olan on ğı yönünde. üç yaşındaki Nurgül, hayal gücü geniş, sanat- Eğitimde ve meslek seçiminde bireyin ilgi la ve doğayla iç içe, duygusal bir çocuk ola- ve yeteneklerine saygı gösterilmesi konusun- rak tanımlanıyor. En yakın arkadaşı ise ma- da alınacak çok yolumuz olduğunu biliyoruz. halledeki eski bir köşkte yaşayan seksen iki yaşındaki Şahika Hanım. USTALARA SAYGI DURUŞU Aralarındaki dostluk, Şahika Hanım’ın Romanda dikkat çeken ayrıntılardan bi- geçmişe dair hatıralarını ve “Hayalhanem - ri de edebiyatımızın ustalarına yapılan gön- teselli defterim” dediği günlüğünü Nurgül ile dermeler. Karacaoğlan, Oktay Rifat ve Reşat paylaşmasıyla daha da derinleşiyor. Nuri Güntekin gibi önemli isimler sayfalarda Ancak bu dostluk, köşkün yıkılıp Şahika okuyucuya selam veriyor ve roman, bu usta- Hanım’ın ortadan kaybolmasıyla değişime ların mirasını bir zemin olarak kullanıyor. Bu göndermeler, hem Türk edebiyatının köklü uğruyor. Nurgül, yalnızca bir arkadaşını de- ğil, aynı zamanda hayallerinin, gülüşlerinin tarihine saygı duruşu niteliğinde hem de karak- terlerin içsel dünyalarını ve duygusal derinlikle- ve hikâyelerinin de kaybını yaşıyor. rini açığa çıkaran bir araç olarak işlev görüyor. ÖTEKİLEŞTİRİLENLER Çiğdem Sezer’in okuyucuları romanın mi- Romanın ana damarlarından birinde Şa- zahla yoğrulmuş incelikli dilinin nasıl da gü- vermekle kalmıyor, onun iç dünyasında da büyük bir boş- hika Hanım’ın sırrı akarken diğer yanda Bedir’in hikâyesi lümsettiğini tahmin edebilirler. luk, yalnızlık yaratıyor. Toplumun “farklı” olana taham- omurgaya oturuveriyor. Bedir, apartman görevlisinin oğ- Kitaptaki “Konuşmazsa Çatlayangiller”den biri olmamak mülsüzlüğü, Bedir’in içe kapanmasına ve kendi potansiyeli- lu. Nurgül’den bir yaş büyük olan ve toplumsal dışlanmayla için daha fazla ipucu vermiyorum. Kurgunun başından iti- ni gerçekleştirememesine yol açıyor. karşı karşıya kalan bir çocuk o. baren okuyucuyla birlikte usul usul gezinen piyano da kita- Romandaki Bedir karakteri, bir yandan toplumun öteki- Menenjit geçirdiği için öğrenme zorlukları yaşayan Be- bın harika sürprizlerinden biri olarak kalsın. leştirici bakış açısını simgelerken diğer yandan incinebilir dir, okulda incitildiği için artık eğitim hayatına devam ede- Nurgül, seksen iki yaşındaki sevgili arkadaşı Şahika çocukların sessiz çığlığı olarak da okunabilir. memiş. Toplumun, “normal” kabul edilen kalıpların dışı- Hanım’ı bulabilmek için kararlılıkla kolları sıvar ve onun Onun hikâyesi, modern toplumun “uyum” adı altında dış- na çıkan bireylere karşı takındığı sert tavır, Bedir’in yaşadı- kayboluşunun ardındaki sırları çözmeye çalışırken kitabın ğı zorluklarla somutlaşıyor. ladığı bireylerin yaşadığı zorlukları ve onların hak ettikle- yaratım süreci de aynı özen ve titizlikle şekillenmiş. ri desteği görebildiklerinde neler yapabileceklerini gösteren Ailesinin, “nasıl olsa okuyamayacak” diyerek onun eği- Romanın editörü Müren Beykan, adeta metnin her bir sa- bir alt metin taşıyor. timden vazgeçmesi, sadece toplumun değil, en yakın çevre- tırına dokunarak bir tek virgül bile eksik kalmayacak şekil- sinin bile bu farklılığa uyum sağlamaktansa, onu kabullen- Çiğdem Sezer, bu karakter aracılığıyla toplumsal farkın- de çalışmış. Bu, yapıtın hem dilsel hem de yapısal açıdan mekten geri durduğunu gösteriyor. dalığı artırmayı hedefliyor ve okuyucuları farklılıklara saygı kusursuzluğa ulaşmasını sağlamış. Huban Korman, kitabın duymaya, empatiyle yaklaşmaya davet ediyor. Bedir’in hikâyesi, toplumun engelli bireylere ya da farklı ruhunu yansıtan kapak tasarımıyla yapıta estetik bir doku- öğrenme kapasitelerine sahip çocuklara yönelik anlayış ek- Bedir ile Nurgül karakterleri üzerinden, insanların tutkuy- nuş kazandırmış. sikliğini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor. la bağlı oldukları bir alanda eğitim aldıklarında, öğrenme Bu özenli çalışmanın ürünü olarak, ilk gençlik edebiyatı- mız değerli bir yapıt daha kazandı, yaşasın! Bu durum, Bedir’in eğitimine ve sosyal hayatına zarar sürecinin sadece bir zorunluluk olmaktan çıkacağını ve bi- n SUZANNE SIMARD’DAN ‘ANNE AĞAÇ: ORMANIN BİLGELİĞİNİN KEŞFİ’ “Ömrüm boyunca yaptığım orman dedektifliğinin ardından le nasıl rekabet ettiklerini ya da işbirliği yaptıklarını ve aslın- da insan zekâsına atfedilen özelliklere sahip olduklarını ya- ağaçlara dair algım tamamen değişti. Yaşadığım her yeni aydın- lın bir dille ele alıyor. lanmayla beraber ormanla daha derinden bütünleştim. Bilimsel Çocukken ormandaki ağaçları kataloglayarak geçirdiği kanıtlara gözleri kapatmak olanaksız: Orman bilge, duyarlı, şifa- günleri, onları nasıl sevip saygı duymaya başladığını, bilim- lı bir doğaya sahip. Bu kitap ağaçları nasıl kurtarabileceğimizi an- sel arayışıyla beraber nasıl kendi yolculuğunun da peşine latmıyor. Bu kitap ağaçların bizi nasıl kurtarabileceğini anlatıyor.” düştüğünü anlatan Simard, yaşamından aktardığı kesitlerle Suzanne Simard insanın bilimsel araştırmasının ne kadar derin ve kişisel ola- bileceğini de gösteriyor. uzanne Simard, Barış Gönülşen’in çevirisiyle Tellekt Yayın- Dünyanın bizi birbirimize bağlayan bir hikâyeler ağı oldu- ları tarafından yayımlanan Anne Ağaç: Ormanın Bilgeliğinin ğunu anımsatıyor. Ağaçların, mantarların, toprağın, ayıların S Keşfi’nde, okuyucuları ağaçların samimi dünyasına götürü- ve bu konuşmaları dinleyen bir insanın hikâyelerini aktarı- yor. Ağaçların sadece kereste ya da kâğıt hamuru kaynağı değil; yor. Kişisel anlatıların, bilimsel içgörülerin ve ormanın yaşa- karmaşık, birbirine bağlı bir yaşam döngüsüne sahip, bizimkinden mına ilişkin şaşırtıcı keşiflerin etkileşimi ilgi çekici bir hikâye çok da farklı olmayan ortak yaşamlarla birbirine sosyal anlamda ortaya çıkarıyor. n bağlı, işbirlikçi canlılar olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca yüzlerce yıldır bir arada yaşayan ağaçların nasıl evrim- Anne Ağaç: Ormanın Bilgeliğinin Keşfi / Suzanne Simard / leştiğini, davranışlarını, birbirlerini nasıl tanıdıklarını, birbirleriy- Çeviren: Barış Gönülşen / Tellekt Yayınları / 424 s. 24 17 Ekim 2024
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear