29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

küçük İskender’den iki yeni kitap ‘Ali’ ve ‘Eflatun Sufleler’ ‘Gücümüzü artık sınamak zorundayız’ toptancılık da içimi acıtmıyor değil. Ölümle alışverişi nedir “Ali”nin? Ve cinayetle, sökülüp alınan ömürlerle? Hangi dizeler gelmeli onlara “Ali”den en önce? Ali’deki her ölüm trajiktir; çünkü coğrafyamızda doğal ölümler haricindeki tüm ölümler devletçe, törelerce, cehaletle yeniden tanımlandırılmış ve ‘faydalı’ hale çevrilmiştir. Birilerinin ölümü diğerlerinin önünü açıyorsa makul görülür bu ülkede. Böylesi ölümlere yönelik her şiir, her şarkı önceliklidir ve acılarıyla yüreklendirilen bir halk olma yolunda ciddi adımlar atmamızı sağlar. Büyük bir patoloji bu. Tümörleriyle gurur duyan bir kanser hastası. “GENÇLER DE YENİ BİR SİYASET ANLAYIŞINDAN YANA” Gezi düzleminde yeni insanı sormazsam bana yuf olsun! Vay be varmışız/varmışlar dedirten “yüze çıkmış saklıdaki bu insan” ne menem? Yeni bir insan olduğunu düşünmüyorum; dönüşmeyi göze almış sıfatı daha akla yakın. Dönüşümden de kastım bir araya gelebilmeyi, kalabalık direncin sosyolojisini benimsemeyi göze almış insanlar. Elbette genç kuşağın bu dinamikteki yeri başka; onların kanaatten çok eyleme ihtiyaç duydukları açık. Belki de yeni bir yönetim, yeni bir sistem idealinde bile değiller. Varoluşlarının tahakküm altına, vesayet altına alınmasından şikâyetçiler. Bizim gibi onlar da yeni bir siyaset anlayışından yanalar: Bireyi kutsayan sınırsız özgürlük ve bağımsızlık hakkı. “Ali”de, aşk hep var ama ne birinci ne de ikinci planda... Sinmiş mi aşk sahi? Kayda değer olanına pek denk gelemediğinden yakınan şairin sevişgen dizelerinde sevenler birbirlerinin gözlerine bu kertede daha çok tiryaki. Dize dize ruhta platonik debelenmeler ve hele ki o kendiyle kavga etmeler, yer yer karamsarca, sereserpe. Sonra belden aşağı küfürbaz dizeler de var, belden yukarı yürekten içeri nağmeler de… Dengesini sormalı bunun; şairin tepesinin atık, yüreğinin ise kırık olduğunu tahminlere vurarak… Bizim en hamasi duygumuz aşk; kim bilir çıkış yolumuz da odur belki. Aşksız insanı eksik görürüz, aşksız insanı küçümseriz için için. Mutlaka da aşk acısı çekmiş olmalıyız. Sevgiliye aşk, devrime aşk, sanata aşk, toprağabayrağa aşk. Tek ulusal servetimiz aşk eğer araştırılırsa. Şüphesiz Ali de bir aşk şiirleri toplamı. Çünkü Türkçe yazıldı, Türkçe okunuyor ve Türkçe hissedilebilir. Elimde olsa ‘Türk gibi âşık olmak’ deyimini kazandırmak isterdim dünyaya. Sevgisini belli etmek istemeyen, bunu zayıflık gibi gören, ayrılınca deliren, savaşçı, kıskanç ve gururlu, hatta yok edici. “KÖTÜ İLE DİDİŞMEK İÇİN ŞİMDİLİK KÖTÜ OLMAK ŞART!” Şiirlerinde kayda değerlilikle meselesi nedir şairin? Hüznün katarıyla, hayatın elifbasıyla arası sonra? Ya alınan yaşla? Huzurla ve dayakla gelgiti hele? Dizelerinde neden vazgeçti (mi) cennetten ayrıca? Ve din neden bitti (mi) dizelerinde? K İ T A P S A Y I 1227 küçük İskender, yeni şiir kitabı “Ali” ile şiirde inatlaştığı, direndiği şeyleri bir kez daha gözden geçiriyor; yeniden deniyor ve ulaştığı yalanları, yanlışları şuursuzca paylaşıyor. Beyazın kimliği hâkim “Ali”de. Buradaki beyaz, özgürlüğü temsil hakkıyla aslında huzursuz edici bir temizliğin, bir delil karartma çağının takipçisi. Memetler ölürken onun için Aliler öldürülür bir coğrafya için. Ali’nin gömleği onun için başka bir kanlı. “Eflatun Sufleler” kitabında ise 1980 sonrası birer mülteci durumuna gelmiş ve ülkesi olmayan şairleri, sinemacıları, müzisyenleri, kaçıkları, teşhircileri yazarken, belki de hepimizin ara sıra terk etmesi gerekli olan coğrafyanın da bir özetini sunuyor küçük İskender. Haydar Ergülen, İlhan Berk, Metin Altıok, Mondo Trasho, bir şişe cin tonik gibi nesne ya da isimlerin tokalaşmayı ihmal etmediği “Eflatun Sufleler”, okuduğumuz ve yazdığımız her şeyin imha edilmesinin artık zorunlu bir misyona dönüştüğünün de anonsu. küçük İskender ile “Ali” ve “Eflatun Sufleler” kitaplarını konuştuk. r Gamze AKDEMİR uhlara din, siyaset başta tüm ötekileştirme araçlarınca rehin konulmaya perperişan günümüz ve kitabınız “Ali”de, zaman zaman hışırı çıkan, canı acıtılan yüreğinde, sağ selamet bir eyvallah’a ne katre yer vardır şiirinizde? Umut ne âlemdedir? Ve haklı bir isyanın sarstığı gövdede tevekkül ne kadar darbe almıştır (mıdır)? Ses ne kadar daha yükselmiştir? Dil, bazen bir telaş meselesi; endişelenmiş, korkmuş ve bu nedenle de öfkelenmiş olanın dilindeki telaş, o büyük müzik, bizler gibi tedirginliğin yaşama biçimine dönüşmesini doğal karşılayan insanlardaki karşılığı da başka oluyor. Neden diye sormayı unutup acaba’nın peşine takılan coğrafyalarda makul bir rahatsızlık bu. Neden sorusu bilimsel olduğu kadar umut da vaat eden bir sorudur; çözüm arar çünkü. Acaba ise can pazarı sorusudur ve siz hayatta kalmaya, hayatlar kurtarmaya çalışırken umut gerçekten sadece bir engeldir. Umut edecek kadar zaman zengini değiliz; etkitepki yasası gereği gücümüzü artık sınamak zorundayız. Düşleriniz, idealleriniz ne tür bir ivmeye gözünü diker oldu? Bu, dizelerinizi daha çok hangi renge/renklere boyamıştır “Ali”de? Dayatılan tarihin kahverengisi/siyahı mücadelenin, etin kırmızısıyla çokça girip çıkmıştır şiirime bugüne kadar. Memnunum da bundan. Ancak Ali’de beyazın kimliği hâkim denebilir. Buradaki beyaz, özgürlüğü temsil hakkıyla aslında huzursuz edici bir temizliğin, bir delil karartma çağının takipçisi. Coğrafyamızda beyaz şeylerden daima 2 0 1 3 R çekinmeliyiz; kesinlikle bir müdahale vardır ve görmememiz gerekenler ortadan kaldırılmıştır. Ali, bu doğru evhamın karşılığı. “ALİ’DEKİ HER ÖLÜM TRAJİKTİR” “Ali”, hayatın daha çok şimdiki zaman ervahından demleniyor... Bugünün kendiliğinden oluşan “doğrularını sahiplenme ve onlar adına savaşma güdüsü” unutmayalım ki geçmişten kalan ipuçları sayesinde şekillendi. Geçmiş bizlere bu kadar önemli dersler yaşatmasaydı modernist olmaya gerek mi kalırdı; çağdaş olmak, çağın koşullarına ayak uydurmak o zaman yeterliydi hepimize. Zorunluluktan kaynaklanan bir modernizm bu; muhafazakârlığın çirkin yüzünü ortaya çıkartmak için, Ali’lere olan borcumuzu ödeyebilmek için bugünün ruhuyla hareket etmeliyiz. Ayrıca bu S A Y F A 1 2 n 2 2 A Ğ U S T O S C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear