25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

O Salman Rushdie’nin “utanç”ı siyasi ve askeri liderlerin ülkelerindeki demokrasiyi nasıl yok ettiklerinin öyküsünü anlatan, yazarın deyimiyle “modern bir peri masalı.” ama çocuklar için bir masal değil bu roman çünkü içinde bol bol kan, acı ve gözyaşı var. kuduğum Kitaplar METİN CELÂL Utanç ra kendi konumunu sağlamlaştırmak olan, bu uğurda her şeyi yapan kötü ve küstah bir politikacı anlatılıyor. Romandaki adıyla İskender Harappa hırslarına yenilip kendi sonunu kendi hazırlıyor. Az bir oy farkıyla iktidara gelişini sağlayan seçimler şaibeli, iktidarı boyunca rol aldığı skandallar, yolsuzluklar sayısız. Siyasi rakiplerini kuzeni bile olsa işkence de ya da faili meçhul cinayetlerde öldürtmekten de, hapislerde yok etmekten de çekinmiyor. Tüm bu kötülükleri yapabilmek için de çevresinde çoğu doğrudan ya da evlilik yoluyla akrabası olmuş kişilerden bir ekip kuruyor. Adet olduğu üzere sonunu da onlar hazırlıyor. Salman Rushdie “Utanç”ta ikinci ülkesi Pakistan’ı yazarak bir anlamda ona veda ederken aslında “utanç” duygusu olmayan insanların neler yapabileceklerini anlatıyor. “NEREYE BAKSAM UTANACAK bir şey var...” Ama utanç da diğer şeyler gibi; insan onunla uzun süre yaşadığında mobilyalardan biriymiş gibi alışıyor.” (s.35) diyor ve birkaç paragraf sonra ekliyor: “Utanç sevgili okur, sadece Doğu’nun malı değildir.” (s.36). Anlattığı tüm şiddetin ve acımasızlığın temelinde utanç duygusunu yitirmenin yattığını söylüyor. Romanda utanç duygusunu yitirenlerin simgesi olarak Ömer Hayyam ve Safiye Zeynep işaret edilip yaptıkları, yaşadıkları uzun uzun anlatılsa da hemen tüm önemli kahramanların onlardan çok daha acımasız ve kötü olduğu anlaşılıyor. Salman Rushdie’nin romancı olarak en önemli özelliği anlatımı. Masal yapısını, sözlü anlatımı kullanıyor ama postmodern anlayışla romanını kuruyor. Zaman zaman araya yazarın sesi giriyor. Yorumlar, açıklamalar yapıyor. Bu yöntem “postmodern” olarak tanımlanıyor. Bizdeki meddah geleneği ile bir öyküyü anlatmaya da benzetebiliriz bu yöntemi. Türk romanının ilk ve naif örneklerinde çok sık rastlanan bir yöntemdir. Türk romanının kurucu ustası Ahmet Mithat’ın kulaklarını çınlatabiliriz. Araya giren yazarın sesi ise hem geleneksel anlatımda var hem de roman türünün ilk örneklerinde. Bazı eleştirmenler bu yaklaşımı “postmodern” bulsa da rol oynamakla kalmıyor, kendi öyküleri ile de romanda önemli yer kaplıyorlar. “Utanç”ta (2.Baskı Temmuz 2013, çev. Aslı Biçen, Can Yay.) iki ailenin fertlerinin öyküsü anlatılırken aslında bir ülkenin kuruluşu, parçalanışı ve ilk adımlarını atan demokrasisinin yok edilişi anlatılıyor. Yazarın deyimi ile “Pakistan’a çok benzeyen ama Pakistan olmayan bir ülkenin öyküsü” bu. lkenin yönetiminde aktif Hindistan’dan ayrılan Pakistan rol alan iki ailenin temsil1956’da iki parçadan oluşan bir devlet cileri İskender Harappa, olarak kuruluyor. 1971’de çıkan iç saGeneral Rıza Haydar vaştan sonra doğudaki parça Bangladeş ve adını büyük İranlı şairden alan bağımsızlığını ilan ediyor. Uzun yıllar ama hiç yazmayan Ömer Hayyam devletin çeşitli kademelerinde bakanlık romanın ana kahramanları. Ömer dahil görev aldıktan sonra Zülfikar Ali Hayyam iki erkeğin mücadelesini Butto 1973’ten 1977’ye kadar başbakan gözlemlerken bir yandan da romanın ve cumhurbaşkanı olarak görev yapıyor. gerçek kahramanları olan kadınların 1977’de kendi atadığı Genelkurmay hayatlarına şahit oluyor. Onlar sanki bu Başkanı Ziya ül Hak tarafından askeri iki adamın gerisinde kalmış gibi davranıp darbe ile görevden alınıyor ve birkaç yıl olaylara müdahil oluyor, akışını belirliyor. sonra asılıyor. Ziya ül Hak da 1988’de Ömer Hayyam’ın hangisinden doğduğubir sabotaj sonucunda uçağı düşürülene nu kendisinin bile bilmediği üç annesi, kadar görevde kalıyor. Çanni, Manni ve Banni, Rıza Haydar’ın Benim birkaç cümle ile özetlediğim bu karısı Belkıs, kızları Safiye Zeynep ve Neuzun ve kanlı öykü darbeler, cinayetler, vid (Müjde), İskender Harappa’nın karısı işkenceler, yolsuzluklar, her türlü skandal Rani Hümayun ve kızları Ercümend iki ve trajedi ile dolu bir tarih. Hiç kimse erkeğin mücadelesinde önemli ve etkili temiz değil, hiç kimse masum değil ama masalsı anlatımda neyin gerçek neyin masal gereği olarak anlatıldığını ayırd etmek pek kolay değil. Pakistan’ın siyasi tarihini iyi bilmek. Benzerlikleri bulmak gerekiyor ki bu da ayrı bir uzmanlık işi. Rushdie tarihi farklı bir bakış açısıyla hatta kendince tekrar yorumlamakla kalmıyor, değiştirerek yazıyor. Tarihçilerin yazdığı tarihe karşı, yeniden yazılmış bir tarih yaratıyor. Bu romanı eleştirenlerin yorumu. “Kardeş ülke” Pakistan’la çok sıkı ilişkilerimiz olmasına, her iki ülkedeki darbelerden sonra karşılıklı olarak o ülkelerin yönetimlerini ilk tanıyan ülkeler olmamıza rağmen yakın tarihlerini pek bilmediğimiz anlaşılıyor “Utanç”ı okurken. Örneğin Zülfikar Ali Butto ve Pakistan’ın ilk kadın başbakanı olacak olan Benazir Butto için yazılanlar bildiklerimizle tam anlamıyla zıt. Zülfikar Ali Butto’nun Batı’da ve bizde yaratılan demokrat, barışçı imajının aksine romanda tek amacı “utanç” salman rushdie’nin üçüncü romanı. Hem işlediği konusu hem de anlatımı ile iyi bir roman. iktidarı ele geçirmek ve son Ü Salman Rushdie’nin eserleri üzerinde çalışan eleştirmenler, akademisyenler yazarın sesinin araya girmesinin Hint hatta Moğol destanlarının biçimine uyduğunu belirtiyor. “Binbir Gece Masalları” ile kurulan ilişkiyi ise açıkça görüyoruz. “Utanç”ın yapısı daha çok Latin Amerika’nın Büyülü Gerçekçilik’ini hatırlatıyor. Rusdie’de bol bol Marquez esintisi buluyoruz. Tek fark Rushdie’nin sık sık anlattığı öykülere kapılıp ana öyküden, romandan kopması yani kurgunun sarkması. Doç, Dr. Mehmet Ali Çelikel bu özelliğin Hint ve Moğol destanlarından kaynaklandığını belirtiyor. “Rushdie’nin yazınında destanın iki önemli özelliği egemendir: (1) Sözelliği, metinlerarası ilişkileri ve parçacıkları içeren anlatım biçimi; (2) Büyünün ya da doğaüstü olayların kullanımı.” (...) “Rushdie, destansı bilinç akımı nedeniyle bir kurgusal evrenden diğerine, kendi öyküsünden bir başkasının öyküsüne, bir konudan ötekine atlar. Sonra, açıklama yapmak için anlatımı kestiği yere dönerek öyküyü sürdürür” (Salman Rushdie romanlarında geleneksel ögeler ve metinler arası ilişkiler, Doç, Dr. Mehmet Ali Çelikel, Muğla Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (İLKE), Bahar 2008, Sayı 20). Rushdie’nin romanlarında metinlerarası ilişkiler kurduğu, pek çok yapıta göndermeler yaptığı, açık ya da gizli alıntılar yaptığı biliniyor. “Utanç”ta özellikle önceki romanı “Geceyarısı Çocukları”na birçok gönderme yaptığı, hatta yapıyı da ondaki gibi parçalı kurduğu ancak parçaları birleştirdiğinizde bütünü görebileceğiniz söyleniyor. “Geceyarısı Çocukları”nın kahramanları ile “Utanç”ın kahramanları birçok benzer özellikler taşıyor. Hint ve Moğol destanlarıyla kurduğu yakın ilişkiye, bir anlamda onlardan esinlenmesine, anlatımındaki masalsılığa rağmen Salman Rushdie’nin bakışında yerellik değil Batılılık var. Pakistan kendi ülkesi değil sanki. Tanımadığı insanların öyküsünü anlaTTığı duygusu doğuyor... Büyük etkilenmeler devşirdiği Marquez’in ya da Yaşar Kemal’in sıcak, içeriden anlatımını hissetmiyorsunuz. Rushdie’nin anlatımı İngiliz edebiyatının bir parçası, bakışı da kendi belirttiği gibi Britanya’da büyümüş, yetişmiş ve artık oralı olmuş bir göçmenin bakışı. Rushdie bu durumunun farkında olmalı ki “Tarih sadece ona katılanların malı mıdır?” diye soruyor. “Utanç” Salman Rusdie’nin üçüncü romanı. İngilizcede 1983’te yayımlanmış. Rushdie’nin “Geceyarısı Çocukları” ile gelen ününü pekiştirmiş. Aslı Biçen’in usta işi çevirisi ile Türkçede ilk baskısı için 2005’e kadar beklememiz gerekmiş. “Utanç” hem işlediği konusu hem de anlatımı ile iyi bir roman. İlk bakışta anlattıklarını Pakistan’a yakıştırsak da gerçekten de anlattığı ülke “Pakistan’a çok benzeyen ama Pakistan olmayan bir ülke.” Çünkü dünya üzerinde yaşananlara özellikle 20. Yüzyıl’a gözattığımızda “Utanç”ta anlatılanlarla benzerlikler bulabileceğimiz birçok ülke var. n K İ T A P S A Y I 1227 S A Y F A 10 n 22 A Ğ U S T O S 2013 C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear