Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
O K U R L A R A Fethi Karaduman, 'Atatürk Devrimi' adlı kitabında Türkiye'nin Osmanlı'dan Cumhuriyet'e yolculuğunu anlatıyor. Kuşkusuz, koca bir imparatorluğun çöküşü, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu ve birbiri ardına gerçekleştirilerek dünyayı kıskandıran devrimler birkaç tümcede anlatılamaz... Karaduman bunu hacimli bir kitapla anlatmayı denemiş, geçmişimizin büyük bir geçmişini özetleme gibi zorlu bir görevi üstlenmeye soyunmuş… Karaduman, 3 ana bölümden oluşan kitabının 1. bölümünde Osmanlı İmparatorluğu'nun doğuşu, yükselişi ve çözülüşünü, 2. bölümünde Ulusal Kurtuluş Savaşı ve bağımsızlık savaşını, 3. bölümünde ise çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin yapılanmasını özenle inceden inceye işlemiş, gün gün, olay olay önümüze belgeleriyle koymuş. Karaduman'ın kitabını Çetin Yiğenoğlu değerlendirdi. Abdülkadir Budak, şiire başladığında doğanlar bugün 40'ına merdiven dayadılar. Şiirimizin Gömleği Leylâ Desenli, İmzası Gül olan bir şairi Budak. Bir şair, dizelerini önce dergilerde, sonra kitaplarında, antolojilerde ve daha sonra da toplu şiirler kitabında görür. Hepsi heyecan vericidir onun için. Ancak, en görkemlisi sanırım en sonuncusudur. Yapı Kredi Yayınları arasında çıkan Dalgın Rüzgâr, on bir şiir kitabının bir araya getirilmesinden oluşmuş. Budak'la toplu şiirlerini konuştuk. Bol kitaplı günler… N TURHAN GÜNAY eposta: cumkitap@cumhuriyet.com.tr turhangunay@cumhuriyet.com.tr e çok “metakitap”, üstmetin okuduk gençliğimizde! Bunu, Üniversite'ye, kılavuzöğretmen eksikliğine bağlıyorum bugün. Spinoza'yı ya da Bergson'u Deleuze'e sığınarak anlamaya; Hegel'i Hyppolite'in içinden görmeye; Presokratikleri Beaufret'nin düşürdüğü ışığı işleyerek keşfetmeye çalışırdık. Nietzsche yorumları kafamızı karıştırırdı: En yakın acaba hangisiyEnis BATUR di? Bir noktada tövbe edenlerdenim ben: Anlayabileceğim kadarını kendim anlama çabası veririm diyerek ana metinlerle baş başa kalmaya karar verdiğimde 30'umu bulmuştum. Gene de, her vakit tutmamıştır tövbe! İyi ki de öyle olmamıştır ayrıca: Bazı yorumlar tadına doyulmaz türdendir, hani düşünürün dönüp okuyacak olanağı olsa, “vay canına” diyebileceğini getirir akla. Son, Rüdiger Safranski'nin Nietzsche, Bir Düşüncenin Yaşamöyküsü'nü okudum bu çerçevede; hızıyla, Schopenhauer üzerine kurduğu ilk kitabını da edinmeye karar verdim. Niyet, amaç, hedef kitabın başlığında açığa vurulmuş: Bir yaşamın değil, Rüdiger Safranski bir düşüncenin öyküsünü kaleme almak. Bir yaşamı doğurduğu yapıttan ayırmak, koparmak ne kadar eldeyse, bir yapıtı içinden çıkıp geldiği yaşamdan o kadar soyutlamak eldedir. Safranski belgelerden, özellikle Nietzsche'nin yazışmalarından uzaklaşmıyor, bir bakıma birinci elden kaynağa bel bağlamakla yetiniyor, güzergâhı izlerken güven duygusu aşılayan bir yaklaşım modeli bu. Kaldı ki, o damarı öne çıkarmıyor kitap, onu ısrarlı, kesintisiz bir alt ses olarak döşüyor metnin zeminine. Üstüne, geniş çapta kronolojiyi, yapıtın (burada yazı'nın demek daha doğru olur, bir noktamesine girişiyor. Aklın dan sonra paramparça, tamamlanmamış bir yakasında, ötekine bir gövde oluştuğuna göre) zaman dizinini geçmekten çekinmeyen esas alan bir kule çıkmayı deniyor. adımlarıyla ürpertici bir Böyle de olsa, Nietzsche'nin bütün büdansın arkasındaki kotüne geri dönüşsüz ilerleyen bir düşünsel reografı görmemizi sağörgüyle karşımızda durmuyor oluşu, Saflıyor. Neden yanlış anlaranski'nin yeri geldikçe ilerigeri hareket şılmaya, saptırılmaya etmesine yol açıyor. En sonunda varacağı enikonu yatkın bir dükimi eşikler ilk tohumlara bağlanıyor sık şünsel gizilgüç olduğusık Nietzsche'de. Çağdaşlarının, Jacob nu da. Efsane pışpışçısı Burckhardt'ın bile özüne sağır kaldığı bir değil Rüdinger Safransdüşüncedil alaşımı bugün dönüp baktığıki. Ucuz bir totem kırıcımız. lığa yüz sürmüyor öte Hiç mi borçlu değiliz yorumlarına? Tam yandan. Olabildiğince tersine, yapıtın kendisini seçemez hale nesnel bir duruşa oturtgelecek ölçüde aşırı bir borçlanma, gemuş bakışını, her okura rekliliği tartışılır bir payanda sistemiyle mi kendi çıkarımlarını geliştirebileceği bir dizi yüz yüzeyiz? aralık pencere bırakmayı savsaklamadığı Bu soruları tartmak için, kitabın sonuna için ayrıca kutlanılmayı gerektiren bir bir bölüm eklemiş Safranski: Yeni bir yüzçalışma koymuş ortaya. yılın ilk aylarında ölen Nietzsche'yi, sonraİthaki'nin Nietzsche'nin “Bütün Eserki kuşakların büyük temsilcilerinin nasıl leri”ni, hem de ColliMontinari yayını değerlendirdiğini orada kuşbakışı tarıyor; üzerinden üstlenmesi ve sürdürThomas Mann'dan Heidegger'e, Jasmesi çok önemli bir atılım oldu. pers'ten Foucault'ya ilerleyerek. Marx'ı Dağınık biçimde yayımlandığında ayırırsak, Nietzsche'nin doğurduğu yankıbütünlüğü zedelenecek yapıtlardan lar başka düşünsel çıkışlarla kıyaslanmaNietzsche'ninki: Baştan uca devanası yacak orandadır, bilinen gerçek bu. bir monolog bu, bir iki kitabının Düşüncesini başlıca evrelerine bölüyor yaratacağı okuma sarhoşluğuna teslim Safranski: Metafiziğin köklü eleştirisinden edilmemeli. değerlerin egemenliğini tersyüz etmeyi Safranski'nin kitabına gelince: Hem üstlenen yepyeni bir ahlak felsefesine, başlarken, hem bitirirken ustalıkla topÜstinsandan Bengi Dönüşe, oradan Güç layan özelliğiyle, gecikmeksizin dilimize İstemine yönelen bir çekiçle düşünce konuk edilmeli. ? dersini adım adım söken bir okuma dene Pervasız Pertavsız Bir Düşüncenin Yaşamöyküsü Nietzsche’ye sıkı bir giriş Nietzsche İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk? Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız ? Yayın Yönetmeni: Turhan Günay ? Sorumlu Müdür: Güray Öz ? Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı ? Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. ?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişliİstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 ? Baskı: İhlas Gazetecilik A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna İstanbul Tel:0 (212 454 30 00 ? Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden / Reklam Müdürü: Eylem Çevik? Tel: 0 (212) 251 98 74 75 0 (212) 343 72 74 ?Yerel süreli yayın ? Cumhuriyet Gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 916 SAYFA 3