25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

LîzBehmoarasla "BlrKimllkArayışınınÖyküsü'nükonuştuk 'Tekinalp savunduğu davalara inanmıstı' 1 i •• 1 KİMLİĞİNİ ARAYAN BİRÖZNELTARİH acob M. Landau'nun çok yönlü, arşiv niteliginde "Tekinalp Bir Türk Yurtseveri" adlı biyogra/i/ sinden yirmi yıl sonra, Liz Behmoaras'ın kaleme aldığı Moiz Kohen, namı diğer Munis Tekinalp'in yeni ve romanlaştırtlmıs bir biyografisi Remzi Kitabevi'nden çtktı. 19. yüzyılda Serez'de bir hahamıntn oğlu olarak dünyaya gelen Moiz Kohen'in yasamı, Selanik'te büyük hevesler içinde başlamış, îstanbul'da bir kimlik arayışının peşinde sürmüş ve Nice'te belki de hayal kırıklığı içinde noktalanmıştı. Selanik'te, Ziya Gökalp'in hayranı ve ilk çömezlerinden biri olan, Ömer Seyfettin, Yunus Nadi, Zekeriya Sertel'le muhtelif gazete ve dergilerde omuz omuza çalısıp onlarla kaltct dostluklar kuran Moiz Kohen, Gökalp'in ctkisiyle "Türkçülü&ün" en atesli savunuculartndan birı olacaktı. Darülfunun'da iktisat hocasıyken, tnilli ekonomiyi kalkındırmak için, Ziya Gökalp'in yardımıyla kuracağı Iktisadiyat Mecmuası'na çareler önerecek; Cumhuriyet'in ilk yıllarında, gençlı&inden bu yana gönül verdtgi dındaslarını "Türkleştirme" ıdealini gerçekleştirmek için konferanslar düzenleyecek, "Türklesme'nin On Emri'ni" içeren bir kitap yazacak, dernekler kuracak, hatla ve hatla adını ve soyadını değistirecek, ölünceye kadar Munis Tekinalp olacaktı. Atatürk hakkında "Kemalizm" baslıgıyla, birçok yabancı dile çevrilecek olan dönemin ilk ciddi incelemesini yaztp "Türk Ruhu" başlıklt eserinde Türkçülüğün analizini ve coskulu methiyesini kaleme alacak olan Tekinalp, politikaya da atılacak, yaşhlık yıllarını Nice'te geçirecek, yeğeni Albert Yenni'ye göre de, ö'zellikle orada gömülmeyi vasiyet edecekti. Bu hareketli yaşamın "tıpkı roman gibi" dedirtmesidir belki de, yazarı Liz Behmoaras'ı onu "romanlaştırmaya" iten. SAYFA 10 "olamama/.lık durumunun" hikâyesidir... Moiz Kohen/ Munis Tekinalp'in "herkesin içinde eriyip herkes gibi olmak" ısteği beni ü'zdü kitapta... Bunca farklılık ta$tyan bir insan, sonuçta ntye hcrkesın içinde ertyıp herkes gıbı olmak ıstesın? Bana öyle geliyor ki, tanı da çocukluğundan bu yana "farklı" olduğundan dolayı, bunu artık taşıyamıyor. Söz konusu büyük larklılıklaı olmamakla birlikte, bir çocuğu mutsuz, tedirgin ede cek türden şeyler. O, çok yoksul bir ailenin dokuzuncu çocuğıı. Annc sofrada yemek dagıtırken, sıra ona gelene kadar et kalmayabiliyor tencerede. üdasını ağabeyleriyle değil yaşlı ninesi ve dedesiyle paylaşıyor. Herkes okuldayken o evde. Herkes evdeyken, o Alyans Okulu'nda yatılı.. Bu böylece siirüp gidiyor. Aynca, ki bu da ayrı bir konıı, Moiz Kohen'in gittiği okul, yani Alyans Okulu'nun izlediği politik ve sosyolojik çizginin, Kohen'in hayattaki dunışunda büyük bir payı var. Alyans Okulîarı, 19. yy.'da Fransız Yahudilerinin Ortadoğu'daki dindaşlarını eğitmek, laikleştir mek ve yaşadıkları ülkeyle bütünleşmclerini sağlamak için kurdukları okullardı. "Türklejme" isteğinde bu tesiri yadsıyamayız. Üçüncü neden de bence, Kanunı Esasiye'nin 19()8'de yenidcn kabulünden sonra üsmanlı şemsiyesi altında ve müşterek bir dilde birleşmek, gay rimüslimlerin önemlı bir politik amacı haline geliyor. Moiz Kohen de bu akımın sadık izleyicilerden. OSMANLININ MİRASI Bu tutum guvenle de alakalt .. Aynen öyle. Zaten sisteme uymak, moda akımının içinde bulunmak da in sana gencldc güvcn vcrmcz mi, yerının sağlamlaştığı hissini sağlamaz mı? Peki, ikinci cevabımza bir daha dörıe lim, neden "olamamazltk" durumundan söz ediyorsunuz? Çünkü bundan kitabımda söz ediyo rum: Cumhuriyetin kumluşundan sonra Yahudiler diğer gayrimüslimlcr gibi artık çok dinli bir nıozaigin değil de görünürde homojen bir ulusun parçası olduklarında iyicc bocalamışıardı. Osmanlı mirasının kalıntısı, karşılıklı bir güvensizlik söz konusuydu. Ulus Devlet onları dışlıyor, onları dışlayan bu yeni yapılan malara da Yahudıler içlerine kapanarak, ülkeden göç cdcrek ya da siyonizme bel bağlayarak yanıt veriyorlardı. Tekinalp'in ideallerinin gerçekleşmesi için vakit çok crkendi. O bunu görcmcdi ve süreci hızlandırmak istedi. Sonuç başarısızlık oldu tabii. Bu kitap, bir anlamda bıze tarthın kışisel bir tşleyıştnin ve öznel yorumlanışının olduğunu gösteriyor. Ne deniniz, Tekinalp tarihin kisisel tastytctlardan değil mi? Öyle. Meşrutiyetin ilanından, 31 Mart Vakası'ndan, Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaş'ından, Cumhuriyet'in kuruluşundan, tek partili sistemden çok partili sisteme geçişe kadar sürckli tarihi olayları yaşıyor, onları taşıyor ve kendince yorumluyor. Bu kitabı yazarken benim en çok heyecan duymama ve umarım, okurun en çok ilgi duymasına neden olan da tam olarak budur. Bireylerın kendı ıç dünyalarında kıtn lıklerı var eden şeylerin olamadıklanmız/ yapamadıklartmız için verilcn mucadcle ya da kaçıslar ve belki biraz hayal kırıklıkları olduğunu söylersek Moiz Kohen 'in kımlık arayıst nasıl sonuçlanmıştır1 Bence Tekinalp savunduğu davalara inanmış, dahası onları, pek nıutlu olmayan bir hayatın temel taşları haline getirmişti. O taşları yerinden hiç oynatmadı, yani yanılmış olduğunu hiçbir zanıan görmek istemedi! Çünkü öyle yapsaydı, sorgulanması gerekcn bütün bir nayatı olacaktı. • Bir Kimlik Arayışının Hikâyesi/ Lız Behmoaras/ Remzi Kitabevi/ 319 s. K İ T A P S AYl 784 çekte var olanlar kadar inandırıcı olduklanna inanıyorum; yani önceki kitabın içinden çıkan gerçek Mahzar Osman olahzar Osman'dan sonra duğu gibi, bence bu son kitabın içinden bu kitap sızin ikinci biyogra/iniz. Sizce bu çalış çıkan da gerçek Moiz Kohen/ Munis Temaya hıyograft denilebilır kinalp'dir. Kahramanlarm maddi manemı'•>Yazdıklarınızda kurgu payı nedir, ger vi özellikleriyle içinde bulundukları tarihsel bağlam birebir doğrudur. Yaşadıkçek payı ne? ları tarihi ve özel olayları da doğrulamak Biyografinin karşılığını sözlükte aramümkün. Bunun için, kitapların sonunsanız şu satırları bulursunuz: "Amacı da yer alan kaynakça bölümüne başvurözel yaşamların hikâyesini kaleme almak mak yeterli. olan yazın türü." Ben, her iki kere de, Sonuçta bu kitapları yazarken yüzde "özel hayatları kaleme alma"yı şöyle geryüz var olanlar kadar, mümkün olabileçekleşrirdim: Hem sırasında, sözel anlatıcekleri de hesaba kattım. ları, yazılı belgeleri ve fotoğrafları olduğu gibi aktardım, hem de, onların yeterli ol HAYAL KIRIKLIĞI madıklarına inandığımda, ama daima onlardan yola çıkıp csinlcncrck hayali kısa "Bir Kımlık Arayışının Hikâyesi''ndc senaryolar kurguladım; yer yer diyaloganlatmak istediginiz, özct olarak, nedir? lara başvurarak geçmişteki kahraman/ Sevilmek ve kabul edilmek isteyen kahramanlarıma söz tanıdım; kafalannın bir insanın, zamanlamanın ve ortamın içine girip, yiireklerini yoklayarak en gixııygıın olmadıgını görcmeden, kendi alt li düşünce ve hislcrini "okuyup" kaleme kimliğinden tamamen sıyrılıp "TürldeşaJdım. mek" için harcadığı olağanüstü çabalan anlatmak istiyorum. Ve ait olmak istediElbette ona/ onlara yakıştırdıgım düği "gıuptan" dışlanınca, yaşadığı derin şünce ve süzlerin yanı sıra, kurguladığım ve dokunaklı hayal kırıklığını... Bu kisahnelerin de tiim sorumlulıığu bana aittap sadece bir kimlik arayışının dcğil, bir tir. Ama ötc yandan, bu kurgu gcrçekle hayal kırıklığının, bir iyi niyetin ve bir öylesine iç içe ki, hayal ettiklerimin ger"I SİbelYILDIZ M C U M H U R İ Y E T
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear