Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
itrindekiler Bir Yeniyetmenin Gizli Giinlüğü/ Sue Toıvnsertd/ Çeviren. C,iil Atmaca/ Can Yay./ 212 s. Bir Yeniyetmenin Gizli Giinlüğü, tngiltere'de yayımlandığı dönemde satış rekorları kıran, sonra da TV dizisine dönüştürülen bir gençlik kitabı. On dört yaşını tamamlamak üzere olan Adrian'ın eğlenceli ve renkli yaşamına bir pencere açarken pek çok yeniyetmenin karşısına çıkan sorun ve hüzünlerle boğuşan sıradan bir genci tanıtıyor bize: Kızlarla, okuluyla, anncsi ve babasıyla, en çok da çevresindeki özensiz, sevgisiz dünyayla boğuşan bir genci. Kendini genç bir entelektüel olarak gören Adrian, defterine giinlük izlenimlerini yazıyor. Ailesindeki ve kendi bedenindeki değişikliklerle başa çıkmaya çalışan, son derece benmerkezci Adrian, her şeyi gören, hemen her şey hakkında söyleyecek şeyleri olan bir genç. Ona buııu yaptıran, belki de büyümenin sancıları. Mizah duygusu olan herkesin hoşlanacağı, sıra dışı bir kitap Bir Yeniyetmenin Gizli Günlüğü. Çeşnicibaşı/ Peter Elbling/ Çeviren Gül Çagalı (iiiven/ Can Yayınları/ 316 s. On altıncı yüzyıl îtalyası'nda, za lim Dük Federico'nun toprakla rında, karısını genç yaşta kaybettikten sonra küçük kızıyla birlikte güç koşullar altında, açlık ve yok luk içinde yaşamaya çalışan Ugo Dıl'onte, hayatta kalabilmek için her çareye başvurur. Olümden kurtıılmak için, hiçbir şey bilmediği bir konııda çalışmak üzere Dük'ün emrıne girmeyi bile göze alır: Dük'ün, dilini kopardığı cski çeşnicibaşının yerini alacaktır. Düşmanı çok olan Dük'ün ömrünün de pek uzun olmayacağını anlayan Ugo, bir yandan çeşit çeşit yemekler, soslar, baharatlar, zehirlcr, panzehirler öğrenirken, bir yandan da kurnazlığı, cesareti ve hayal giıcü sayesinde hem kendinin henı de Dük'ün hayatını pek çok kez kurtarır. Yıllar sonra Ugo'nun kızı Miranda'nın kaderini de ne yazık ki Dük çizecektir. Peter FJbling'in zenginlik ve yoksulluk, açlık ve bolluk, özgürlük ve kölelik, akıl ve kör inançîar arasında ilerleyen bu masalsı romanı, yalnızca bir köylünün bakışı açısından Rönesans'ın duyarlılıkları ve gelenekleri, entrikaları, soyluları ve köylüleriyle on altıncı yüzyıl Italya'sında ilginç bir yolculuğa çıkarıyor. Doğanın Dengesi/ Hikmet Kurter/ Taşbaskı Yay./ 100 t Doğanın Dengesi, çeşitli insanlık hallerinin ironik bir biçemle anlaDOGANIN tıldığı bir kısa öyküler toplamı. d Eleştirel gerçekçi çizgide, yergici bir dille kaleme alınan öykülerde, sıradan insanların gülünç yönleri gözler önüne seriliyor. ()ykıiler dikkadice okunduğunda, yazarın, birkaç sayfa içinde çarpıcı portre ler çizdiği; gereksiz hiçbir sözcüğe, hiçbir betimlemeye, hiçbir kahramana yer vermediği; anlattığı kişilerin iç dünyalarına girmeyip uzak bakış açısıyla onlara sadece projektör tutmakla yetindiği görülüyor. Öykiılerde, her kültür düzeyindeki okurun kolayca anlayabileceği özentisiz ve yalın bir dil kullanan yazar, öykülerin sonunda okuyuculara bir düşünme payı da bırakıyor. Kentli ile köy kökenlinin doğaya bakış açısından ortaya çıkan çatışma, kaş yapayım derken göz çıkaran memıır, çıkarının gerektirdiği gibi davranan öğrenci, hayatta başarılı olmak için her yolu denemeye kararlı genç kız... Kısacası, yirminci yüzyılın sonundaki insanımızın panoramasını sunan bir kitap. Doğanın Dengesi. Kitabı edinmek isteyenler için Tel.: 0 216 39198 44. SAYFA 20 Monte Kristo Kontıı/ AL'xandre Dumas/ Çeviren Ay\e/ı Allıtıcl/ llhukı Yayınları/ / 300 s Tum zamanların en heyecan verici övkülerinden bırıdir. Napoleon sonrası donemin çalkantılı yıllarında geçen Dıımas'nın tari hi romanı, haksız vere vatana ihancrle suçlanan, eesur ve genç bir denizcinin serüvenlerini anlatır. Bir komploya kıırban giden Danies, mahkemeye çıkarılma sından sonra tııtuklanarak Mar sılya yakınlarındaki lr şatosuna gönderilir. Bıırada Rahip Faria ile tanışması hayatının akışını değiştirir. Kader arkadaşı onıı eğıtmekle kalnıaz, ona Monte Kristo adasında saklı hazinesinin sırlarını da açıklar. I'aria'nın ölıımüne kadar geçen on dört vılın sonunda Dantes'in beklediği iırsat karşısına çıkar ve hapıshaneden kurtulur, hazineyi bıılıır, ardından Monte Cristo Kontu kimliğine burünerek öcünii almaya hazırlanır. Dumas klasik romanın kilometre taşjarından biri olan bu yapıtında, Doğn'ya, klasik mitolojiye ve insan psikolojisine dııydıığıı tutkıılu ilgiyi coşkıın bir anlatıda, ustalıklı diliyle harmanlıyor. Andre Maurois, Alexandre Dıı mas için şöyle yazıyor: "Dumas kitlelerin tutkularını payla^nıayı ve doyurmayı diğer tüm romancılardan iyi ba^arıyordıı. Onlar gibi otoriteye, adalete ve serüvene bayılıyor; onlar gibi insanlığı kahramanlar ve alçaklar olarak ikiye ayırıyordtı .. Bir oykuyü baş ka kimsenin anlatamayaaığı biçimde anlatmayı bili yor; onun kaleminın gölgesınde en yavan anlatı bile bir destan görünümüne bürünüyordu." Kara Güneş/ llılnıı Yavıa/ Can Yayınları/ 184 s Hilmi Yavuz'un Kara Güneş'i, bir onceki deneıne kitabı Bııdalalığın Keijti'nde oldıığıı gibi ironik bir dille kaleme alınmış, incc bir mizahla bıçımlendirilmiş bol iğneli metinlerini değil; resimden romana, ijiirden müziğe, felsefeden fotoğraf sanatına uzanan bir yelpazede duşııncelerini, elei;tirilerini ve aydın dııruşunu dile getirdiği, bıınu yaparken de entelektüel çıtayı oldukça yüksekte tuttuğu yazılarını bir araya getiriyor. Divan şiirinln bir saray şiiri sayılıp sayılrnadığından, jjiirin tarih mitos kavramlan içindeki yerine; Necip Fazıl'ın Nâzım Hikmet şiirini değerlendirmesinden, Heidegger ve Hölderlin'in şiir bağlamında irdelenmelerine; Peyami Safa'dan Yakup Kadri'ye, Keşat Nuri Güntekin'den Kemal Tahir'e, Türk romancılarına ve işledikleri konıılara uzanıyor yazılar; Mehmet Kenan Kaya'nın deyişiyle: "Şiirin ve felsefenin haddesinden geçerek incelmİ!;, sıradan okııra hiç yüz vermemiş bir yazarın', bir düşiince ve dil ustasının güncelliğini hiç yitirmeyecek denemeleri var Kara Güneş'te. Eleştiriden ve eleştirilmekten korkmadığını, eleştirinin ve mııhalefetin olmadığı yerde sanatın ve biİimin sağlıklı gelişemeyeceğine inandığuıı söyleyen Hilmi Yavuz, eleştirmekle yetinmiyor, çözümler üretiyor, ytlların birikimiyle, kültüre adanmış bir ömrün yardımıyla okurun önünde ufuklar açıyor, okurunu araştırmaya, derinleşmeye, düşünmeye ve kıyaslamaya yöneltiyor. Hilmi Yavuz'un denemelerini okumak bir zenginlik kazandırıyor okııra, bildiği dünyalarda yepyeni kapılar açıyor. Fatih Sultan Mehmet ve Zamanı/ i'ranz Babinger/ Çeviren Dost Korpe/ Og/ak Yayınları/ 47X s. Fatih Sultan Mehmet' in kendi halkının ve batı dünyasının tarihinde oynadığı rolu nasıl değerlendirirsek değerlendirelim, ortaçağın en önde gelen figürlerden biri oldıığu inkâr edilemez bir gerçektir. Bir hükümdar ve insan olarak kişiliği hakkında, Batılı kaynaklarla üsmanlı tarihçilerinin yorumları farklıdır. Batıiılara göre, o zamana ve hatta daha sonrasına ait çok sayıda yazıdan anlaşıldığı kadarıyla, II. Mehmed, hayatı boyunca bir yıkıcı, kana susamış tanavar bir hükümdar, Hıristiyanlığm ba!} düşmanı, bir Deccal' dı. Batı, II. Mehmed' in ölüm haberiyle bırlıkre rahai bir nefes almıştı. Bu en azimli düşma nın ölümünün ardından yapılan kutlamaların sonu gelmeyecek gı biydi. St. Jean tarikatının kurn.ız ve uzak görüşlü viskançılaryası Guillaume Caoursın, Rodos Şöövalyeleri'nin yaptığı bir toplantıda, II. Mehmed' in aslında mezarında olmadığını, ölümün den sonra gerçekleşen büyük depremin nedeninin cesedinin yerin dibine, cchenneme inmesi oldıığunu söylemişti. Sonra sultanın işlediği insanlık suçlarını siralamaya girişmiijti. ü t e yandan, Fatih güntımıızde bile Türkler tarafından sultanlann en yücesi, dünya tarihinde eşsiz biri olarak görülmektedir. II. Mehmed üzerine yazmış olan Türkler ondan ne kadar sonra yaşamışsa, yıırttaşlarına çizdikleri portre o kadar göz kamaşrırıeı olmuştur. Günümüzde, normalde çok uzak geçmişin olaylarının ve kişilerinin iyice silikleşmiş ve yerlerini şimdinin ya da yakın zaınanın başarılarının alması gerekirken, Fatih Sultan Meh med çok sayıda kitapta Türk halkına Türk taı ihinın en parlak ve masum figürü olarak tanıtılır. Kapitalizmin Tarihi/ Michcl Beaud/ Fikret Başkaya/ Dou Yayınları/ 320 s. Dünyaca tanınmış. bir iktisat ta rihçisi ve kuramcısı olan Michel Beaud, çevrildiği her dilde büyuk bir ilgiyle karşılanan bu kitabında kapitalizmin doğuşunu ve gelişimini tüm ayrıntılarıyla çözümlüyor. Ticarete dayalı Batı toplum larının tüm dunyaya hükmeden bir guç haline geldiği bir doğal çevrede yine ticaretle yaşayan Doğulu eşdeğerlerinin nedcn ka pitalizm diye bilincn bu yaıatıcı ve yıkıcı olgunıın biı parçası olarak görülemeyeceği üzerinde duran Be aud, XVI. yüzyıldan başlayıp kapitalizme uzanan süreci, toplumsal sınırlar ve hükümet etme hiçimlerinde görülen değişiklikleıi, Avrupalı fatihlerin başinı çektiği ilk fetih dalgasını ve butun bıınlarla bağlan tılı iktisadi ve siyasi yapıyı incelikli bir tahlille gözler önüne seriyor. Feodal toplumların arkaik yapısından sanayi sonrası dünyanın dört taraftan çevrelenmiş güncelliğine varan yoğun ve özellikli bir araştır ma. Maytnun Evine Hoşgeldiniz/ Kurt Vonnegut/ Çeviren: Handan Balkara/ Dost Yayınları/ 16 i s "Kurt Vonnegut, Jr.'ın kısa eserle rinden oluşan bu retrospektif ser giye hoş geldiniz. Vonnegut hâlâ ziyadesiyle aramızda ve ben hâlâ ziyadesiyle Vonnegut'um. 1949 yıîından beri yazarım. Kendi kendini eğitmiş bir adamım. Başkala rına yararı dokunabilecek şeyler yazmak gibi bir iddiam yok. Yaz dığım zaman, sözüm ona ne olmam gerekiyorsa o olurıım. Bir metre seksen sekiz santiın boyundayım ve yaklaşık doksan kilo geliyorum. Yüzdüğüm zamanlar hariç, elime koluma hiç hâkim olamam. Yazma işini o ema net et yığını yapar. Ama suyun içindeyken.tana doyum olmaz." Çağdaş Amerikan yazınının büyük ustasından doyumsuz bir anlatı... Çılgın Aşk/ Andre Breton/ Çeviren: îsmail Yergüz/ Dost Yayınevi/ 123 s Gerçeküstücülüğün temel metinlerinden biri, Paris'in arınmış ve çıplak bir sureti, Breton'un arayışindaki ışıltı ve ezeli bir kavşak noktası. Işaretlerin, renklerin, meytlanların, semaiorların izinden yol alan, başkalaşan, bitip yeniden başlayan bir takip. Yaşam ve düş, insan ve evren arasındaki derin uyum ve varlığının gizini saçan bir ozan, bir gezgin, bir uyumsuz. Andre Breton, bu kez tüm yakarılara ses veren bir gürlükle haykırıyor: "Dilerim çılgınca sevilesiniz!" CUMHURİYET KİTAP SAYI 6 9 9