Catalog

H a z ı r l a y a n l a r : A y t ü l A k a 1 • Aysel Gürmen ÇOCUKLARİÇİN KİTAPLAR • Ayla Çınaroğlu • Çizimler: Mustafa Delioğlu lir: Köy ilkokulunniip arkannza bakatntyorduk. Dönersek daki öğrenciler, koDönersek donup kalacaklık. f örecektik.taş olacaktık./Masallarda öyle şu yarışmasına katıVinersek lacaktır... Ancak, oluyordu./Dınledtlinıiz bülürı korkuları tek cümleye sığışauyandtrdık. Masallarda ne kadar korku bilen bu konunun varsa arkamıza aldık./Koca dag soluyornasıl güçlü bir anladu. loprak gcri geri çekiyordu ayaktantımla işlendiğini, tnızt." Korkuya neden olan kaynagın ne dildeki yetkinliğin olduğu ise, i.lginç bir sürpriz küçük konuyu bir romana okurlara... Öykünün anlatılışındaki sıra bile sürükleyecek dışı özellik, bir tek sözcüğün, örneğin güçte olduğunu an"Korku" ya da "Koşu" gıbi bir sözciilatmak, pek öyle kolay olmasa gerek! Iki ün, sayfalarca anlatıhşında, tekrarın köyün bir okulu, okulun da bir öğretmeıkkınlığa çok uzak çizgisinde dolaşılani vardır. Yazın köy işlerinde, kışın okulrak, yeni yeni anlatımlar, yeni imgeler, da olan çocukların, çocukluklarım yaşayeni içsel zenginliklerle okurun karşısına maya zamanları yoktur. Oğretmen bir çıkılabilmesi. Bu başarıda, dil ctkinliği sabah, okullararası bir Kır Koşusıı olacakadar, çocukların duygu ve beklentileriğını ve kendi okullarının da bu yarışmanin çok iyi tanımlanmış olmasının da büya katılacağını duyurur. Okuldan hangi yük rolü var hiç kuşkusuz. "Yaşadıgımız crubun koşuya katılacagı ise, elemeyle sevinç bütün kış, bütün yaz yctti bıze. Sobelli olacaktır. Bir grup çocuğun bu koğula karşı sarındık, sıcafca karşı korunşuya nasıl hazırlandığı, hazırlanırken neduk." Okuduk, okuduk... Okuduklarıler düşündüklcri, nelcr yaşadıkları, neremızla sarmalandık, yaşama karşı güçlendeyse şiirsel bir dille anlatılıyor. "On beş dik... kişi kadar vardık. Çoğumuz koşucu sayılırdık. En aşkın becerimizdi koşmak. YaMinik Tavşan Parkta, Mathetv Price şadığtmtz ortanı, koşullar bunu gcrektirir Kesimleyen: Atsuko Morozumi di. Koşmak; yentek, içmek, soluk almak Remzi Kitabevi kadar doğal bir olaydı bizim için./Üşüme l.Basım: 1999 mek için koşardık./Geç kalmamak için Okuma Yaşı: 23 koşardık./Yag'mura, doluya tutulmamak Minik l'avşan'ın için koşardtk./Saldırgan köpeklerden koparkta neler yaptırunmak için koşardıJe./Tarlaya koşardık. ğını anlatan, on Yaylaya koşardık. llçeye koşardtk./En büsayfalık minicik bir yiik efclencemiz koşmaktt. Koştu&umuz anlatı. Dört kitapzaman gün güzelleşir, çırkinlikler yitcrdi lık dizinin kalın Çocukça korkıdartmızdan, acdarnmzdan karton sayfaları, arınır, durıdurduk." Bu çocuklar koşmaküçük çocukların yacak da, kimler koşacakr* Ailelerinden yırtamayacağı türgizli gizli çalışmaya, köy çevresinde tur den. Her sayfada atarak elemelere hazırlanmaya başlarlar. açılan küçük bir Bir gece toplanıp, ailelerden gizli koşmakapakçık, içerde minik kahramanın yapya kalkıştıklarında, farkına varmadan tıklarını gösteriyor. Bu kitap, parkta geçiköyden oldukça uzaklaşplar. Bu arada yor. Minik Tavşan ilk sayfada salıncakta hava iyice kararmıştır. Çocukların dönüş sallanıyor, ikincide kavdıraktan kayıyor. yolundaki korkularının nasıl usta bir dil Bisiklete binmek, kuşları beslemek derve şiirsel anlatımla aktarıldıgını kaçırmaken kitap bitiveriyor. Kitabın kesimi, tavmak gerek: "Kısa siirede korku içimize gi şanın kulaklarını dekupe olarak almış; rip ayırdt hepimizi. Aramıza duvarlar örçocuklar için ilgi çekici bir özellik. Andü. Kopardı birhirimizden. Bir baştmıza cak tavşanın kesimden sonra ortaya çıkaldtk. Korkumuzu bölüşecek kimse yokkan sivri kulaklarının, küçük çocukların tu./Koca korkuyu sırtlayıp götürüyorduk. bir yerine batıp batmayacağı konusunda Açmaktan, açıklamaktan korkuyorduk. endışeli olanlar, kitapla çocuğu yalnız bıSöylersek, yadtrgayacaklardı. Korkak di rakmamalı ve birlikte okumalılar... Kiyeceklerdi. Hiç yoklan anımsatmış olatapta toplam on beşyirmi sözcük yer alcaktık korkuyu. Onun için korkmaz görii dıgından olsa gerek, çevirmenin adı benüyorduk. Oysa korkunun eli omuzulirtilmemiş. Resimleri ve ilginç kesimiyle muzdaydı. Yakaladı, yakalayacak.../Dööne çıkan güzel bir kitap... • •• da yazar. Türk Dil Kurumu'nun ödüle yaraşır gördüğü bu resimli kitabı, tüm çocukların ve çocuk yönlerini yitirmemiş büyüklerin okumasını isterim. Mualla Efe (emekli lng. öğr.), tzmir a Okurdan Okura ?> Aysel Cîürmen, Ayla Çınaroğlu ya da Aytül Akal'tn imzalı bir kitabtm armaîan olarak kazantnak ister mistniz? Ayda bir yayımlanan bu köşemıze kitap okumakla ve çocuk kilaplarıyla ilgili düsüncelerinizi yazın, imzalı kitabınızı kazanın! Meklup ve faks yollayan okurlarımız aramıda yapılan çekilişte kazanan aşağ'ıdakı üç okurumuzun imzalı kilapları yolda... (Dikkat: Adresinizi ve yasıntzt belirtmeyi unulmayın) Adresimiz: Aytül Akal, Karaköy Kemeraltı Cad. No. 2 Öney tş Hanı Kat 5, 80030 Islanbul. Faks no: 02122434160 "Ben çocuk kitaplartnı çok severim. Çok da çocuk kitabı okudum," diyor Berivan ve bizlerle güzel düşüncelerini paylaşıyor: "Bazı kitapların içine o kadar çok bikâye vc masal sıg'dırdtyor ki insana çok garip geliyor. Benim çok garibime geliyor ki, nasıl oluyar da 20 sayfaya 1 yıl sığdırılıyor? Ben çok saştrıyorum. Tahii siz de şaşırıyorsunuzdur ki, çünkü dediğ,im gibi azıcık sayfaya 67 yıl, ay, haftayı sığdırıyorlar. Çok beg'endipm kitaplar da var, biç begenmediğim de. l iiç zevk almadıgım, hiç sevmcdi&im, halta bunalıma bile girdiğim olmuştur. Benim kitap okumak nakkında asıl düşüncem şudur: Kitap okumak çok çok güzel bir şey." Berivan'ın içten duygularıyla yazdığı mektubu, bu kadarla bitmiyor. Bakın neler diyor: "Ben de çok çocuk kitabı yazmak ve o yazdığım kitapları imzalayarak sevgili çocukların yumuşaak, ufactk ve bembeyaz ellerinc vermek, çocuklarla oynamak, onları sevmek ve onların bembeyaz ve yumuşacık ellerini tutmak ve onların yumuşacık al yanaklarını öperek büyük bir yazar olmak isterim. " Berivan, düşüncelerini gerçekleştirecek... Çünkü o okumayı üa, yazmayı da çok seviyor, duygu larını ifade edebiliyor. Aferin sana Berivan! Berivan Saydan (9), Beşiktaş, Istanbul "Ben henüz bitiremediğjm bir kitap serisini sizinle paylaşmak istiyorum," diyor Hande. Seri'nin adı 'Ramses'. Christian Jacq tarafından yazılmış (Say Yayınları). "/. Seti, halkı tarafından sevilen güçlü bir Mıstr firavunudur. Güzel karısı Tuya ile arasındakı görünmez ve güçlü bagıar sayesinde Mısır'ı huzur ve barts içinde yönetmektedir. 1. Seti'nin Dolant adınaa bir kızı, Senar ve Ramses adında iki oğlu vardır. I. Seti, akıllı yönetimi sayesinae, ülkesini dünyantn en güçlü imparatorluğu yapar. Ancak tahtt devretme zamanı yaklastığında, iki oğlu arasında bir seçim yapmakzorundadır. ...Acımasızcinayetler, komplolar, isyanlar, ölümler, savaslar, aldatmacalar, çözülemeycn şifrcler ve olaylar... Ramses bunlartn alttndan kalkabilecek mi?" I lande, bu kitapta heyecanın hep dorukta olduğunu söylüyor ve eğer şimdiye kadar okumadıysanız, mutlaka okumanızı salık veriyor... Hande Wevers (14), Gaziemir, tzmir "Ben Hasan Tokdil. Evimiz, emekli edebiyat öğretmeni yazar Zehra Onüvar'tn evine çok yakın. Dün kendisinin bir kitabtm okudum, çok begendim. Ben hoş zamanlarımda kitap okuyorum, yüzüyorum, futbol oynuyorum. Kilap okumayı çok seviyorum. Büyüyünce astronot olmak istiyorum, çünkü uzayı çok merak ediyorum" Hasan bize okuduğu kitabı da anlatıyor (Duma Duma Dum, Zehra Ünüvar, Bilgi Yayınları): " Bir zamanlar ülkcnin birinde bir kral yasarmış. Bu kralhalkım çok iyi yönetirmiş. Bir gün aklına bir soru gelmiş: 'Acaba halk insanlan nasd yaşar?' Sonra halka karışmak istemiş. Halkın başına başka kral geçmesini istemiş. Oylama bitince hcr sözünden sonra 'Duma duma dum' diyen birisi kazanmtş ve kral olmuş. Ama söylediklerini yapmamtş." Sizce yeni kralın yalanları ortaya çıkmış mıdır? Hasan kitabı okumuş, yanıtı biliyor, ya siz?.. Hasan Tokdil (10), Aydın SAYFA 19 Balıkçı ile Denizkızı, Seçkin Yener Resimleycn: Murat Sevinç Epsilon, l.Basım:2001 Okuma Yası: 810 Birçok farklı imge ve olayın gerekli gereksiz bir araya sıkıştırılarak bir öykü içinde sunulması, resinıli bir kitap olmasına rağmen öykünün okuma yaşını yiikseltiyor. Genç balıkçı yalnızhktan sıkılıp bir eş ister ve yalnızlığına ağlar; gözyaşları denizin sularına karışır. Denizkızı duygulanıp yardını etmek ve ona eş olmak ister. Once kuyru£unıın değişmesi ve yeryüzünde yaşayabilecek bir insana dönüşmesi gerekir. Bıınun için yapılacak şeyler, birbiri ardına gerçekleştirilir. Denizkızı balıkçının cşi olur. Daha sonra komşular balıkçıyı kıskanıp krala şikâyet ederler. Balıkçı zindana konur, vs.vs. Denizkızı, gözyaşları, bilge yunus, büyücü, cadı, ayı, kral, zindan, ne ararsanız var. Hepsi dağınık bir öykü içinde karışmış... Can Dostum, Sevinç Kuşoğlu Resimleyen: Orhan Bal Hrdem Yayınları l.Basım:2002 Okuma Yaşı: 811 Süt dişini yitiren Zeynep'in kalıcı dişlerinden biri çıkar. Kitap, bu dişin öyküsü... Kitabı ilginç kılan, öykünün DU dişin gözüyle yazılmış olması... Diş, çtkmak için nasıl çabaladığım anlatır. Sonunda diş etini patlatıp dünyayı gördüğünde, Zeynep'i de ilk kez bir aynada görür. Diş, Zeynep'in sıra dışı olmayan ve öykü özelliği taşımayan günlük yaşantısını anlatmaya başlar. Okula gidip gelmesini, arkadaşlarıyla ilişkisini, şekeri, çikolatayı çok sevip nasıl yediğini ve yedikten sonra dişlerini fırçalamayı unuttuğunu... Annesinin uyarılarını dikkate almadığını... Sonunda olanlar olur vc mikropîar dişin üzerinde birikip ona zarar vermeye başlar. Diş, ilk kez mikroplarla tanışır. Mikrop, "asillerin yaptığ,ı çallak ve çürüklerde yaşamayı" sevdiklerini anlatır Diş'e. "Siz dişlerin üzerinc yaptşan ve uzun süre orada kalan şekerli yiyecekler zamanla asite dönüşürlcr. Asitler dişin üzerindcki koruyucu mine tabakasınt eritip derinlere kadar inerler, böylece çürümeler başlar." Mikrop, böylece okurlarını diş çürümeleri konusunda aydınlatır. Zeynep dişçiye gitmek zorundadır. Dişçi, diş bakımı konusunda Zeynep'i uyarır. Diş artık çok mutludur: "Rengim bembeyaz ve pırılpırıl parlıyorum. Çiinkü bana çok iyi bakan, koruyup gözeten bir dostum var. O bensiz, ben de onsuz olamayız artık..." Uçan Çocuklar, / \amdullak Köseoglu Resimleyen: Sevgi Demirel Kültür Kitap Sarayı l.Basım:2001 Okuma Yaşı: 812 Kitabın öyküsü bir cümle ile özetlenebiCUMHURİYET KİTAP SAYI 656 Iki Oğretmen Bu köşemiz, Yürkiye'nin dört bir yanındaki kütüpbaneciler, öiretmenler, yazarlar ve kilapları tanıtmak isteycn bütün kitapseverler için... Kitaplığınızdan okuduğunuz kitaplarla ilgili düsüncelerinizi, okurlanmızla paylaşarak, onlara okuyaeakları kitapların seçiminde yol gösterici olabilirsiniz. Bizcyazın... izmir'den Saytn Mualla Efe'ye ve îstanbul'dan Sayın Ahmet Yılmaz'a teşekkürler. Adres: Aytül Akal, Kemeraltı Cad. Öney ls liattı, Kal 5. 80030 Karaköy, htanbul faks: 021224İ4160 ve2515841 Pal Sokağı Çocukları, French Molnar, Bahar Yayınlan'2000 Kitap, saramıış fotoğraflarımızda kalan kısa pantolonlu çocukluğumuza çağırıyor bizi. Son kuşlar da uçtu gitti. Yorgun bedenlerimizi yaslayıp dinlendiğimiz ağaclar, soğuk taş yığınlarına bıraktı yerini. Sanal sokaklarda sinek avlamayı kesip, el değmemiş düşler arasında, çıplak ayaklarımızla koşmanın tam sırası! Boca ve lyicil çetesinin, hop oturtup hop Kolo (masal), Vedat Dolakay, kaldıran naylazhklarını, Molnar'ın kıpır Cem'79/Can'80/KırmmfareReadhoukıpır anlatımıyla, ete kemiöe bürünmüş resimler arasında dolaşarak okuyacaksıse'89 nız. Kılı kırk yararcasına hazırlanmış bu Şimdiye değin okuduğum en güzel çocuk romanda, yüz seksen sayfaya nasıl sığdımasalı Kolo'yu, mimar Vedat Dolakay rıldığına şaşılacak kadar büyülü bir oyun yazmış. "Kolo benim çocukluk anılarımalanı bulacaksınız. dır. lüm malzemesi Kolo keçi ve tekesi, Sako, hain kurt, Deliçay, Gulo Dayt, pirc Sevgi ve dostluk çok uzakta değil. Sıcakler ve türküler gerçektir. ... Düz sayfalarda ların yakıp kavurduğu şu günlerde kenbazı sözcüklerin kabarmasını istedim. Bu dinize bir iyilik yapın ve bu kitabı okukimikez sütün sesi 'fışş/ısş', kimikez keyun. silen yünlerin sesi 'hart hart', çog'u kez de Ahmet Yılmaz (Türkçe öğr.), Pendik, Kolo ların sesi oldu," diyor sunuş yazısın tstanbul