Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
lanıyor mu, ynksa seçerek mi anlatılıyor? Tarih karşıtların mücadelesinden ortaya çıkar. Bu mücadelenin içinde eksiler, artılar, güç dengeleri, kahramanlıkJar, dürüstlükler, hairuikler, döneklikler, provokasyonlar, kazanma veya kaybetme her şey söz konusu. Siyasi mücadele, iktidar mücadelesi demektir. Tarih seçerek anlatılmaz. Bütün yönleriyle aktanfjr. 1966'da TİP üyesi olan bazı gençler, 1970'te TtP Genel Merkezini bastılar ve bazı TÎP'liler saldırı sonucu yaralandı, TİP Genel Merkezindeki bazı eşyalar alıp götürüldü. Götürenler, buna "el koyduk" dendi, "devrimci terör" dendi. Daha önce sağcıların yaptığı saldırıların yerini bu kez kendini MDD ci olarak adlandıran bazı solcu gençlerin yaptığı saldırılar almıştı. Sol içindelu çatısmalar daha sonra kötü olaylara neden oldu. Sol eruplardan bazıları, sol hareket içinde bazı kişilere silahlı saldırı düzenledi. Bu saldırılar sonucu birçok insan öldürüldü. Oysa, TİP ne zorluklar, özveriler sonucu kurulmuş ve yaşatılmıştı. 15 milletvekili vardı TBMM'de. Herkes kendini TlP'in söylediklerine göre ayarlamaya, çekidüzen vermeye başlamıştı. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel bile, "TİP nedeniyle Parlamentoya düzey geldi" demişti. Kurulduğundan itibaren TlP'e yönelik saldırılar nakkında bir çalışma yapılsa kalın bir kitap olabilecek kadar çoktur. Bireylerin kendini "sosyalist" demeye korktuğu, "toplumcuyum", "sosyal adaletçiyim" dedıği bir dönemde yasal anlamda kendini sol diye tanımlayan bir parti yaŞatılmaya çalışılıyordu. YaşatıJmasının önemi görülemedj. Şadi Alkılıç ismini şimdi kaç kişi hatırlar acaba? Şadi Alkılıç 12 Aralık 1962 günü, CumhuriyetGazetesi'nde "Türkive'nin Tek Kurtuluş Yolu: Sosyalizm" başlıklı yazısını yazdı diye 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay, 27 Mayıs 1967 günü, "27 Mayıs Anayasa ve Hürriyet Bayramı"nda yaptığı konuşmada, "Anayasa sosyalizme kapalıdır" diye bir açıklama yapmıştı. "Anayasa sosyalizme açık mıdır, kapalı mıdır?" diye günlerce süren bir tartışma yaşanmıştı. oyuna açıklandı. Ayrıca, gittikleri ülkelerin istihbarat örgütleri tarafından bu kişiler çeşitli olaylarda kullanıldığı açığa çıkmıştır. Bu provokasyonlar, bu provokasyonların arkasında kimler olduğu bilinmeden anlaşılmadan politika yapılırsa her zaman aynı açmazlara düşülür. Deyim yerindeyse, sonuçta, "Gidersin gidersin bir arpa boyu yol alamazsın." Bu olaylan aktanrken tehdit ediliyar musunuz •* Bazı şeyleri bahsetmekten hoşlanmıyorum ama yaşadığım bazı olaylar var. Bunların bilinmesi ve belgelenmesi gerekir diye düşünüyorum. Bazan korkunç baskı altında yaşadığım anlar oluyor. Kitaplarımda konu edilen olaylar bundan en az otuz, kırk sene önce yaşanmış olaylar. Benim dışımda yaşanmış olaylar. Ben sadece daha önce yaşanmış bu olaylan belge ve tanıklarla aktarmaya çalışıyorum. Eskiden "Vak'anüvis" denilen zamanın olaylarını saptamakla uğraşan kimseler vardı. Ben de onlar gibi olay aktarıyorum. Yorum ve değerlendirmem yok. Buna rağmen, siz bu olaylar içinde yaşamamış olduğunuz halde kendinizi birden bu olayların tarafları içinde buluyorsunuz. Çünkü, bu olayların açıklanmasından rahatsız olan kesimler var. Bu rahatsızlıkları dolaylı veya doğrudan size bir şekilde yansıyor, yansıtılıyor. Spekülasyon değil birgerçekten bahsediyorum. geldi. Noam Chomsky, Türkiye'ye gelmeden bir ay öncesinden bütün köşe yazarları bu konu hakkında yazı yazmaya başladı. Suçlayan savcı bile beraat istedi. Oysa, Türkiye'de kitapları ve yazıları nedeniyle yargılanan onlarca yazargazeteci daha vardı ve var. Onlar ABD'li ve isimleri Noam Chomsky olmadığı için hiç kimse onlardan tek satır dahi bahsetmiyor. "Türkıye'de Devrimci Cençlik HareketleriJanhi(V)60/]9GH)", "Fırtınalı Yıllarda Ülkücü Hareket" ile "Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF)/ Demokrası Mü'cadelesinde Sosyalist Bir Öğrenci l lareketi" adlt üç tane dokümanter çaltşmanız var "Türkıye'de Devrimci Cençlik Hareketlerı l'ariht (1 %0/l968"adltçalışmamzbırincı cıltle kaldı Kitap kaç ciltti, diierciltler neden yayımlanmadı, yayımlanacak mı? "Türkiye'de Devrimci Gençlik Hareketleri Tarihi (1960/1968)" adlı çalışmam toplam dört ciltti. 1974 yılına kadar olaylar kronolojik sıralama içinde aktanlıyor ve bulunan belgeler ekler bölümünde veriliyordu. Kitabın birinci cildi Nisan 1993'te yayımlanmıştı. Aradan dokuz yıl eeçti. Ticari bulunmadığı için diğer ciltler basılmadı. Şimdi kitabı yeniden düzenliyorum. Dört cilt halinde yeniden yayımlanacak. "Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF)/ Demokrasi Mücadelesinde Provokasyonlap Bugün için gülünç ama o gün için çok ciddi sayılan tartışmalar yaşanmıştı. O günler tarihin tozlu belgelerinde kaldığı için bugün birçok kimse hatırlamaz bunları. 2002 yılında, Türkiye Komünist Partisi (TKP) adı ile kurulmuş yasal bir parti var ve seçimlere girip oy isteyecek. TÎP yönetiminin de haklı tarafları olmasına rağmen bazı olaylarda yanlışlar yapmıştır. TİP içindeki tasfiyede daha olgun davranılabüirdi diye duşünüyorum. Ama yaşanmış bitmiş olaylar. 19611971 dönemi çok önemli tecrübeler çıkartabileceğimiz olaylarla doludur. Bu olaylardan tecrübeler edinilmelidir. Toplumsal mücadeleler tarihi içinde her konu hakkında bilgi sahibi olmak, açıklayabilmek mümkün değildir. Bazı olaylar vardır ki, sadece olayı belgelerle aktarabilir veya bazı değerlendirmelerde bulunabilirsiniz, ama olayı bütünüyle bilmeniz mümkün değildir. Örneğin ABD Başkanı Kennedy'in öldürülmesi olayı, Italyan siyasetçi Aldo Moro'nun öldürülmesi olayı, Uğur Mumcu'nun öldürülmesi olayı gibi. Kapitalist sistem için insanın hayatının hiç önemi yoktur. Egemen güçler için sistemin yürümesi önemlidir. Bu sistemin yürütülmesi için bazı kesimlerce o dönem yaratılmış bazı olaylar bu kitaplarda belgelerle aktarılmıştır. Provokasyonlar, sağ adına da sol adına da yaptırılmıştır. Türkiye bu konuda yabancı istihbarat servislerinin deney alanı olmuştur. Yabancı istihbarat servislerinin sağladığı olanaklarla yıllarca yurtdışında korunup kollananlar olmuştur. Bu destekler devam etmektedir. Acaba neden destekleniyor bu kişiler? Lider olarak bilinen bu kişilerin kimler olduğu belgelerle kamuCUMHURİYET KİTAP S A YI Türkiye'de yaşanmış olaylar var. "Osmanlı'da oyun çoktur" gibi bir deyim vardır. Hiç ummadığınız bir olay nedeniyle başınızı belaya sokabilirler. Artık ömür boyu bazı olayla uğraşır durursunuz. Kardeşin kardeşi boğdurttuğu bir anlayışın devam ettiği sistemde ifade özgürlüğünün hiçbir anlamının olmadığı bazı yaşanan olaylar nedeniyle gün ışığına çıkmıştır. Bazı şeyleri hafife almak mümkün değil. Kapitalist sistemin insanlık dışı uygulamaları var. Bunlar göz ardı edilemez. Bizim dayanacağımız tek şey sistemin hukukudur. Hukuk seni koruyamazsa, bilhassa senin karşında yer alırsa ben ne yapabilirim ki? Kitapları hazırlarken ve yayımlandıktan sonra ölüm tehdidi dahil birçok tehdit yapıldı. Bu tehditlere karşı yazarın kaleminden yani bilincinden başka hiç bir gücünün olmadığı üzücü bazı olaylar sonucu ortaya çıkmıştır. Gazeteciyazarlardan Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Turan Dursun suikast sonucu öldürüldüler. Bu yazarların kaleminden, düşüncesinden başka güçleri yoktu. Oysa karşıdaki kişilerin her türlü legalillegal gücü vardı. Yazarlara yönelik baskılar nedense belli kesimler tarafından gözardı edilmektedir. Bu konuda bir çifte standart var. Amerikalı yazar Noam Chomsky, bir kitabı toplatudığı için Türkiye'ye 656 Üstte: Tuncay Ceien, Ruhl Koc. Saban Iba. Atllla Sarp, Ahmet Bozkurt. Haluk Menemencioğlu, özgün Nas ve Turhan Feylzoğlu. Altta IseTurhan Feyizoğiu Cemll Cezmlş'le. bakmalı. Eğer merak edip bakmazsa yakm dönem siyasi hareketleri anlaması mümkün değildir. SBF Fikir Kulübü de 3 Ocak 1956 günü kurulmuştur. Bunun belgeleri kitapta verilmiştir. SBF Fikir Kulübü'nün çok önemli belgeleri olan karar defterlerinden iki tanesi olduğu gibi kitabın ekler bölümünde okuyucuya ve araştırmacılara sunulmuştur. Karar defterlerine kimlerin üye olauğuna bakmak gerekli diye düşünüyorum. Okujoıcu bunu merak edip bakmalı. Bir diğer kitabım" FırtınaL Yıllarda Ülkücü Hareket" isimli kitabımdır. Yaptığım iş "araştırmacıyazar" olarak tanımfanmaktadır. Her konu "araştırmacıyazar" olarak tanımlanan kişinin ilgi alanına girer. 19611971 döneminde hem sol ile sağ, hem de sağ ile sağ ve sol ile sol arasında çatışma ve tartışmalar yaşanıyordu. Politikada taraflar vardır. Bunun bir tarafını sol hareketler oluştururken, diğer tarafını sağ hareketler oluşturmuştur. Her iki taraf da birbirleri hakkında bilgi sahibi değillerdi. Değil haklarında kitap okumak, dergilerini bile okumuyorlardı. Karşı taraf icin bilgi sahibi olabilmeleri ancak içinde yer aldıkları siyasi hareketin yayımladığı dergilerdeki yazıların çerçevesi kadardı. Böyle politika yaptlabilir mi? Yapılırsa ne olur? Sonuçortada. 19741980 arasında her iki taraftan da en az beş bin kişi ölmüştür. Kahramanlık edebiyatına ve sadece bazı bilinen odaklara mal etmeden bu kadar insan niye öldü acaba di ye düşünen, bazı değerlendirmelere varan siyasi hareketler olmuşsa hangi sonuçlara varmışsa, bir araştırmacıyazar olarak merak ediyorum. Geçmişte yapılan hatalar nedeniyle yüzlerce insanın hayatına neden olanlar özeleştiri yapmadan bugün halen daha siyaset yapıyorlar. Bu siyasi hareketlere, ayrıca, eğer yazma cesaretleri varsa, bu konuda mutlaka kitap yazmalılar diye buradan sesleniyorum. Başka kitaplarda yazılmalıdır. Sol hareketler arasında yaşanan şiddet konusunda da kitap yazılmalıdır. Politika ciddi bir iştir. İnsanın hayatına maloluyor. Bu hayatlann bir değeri olmalıdır. Sadece ölen kişileri değil her kişiyi imkânlar ölçüsünde belgelemeye çalışıyorum. Belki o tarih yaptığının farkında aeğil ama tarih yapmıştır. Elde edebildiğim belge ve tanıklara dayanarak yaşanan toplumsal olaylar içinde yer alan kim varsa hepsini kitaplanmda aktarmaya çalıştım. Hangi şekilde olursa olsun ödenen bedelin aeğerinin verilmesi, korunması gerekir diye düşünüyorum. Tarih bir bütündür. Seçilerek değil, bütün yönleriyle ve bütün taraflarıyîa yazılır. Yazmak istediğim binlerce konudan birisi de "ülkücü hareket" idi. "Fırtınalı Yıllarda Ülkücü Hareket" adlı kitabımı, ülkücü olarak adlandınlan hareketin yayımladığı dergilerden, gazetelerden, broşürlerden derleyerek oluşturdum. 1966'da ilk kurulan Ülkü Ocağı'ndan 1972'de kapatılan Ülkü Ocaklarına kadar geçen süre içinde yer aldıkları bütün eylemler kendı belgeleriyle aktarılmıştır. Yeni kitap çalışmalartmz var mı? Yazmak istediğim binlerce konu var. Sinemalaştınlmasını istediğim bazı kitaplarım ile ilgüi olarak senaryo çalışmalanm var. Yaşanmış bazı olaylan kapsayan bir roman çalışmam söz konusu. Hayatın en önemli yanlarından biri de cinselliktir. Yaşanmış Uginç cinsel olaylar hakkında bir kitap hazırlıyorum. Aynca, yıllardan beri belge topladığım bazı konular var. Onlan kıtaplaştırmaya çalışıyorum. Kjsa adı DevGenç olan Türkiye Devrimci Gençlik Hareketleri Tarihi hakkında bir kitap hazırlıyorum. Yılmaz Güney hakkında biyografik bir çalışma yapıyorum. 9 Mart 1971 'de yapılmak istenen hareket hakkında yıllardır süren bir çalışma hazırlıyorum ve belge topluyorum. Bu konularda eğer katkıda bulunmak isteyen ve belge vermek isteyenler varsa beni aramalarını rica ediyorum. • SAYFA 1 7 Sosyalist Bir Öğrenci Hareketi" adlı kitabım 19611971 döneminde toplumun gündemini belirleyen en önemli örgütlerden birisini konu edinmektedir. Daha sonraki dönemlerde kendisini FKF'ye dayandırmayan hemen hiçbir sol hareket yoktur. Bu hareket, öncesi ve sonrasıyla bilinmesi, aktanlmasıgerekiyordu. Kurulan ilk fikir kulübünün Siyasal Bilgiler Fakültesi Fikir Kulübü olduğu ve kuruluş tarihinin 4 Aralık 1954 olduğu söylenirdi. Oysa, bulduğum belgeler bunun tersi olduğunu ortaya koydu. Kurulan ilk fikir kulübü, 14 Kasım 1952'de kurulan "Ankara Üniversitesi Hukuk Mensupları Fikir Kulübü" idi. Okuyucu, "Ankara Üniversitesi Hukuk Mensupları Fikir Kulübü"nü kimler kurdu diye kitabı alıp