29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

r resesi"dir. Bu kurum kısa siirede, Osmanh yönetimiylc ülkenin tüm bölgelerine yayumış, 1926 yılında kapatılmıştır. Demek 625 yıl Osmanlı, iki yüz yıl, Osmanlı'dan once, Selçııklu yönetiminde bıı kunım etkinliğini sürdürmüştür. Toplaın 825 yıl ya şayan bu kummlarda okutulan derslerin tiımü Kuran buyruklanna dayanan yorumlardan oluşuyordu (hadis, fıkıh, kelâm gibi). Bu uzun süre içindc, kurumlardan, Avrupa ölçüsünde sekiz kişi yetişmemiştir. Çağına göre önemli sayılan aydınlar çıkmışsa da nepsi tek kalmış, düşünceleri, Batı'da olduğu gibi dizgesel bir çığira dönüşmemiştir. Doğa büimleri, yazın, felsefe alanlarında, bu 826 yıl içinde bir Kopernikus, bir Galileo, Leibniz, Descartes, Kant, Pasteur yetişmcmiştir. Oysa Avrupa ülkelerinde çtğır açan bilginlerin, düşünürlerin, bilgelerin sayısı insanı şaşırta cak bir nicelıktcdir. Cami çiniyi, yazıyı (hat) sevmiş, korumuş, ancak resme, yontuya, mozayiğe, kabartmaya, oyuna (tiyatro), canlılarüzerinde bilimsel incclcmclcre, araştırmalara karşı çok katı yasaklar getirmiştir. Batı bu yasaklar dönemini aştığı çağlarda, Osmanlı yönetimi Avrupa'nın doğusuna, tüm Ortadoğu'ya, Akdeniz kıyılarına cgcmendi. Bu geniş egemenlik alanında, Batı uygarlığının doruklarını oluşturan özgür yaratmaların yeri yoktu. Osmanlı'da eşsiz bir mimarlık vardı, bu alanda ortaya konan ürünler uygarlık tarilıinde görkemli bir yer tutmuştur. R. Mantran bu gerçeği yetkiyle açıklıyor, ancak Anadolu'da gelişen tarihsel yapı başarılarını da görüvor, bunu " Ayasofya" ile ilgili açıklamalardan anlıyoruz. Mimarlığın Anadolu'da 10 1000 yıllarına varan bir gelcncfti vardır, bunun örneklerini Urartu tapınaklarında, daha sonra Hellenistik dönemden kalma tapınaklarda, tiyatrolarda buluyoruz. Ötela yaratı alanlarında, çiniyi, yazıyı (hat) bir yana bırakırsak Batı uygarlığıyla yarışabilecek bir Osmanlı ürünü göremiyoruz. Bu boşluğıı, R. Mantran'ın yapıtını okuyunca görüyomz. Bu yapıcılik dışında hablar, kilımler, süsleme gereçleri, oymacılık, işlemecilik çok üstün örncklcr vcrmiştir, ancak bu başarı ürünlerinin devleti çökmekten kurtaramadıği da üzücü, açık bir gcrçcktir. R. Mantran ilc yardımcılarının ortaya koydukları bu kapsamlı yapıt, uygarlığın geliyııı çiz"gisi üzerinde yürümeyi başaran, bir Türk okuyucumuz içın sorunlara bilimsel bir yöntemle yaklastnanın örneklerinı verirken altıyüz yıllık bir Türk Devleti'nin doğuşgelişim yayılış çöküş serüvenlenni nesnel kanıtlarlascrgiliyor. Yazar, değişik sorunlan incclerkcn, çok de&işik kaynaklar veriyor; bu de&işik kaynaklardan sorunsal bir bütünlük çıkarmanın yönteminigündemegetiriyor. Butürtarih yazımı, ülkemizde, Cumhuriyet dönemiy le başlamıştır diycbiliriz. Tarih birtakım savaşların, ordu gücüne dayanan üstünlüklerin, başarılann öykiisü ueğildir. Tarih yazarı konuya yaklaşırken, hangi ulusun tarihini yazacaksa, onun tüm toplumsal kuıumlarını inceleme, ayrıntılara varan bilgileri toplayıp karştlaştırma gcreğindcdir. Toplumsal kurum denincc tüm düşünsel başarılar (felsefe, yazın, bilim, sanat), nesnel girisimler, yapısal yaratmalar gibi değişik türcle ortaya konmuş üriinlerin oluşturduğu örgesel bütün anlaşılmalıdır. Toplum Karmaşık, iplikleri birbirinc geçmiş, bir örgüdür, bu iplikler arasında sağlam düğümler yoksa sokülme kolaydır. Iştc Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü, dağıhşı toplumsal yapıyı oluşturan örgüdcki ilmiklerin düğüınsüz olu^u sonucudıır. Sayın Servcr Tanilli'yi, Türk okuyucusuna bu değerli, kapsamlı yapıtı kazandırdığı ıçin kutlarkcn,yineTürkokuyucusunun öyküsel dcğil, bilimsel belgesel tarih anlayışının önemini bilinclc kavrayacağını, kavraması gerektiğini dilerim. • Osmanlı tmparatorluğu Tarihi lll/Robcrl Mantrun / Çcvırcn Servcr Tantllı / Adam Yayınlan /518+499 s. Tutaplı ve ayrıntılı bir calısma "Postmodernizm: Tartışmalar ve Uygulamalar", vapısı gereği çelişkili ve Karmaşık görüncn ve bir eleştirmen için tuzaklarla dolu bir yaklaşımı tutarlı, ayrıntılı ve temelinden başlayarak çok yönlü olarak tanıtması açısından önemli. DlLr.lt OOLTAS Dilek Doltaş'tan "PostmodernizmTartîşmalar ve Uygulamalar" Kah yasaklar gösterdiğini söyleyebiliriz. Kanımca Batılı (><>.STMODLnM7M modernistlerin postmodcrnistlcre gösterdikleri şiddetli tepkinin, onlara neredeyse hain gözüyle bakmalarının başlıca nedenlerinden biri de bu yaklaşımla Yrd. Doç. Dr. IŞIL BAŞ Batı'ya özgü politikalann Batılı olmayanlarca da kolayca çözümostmodernizm sözcüğünün kullanıllenebilirhalegelmesidir" (s. 99). maya başlanmasının üstünden nereKitabın başka bölümlerinde deyse yarım yüzyıla yakın bir süre de vurgulandığı gibi yazar postgeçti ancak onun bir ' terim" mi, "teori" modernizmi öncelikle modermi, "felsefe" mi yoksa "durum" mu oldunist kuramlara ve onların temel ğu konusunda hâlâ bir f ikir birliğinc varılaldığı evrenscllik, akılcılık ve humanist idcmıs dcğil. Belki de postmodernizmin sorolojılcre duyulan ontolojik kuşkunun ortagulayıcı yapısı gereği, tıpkı yaklaştıkça ya çıkardığı sorgulamacı bir yaklaşım olauzaklaşan ufuk çizgisi gibi, zaten bir yere rak ele alır. Ama yinc bu çerçeve içerisinvarma olasılığı yok. Bu durumda bir tanıde postmodem yaklasımın kişi ve toplummı hedeflemek yerine bu yaklasımın iç diları nihilizm, anarşi ya da sonsuz bir relatinamiklcrini ve tarklılıklannı anlamaya çavizme yönelteceği endişelerini de dilc gelışmak çok daha zenginleştirici bir uğraş tirir: "Postmodernizmin sınırsızözgürlüğü haline geliyor. aravan kuşkuculugu böylece bir yandan ezilen topfumlara kendilerini konıyabileTürklyede postmodernizm ceklcri sorgulama yöntemleri gösterirken tartifmaları bir başka yandan Batılı postmodernistler Dilek Doltaş'ın Telos Yayınlan'ndan çıgibi onları da sınırsız pragmatizme, boşlukan Vustmodcrnizm Tartışmalar ve Uyguğa, nihilizmeiter.... Postmodernist düşünlamalar (1999) başlıklı kitabı işte bu uğrace uygulamalarla amacın hemen hiçbir zaşa yön verebilecek çok önemli Dİr çalışma. man, lıiçbir ilişlcisi olmadığını ve amacın Zaten Doltaş da kitabın önsözünue posttümüylc olumsallıklara göre değiştiğini kanıodemizmikurama dönüştürmenin "yaknıdadıktan sonra politikanın amaeı yalnızlaşımı yadsımak yani onun yapı çözücü, ca güç kazanmaya ve gücü elde tutmaya insorgulayıcı özelliğini gözardı ederek yok dirgenmiş olur' (s. 101). olmasına neden t)Imak" anlamına gclecePostmodernist okuma yöntemleri ğini hatırlatıyor ve şöyle devam edıyor: Doltaş son dönemlerde önenı kazanan "Görüşlerini bir sisteme oturtmadan ve yenipragmatizm ve postkolonyclizm eleştirdıkleri bilgilendirici söylemleri kulakımlarının postmodem yaklasımın ortalanmadan aktarmaya çalışan postmodem ya çıkardıfiı ahlaki ve siyasal boşluklan doldüşünürler kanımca bu nedenle yazılarındurma çabası içinde olduklarını öne sürer: da açıklayıcı dcöil mecaz ve gosteri özelük"Postmodemizmin çıkış noktası olan onleri taşıyan bir clıl kullanırlar. I lem bu ne tolojik kuşkuyu paylaşan, gerçeğin insan denle hem de yaklaşımları geregi gerbeyninde çeşiîli etkileşimler sonucu yaraçekAurmaca sınırını sorguladıklarından tıldığını savunançagdaşdüşünceveeleştigörüşlerini sergiledikleri yazılar gelenckri kuramlarından en önemlileri kanımca sel yazın metinlerine de özgü diyebilecegiyenipragmatizm ilc postkoloniyelizmdir. miz niteliklerle doludur" (s. 19). Yenipragmatizm ve Postkoloniyelizm, Dilek Doltaş'ın 1984 yılından beri posrpostmodem yaklasımın belirginleştirdiği modcrnizm konusunda yayımladıgı makasınırsız görecelilik, ahlak boşlugvı ve iletileleri bir araya getiren bu kitabının bence şimsizlik sorunlarına kendi kuramları çeren dikkate deger özelliklerinden biri yalçevesinde çözümler getirirler" (s. 15). nızca yazarının zaman içinde "gelişen" düDilek Doltaş'ın postmodernizmioldukşüncelerini yansıtması dcgil aynı zamanda ça geniş bir pcrsnektiften bakarak irdcleda bu konuyıı çok yakından izleyen biraydi^i kitabmın belki de en çok vurgulanma dının agV.uıdan Türkiye'deki postmoder sı greken yanı eleştirmenlerimizin olduknizm tartışmalarının da gelişimine ayrıntıça ihmal ettiğine inandığım postmodernist lı bir biçimde ışık tutmasıdır. Örneğin okuma yöntemlerinin ciört farklı esere ııy"Türkiye'de Postmodernizm: Sözcüler ve gulanmasıdır. Daha önce de belirttiğim gi Sorunlar" başlıklı bölüm 1990'lardan bebi kitabının başında postmodemizmin bir ri Türkiye'de posrmodernizm konusundakuram olmadığının tekrar tekrar altını çiki farklı yaklaşımları cleştirel bir gözle ele zen yazar "postmodernist metin" sınıflanalmaktadır. Doltaş bu yazısında bir yandırmasına da karşı çıkar: " Anlatı özellikledan postmodernizmin belli başlı bazı teri ancak ürünü okfukları gelenekleri, dürimlerinın kimi eleştirmenlerce yanlış kulşünceleri ve kuramlan sorunsallaştırdıklalanılmasına karşı çıkarken, bir yandan da rında kullanıldıkları metinleri postmodem postmodernizme yöneltilen eleştirilerin neyaparlar," (s. 149) der. Doltaş'a göre bazı denleri üzerinde durur. Batılı düsünürlermetinler, icerdikleri sorgulamalar, bilinçli le Batılı olmayanların postmodernizme anlam boşluklan, gcrçek ile kutmaca ve tepkilerini ayrı ayrı tartışan Doltaş bu du öznc ile nesne arasında yaratılan belirsizrııma özcllikle Türkiye açısından yaklaşır: likler nedeniylc vc gclcncksel yöntemlerin "... postmodernist sorgulamaların ve bu suıırlılığını vc dogmatikliğini sergilediklesorgulamaların ürunü olan yapıbozuıncu ri ıçın postmodem okuma yöntemine yat(deconstructionalist) çalışmaların Türkikındırlar. Doltaş bu tarz edebiyat metinleye'ye neler getirip götürdüğüne baktıfiırinin postmodernizmin "ortaya çıkardığı mızda postmodernizmin Batı düşünündcsorunsallann çelişkilere düşmeden tanışıki boşlukları, earpıtmaları, Batı deüerlerin lıp kavranabilecefii tck alan" olduğunu da deki tutarsızltkları, kuramlarındakı rotaliileri sürer (s. 20). Postmodem okuma yönter ve dışlayıcı özellikleri bizlere açıklıkla P tcmiyle bu yönteme yatkın metin türü iliş kisini şöyle anlatır: "Postmodem yaklaşım bir yandan kurmaca ile gerçeklik arasındaki sınırlan sorgularken bir yandan da özne ile nesnenin farklılaşmasını ve her ikisinin de tanımlanabilirliğini sornnsallaştınr. Böylece anlatılarda özne/nesne, iç diinya/dış dünya, imge/gerçek aynmı yok olur; dahası özne dağılır, kaybolur. Ontolojik kuşkunun ürünü bu durum anlatılarda geneflikle sanki özne yokmuş da var oluyormuş, olaylar belli biçimde gcrçekleşiyormuş ama belki de öyfe olmuyormuş, olayların zamanla ilişkisi bir türlü kurulamıyormuş gibi aktarılır. Ayrıca bugüne ve tarihe ilişKİn konular, kişuer ve olaylar imgelerle vc başka anlatılardaki olaylar ya dalcişilerle kanştırılarak kurmacaimgegerçck uişkisi sorunsallaştırılır. Ayrıca metinlerarası ve yaşam ile metin arası göndcrmclcrle ve parodi ve pastiş dedig'imiz uygulamalar yoluyla mimesis geleneğinin ycrleştirdiği beklentiler ve varsayımlar sık sık aşılmaya çalışıhr. Okuma vc yazın gelenekleri, yazın kuramlan ve okur yazar kavramları ile anlatı biçemleri çarpıtılarak vc yazar, okur ve anlatı kahramanının rolleri değiştirilerek sorunsallaştınlır. Kuramların ve geleneklerin öne sürdüğü görüşler yazın metninin içine konur, onların ürettiklen kavramlar ve yöntemler çarpıtılarak, alaya abnır ve gerçeklikleri sorgulanır" (s. 148). Dilek Doltaş kitabın bu bölümünde ln iliz yazar D. M. Thomas'ın The White lotel (Beyaz Otel), Hilmi Yavuz'un Fehmi K.'nın Acaip Serüvenleri, Süreyya Evren'in Postmodem Bir Kız Sevdım ve Erendiz Atasü'nün Dagın Oteki Yüzü adlı postmodem yapıtlarının okumalarını gerçekleştirir. Burada gclcnekscl algılama, düşünce ve anlatı biçimlerinin nasıl fante zi, parodi ve pastis yoluyla sorgulanarak "bunlaruı gerçek, bilgi, ideoloji ve güçle olan ilişkilerini" (s. 170) ele verdiklerini görürüz. Postmodemizm: Tartışmalar vc Uygulamalar, yapısı gereği çelişkili ve karmaşık görünen ve bir eleştirmen için tuzaklarla dolu bir yaklaşımı tutarlı, ayrıntılı ve temc linden başlayarak çok yönlü olarak tanıtması açısından başliğını gerçekten hak eden bir kitap. Ayrıca postmodemizmin Türkiye'deki gelişimini ve yöntemin Türk çe metinlere uyarlanabilirligjni göstercn ilk eser olması özelliği ile de kanımca çok önemli bir başvurıı kitabı. • C) Boğazıçi untversitesi'nde Yardıma i>> çent Doktor Bir başvunı kitabı f Postmodernizm: Tartışmalar ve Uygulamalar/ Dilek Doltaş/ Telos// 19i s. SAYFA 15 CUMHURİYEf KİTAP SAYI 486
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear