Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Ycl iilüıüvor parmaklarının arasından, yüzyıllarca uzun. Ve o bir avuç kumıı tane tane, tane tanekatıp götürüyor o koca yel. topragim ben. Hazırlayan: Cevat Çqpan Şiirler/ Çeviren: Ayşe Hilal Akbulut Vicente Aleixandre Vcnlaı cl 27 Kuşağı Ispanyol Ozanlarından Siirler 1 Doğııın tarilılcri 1891 ile 1905 arasına yayılmış bu yazınerlerinin kuşak ya da öbek adını almalan tarihsel olmaktaıı çok, ortak özcllikleri ve dostkıklarına dayanır. Hcpsi aynı öörcnci yurdundan yetişnıedir; ortak ctkinliklcre katılır, yeni bir şiir anlayısını savunurlar. Birtakım kııtuplar arasmda bir denge kurarak yeni bireşjmlerc ulaşmayı amaç edinmişjerdir. Ussal olanla ıluygıısalı birleştirirler. Yapıtlarında salt güzelduyusal şiiri yaratabilmc ile insanı anlatma kaygısı birbirinc kanşır. Bir azınlıg'a sesleneıı şiirler yanı sıra halktan çıkan ve onıı yansıtanlan da vardır. Ukısallık kaygısal cvrensellik birbirine bıılanır. (.oşıınıi'iı ve gızemcı bir sjır jnlayışı ile özeııle kurulmtış dengelı yapılar bırbırini hüti'mlcr. Kısacası bir yandan gelcncgc yaslanırlarkcn bir yandan da gönüllerini yeniliğin çckimiııc kaptımiüjtır 21 Kuşağı ozanları. (îclişme çizgileri 1927 ontcsi, 1927 clcn Ic Savaşa değm \c lı," Savaş sonrası (kimi sürgiiınlc, kiıııı lspanya'ıla) oLııak izlenebilecek ozanların türlü cvrelcrinucn örnek şiirler sunuyoruz. (lcdeıico Cîarcîa Lorca da bu ozanlardan olmakla birlikte üıkemizdc çok iyi tanındığından vc tiim şiirleri dılimizc çcvrildiğindcn bıırada şiirlerine yer vcrilmiyor.) Gerardo Diego (Iç K İle kızkardcştiniz siz, öykülerdeki üç kaıdeş, kulcdcki üc kardc;ş, danteller ve düşler ören. Ve sokağınızdan geçtim bcn ve baktım... Amaçsız adımlarım unutıılnuı^ yankılandı akşam sessizliğintle. Biiyüğünüz merakla baktı, urtanca gülerek baktı bana ve bir şey söyledi sana... Scıı suskun işini isliyordun, sanki umurunda ueğilcli, sanki korkıılar içinueydin. Ve sonra ayağa kalktın ve bana bir sır verdin uzıın bir hakışınla, uzun, upuzun... Yansımalardı bulanık camlarda çizen iııcccik yii/ünü vandan. Başları süsleyen düşsel nir aylanın çi^eğiydi görüniimün. ...IJç kişiydiniz, üç kizkardeş, öykü kitaplanndan çıkma. Pedro Salinas Diiıı gccc yıtırivcrJinı Dün gece yitiriverdim kıımsaldaki kııtıılar arasınıla bir anınıı altın rengiydi, eski ve utacık bir kum tanecigi gibi. Sabır! Cîece kısa sürer. Yarın kalkar aıamaya giderim... Ama j;ece gezen o bıır^açlardan koıkıım, çünkü kalıp (nılcrine giilürüıier Tanrı bilir nereye! o uhıcık kum tanesini kıımsalın. Dün dudaklanndan öptüm scni.. Dün dudaklanndan öptüm scni. Dudaklanndan öptüm scni. Kalın, kırmı/ı. Oylesinc kısaydı ki öpücük az bir uzundu şimşckten, bir tansıktan, az bir uzun. Zamanı sana bu öpücüğü verdikten sonra artık gereksemez oldum, gcrekscmezdinı hiç önceden de. Onunla başlayıp onunla bitti zaman. Bugün bir önücüğü öpüyorum; bir başıma Jıulaklarımla. Koyuyorum onları senin ağzına dcğil, yok, artık dcğil nereye kaçırmışıın ağzını?. Koyuyorum onları sana dün vcrdiğim öpücüğe, birleşen ağızlara ve onların öptüğü öpücüğe. Ve sürmekte bu öpücük sessizlikten de uzun, ışıktan da. Artık ne etin ne dudaklarındır öptüğüm, kaçamaz bendcn, kurtulamaz elimden. Yok. Daha ötelere öpüyorum seni. Jorge Guillen Allı Yontımı Tırısta kalakalmış öylece, Öne atılışıyla elim arasında. Dizginlenmiş duruyor sımsıkı Uzaklarda olma isteği. Çünkii binmiş bir küheylana gitmekteyim inanılnia/lara saıiık: Tüm canlılığıyla donakalmı^. Ve böylcsi dinginliktcn bin güçlükle, bronza dökülmüş canım baştan ayağa Işıl ışıl soğuğun gökvüzünde. Dâmaso Alonso Kuşağı .UIIMI takar. Ama bir gün eline dokunuvorum. llıcık clinc. Sııskıın kırılgan elin. Bazen kapatıyorum gözlerimi ve tlokunııyorum lıahlçe cline, halilten bir dokunusja biçimini kavrayan, renklendııen yapısım, duyumsayarak kanatlanan tcninin altındaki kaskatı kenıiği ayaıtılamaz, hüzünlü kemiği, hiç yolıı düşmeyecek scvdanın. Ah o tatlı et, nasil da soğuımtış gü/elim sevdayı. mez (îizli teninden senin, gizlice açılan, gözle görül 927de Scvilla'da toplanan bir öbek tspanyol ozan yinc ünlü bir ozanı, Cıöngora'yı üç yüzüncü öliim yıldönümiinde anar. Aralarından Pedro Saliıiüs, 1945te yazdığı "Nueve o diez poetas" (Dokuz ya da On Ozan) adlı yazısında Ispanyol şiirinin önde gelen bu ozanlarına 1927 de düzenlcdikleri ortak anma etkinliğinden dolayı 27 biçimde aralık teninden, bir ılıklı^m sesini yükselttiği, tatlı bir telaşa kapildıuı; tıenim sesimin senin ılık damarlarına islediği, bu damarlarm içinde saklı kanında dolaşmak için, karanlık bir scslcnişlc başka bir kan gibi, tatlı tatlı karanlık öpccegim teninden içinde, katıksız bir ses gibi usul ıısul dönenerek, bu bedenin, artık sesimi yankılayan benim, bcnim derinlikli seslerimle dolu, ah scvdamın yankılanan bcdcni, benim olan bcdcn ah benim olurken yalnızca benim sesime duran bcden. Bu yüzdcndir bilmem elini okşadığımda, yalnızca kemiğin yaclsıdığını sevdamı hiç akkor olmayan kcmiği insanın, Ve senin varlığının hüzünlü bir alanıdır yadsıyan, oysa, olanca etin bir anda balkır bütünüyle alazlanır, yalnızca usuldan dcğmcsiyle bile elinin, inildcycn yumuijacık gözenekli elinin, suskun kırılgan elin, içeri sıztlıgım kapı usulca, usulcacık, sezdirmeden yaşamına, ta derin damarlannm hepsinde kürck çeken, doldurup, ycrlcşip türkülerle bütünleyeıek, etinin arasına. Rafael Alberti Karacam Avila'da, iki gözüm..." XV. Yüzyıl Karacam, dostum benim, ak karacam. Kurtlar kıydı oııa su başında. Kurtlar, dostum benim, kaçtılar ırmak boyunda. Kurtlar kıydı ona suyun içinde. * Alberti'yi ortak sözlü gelene'kten bir türkü esiı yor: Avila'da, iki gözüm. Avila içinde. Avila'cla ırmak boyunda kıydılar dostuma. Avila içinde. liirkii Bugün bulutlar bana tasıdılar uçLişarak ıspanya baritasinı ırmağın üstünde ne küçük, otlakta ne büyük uz.anır bu gölge Atlarla doldurdu otlağı uzanan bu gölge Ben, at üstünde, gölgenin arılımla C U M H U R İ Y E T , Lllcrimin arasına aldmı bir avuç toprağı. Karadan esiyordu yel. l'c>)irağa aktı toprak. lüllerinin arasındavım senin, SAYFA 14 KİTAP SAYI 3 2 4