05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

diyorlar. "Üçlü"de öykülerin gcçtıgi yerleri Moııterey vc Carmel'de görme olanagı var. Savaş, karartma, karnc gibi olguları yaşayan Ameıikalılar, o günlcrdc nc Monterey'i bıliyorlardı nc dc Sardalyc Sokagi'nın adını duymıi!}lardı. C ephede, konscrve sardalyeleri yiyen Amenkalı askerlerin, bıı tenekc kutulara giren balığın ardındaki tıajcdilerı düşünecek /anıanları hilc yoktu. Oysa, Monterey, o tarihlerde "Dünyanın sardalye baş.kcııti" idı. Ya/ar, "Yukarı Malıallc" loıııaıuııda kenti s,öyle anlatır: "Monterey, as.agıda IUJMIUIM \c koyu. yukarıda u/ıın çanı agaçlarmııı mcydana getırdıgı ormanıyla bır tcpcnın yanuıcına kurulmus,tur. Sehıiıı aşağı mahallclcrındc Amerikalılar, italyanlaı. bulıkçılar ve sardalyccilcr ulıırur l'akat orınanııı b.ışladığı tepelere dogru sokakları ast'alttan, köşe S\KI>\I,YI: John Steinbeck romamnın giıış. bölüıniinde Sardalye Sokağı'nı okurlarma şöyle tanıtır: "Calıfornıya'da Monterey'in Sardalyc Sokagı bir şiir, bir koku, gıcırtılı bır ses, bır tsık demeti, bir renk, bir alışkanlık, bir ö/lenı, bir rüyadır. Sardalye Sokağı, bir toplani'j, bir darmadağın oluş eylemidir. Teneke, demir, pas, kıyınıklı lahta parçası, delik deşık kaldırım, ol büri'ımüş arsa, hurda yıgını. oluklu saçlan yapılmış sardalye kutuları, konıa sesleri, aşçı dükkanlan, genelevler, küçücük yerlere takılmı; bakkal dükkanlan, laboratuvarlar vc scrscrı yataklarıyla doludur. Hurada oturanlar, vaktiyle birinin dediği gibi, "orospular, pe/evenkler, kumarba/lar ve ci>şeolueijsekler"den oluijur kı; bununla bütün tnahalle halkı anlatılmı^ olur. Fakat bunn böyleyen adam bır baijka delikten bakıverseydı ınahallede, onlar ıçın "evliyalar, mcleklcr, mazlumlar ve ınübarek ınsanlar" diyebilirdi, o zaman dayinc herkesi tanımlaniüj olacaktı. Sabahlan sardalye avından dönen kafileler düdüklerini çal çala, salına salına koya gelirler. Batasıya yüklii gemıler, konserve yapımevlerinin kuyruklannı denize saldığı yerde kıyıya cekilirler. Bu benzetiş özellikle yapılmiijtır, çiinkü bu ışyeıleri körfe/e ağızlarını verecek olsalardı, kutulannıtş sardalyelerın öteki ueundan cıkışı ınecazen bile olsa pek korku verıcı bir şey olurdu. Ondan sonra fabrikaların clüdüklerı feryada başlayınca, butün mahalle bırden ayaklanır, kadın crkek herkes çaıçabuk sırtlanna bir ^ey geçırerek yallah sokaja, i^e koşarlitr, Daha sonra gıcır gıcır arabalar yukarı sınıflart aşağı taşımaya başlar; ınuhasebeciler, müdiirler. patronlar yazıhanclerine girip gözden kayboluılaı. Derkeıı, Italyanlar, (,'inliler, Polaklar, pantalon ve lastık çiznıe giyinmiş, muiumba önlüklertne bürünmüş kadınlı crkeklı bıralay ınsnndıı sökün eder. Yakalanan balıkları tcnuzleyip, pişırıp kutulara yerlcsjtırınek için koşarak gelirler, gumüşi balık nehirleri gemilerden (abnkaya aktığı siirece ve tekneler suyuıı üstünde biraz daha yükselerek bomboş kalıncaya dek bütün sokak bir bağırtı. bır caiııiı, bır teryat figan ıçınde çalkalanır duıtıı I ıı son balık da temizlenip pışırılerek kuiukınıncaya dck, yapıınt'vleri gürültıı, patııtı. bağrış, çağri!,la inilder, sonra duduklerm sesleri ycnıden duyulur. l Jstünden sular sı?an, balık kokan yorgım ttalyanlar. Çinliler, Polaklar kadınlı erkekli sokaga dökülür, cvleı ıne doğru yavaş yavas lepeyi lınnanınaya başlayınca, Sardalye Sokağı ycnıden kendını bulur, sessız ve sihirli halınc bürünür. Olağan hayat geıı dönnuiştür. Can sıkıntısıyla selvı agaçlarının gölgcsıne sığmmiij serseriler ortaya çıkar, boş arsalara basjları clektrik lambasından yoksun Yukarı Mahallc lıalkını, Monterey'ın cski sakiıılcri Wallcrlc karısmı:» cski Bntonlar olu.şUıruı." (slı H) Clint Eastvrooıl'un Carmel'ı llcr ıki gidisimde Monterey'c yarımadadaki komşu Carnıerden doğru girdinı. K.ısa bır siirc fince linlii sincma sanatçısı C'lınt F.astuood'un Belcdiye Başkanlığı yaptıgı C'aııncl ilc kom.şu MüiHcrcy tck hücre ikızı olmayan Siyanılı ıkı/lerc benzetilebilir. Steınbcck, C'armel'i ^öyle anlatır: "C'armcl yokusunun man/arası pek gü/eldir Bir yay gıbi içeıı yıımulan korfez. kunılaıın üstiindc kopuıen dalgalar, daha ıc,erı ve henıcıı a^ağıda s.chrin sıeak dostlugu" (sh.72) Carnıel, 25 yıl oııcesinde oldugu gıbi kcntııı ıııimarısını kotuvan dünvanın cndcr Joan Baez Monterey'de bir konserinde. kcntlcrınden biridir. C'armcl bu koııuda. dünyada belkı dc bcnzeri görülmcyen, olajianüstü bir tutııculufa sahiptir. Carmerın sokaklaıında elektrık dıregı yoktur. Her c\ın bahçc kapısındakı solgun ı^ıklı ampuller sokakları aydınlatır. Stcınbeck'in öykiilcrındcn oğrcndiğimize göre o düncmdc Monterey ve Carmel'in pek çok semtındc clcklrik dahi yoktu vc bazı evlerde ga/ lambaları kullanılıyordu. Carmerde ycni yapılacak herhangı bir bina ya da onarım için belediyedcn öncc kotnşulardan 17.1 n almak gcrckir. Bu ncdcnlc yazar, sanatçı, aydın emcklilerin yerleştıği Carnıel, ABD'nin gaynmcnkulü en pahalı kcntidir. Son gidişimde (armel körfezinde bu kez tanık olduğum ilginç bır olayı aktarmadan geçemıycccğim. Insanlar bu yay gibi sıcak kumlarda güncslcnıyordu. Su buz gibi soguktu. Denize gıren yoktu. Akşam üzcri ıdı. Karı koca oldugu anlasjilan yaşlı bır çift cllerındc ınetal dcdektörlerlc kumlarda düşürülmiii} müccvhcı ve bozuk para arıyordu. Erkeğe ncler buldugunu sorduğumda "Sadece bır adct 25 vc iki de 5 sent..." diyc yakındı ve ekledı: "Rskiden böyle nıiydi? Krcdı kartları çıktığından bcri i^ler "bozuldu." Anlasjilan, Steinbeck'ın "Yukarı Mahalle"de anlattıgı, ormanda cinlipcrili defıne arama olgusu günümüzdc de sürüyordu. 152 bın ton olan Monterey'ın sardalyc üretımı, 1941 'dc 250 bın tona yuksclnıı^ti "Sardalyc Sokagı" roınanının yayımlandıgı l l )45'te 145 bine düijcn üıctim, daha sonra bir daha belını dogrultanıayacak ve ilk gidişimden iki yıl önce üretim topu topu 10 tona kadar gcrileyecekti. Son konserve kutulaması Hovdcn Firması'nda I964'tc yapılacaktı. Bu fabrika bugün "Monterey Bay Aquarıum"a cvsahipligi yapıyor. 1970'te gittiğimde Monterey'de turistlere "sardalyc konservesı" degıl, "anı" diye bunların etiketlcri satılıyor, hâlâ iflaslardan, işsizlikten, göçlcrden söz ediliyordu. Fabrikalar, gcleccgi belirsiz, pencerelerindeki camları kırık bo;» dev depolara benzıyordu. Yörenin zenginlik kaderinın kaynağını anlatan "Carmel'in denızi, Pacific Grove'un Tanrısı vc Monterey'ın Kokusu..." sözü herkes agzında nostaljık bır sakız olarak çignenıyordu. "Pacific Grove", yarımadanın burıuında John Stcinbeck'in de ya^adığı senıtti. Montercy'i saran "sardalye kokusu" kayboldukça, ekonomik girdi azalmış, işsizlik artmış, göç yogunlaijmı^tı. Monterey sardalyesi, ötekilerden 2728 cnı'lik büyüklüğü ile ayrılırdı. Her yeni konserve fabrikası ile sardalyeye olan talep artıyordu. Fabrikaların sayısı 30'u aşıyordu. Rekabetin yarattığı açgözlülük sonucunda daha büyük boydaki balıklar avlanıyordu. Kıyı güvenligınin korkusundan, karaya ula^madan önce küçük balıklar denize dökülüyordu. Ne var kı bu arada olan steınbeck sai'dalye sokağı bırakılmış paslı borular ü/erinde toplanırlar. Dora'nın evindeki kızlar, eğer güne$ varsa sırtlannı ısıtmak için dışarı fırlarlar. Doktor herkes onu sadece Doc diye bilir. Batı Bıyoloji Laboratuvan'ndan karşı tarafa geçerek l.ee C'hong'un dükkanından yarım galon bira almaya gider. Ressam I lenrı burnunu cıns bir airdale gibi, bır arsaya yığilmış hurda yığınına daldırarak yapınakta oldugu kayık için işe yarar bır demir ya da tahta parçası arar. Derken akşanı karanhğıcjır çöker mahalleye. Uora'nın evinın ftnünde Sardalye Sokagı'na yapay bir ınehtap getiren lamba yanar. Doc'u görmcye gelen clostları Batı Bıyoloji I.aboratuvarf nın kapısını çalarlar, o da hira almak için yeniden sokağı geçip Lee Chong'un dükkanını boylar. Bu şiır, bu koku, gıeırtıh ses, ışık demeti, renk, alışkanlık. bu rüya, bir arada nasıl eanlı tutulabılır. Deni/ hayvanlan topladıgını/ /.aınan bılirsıni?, birtakını narın, nazik sülükler vardır ki bir türlü tulaına/s,ını/, elini/ı degdınr değdirme/ parçalanır, parçalanır, darmadağın olur Bıınları keııdı hallerine bırakmak gerekir Kendı kendıleı ıne gelip bir bıçağın keııaı ına yapışmalarmı beklcmclısiniz, o zaman bıçakla birlikte alıp dcnız s.uyu dolıı hir ^ı^eye boşaltırsınız. lijlc o kitabı ya/mak da onun gıbi biı sey olacak, saylayı açahm, ol hıkayet kendiliğinden gelip doldursun." Monterey sardalyesi Uzak Doğuluların Monterey'de başlattıkları sardalyecılığı daha sonra Sicilya'dan göçen balıkçılar yönlendirmi^ti. I934'te Çlçek çocuklartnın köpüklü dünyası. SAYFA 5 C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 2 9 6
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear