29 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

yoruz. Birbirimize bunca özgürlük tanıdığımız için de birlikte geçirdiğimiz zaman çok değer kazanıyor. "Utanç Bitti"nin yayımlanmasıyla bir anda meşhur oldun. Bu durum karşısında tepkin ne oldu? Başlangıçta mümkün olduğunca hiçbir temki göstermedim. Söyleşileri kabul etmedım, televizyona çıkmadım. Kitabm filme alınması için yapılan önerileri geri çevirdim. Bundaki bir etken de kadın hareketi ideolojisinde star kavramının itici etkisiydi. Kitabın yayımlanması bile yetmişti, durumu daha da kötüleştirmek istemiyordum. Sonradan bakıldığında yaptığım gayet akılhcaydı. Eğer medyaya alanı boş bırakırsan seni yiyip bitirebilirler. Ayrıca o zamanlar böyle bir şeyle başa çıkamayacak kadar deneyimsizdim. Başlangıçta böyle bir başarı, yazma süreci açısından da tehlikeli.Eğersanayapıştırılanimajakendin inanırsan sonra bundan kurtulman çok zor.Sanki her kitabında kendi kendinle rekabet etmek zorundaymışsın gibi. Başarının etkisine kendimi bırakmamam kendimi yazar olarak pek fazla etki altında kalmadan geliştirebümemde etken oldu. Ticari açıdan ise banka hesabımdaki sıfır haneleri hayatımda görmediğim kadar yükseldi. Mütevazı bir ev satın aldım ve birbuçukkatınakendimyerleştim.Okulda ders vermeye, yayınevinde çalışmaya devam ettim. Fotoğraflarımın çekilmesine izin vermediğim için de hemen hemen hiç kimse kim olduğumu bilmiyordu. Oldukça uzun bir süre alışılmış hayatımı sürdürebildim sadece maddi sıkıntılarım ortadan kalkmıştı.Ancak yazar olarak kendimi bir ölçüde geliştirdiğim duygusunu kazandıktan sonra ve bu epeyce uzun bir zaman aldı saklanmayı gereksiz bulmaya başladım. Ara sıra konferanslar verdim ve bazı söyleşileri kabul ettim. Ama uzun zamandan beri yine dikkatli davranıyorum. Bazen izleyici karşısmda bir programı kabul ettiğim için pişman olduğum olmuştur. Örneğin televizyon için kabul ettiğim canlı yayımlanacak bir söyleşide, daha önce sadece kitaplarım üzerinde konuşmak için anlaşmış olmamıza rağmen söyleşiyi yapan kadın kameralar çalışmaya başlar başlamaz sadece kaç tane sevgilim olduğu ve nasıl lezbiyen olduğumu ısrarla öğrenmeye çalıştı. Fakat günümüzde kitaplar artık ilk planda kitapçılar değil, medya üzerinden satılıyor. Kitaplarının satılmasını istiyorsan kendini geri planda tutma şansın pek fazla değil. Bugün medyanın doldurmaya çalıştığı onca gazete, dergi sayfasını, onca radyo, televizyon programını düşünürseniz yeni "isim'İere, "ünlü"lereduyulanaçlığın neden bu kadar büyük olduğunu anlarsınız. Ben söyleşilerin sayısını mümkün olduğunca minimumda tutSAYFA 18 maya çalışıyorum, ancak günün koşullarında tamamen vazgeçmek mümkün değü. Geleceğe ilişkin planların neler? Olanak olduğu sürece ders vermeye devam edeceğim. On yıldan beri, sosyal alanda meslek sahibi kadınlar için iki yıl süren mesleki ilerleme kursları hazırhyorum. Devlet bu eğitimi halen destekîiyor, ama yardımın kesilmesi halinde kadınlar giderleri kendıleri karşılamak zorunda kalacaklar. O zaman bu işin sonu demektir. Bu dersler on yıldan beri bana hâlâ keyif veriyor ve iyimser kalmamı sağhyor. Ayrıca yeni kitaplar yazmaya ve yeni teoruer üzerinde çalışmaya devam edeceğim. Kişi olarak iyimser mi kötümser mi olduğumu bilemiyorum. Yarın bir devrim olacağına inanmadım, ütopyalara da ilgi duymuyorum. Yine de bu dünyayı daha iyi bir dünya haline getirmek için çabalamaya devam etmenin dışında bir yaşam düşünemiyorum. • Nazmi Kal, Inönü ile yaptığı söyleşileri kitaplaştırdı İsmet İnönü'nün TV'de anlattıkları lsmet inönü'nün demeçlerini, konuşmalarını, "Televizyona Anlattıklanm" başlığı altındaki bir kitapta toplayan ve yayımlayan TV program yapımcısı Nazmi Kal, kitabın girişinde şöyle yazıyor. "Benim çocukluğum ismet Paşa'nın efsaneleştiği Ikinci Dünya Savaşı yıllarına rastlar. Arkadaşlarımla oynarken ismet Paşa'nın boyu üzerine iddiaya girerdik. Gözümüzde dev gibi bir insan canlandırırdık.O günlerde ismet Paşa ile karşılıkh oturup önemli konularda sorular sorabileceğim hayalimden bile geçmezdi./ ismet Paşa ile karşılıklı konuşabümiş olmayı sadece meslek hayatımın değil, tüm hayatımın en büyük şerefi olarak kabul ediyorum. Çocuklarıma ve torunlarıma bırakacağım en büyük şeref bu olsa gerek." Nazmi Kal, ayrıca bu konuşmaların yayımlanmadan önceki öykülerini sergiliyor kitabında. deminden inmemiştir. Siyaset sahnesinin her zaman önünde, doruğundadır ve başı sıkışanın yanına koştuğu, sorunlanna çözüm aradığı bir kurumdur, ulusumuzun milli danışmanıdır Yönetimde bulunduğu dönemde yurdumuza yaptığı en büyük hizmetlerden biri, ülkemizi savaşa sokmamasıdır. Ama bu evrensel başarısı sonradan bazı 'aklı evveller' tarafından "Milletin erkekliğini iğdiş ettiği gerekçesiyle" karalanmak istenmiştir. Gene, dünyayı kasıp kavuran, bütün düzenleri bozan ve yoklara kanştıran kanlı savaşa her an girme olasılığını gözönünde tu • C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 212 TV program yapımcısı Nazmi Kal. smanlı împaratorluğu'nun yıkıntıları üzerinde süller, den yeniden doğma efsane* sini doğrularcasına çağdaş Batı uygarlığının bufunduğu gelışmışlik noktasına eötürecek düşünceleri, ilkeleri temelinin harcına katarak kocaman bir devlet kuran Mustafa Kemal Atatürk'ün yakın arkadaşı, Garp Cephesi Komutanı ve Ikinci CumhurbaşKanı İsmet Inönü, öldüğü 1973 yılına kadar Türkiye'nin gün O
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear