28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Ismail Cem, sosyal demokrat ideolojinin kaynaklannı araştınyor K I T A P T A N B İ R B Ö L ÜM Sosyal demokrasinin ideolojisi "Parıisi yoksa, sosyal demokrası de yoktur" şeklinde özetlcncbilecek geçen bölüme, ^nndı şu eki getirebiliriz: "İdcoloji yoksa, sosyal demokrat parti de yoktur..." Sosyal demokrat ıdeolojinin esnek bir nitelik taşıdığını, kalıplı ve köşeli olmadığını belirtmiştik. Bunu, sosyal demokrasinin, her Ulkenin kendi pratiği içinde geliştirdiği urtak özelliklerden de kaynaklanmasına bağlamıştık. "Ortak paydalardan" ve ülkesine göre değişebilir değil, "değisrnez" olan ılkcletdın, sosyal demokrasinin ideolojisi olujmakıadır. Bir sosyal demokrat hareketin önündeki ilk sorun, kendi ideolojik yaklaitimlannı belirtmek, temel doğrulartnı ortaya koymaktır. Burada, sosyal demokrasinin ö/.elliği olan, mantığını kuran vc her ortamda geçerlik tasıyan ideolojisiyle, her ulkenin kendine özgü yaklaşımtnı birlikte değerlendirmek gerekir. a) Sosyal demokrasinin "demokrasi" kavramı, onu başka akımlardan ayırt' edici, ideolojik bir özellikıir: Sosyal demokrat anlayışın "demokrasi"si ba/.ı sol akımlardaki konumundan farklı olarak "geçici bir aşama", "zorunluk nedenıyle kabullenilmış sistem", "amaca giden yolda gerekırv.1 kullanılıp, gcrekırse terk edılecek bır araç" değildir. Demokrasi, kendı başına bir amaç ve sürekli, kalıcı biı sistem olarak benimsenmiştir. Demokrasi konusundaki öteki ayırt edici tavır, coğulcu deınokrasinin sadece bireylerin değil, "sınıfların demokrasisi" ya da başlıca failleri "sınıflar" olan bir demokrasi şeklinde beninısenmesidir. Bu ideolojik yaklaşım, sosyal demokrasıyi baska ideolojllerden ayıran iki özelliğini vurguldinaktadıt: Sosyal demokrasi, "sınıflarda çogulculuk" anlayışını getirerek önce kendi demokratlığını belirlemekte, yani, karşıtı olduğu sınıfın varlığını, meşruiyetini, sürekliliğini benimsemektedir. Bu "sınıflar demokrasisi" anlayışıyla, "tek sınıflı demokrasi", "tek sınıfın egemenliğindeki demokrasi" ya da "sınıfsız demokrasi" kavramlan reddedilmekıedir. Böylece, bajka sol yaklaşımlardan ayırt edıcı bir ideolojik yaklaşmı ortaya konmaktadır. Bu demokrasi anlayışı, demokrasiyi sadece bireyler düzeyındekı bir çoğutculuk değil, aynı zamanda ve önceükle sosyal sınıflar arasında bir çoğulculuk şeklinde yorumlayarak liberal ideolojilerden de farklı bir tavır gedrmektedir. b) Demokrasi yaklasımı, sosyal demokrasinin ideolojisındekı bir baska temel tas.uu, "karşıtların meşruiyetini" ortaya çıkarmaktadır. Sosyal demokrasi ancak sınıfların (coeul olarak) varlığıyla gerçekleşebileceğinden, karşıt sosyal sınıfın demokratik varlığını ve sürekliliğini güvence altına almakla, sistem, aslında kendi geleceğini güvenceye almaktadır. c) Sosyal demokrasinin idcolojismde (demokrasi kavramından sonra) ikinci belirleyici özellik, sosyal sınıf gerçeğinden kaynaklanan "öncefikler sıralamasıdır." Sosyal demokraı ideoloji, kendi mantığını sosyal sınıf olgusunda temellendirmekte (liberalizmden farklılık); ancak, sınıfların birbirini yok etmesini ve birlikte yaşamasını (Marksizmden farklılık) aynı mantığın varoluş nedeni olarak getirmektedir. Bu çerçeveyi kurduktan sonra, ideoloji, karşıt sınıfın dışlanmasına değil, kendi tercihinin önceliklerine göre sıralamaya yönelmektedir. Bu anlayışm ışığında, ücretlileıin, maaşlıların yararları önde gelmektedir. d) İdeolojinin belirleyici iki özelliği (demokrasi tercihi ve sınıf olgusu), öteki yaklaşımları ve onların uzantısındakı pratik sonuçları biçimlemektedir. Ekonominin, hem bir sınılı maddi temellerinden yoksun kılarak gerçekte ortadan kaldıracak ölyüde sosyalleştirmelere sahne yapılmaması hem de çalışan kitlenin öncelikleriyle yönlendinlmesi; mücadele/uzlaşma sürecinin benimsenmesi; evrimcilik özelliği; iktidarın, her düzeydeki özgür güç dengelerince belirlenmesi ve paylaşılabilir olması, vb. Partiyle birlikte ideoloji Sosyal Demokrasi Nedir Ne Değildir Ismail Cem / Cem Yayınevi / 350 s IÖ.65Ö TL / Kod No: 022.133 AÜDOAAN "Sosyal demokratlar ya da eş anlamıyla, çoğulcu, demokratik sosyalistler, solun yüzyıllık iç hesaplaşmasında haklı çıktıklarını görerek, MaMOKRASİ sevinç çığlıkları mı atacak? Dünya sağının verdiği 'Marksizm öldü' başNBDİR, lıklt gazete ilanlarına, ölenin akraNE DKİLDİR bası sıfatıyla, isimlerini, ilan sahibinin altına mı ekletecek? Ya da tarihsel haklılığının kanıtlannı görerek, fakat bunun sorumluluğunu da duyarak, soİdaki degişimin biitiin insanlık için güçlii bir ivmeye (...) tarihsel olarak sosyal dcmokratlara ait yeni ve engin bir katkıya donüşümünü mü sağlayacak?" tsmail Cem, "Sosyal Demokrasi Nedir, Ne Değildir?" kitabının dördüncü basımına yazdığı önsözde bu soruların yanıtlarını ararken, kendi deyımiyle sosyalizmin "tekçi" modelını sıirdürmek isteyenler ıle "çoğulcu ve özgürlükçü" bir yapıda gelişmesini öngörenler arasında bir yüzyıl önce yaşanan ayrışma temelinde, son yıllarda Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa'da yaşanan gelişmeleri de irdeliyor. Cem, Lenin ve Kautsky üzerinde somutlaştırdığı ayrışmada, gelişmelerin Kautsky'yi "haklı çıkardığım" vurguluyor. "Özetle kaybeden Kautsky olmamıstır (...) geleceğin solu (...) çoğulcu demokrasinin ortamında ve diktanın her türünün uzağında gelişmek ve bajarnıak iddiasını şimdi (...) çok daha genıs bir coğrafya üzerinde taşımaktadır." Onsöz, sosyalist ülkelerdeki gelişmeleri, ekonomik nedenlerine girmeksizin, sadece "çoğulculuk ve demokrasi isteğtne" bağlamakla yetinse de yaşadığımız sürece kendi içinde tutarlı ve anlamlı bir bakış açısı getiriyor. Cem'in, kitabın önemli bölümünü sosyal demokrat ıdeolo)inin kaynaklarına ayırması, üzerinde ısrarla durduğu bir saptamasından kaynaklanıyor: "Son çeyrek yüzyıl, solun ideolojiden kaçışı, sağın ise ideolojiye sarılışı şeklinde yorumlanabiiir. (...) Açıkçası, siyasal ve toplumsal mücadelenin en belirleyici alanını, ideoloji alanını biz (...) rakibimize terk ettik. (...) Hızla değişen bir dünyanın sunduğu yeni iddiaları ve işlevleri üstlenebilmcsi için sosyal demokrasinin, öncelikle kendi ideolojisine gerekli önemi vermesi, boş bıraktığı ideolojik mücadelede meydanına dönmesi gerekiyor." Cem, sosyal demokrasinin oluşum sürecini aktarırkcn (Bernstein Kautsky Lenin ekseninde ), aynı zamanda bir "ideoloji tarihini" de okura sunmuş oluyor. Kitabın, sosyal demokrasinin temel tercihleri ve sonuv ları bölümlerinde ise Avrupa'nın sosyal demokrat partilerinı günah ve sevaplarıyla tanıma fırsatı bulunuyor. Cem bu bölümlerde, dünyada son yıllarda büyük bir hızla süren dönü^ümlerden güçlenerek çıktığına inandığı sosyal demokrasinin siyasal ve ekonomik alanlardaki açmazlarına da değiniyor ve bazı dersler çıkarıyor. Kitabın Türk okuru için en can alıcı bölümü, "Sosyal Demokrasinin Türkiye'de Olabilirliği" başlığını taşıyor. Cem öncelikle "olamazlar"ın nedenlerine girıyor: "Hangi ekonomiyle? Hangi sınıflarla? Hangi partilerle? Hangi dengelerle?" Daha sonra "olmalı"nın gerekcesini bir Bcnzetmeyle vurguluyor: "Yağ yok, un yetersiz; şeker, şekere benzemiyor. Ve biz, 'bunlardan helva yapılıı mı' diye düşünmekteyiz. Ne var ki, ülke geleceğinin, demokrasinin ve çalışan kitlelerin açısından bu helvayı yapmak gerekiyor." Cem, sosyal demokrasinin olabilirliğinı ise "Türkive'de sosyal demokrat bir partinin ve onunla birlikte ideolojisinin oluşturulmasında" görüyor. "Sosyal Demokrasi Nedir, Ne Değildir?", siyasal tercihini yelpazenin sosyal demokraı kanadında yapnuş bir yazar ve politikacının, "olabildiğince" objektif k.ılnıa kaygısını tasıyarak yazdığı bır kitap olarak okunması geakenler listesinde önemli bir yere sahip. D Sosyal demokrasi nedir, ne değildir? İsmail Cem yeni basımı yapılan kıtabında sosya! demokrasinin açmazlarına da değınıyor C UMHU RIY E T K İ T A P SAYI 11 S A Y F A 2 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear