01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

TarihAraştırma BİR ÇANAKKALE ÖYKÜSÜ: İlk gün ele geçen ‘kanlı harita’nın izinde Çanakkale Savaşı’nda "tutsak alınan" bir haritanın ve ona "dokunan" insanların anlatıldığı bu yazıya, ayrıntılarına inince, belki siz de polisiye bir öykü gözüyle bakabilirsiniz. Aslında ufak bir dikkatsizliğin neden olduğu çelişkilerin incelenmesi, kurcalanması sonucu ortaya çıkmış bir araştırma da denilebilir. ÖYKÜNÜN KAHRAMANLARI Teğmen Penistan James Patterson: Avustralyalı 3’üncü Piyade Tugayı 12’nci Tabur’dan. Binbaşı Hüseyin Avni: Efsanevi 57’nci Alay’ın destanlaşan kumandanı. Yarbay Mustafa Kemal: 19’uncu Tümen Kumandanı, Atatürk. Esat Paşa: 3’üncü Kolordu Kumandanı. Tarih: 25 Nisan 1915. Prof. Dr. Haluk Oral [email protected] üttefiklerin Karaya Çıkışı: 25 Nisan sabahı 4.30’da düşmanın kara harekâtı başlar. Fransızlar Kumkale’ye, İngilizler Seddülbahir’e çıkarken, Anzaklar planlanan çıkarma noktasının 1 mil kuzeyinde Arıburnu yakınlarında karaya ayak basarlar. İlk birlikler, Avustralya 3’üncü Piyade Tugayı’nın 9, 10, 11 ve hemen arkalarından gelen 12’nci taburlarından oluşmaktadır. İlk çıkan grup 1200 kişidir. Kahramanlarımızdan biri bu grubun içindedir: Teğmen Patterson. Yaşamının son gününde öykümüze konu olan bu teğmenin vatanından binlerce kilometre uzaktaki karaya ayak basışını bir arkadaşının günlüğünden okuyalım: “Gelibolu yarımadasına yaklaşırken destroyer kaptanı sigara içilmemesi ve sessiz olunması emrini verdi, böylece sessizlik ve karanlığın içinde Avustralya adını bozacak veya yaratacak karaya doğru ilerliyorduk. Her iki tarafımızdan da Üçüncü Tugay’ın geri kalanlarını taşıyan diğer destroyerleri hayal meyal görebiliyorduk. Eminim içimizden pek azımız birazdan ilk ateşli çatışmayla tanışacağımızın farkındaydı, sadece gece manevrasındaymışız gibi görünüyordu. Ancak çok kısa bir süre sonra bunun ne bir sürpriz parti ne de bir mehtap pikniği olduğunun farkına vardık. Sabah yaklaşık 4.00 civarında ilk ateş sesleri duyuldu ve 4.10 civarında kıyıdan 180200 metre uzaklıkta ateş altındaydık ve destroyer kaptanı "Herkes sandallara" emrini verdi. En ufak bir tereddüde yer bırakmadan ilk sandal dolduruldu, küreklere uzanıldı ve mermiler, şarapneller ve makineli tüfeklerin ortasında karaya doğru ilerlemeye ya doğru yol almaya başladılar. Ben de dönüp ikinci ipi hazır tutmak istediğimde önümdeki asker yere düştü, başından vurulmuştu. Bu ilk kayıptı, kısa bir süre sonra bunu başkaları izledi. İkinci ipi çekip hazır tutmakta bazı zorluklar yaşanıyordu, nihayet bir filika yanımıza geldi, bindik ve kıyıya doğru yöneldik, daha kıyıya varamadan 3 kişi vurulmuştu. Filika kıyıya vardığında askerlere dışarı çıkın dedim ve hepsi hemen indiler, bazı durumlarda gırtlaklarına kadar suyun içindeydiler, kıyıya ulaşıp ayağa kalkana kadar epeyi kulaç atmak zorunda kaldılar. Tam yürüyüş düzeni içinde devam etmek neredeyse imkânsızdı, sırılsıklam ıslaktık ve kuru kıyıya varana kadar pek çok kez düşüp sonunda çarçabuk bir kum tepeciğinin arkasına siper aldım. Askerlere çantalarını bırakmalarını, tüfeklerini doldurmalarını söyledim ve soluklanabilmeleri için birkaç saniye bekledim. Neredeyse güneş doğuyordu ve silah seslerinin geldiği yöne baktığımızda deniz seviyesinden 6070 metre yukarıda neredeyse dikey kayalıklar görülüyordu ve silah seslerinin oradan geldiği fikrindeydik, saldırımızın Esat Paşa Hayat Tarih Mecmuası’nın kapağında. Tablo 1915’te Avusturyalı ressam Wilhelm Victor Krausz tarafından yapılmıştır. Die Türkei Im WeltrkriegBildnisse und Skizzen von W. V. KRAUSZ (Viyana,1916) adlı albümden. yönünün orası olduğu kesindi. Dolayısıyla bir iki dakika sonra nefesimizi toparlayıp, tırmanmaya başladık” [1]. KARŞILAYANLAR Bunların karşısındaki Türk kuvvetleri 9’uncu Tümen’e bağlı 200 kadar askerdi. Düşman askerlerine ateş etmelerine rağmen doğal olarak fazla etkili olamadılar. Saat 6’da 4000 ve saat 8’de 8000 Anzak karaya ayak basmıştı. Conkbayırı’yla Kabatepe arasındaki sırta doğru ilerlediler. Bu arada üç M başladı. Albay Clarke, Albay Hawley, Yüzbaşı Northcott, Binbaşı Elliott, Yüzbaşı Burt, Teğmen Patterson, Teğmen Room, Teğmen Jorgenson, Teğmen Rafferty hepsi ilk filikadaydı. Sandalların çekme iplerini almakta biraz gecikmeler oluyordu ama sonunda kıyı KANLI HARİTA Yazının nedeni olan harita. Harita ilk defa Hayat’ın 10 Temmuz 1959 tarihli sayısında yayımlandı ,bu resim oradan alınmıştır. Altyazısı "KANLI HARİTAÖlen bir düşman subayı üzerinde ele geçen bu kanlı harita (kan lekeleri, fotoğrafını koyduğumuz haritanın dış yüzünde görülmektedir), M. Kemal tarafından Esat Paşa’ya hatıra olarak ithaf edilmiştir." Bu haritanın resmi Harp Akademileri kütüphanesinde daktilo edilmiş olarak bulunan Hatıralar’da da var. Daha sonra Ihsan Ilgar’ın hazırladığı hatıralarda ve Örgün Yayınevi’nin yayımladığı "Esat Paşa Çanakkale Savaşı Hatıraları" (Haz. İhsan IlgarNurer Uğurlu, s.87) ve "Mustafa Kemal Arıburnu Savaşları" (s.242,243) adlı kitaplarda da basılmıştır. Sağ tarafta Hüseyin Avni’nin el yazısıyla “12 Nisan 1331 Gelibolu Şibiceziresinin Arıburnuna çıkan düşmanı ilk savlette sahile kadar defeden 57. nci Alay tarafından, düşmanın esir zabitanından iğtinam edilen numaralı Gelibolu haritası olup bir hâtırai naçiz olarak muhterem 19 uncu Fırkamızın Kumandanına takdim olunur. 16 Nisan 1331 yazılıdır. Metnin içindeki çevirinin biraz farklı olduğu görülebilir. Atlanan "Gelibolu" kelimesi bütün hatıraların her baskısında aynı eksikle aktarılır. Bu eksik Harp Akademileri kütüphanesindeki nüshada da vardır. Yanda, haritanın arkasındaki Mustafa Kemal’in el yazısı. Tarih Mecmuası, Nisan 1965 sayfa 22. Yanındaki yazıda daha önce Hayat’taki altyazısının aksine esir bir düşman subayının üzerinde bulunduğu yazmaktadır. 986/14 11 Şubat 2006
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear