23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER 9 23 MART 2021 SALI DIŞIŞLERI BAKANLIĞI’NDAN İSTANBUL SÖZLEŞMESI’NDEN ÇEKILME SAVUNMASI: Kamuoyunda hassasiyet yarattı Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararıyla ilgili ABD ve Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere yabancı ülkelerden gelen tepkilere yanıt verdi. Dışişleri’nin son dönemdeki açıklamalarına göre daha itidalli bir dilin kullanıldığı dikkat çeken açıklamada sözleşmedeki bazı unsurlar ve uygulamaların “kamuoyunda hassasiyet yarattığı” öne sürüldü ve “Türkiye Cumhuriyeti’nin sözleşmeden çekilmesi, kadına karşı şiddetle mücadeleden ödün verme olarak yorumlanmamalıdır” denildi. Avrupa Konseyi üyesi birçok ülkede sözleşmeye ilişkin tartışmalar yaşandığı ve sözleşmeyi imzalayan bazı ülkelerin sözleşmeyi onay safhasına getirmedikleri kaydedilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal mevzuatında kadın hakları en ileri normlarla güvence altına alınmıştır. Ülkemiz bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da kadına karşı şiddete sıfır tolerans anlayışı, ayrıca kadın haklarının daha da güçlendirilmesi ve kadına karşı şiddetle mücadelenin daha etkin sürdürülmesi amacıyla gerekli tüm tedbirleri ilgili kurum ve kuruluşlarıyla birlikte almaya devam edecektir.” l ANKARA/Cumhuriyet ANTONY BLINKEN: DERİN BİR HAYAL KIRIKLIĞI YARATIYOR Blinken ABDBaşkanı Joe Biden’ın Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını “cesaret kırıcı bir adım” diyerek nitelemesinin ardından, Dışişleri Bakanı Antony Blinken de eleştirdi. Blinken, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına ilişkin yaptığı sosyal medya paylaşımında, “Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı derin bir hayal kırıklığı yaratıyor. Küresel olarak cinsiyete dayalı şiddetle mücadele etmeliyiz ve İstanbul Sözleşmesi gibi araçlar da dahil olmak üzere kadınlar için koruma sağlamalıyız” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi Dava dilekçesinde, ‘Sözleşmeden çekilme kararı kamu yararına aykırı, Meclis’in yetkisi gasp edildi’ denildi Art arda iptal davaları İstanbul, Ankara, Antalya, Adana ve Mersin baroları, HKP, sivil toplum kuruluşları ve eski YARSAV Başkanı Eminağaoğlu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda hukukçu, İstanbul Sözleşmesi’nin Cumhurbaşkanı kararı ile feshedilmesine karşı Danıştay’da dava açtı. CHP, İYİ Parti ve DEVA Partisi de dava hazırlığında. ‘İNSAN HAKLARI İHLALİ’ İstanbul Barosu’nun dava dilekçesinde, kadına yönelik şiddetin bir insan hakları ihlali olduğu vurgulandı. Özetle şu ifadeler yer aldı: “İstanbul Sözleşmesi şiddeti önleme ve şiddetten koruma amacıyla düzenlenen temel bir insan hakları sözleşmesidir. İnsan onurunu korumanın teminatıdır. Bu teminatın sağlanması için İstanbul Barosu’nun açtığı bu davada hukuksal menfaati ve Avukatlık Kanunu’nun 76., 95/21. maddeleri uyarınca görevi bulunmaktadır.” l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘FONKSİYON GASPI’ Ankara Barosu’nun Danıştay 10. Dairesi Başkanlığı’na verdiği dilekçede, anayasanın 90. maddesinde açıkça “kanun” hükmünde olduğu belirtilen uluslararası sözleşmelere ilişkin tasarruf yetkisinin TBMM’de olduğu vurgulandı. Ancak İstanbul Sözleşmesi’ni fesheden Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin, anayasanın bu maddesine uymadığı belirtilerek, “Anayasaya aykırılık teşkil etmektedir” denildi. Yapılan işlemin “fonksiyon gaspı” olduğu belirtildi. l ANKARA/Cumhuriyet Meclis tarafından onaylanan bir uluslararası sözleşmenin Cumhurbaşkanı kararı ile kaldırılmasının “TBMM’nin yerine geçilerek fonksiyon gaspı yaratan bir işlem” olduğunu vurgulayan eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, İstanbul Sözleşmesi’nin Cumhurbaşkanı kararı ile feshedilmesine karşı kadın bir müvekkilinin adına Danıştay’da dava açtıklarını duyurdu. Anayasaya aykırı İnsan hak ve özgürlükleri ile ilgili konuların yalnızca yasa veya uluslararası sözleşmelere konu olabileceği ve bu nedenle de onaylama ya da kaldırmak için TBMM işlemi gerektiği vurgulanan dilekçede, sözleşmenin feshedilmesine dayanak gösterilen kararnamenin de bu açıdan anayasaya aykırı olduğu ve Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapılması gerektiği kaydedildi. Twitter’dan duyurdular Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin Twitter hesabından yapılan paylaşımda da “Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği olarak gece yarısı 02.00’de İstanbul Sözleşmesi’ni feshettiğini ilan eden Cumhurbaşkanı kararına karşı Danıştay başkanlığına hitaben, işlemin iptali hakkında dava açmış bulunuyoruz” ifadeleri kullanıldı. Bakan Selçuk böyle savundu Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ise sözleşmenin kaldırılmasını, farklı ülkeleri örnek göstererek savundu. Selçuk, “Dünyada 200’e yakın ülke var. 47 Avrupa Konseyi üyesinden 19’u çekinceyle onay vermiş, 11’i imzalayıp onaylamamış, 2’si işlem yapmamış. Kadına yönelik şiddetle mücadeledeki net duruşumuz çeşitli sebeplerle diğer konsey ülkelerinde de tartışılan bir metne indirgenemez” dedi. l ANKARA, İSTANBUL/Cumhuriyet HALKIN KURTULUŞ PARTISI Erdoğan’ın sözleriyle iptal başvurusu Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) üyeleri, İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararına karşı yürütmenin durdurulması ve iptal edilmesi istemiyle Danıştay 10. Dairesi’nde dava açtı. Dilekçede, kararın “demokratik hukuk devleti” ve “devletin amaç ve görevleri” ilkelerine aykırı olduğu belirtilirken sözleşmeden çekilmede kamu yararı olmadığı, kişisel ve siyasal bir yarar sağlama amacıyla yapıldığı kaydedildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kadınlara yönelik “Ben zaten kadınerkek eşitliğine inanmıyorum”,“Kadın cinayetleri abartılıyor” sözlerine de yer verilen dilekçede, “Erdoğan, bir Cumhurbaşkanlığı kararı ile yani bir idari karar ile yasayı feshetmeye kalkmaktadır! Bu davranış, hem yasama fonksiyonunun gaspı hem de anayasanın açık ihlalidir. Tam kanunsuzluk niteliğindeki bu idari işlem kabul edilemez” denildi. l İç Politika POLİS ŞİDDETİNE MARUZ KALAN KADINLAR YERLERDE SÜRÜKLENDİ Taksim Cumhuriyet Anıtı’nın çevresinde oturma eylemi yapan kadınları, meydanda yoğun güvenlik önlemi alan polisler abluka altına aldı. Kadınlara abluka Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Kadın Meclisleri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine karşı protestolarına dün Taksim Meydanı’ndaki eylemle devam etti. Kadınlar eyleme başlamadan polis tarafından gözaltına alınmak istendi. Polis şiddetine maruz kalan kadınlar yerlerde sürüklenerek polis otosuna bindirilmeye çalışıldı. Kadınlar eylemlerini polis ablukası altında sürdürdü. Oturma eylemi sırasında “Kadın cinayetlerini durduracağız”, “Asla yalnız yürümeyeceksin” ve “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” sloganları atan kadınlar “Kararı geri çek, sözleşmeyi uygula” dövizleri taşıdı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Biz eşit ve özgür yaşamak istediğimizde erkek şiddetiyle karşılaşan kadınlarız. O yüzden, kadınları yaşatacak İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız. Sizin aldığınız kararlar, ömür boyunca yakanızı bırakmayacak. Kimin yanında, kimin karşısında olduğunuz hep yüzünüzün karşısında olacak. Kadınların bizimle buluşmasını engellemek üzere diktiğiniz bu kalkanları açın, geri çekilin. Asla vazgeçmeyeceğiz, pes etmeyeceğiz” diye konuştu. Balkonlarda eylem Kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’ni fesih kararını dün 21.00’de balkonlarda tenceretava eylemiyle protesto etti. #İstanbulSözleşmesiİçinSesÇıkar etiketiyle sosyal medyadan yapılan çağrıya yanıt veren kadınlar, “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet BOŞANMA AŞAMASINDAKI KADINA KURŞUN YAĞDIRDI Cezaevinden izinli Alanya’da işlediği suç nedeniyle dört yıldır bulunduğu cezaevinden koronavirüs sürecinde izinli çıkan Besat Doğan (52), İki çocuk annesi boşanma aşamasında Rabia Doğan’ı olduğu Rabia Doğan katleden zanlı (34) ve H.B’nin bulunBesat Doğan duğu motosikleti tayakalandı. kibe alarak ateş etti. Devrilen motosikOtteva Elvira letteki iki çocuk annesi Doğan ve H.B. yara OTEL ODASINDA DEHŞET lanırken zanlı olay yerinden kaçtı. Vücuduna beş mermi isabet eden genç kadın, hastanede yaşamını yitirdi. Kaçan zanlı gizlendiği evde yakalandı. l DHA Sosyal medya üzerinden tanıştığı Alp Mutlu tarafından İstanbul Ataşehir’de bir otelde saatlerce dövülen Rus yurttaşı Otteva Elvira (47), yaşadığı dehşet dolu anları anlatırAYRI YAŞADIĞI EŞİNİ BIÇAKLAYARAK KATLETTİ ken “Yaşamla ölüm arasındaydım. Bugün her şey nispeten daha iyi. Zor duruma düşen tek kadın olmadığımı Osmaniye’de üç çocuk annesi Serpil F. (33), bir süredir ayrı yaşadıkları öne sürülen eşi Cemil F’nin bıçaklı saldırısı sonucu ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Cemil F., jandarma ekiplerince yakalanarak gözaltına alındı. l DHA düşünüyorum” dedi. İki gün boyunca işkence gördüğünü ileri süren Elvira, zanlının markete gittiği bir anda odadan kaçabildi. İlişkiyi eşine söylemekle tehdit edildiğini iddia eden zanlı Mutlu tutuklandı. l DHA ‘İKTIDARIN ITIRAF BELGESI’ ADD SAMSUN ŞUBESİ: VAZGEÇMİYORUZ Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Samsun Şube Başkanı Dr. Işık Özkefeli, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” başlıklı basın açıklaması yaptı. İlkadım’daki Süleymaniye Geçidi’nde yapılan açıklamada Özkefeli, “Bizlerce ‘yok’ hükmündedir. Bu karar; yetki gaspıdır, hukuksuzluktur! Bu karar, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik niteliklerine büyük bir saldırıdır. Bu karar, iktidarın kadına bakış açısının itiraf belgesidir” dedi. l CEMİL CİĞERİM ‘KARARI TANIMIYORUZ’ ŞANLIURFA BAROSU KADIN HAKLARI MERKEZI Şanlıurfa Barosu Kadın Hakları Merkezi, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine tepki gösterdi. Baro Başkanlık Binası önünde toplanan kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasını istedi. Şanlıurfa Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Nahide Polat Aslan, “İstanbul Sözleşmesi’ni kendisine bir tehdit olarak gören siyasi iktidarın baskıcı ve ataerkil isteklerine teslim olmayacağız. Meşruiyeti bulunmayan bu kararı tanımıyoruz, tanımayacağız” dedi. l Haber Merkezi Tanımıyoruz! Çok darbeli bir haftayı geride bıraktık. En ağırı Meclis’e yapılandı. Erdoğan Meclis’in kararları nasıl vereceğini dokunulmazlıklarda tarif etmişti: “Genel kurulda hemen eller iner, kalkar…” O kadar! İstanbul Sözleşmesi için buna bile gereksinim duyulmadı. Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türkiye’nin bu sözleşmeden çekildiği açıklandı. Önce adını tam yazalım; kamuoyunda İstanbul Sözleşmesi diye bilinen bu metnin başlığı şöyle: “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi.” Özü hem kadına hem de çocuğa yönelik şiddetin önlenmesi. Türkiye’de iktidar böyle bir sözleşmeden çekilme kararı aldı! Böyle bir sözleşmeye öncülük eden ülke kim? Türkiye. Adı neden İstanbul? Çünkü İstanbul’da imzalandı. Sözleşmeye imza koyup ilk çekilen ülke kim? Türkiye! Aziz Nesin ne desin? HHH Hukukun temel ilkelerinden biri de şudur: Usul, esasın kapısıdır. Bir kararı usulüne göre almazsanız, esasına bakılmaz bile. Geçersizdir. Erdoğan’ın hafta sonu sabaha karşı Resmi Gazete’de yayımlatarak aldığı karar, özünde yoktur. Çünkü uluslararası sözleşmelerden bu şekilde çekilme yöntemi yok. Kadına yönelik şiddetin ve ev içi şiddetin önlenmesi, AKP içinde de taraftar bulmuştu. Zaten 2014’te Meclis’te onaylandığında bunu “müjde”, “devrim” olarak sunmuşlardı. Tarikatlar sözleşmenin kaldırılması için bastırdığında kamuoyu önünde olmasa bile karşı durmuşlardı. Erdoğan da “denge” aramıştı. Demek ki son kararı bu yönde oldu. Ancak konuyu kamuoyu ile çatallı paylaşıyorlar. Bir yandan tarikatların teşekkürlerini kabul ediyorlar bir yandan da şöyle diyorlar: “Mevcut yasalarımızla bu mücadeleyi zaten yapıyoruz. Gerekirse Ankara sözleşmesi yaparız!” Akıl devreden çıktıktan sonra her şey geçerli! Ankara’daki bir başka yorum da şu: Cumhurbaşkanlığı kararnamesine karşı Anayasa Mahkemesi’ne Cumhurbaşkanlığı kararına karşı Danıştay’a dava açılabiliyor. Erdoğan bu kararın bu usulle geçerli olmadığını biliyor. “Ben sözümde durdum” deyip işi sürece bırakıyor. Zira Meclis’te oylanacak olsa fire çıkabilirdi! İşler hukuki değil, keyfi yürüdüğü için hiçbir senaryoyu küçümsememek gerekiyor. HHH Artık asıl olan iktidarın attığı adımlar değil. Zira Türkiye’de iktidar yok. Çünkü iktidar meşruiyete dayanır. İktidarlar oyu halktan, meşruiyeti de hukuktan alır. Türkiye’de böyle bir iktidar yok. Anayasa, yasa, kurum, kural tanımayan keyfi bir yönetim var. Artık asıl olan böyle bir yönetime karşı seçenek oluşturmak. Altını çizelim, bu gidişe muhalefet etmek değil, seçenek oluşturmak gerekli. Muhalefet etmekle seçenek oluşturmak aynı şey değil. Eğer sadece muhalefet ederseniz, bu yönetimi meşrulaştırmış olursunuz. Öyle ya bir yanda ülkeyi yöneten var, bir yanda da ona muhalefet eden var. Al sana demokrasinin alfabesi. Bundan âlâ demokrasi mi olur? Kuvvetler ayrılığını bitirerek anayasaya elveda dediler… Kararlarını tanımayarak Anayasa Mahkemesi’ne elveda dediler… Şimdi de hiçe sayarak Meclis’e elveda diyorlar… Atılan bütün hukuk dışı adımlar için Türkiye’nin kaynaklarını peşkeş çeken tüm satışlar için millete giderek haykırmak yeni bir başlangıç yaratmaz mı: Tanımıyoruz! ‘İstanbul Sözleşmesi halen yürürlüktedir’ CHPGenel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, İstanbul Sözleşmesi’nin Cumhurbaşkanlığı kararı ile feshedilmesinin yok hükmünde olduğunu belirtti. Toprak şunları söyledi: “Kararı imzalayan Erdoğan, ülkeyi ve Türk kadınlarını ortaçağ karanlığına götürecek kapıları açtı. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek, ancak TBMM’de kabul edilecek bir yasanın cumhurbaşkanınca onayıyla mümkündür. Onun dışındaki kararlar, geçersizdir. İstanbul Sözleşmesi halen yürürlüktedir. İptal edileceğini Erdoğan da biliyor ama gerçek gündemi gizlemek, din istismarcılarına yaranmak için akıl ve mantıkdışı senaryoları sergilemekten esef duymuyor. ‘Yine kandırılmışım’ diyecek.” l ANKARA/Cumhuriyet ‘Kadın cinayetlerini meşrulaştırmak demek’ Birleşik Kamuİş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine ilişkin “Anayasamıza göre yok hükmündedir. Kadın cinayetlerini meşrulaştırmak demektir. Türkiye Cumhuriyeti’nde kadının ismini dahi hazmedemeyen gerici güruhların ısrarı ile alınan karar, laik ve demokratik anayasal Balık düzenimizi de açıkça hedef almakta” dedi. Balık, yazılı açıklamasında, “Tek adam rejimi ile yönetilmenin ne demek olduğuna şahit olunduğunu” da vurguladı. l ANKARA/Cumhuriyet
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear