25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
KÜLTÜR 21 30 AĞUSTOS 2020 PAZAR Günseli Baki’den fotoğraf sergisi Canlı müzik S‘aBkaıcphSçaeaçdbıkeah’nYacvıaMazdüFaez.es..tsiiv’nadlie, , İzmir Konak’taki K2 Güncel Sanat Merkezi, 216 Eylül tarihleri arasında Günseli Baki’nin “Git Üstüne Bir Şey Giy!” adlı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Baki, sergisinde kadınların çocukluktan itibaren toplumsal ve kültürel olarak alımladığı uyarıların kendi bedeni üzerinde yarattığı yabancılaşmayı kırmak için bedenini parçalayarak ürettiği imgeleri, doğadaki form ve karşılıkları ile birleştiriyor. Fotoğrafın kendisini de kişinin kendini parçalara ayırdığı birer ayna olarak gören fotoğrafçı, verili kodları kırmak ve dönüştürmek için hatırlamamızı sağlamaya çalışıyor. Sergiye aynı zamanda 10 fotoğrafçının otoportreleri ve metinleri de eşlik ediyor. Sergide fotoğraf ve metinleri yer alan sanatçılar: Dilara Kızıldağ, Gülnaz Bingöl, Hale Güzin Kızılaslan, Meryem Güldürdak, Nesrin Ermiş, Nurgül Öz, Serra Akcan, Sinem Parlak, Sezgi Abalı, Şehlem Kaçar. Odunpazarı’nda açık havada sinema OMM Odunpazarı Modern Müze’de GoetheInstitut İstanbul işbirliğiyle “Açık Havada OMM Sinema” başlığıyla düzenlenen film gösterimleri 3 Eylül’de devam ediyor. Eylül ayı boyunca her perşembe, “Hayat” teması altında bir araya getirilen film programıyla OMM’nin terasında yapılacak gösterimlerde, 3 Eylül’de Yasemin Şamdereli’nin “Almanya’ya Hoş Geldiniz” filmi izlenecek. Gösterimlere 0222 220 06 46 numaralı telefondan arayarak ücretsiz kayıt yaptırılabilir. hasreti sona erdi Macar klavsen virtüözü Márton Borsányi ve İklim Tamkan ile çellist Mehmet Gök han Bağcı, mezzo soprano Senem Demircioğlu, 27 Ağustos’ta Fıstıklı Teras’taydı. Hakan Erdoğan Prodüksiyon tarafından düzenlenegelen Bach Festivali, bu yıl Sabancı Müzesi’nin Boğaz’a nazır mekânı Fıstıklı KONUK YAZAR GÜLÇIN GÜLAN Macar klavsen virtüözü Márton Borsányi ve aynı ekolden gelen klavsen sanatçımız İklim Tamkan ile çellist Mehmet Gökhan Bağcı, mez Teras’ta 25 Ağustos Salı akşa zo soprano Senem Demircioğ mı Türkiye’nin başarılarıyla onurlan lu, Bach, Handel, Telemann, Vival dığı piyano yıldızı Can Çakmur resi di ve Purcell’in eserlerini 27 Ağustos tali ile başladı. Perşembe akşamı seslendirdiler. So Bu yıl açık havada yapılan se listlere Özge Özerbek ve Billur Kib kiz konserli festivalin ana tema ritçioğlu (keman), Dinç Nayan (viyo sı yeterince kutlanamayan doğumu la), Deniz Yurdakul (kontrbas) eşlik nun 250. yılında Beethoven ve kla ettiler. Müzikal ve görsel güzellikte sik Türk müziğinin temel taşların ki konserin ardından konuştuğumuz dan Dede Efendi. Ayrıcalığı ise pan Bağcı, “Bu değişik dinamik programı, demi nedeniyle mart ayından beri se İstanbul hayranı olan Márton değişik yircisine hasret kalan, konserleri ip tonlara göre hazırladı. Çello sonatla tal olan sanatçılara canlı ve yakın te rını programın içine yaydık. Márton, masta konser yapma ve özlem gider Leipzig’deki hocam Balazs Mate ile me imkânı vermesi. Bu sevinci, festi çalışmış. Hocamı tanıyan ender in vale gelmeden kavramak imkânsız. sanlardan. İklim’le de Graz Müzik 10 Eylül’e kadar... Okulu’nda tanışmışlar. Açık havada çalmak çok zor ve heyecan verici. Bu olağanüstü koşullarda sebatla Açık hava sahnesinde Borusan İstan düzenlenen festival, Can Çakmur’un bul Filarmoni Orkestrası konserin parlak Beethoven yorumlarıyla başla de çaldım ama burada seyirciyle çok dı. Besteci piyanist Kamran İnce’nin daha iç içeyiz. Bizim performasımı özel olarak Dede Efendi anısına bes zı doğal olarak yansıtan ses mühen telediği “Dede Remix”in dünya prö dislerine teşekkür etmek lazım. On miyeri ile 10 Eylül’de noktalanacak. lar olmasa çok zor açık havada kon Dede Remix’i solist sanatçılar ke ser vermek. Kış gelince ne olacağını mancı Olgu Kızılay, çellist Doruk bilmiyoruz” diyerek heyecan ve endi han Doruk ve piyanist Jerfi Aji’den şelerini paylaştı. oluşan üçlü yorumlayacak. Toplu Festival, 31 Ağustos Pazartesi ak luk konserde Beethoven’ın Archduke şamı Rus sanatçılar Gagik Makich Trio’su ve Dvorák’ın Dumky Trio’su yan (çello) ve Natalia Sokolovskaya nu da seslendirecek. (piyano) ikilisi ile devam edecek. İki li konserde Beethoven’in viyolonsel piyano sonatlarını seslendirecek. Münip Utandı’dan Dede Efendi Klasik Türk müziğinin en önemli icracılarından Münip Utandı ve Türk Sazları Topluluğu’nun 2 Eylül’de vereceği klasik Türk müziği konserinde Dede Efendi’nin eserlerinin yanı sıra mekâna da yakışan, III. Selim’den Münir Nurettin’e, şarkılardan saz eserlerine uzanan bir repertuvar seslendirilecek. 3 Eylül’de ise festivalin 2019 yılındaki kapanış konserinin çok beğenlen topluluğu The Barock Moscow Ensemble, tekrar İstanbul dinleyicileriyle buluşacak. Bu festivalin takipçilerinin geçen yıllardan aşina olduğu bir diğer grup olan İzmir Barok ise 8 Eylül’de sanatseverleri Rönesans’tan Barok döneme doğru yolculuğa çıkaracak. Konserde J. Fux’un Posta Turcica’sından Telemann’ın Mezettin en Turc eserine, J. B. Lully’nin Türk Paşasını Karşılama Marşı’ndan Ali Ufki Bey’in sözlü eserlerine uzanan repertuvar seslendirilecek. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sabancı Üniversitesi, Le Meridien İstanbul ve Dimitrie Cantemir Romen Kültür Merkezi tarafından desteklenen festival konserleri saat 20.30’da başlıyor ve biletleri Biletix’ten temin ediliyor. muratbeser@muratbeser.com Olta (Olta) Peyk topluluğunu yolun başından beri izler, solistleri İrfan Alış ile her fırsatta sohbet ederim. Sohbeti keyifli olduğu kadar, gözü pek fikirleri, hür vicdanıyla nerede bir yardımlaşma, dayanışma olsa İrfan hep orada, kalabalığın ortasındaydı. Malum salgın (çok çok az fırsatçı bir kesim dışında) toplumun tamamını esir alınca, evine ekmek götüremeyenlerin başını da gece hayatında çalışanlar ve bilhassa müzik emekçileri çekti. O günlerde bir dayanışma albümü fikrini ortaya attı İrfan. Sadece fikri ortaya atmakla kalmadı, bizzat hayata geçmesi için de canla başla uğraştı. “Umut denizine atılmış bir olta” olarak tanımlanan toplama albümün adı da münasip biçimde “Olta” oldu. Bütün geliri salgın sürecinde işsiz kalmış bağımsız müzisyen ve sahne emekçilerine verilecek albümde 12 şarkı bulunuyor: Peyk’in Metin Önderoğlu’yla yaptığı “O”, Barış Çapkın’dan “Son Sözüm”, Asfalt Dünya’dan “Sal”, Deniz Perhan’dan “Maria Puder”, Başıbozuk’tan “Kalan”, Eren Okur’dan “Karantina’da Rampada”, Alp Yenier’den “Burdayız Şimdi”, No Land ve İsimsiz Orkestra’dan Peyk bestesi “Sulu Şaka”, Faruk Değirmenci’den “İki Yıldız”, Stephan Brumberg’den “The Missing Piece”, Sinağrit Baba’dan “Tanzanya İptal”, Cihan Sevil’den “Âşık Olma Sakın”. Buğra Kertmen ‘Olmasın Böyle’ (Rakun Müzik) Müzik dünyasını kocaman renkli fotoğraflarla yapılan haberlerden tanıyanlar, Buğra Kertmen adına aşina değildir. Müzisyen bir babanın doktor oğlu Buğra, ancak baba mesleğine ilgisiz olanlardan değil. 2012 yılında başladığı ve aralıksız sürdüregeldiği doktorluk mesleğine rağmen, müzik dikenli telini bırakmayan, yaklaşık 15 yıldır beste yapmaktan vazgeçmeyen tutkulu bir adam. “Olmasın Böyle” Buğra’nın ta başından beri biriken bestelerini seslendirdiği ilk albümü. Gitar ve piyano çalmasına rağmen, Buğra ilk albümünde sadece vokal yapıyor, zira yanındaki müzisyenler çok sağlam; davulda Cengiz Baysal, basta Poyraz Kılıç, gitarda Metin Türkcan ve Mustafa Emrah Bingöl, piyanoda Sezgin Alkan ve Tolga Bozkurt, çelloda Gülşah Erol, viyolada Seda Eylül Tansık var. Kaliteli pop rock yapıyor; yıkılmış hayaller, kirlenmiş aşklar dünyasına karşı söylenmiş (iç muhasebe ve itiraflarla örülü) masumiyet şarkıları yazıyor Buğra. Dinleyip sevenler Buğra’yı müziğini paylaşmakta gecikmekle suçlayabilirler, ama önemli olan geç bulmak değil, çabuk kaybetmemek. Bir doktor olarak salgın günlerinde herkesin onlara çok ihtiyacı var, ama Leyla’yı bulmak istemeyen Mecnun’un şarkıları uslanmaz gönüllere daha çok ilaç olabilir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear