22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 19 HAZİRAN 2020 CUMA EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ HABER ‘Mesafe ölçer’ gazeteciler Mevzuya girmeden önce, tarihin en iyi bilinen ama muktedirlerin özenle ve ısrarla unutturmak istedikleri bir gerçeğini hatırlatmak gerek: Faşizm, gezegenimizin tamamında insanlığın başına bela olmuş ve olabilecek en şiddetli ve en aşağılık terör yöntemidir. Hepimizin özellikle de medyanın aramıza “mesafe koymamızı” gerektirecek en tehlikeli şey de faşizmdir. Bu gerçeği bir kenara koyduktan sonra devam edelim. Geçen hafta içinde bir televizyon yayınında, konuklardan birinin sorusu üzerine gündeme gelen bir tartışmaya değinmek istiyorum. TV’lerin haber yayınlarında ya da tartışma programlarında “filanca ya da falanca partinin sözcülerine yer vermek, mikrofon tutmak, görüşlerini dile getirmelerine olanak sağlamak, tartışmalarda taraf olarak bulunmalarına izin vermek” için kıstasımız ne olmalı? Adını da koyalım. Halkların Demokratik Partisi (HDP) sözcülerinden söz ediyoruz. Bunun yanıtını, sözünü ettiğim programın sunucusu ve başka ekran yüzleri (mealen) şöyle verdiler: “Terörle aralarına mesafe koymadıkları için onları çağırmıyoruz. Buna da hakkımız var. Zaten biz kamu yayıncısı (TRT’yi kastediyor sanırım) değiliz. Özel sektörüz. İstediğimizi ekrana çıkarma, istemediğimizi uzak tutma hakkına sahibiz. Keyfimizin kâhyası değilsiniz...” Bu savunmanın bir değil birden fazla sorunlu ve hatta “ayıplı” tarafı var. 1. Bir siyasi partinin, üstelik 6 milyon civarında oy almış, bundan önceki seçimlerde de bir aşamada 80’e yakın milletvekili ile TBMM’ye girmiş, Meclis’in başkan vekilliklerinden birini elde etme hakkına sahip, komisyonlarda üyeleri bulunan yasal bir siyasi partinin “Kime, neye, nereye, ne kadar mesafeli, ne kadar mesafesiz olduğu” meselesi tartışmaya açıktır. Benim de zaman zaman “gereken mesafeyi koymakta yetersiz kaldıklarına inandığım” bu siyasi partiyi (HDP) bu nedenle “aforoz” etmek, yayınlara çıkarmama “cezası” vermek, seçmen kitlesi ile arasına girmek, gazetecilerin kendi başlarına karar verecekleri bir durum olamaz. Üstelik program sunucularına (iyi kötü bu meslekte bu görevi yaparken epey kilometre yapmış bir gazeteci olarak yazıyorum bunu) hiç düşmez. Kanalın patronu, yayın politikasını belirleyen yöneticileri (Medya grup başkanı, genel müdürü, yayın kurulu vs.) buna karar verip kendileri duyurur, izleyici profilini (raiting, tiraj vb.) küçültme ve tecrit (ve belki rezil) olma riskini de alarak bu tür bir ayrımcılık yapabilirler. 2. Siyasetçilerin bu konuda değerlendirmeleri olabilir. Bu konuda siyasi rakiplerini suçlayabilir hatta “teşhir” etmeye çalışabilirler. Ama gazeteci, herhangi bir partinin mensuplarına bu saikle davranma hakkına sahip değildir. Çünkü o zaman sorarlar adama (kuruma, şahsa, şirkete) “Faşizm ile aranıza ne kadar mesafe koyuyorsunuz?” Gerici, dinci terörist zihniyete sahip, çocuk tecavüzünü (siz erken yaşta evlilik mi diyorsunuz?) savunan örümcek beyinli (kendine hoca moca sıfatı yakıştıran soytarıları kastediyorum anladın sen onu) hokkabazlar neden zırt pırt ekranına çıkıyor? Neden onları “adam” yerine koyup bir de kahkahalı esprili yılışık seanslar düzenliyorsunuz? Sorarlar adama, HDP dediğin partinin “arasına mesafe koymadığını” savunduğun eli karlı terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan isimli “Baş terörist”in mektubunun, çok değil daha bir yıl önce, senin (ve herkesin) ekranlarından okutulma emrine (emirle okutulmadı diyebilir misin?) neden diren(e)medin? Sorarla adama, benim bile Twitter takipçimden daha az oy almış bir siyasi partinin lideri nasıl her gece senin ekranına çıkabiliyor? 3. Bu ülkenin başına bela olmuş en azılı ve en ATATÜRK düşmanı, darbe kalkışmacısı, TSK budayıcısı, Cumhuriyet düşmanı, ihanet çetesi terör örgütüne ve liderine (FETO alçağından söz ettiğimi anladın değil mi?) ekranlarını boydan boya açarken, bu “mesafe koyma” kuralın niye işlemedi? Üstelik de yukarıda sözünü ettiğim bazı “ekran yüzü zevat”ın geçmiş sosyal medya paylaşımlarında hem FETÖ hem de Apo övgüleri dumanı üstünde duruyor, orada bir yerlerde. 4. Faşizmin her türüne, dinci ve ırkçı şiddetin her türüne destek veren, hatta açık açık savunan, kendinden başkasına, başka millete, başka siyasi düşünceye tahammülü olmayan süzme faşistlere ekran kapılarını ardına kadar açarken, onları “kapıda” durdurup “mesafe ölçümü” yaptın mı hiç. Yapıyor musun? Yapacak mısın? 5. Son olarak... Türkiye’nin siyaset ve demokrasi tarihindeki konjonktürel iniş çıkışlar, öylesine tavır ve karar değişikliklerine gebe oldu ki, neden bunları unutmuş gibi rol yapıyorsunuz? Bunu da anlamak güç. Geçmişte, pekâlâ HDP’lileri en üst düzeyde ağırladığınız yılları inkâr edercesine böyle bir tavır içine giriyorsunuz. Bunu da kabul edelim... Yarın, yine gün olup devran döndüğünde, yukarılardan (en yukarılardan ve senin 11’inci katın üzerinden) emir gelip de “Akşam yayına filanca çıkacak, o masaya oturacak ve şu şu şu mevzularda sorular soracaksınız...” diye görev verildiğinde (Ya, evet, kimse sana öyle bir şey diyemez. Değil mi?) direnecek misin? Direndin mi? Biz mi duymadık? Kaç kere direnip, kaç kez, nerelerden kovuldun bu tavrın nedeniyle? Kısacası... Biz 40 kişiyiz. 40’ımız da birbirimizi biliriz canım kardeşlerim. Ve tabii, o kardeşlerimin muhterem yöneticileri ve patronları. Öyle süslü püslü “Evrensel yayıncılık ilkeleri” gibi ağzınıza dilinize hiç yakışmayan kavramların arkasına gizlenip de demokratik düzlemde siyaset yapan insanlara kara çalmaya çalışmayın. Sizlere oturup uzun uzun evrensel yayıncılık ilkeleri, terör, siyasi partiler onların terörle ilişkileri, aralarındaki mesafeler, IRA, Sinn Fein, Britanya, BBC, ITN, yazılı basın vesaire gibi başlıklarda ders anlatmaya vaktim ve enerjim yok şimdilik. Gerektiğinde onu da yaparız. Ama öyle iddialı sözlerle kendinizi mahcup duruma düşürmeyin. Gelin hep birlikte demokrasinin, demokratik düzlemlerde seçilmiş siyasetçilerin hukukuna saygı gösterip, teröre de faşizme de birlikte tavır alıp öyle gazetecilik yapmaya çalışalım. Hani bu günlerde AVM’lerde kapılarda durup ateş ölçüyorlar ya. Sen de kapıda dikilip meşru siyasetçilere kendince abuk “Mesafe Ölçümü” yapma. Kendini zor durumda bırakma. İşine gücüne konsantre ol. Gerekirse stüdyoda, o siyasetçilere “evire çevire demokrasi ve mesafe” sorgusunu yap. zaten işin bu. Ama “kapı tutmak” yakışmaz gazeteciye. IRAK’IN KUZEYINDEKI KARA OPERASYONU DEVAM EDIYOR Trablus’a giden heyet, Türkiye’nin kararlılığının da bir göstergesi Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, video konferansla görüştüğü birlik komutanlarına hitabında, “PençeKaplan Operasyonu gayet güzel şekilde gidiyor. Aynı ciddiyet ve kararlılıkla devam edip inşallah başarılı bir şekilde bu operasyonu da sonlandıracağız” diye konuştu. Komandolar Haftanin’de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’ın kuzeyindeki Haftanin bölgesinde başlattığı PençeKaplan operasyonunda 36 saat içinde 500’den fazla PKK hedefi top, Fırtına obüsü, SİHA ve F16’lardan yapılan atışlarla vurulurken bölgeye komandoların inmesinin sürdüğü bildirildi. TSK’nin hafta başında Irak’ın kuzeyinde Suriye’den İran sınırına uzanan alanda terör örgütü PKK hedeflerine yönelik hava harekâtının ardından önceki gün sabaha karşı Haftanin üzerinden “PençeKaplan” kara harekâtı başlatılmıştı. Komandoların Haftanin’de belirlenen bölgelere yönelik hava hücum harekâtının sürdüğü, PKK’li teröristlere ait hedeflerin imha edildiği belirtildi. TSK komando birliklerinin, yer yer 1900 metre ve üzeri yüksekliğe çıkan zorlu arazi koşullarında hedeflere girmeyi sürdürdüğü, İHA ve SİHA’ların da bölgeyi sürekli taradığı kaydedildi. Komandoların, bölgede teröristlerin kaçarken tuzakladığı mayın ve el yapımı patlayıcıları etkisiz hale getirdiği bildirildi. Akar brifing aldı Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve kuvvet komutanları dün Kara Kuvvetleri Komutanlığı Harekât Merkezi’nde saha IRAK’TAN TÜRKİYE’YE NOTA Irak Dışişleri Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Irak’ın kuzeyindeki PKK hedeflerine yönelik başlattığı “PençeKaplan” kara operasyonu nedeniyle Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız’ı bakanlığa çağırdı. Türkiye’nin operasyonuyla ilgili Irak Dışişleri Bakanlığı’nın protesto notası Yıldız’a iletilirken Türk Büyükelçi son üç günde ikinci kez Irak Dışişleri Bakanlığı’na çağırılmış oldu. Irak Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada TSK’nin kara operasyonunun, Irak’ın egemenliğini ihlal ettiği savunulurken Irak topraklarında yapılan operasyonun durdurulmasının talep edildiği belirtildi. Irak Dışişleri Bakanlığı açıklamasında “Sınırdaki yükselen güvenlik açığının sorumlusu, 2013’te ‘çözüm süreci’ kapsamında PKK unsurlarının, Irak’ın onayı olmadan Irak topraklarına gönderilmesidir, bu durum o dönemde de BMGK’de tarafımızdan pro testo edilmiştir” ifadelerine yer verilmesi dikkat çekti. Açıklamada, Türk Büyükelçiye Irak’ın egemenliğini ihlal eden eylemlerin durdurulması çağrısını içeren protesto notasının iletildiği kaydedildi. ‘İşbirliği bekliyoruz’ Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, operasyonların Irak’ın da egemenliğini tehdit eden PKK’yi hedef aldığını vurgulayarak “Irak’ın PKK terörüyle mücadelemizde ülkemizle işbirliği içinde hareket etmesini bekliyoruz” dedi. Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız,16 Haziran’da PençeKartal operasyonu nedeniyle Irak Dışişleri Bakanlığı’na çağırılmasıyla ilgili “Bu davet, öncekiler gibi ‘Irak, ülkesindeki PKK varlığına son verecek adımları atmadığı sürece PKK ile her nerede olursa olsun mücadele etmeye devam edeceğimizi’ vurgulamak için yeni bir vesile oldu” açıklamasını yapmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet daki son duruma ilişkin brifing aldı. Video konferans yöntemi ile harekâta katılan birlik komutanları ile görüşen Akar ve komutanlar, sahadaki durumu da gece boyunca yakından takip etti, talimatlar verdi. PKK’ye yönelik yapılan önceki kara operasyonlarını anımsatan Akar, “Geçmişe, 2015 yılına doğru bakın, teröristlerin ‘girilemez,’ ‘ulaşılamaz’ dedikleri nerelere giril di, nerelere çıkıldı, nerelerdeki inler, barınaklar sığınaklar teröristlerin başlarına yıkıldı. Aynı tertip ve düzende ilerlemek suretiyle inşallah PençeKaplan Operasyonu’nu da başarıyla kapatıp komandonun tarihine, Kara Kuvvetlerimizin tarihine, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin tarihine yeni bir altın sayfa ekleyeceksiniz” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet Teröristlerin katlettiği 4 işçi uğurlandı Şırnak Silopi’ye bağlı Görümlü beldesinden Cudi Dağı’na doğru devam eden yol yapım çalışmasında yüklenici firmaya ait iş makinelerine yakıt taşıyan kamyonet, önceki gün saat 18.30 sıralarında Kurtik Tepe mevkiine geldiğinde, terör örgütü PKK tarafından yola tuzaklanan el yapımı patlayıcı infilak etti. Patlamada, araçta bulunan işçiler Emin Eruğul, Nesim Beştaş, Osman Tuncay ve Ha cı Atilla şehit oldu. İşçiler için dün Güçlükonak ilçesinde cenaze töreni düzenlendi. Cenazeler köylerine defnedilmek üzere gönderildi. 9 çocuk yetim kaldı Hacı Atilla’nın 4, Nesim Bektaş’ın 3 ve Osman Tuncay’ın ise 2 çocuğu yetim kaldı. Bektaş’ın ikiz çocuklarının henüz kırkı nın çıkmadığı öğrenildi. Ailelerinin geçi mini sağlamak için yol inşaatında çalışan ancak teröristlerin saldırısıyla yaşamdan koparılan işçilerin yakınları Cenazede Kürtçe ağıtlar yaktı. İkisi kız, 4 çocuğu olan ve henüz bebekken yaşanan kaza sonucu yetim kalan Hacı Atilla ile ilgili olarak köylülerden Taybet Ergün, “Kimseye zarar vermeyen 4 fidan gitti. Çok üzülüyoruz, içimiz parçalanıyor. Saldırıyı kınıyoruz” dedi. l DHA LIBYA’DA 2. AŞAMA Süren iç çatışma ve diğer ülkele ile tam uyumlu çalıştığı ba rin çıkarlarını sa tılı başkent vunma arayışı nede lerde de tes niyle Libya uluslararası gündemin en canlı konusu. Trab SERTAÇ EŞ pit edilmiş durumda. Yeni lus hükümetinin Haf den inşa konusunda ter karşısında adeta ye Türkiye’den beklentiler niden doğmasını sağ yüksek. Ankara bunun layan Türkiye, bu ül değerlendirmesini yap keden sık sık ziyaretçi tı, ziyarette de müzake ağırlıyor, sık sık resmi relerin konu başlıkların ziyaretler gerçekleştiri dan birisi bu. Libya’da yor. Ziyaretlerin sonun Türk müteahhitlerinin cusu kapsamlı bir he kaybı bilinen bir konu. yetle yapıldı. Anlaşılan Türkiye’nin de Bu ziyaretin öncesi, ekonomideki beklentisi sırası ve sonrası iki ül yüksek. ke ilişkileri açısından önemli... Çünkü yeni bir Birlik bilinci aşamaya geçildi. Şimdi Libya’da belki de en ayrıntılara geçelim. önemli sorunlardan bi Yeniden inşa ri, halkında birlik bilincinin zayıf olması. Et 2011 yılından bu ya nik ve dinsel ayrılıkla na iç savaşın hüküm rın çok çok az olduğu sürdüğü Libya’da dev ülkede kabile sistemi let kurumları, bürok hüküm sürüyor. Şeyh rasi, yönetim organla ler ve kabile reisleri ka rı işlevini yerine getire rar verme noktasın meyecek duruma gel da önemli. Hafter, Tar miş durumda. Kaddafi huna örneğinde oldu döneminde de bir dev ğu gibi kabileleri birbi let altyapısının güç rine karşı kullandı ve lü bir şekilde kurul katliam yaptı. Lib masından söz et ya halkı düzeyin mek pek olanak de bu ayrılığın gi lı değildi. Bir ör derilmesi bir bir nek vermek gere lik bilincinin oluş kirse, 6.8 milyonluk turulması temel bir ülkenin neredeyse üç sorun. Bu kapsamda te birine devlet maaş Türkiye, Trablus hükü veriyordu. Çatışmalar metine destek veriyor. nedeniyle bu kesinti Türk yetkililer, kabile ye uğradı. Bu, tüm Lib ve diğer kamuoyu ön yalıların devlet tara derleriyle bire bir gö fından finanse edilme rüşerek “Bu ülke sizin, si anlamına geliyor. Bu birlik olun, sahip çıkın” kaynak da doğal ola telkinlerinde bulunu rak petrol ihracatından yor. Heyette, bu yönde sağlanıyordu. ki çalışmalar konusun Son ziyarete katılan da öneri getirebilecek bakanlar, Trablus’a git yetkililer de yer aldı. meden önce Cumhur MİT Başkanı Hakan başkanlığı Sarayı’nda Fidan’ın da heyette yer Cumhurbaşkanı Tay alması, Türkiye’nin des yip Erdoğan’la bir top teğinin kapsamı konu lantı yaptı. Bu ön hazır sunda da fikir veriyor. lığın ardından Libya ile Ayrı düşmüş kabilele daha ileri ne tür adım rin barıştırılması ve alt lar atılacağının Trablus yapısının oluşturulma temaslarında günde sı bu desteği gerekli kı me gelmesi beklenme lıyor. İstihbari desteğin dik bir konu değil. Sar önümüzdeki dönem raj yönetimi, ekonomi, de Trablus hükümetini devlet kurumları, gü daha da güçlendirmesi venlik yapılanması ko beklenebilir. nusunda Türkiye’den İki ülke ilişkileri şüp gelecek önerileri ke hesiz yeni bir aşamaya sinlikle dikkate alıyor. geçmiş durumda. Bu Konseyindeki birkaç radaki başarı veya ba kritik isim de bu yöne şarısızlık, önümüzdeki limde. Trablus hüküme dönemde, hem ülkeye tinin diplomasi ve as hem de bölgeye yansı keri konularda Türkiye yacak. l ANKARA T.C. KONYA 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2019/246 Esas Karar No: 2020/14 Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık Ümit KEPENEK hakkında açılan davanın yapılan yargılaması sonunda sanık hakkında Mahkememizce verilen kararın ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla; Mahkememize ait yukarıda esas ve karar numarası yazılı 23/01/2020 tarihli karar ile Nuray ve Necati oğlu, 25/02/1985 Denizli doğumlu, sanık Ümit KEPENEK’e Nitelikli dolandırıcılık suçundan 3 yıl 4 ay hapis ve 1.820 TL adli para cezası kararı verildiği, söz konusu kararın bildirmiş olduğu adres itibariyle kendisine tebliğ edilemediği, bildirmiş olduğu herhangi bir yurt dışı adresinin ve mernis adresinin de bulunmadığı, gerekçeli kararın sanığa tebliğ edilme imkanının bulunmadığı, Türkiye adresi itibariyle de tebliğ imkansızlığının söz konusu olduğu anlaşılmakla; 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 29. Maddesine göre ilgilinin bilgisine en emin bir şekilde ulaşılabileceği gazetede ilanen tebliğine, ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılmasına, 7 gün içinde Mahkememize veya sanığın bulunduğu yer Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşuluyla zabıt katibine beyanla ya da verilecek bir dilekçe ile istinaf talebinde bulunabileceği hususu ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1173888) T.C. ÇORLU 2. AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2020/63 Esas Mahkememizin 26/02/2020 tarih ve 2020/63 Esas 2020/85 Karar sayılı kararı ile sanık SONYA VIOLETOVA SEVDANOVA (Aleski ve Violetova kızı, 28/09/1986 BULGARİSTAN doğumlu) hakkında “Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Bulundurmak” suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği, önceki aşamalarda sanığa tebligat yapılamadığı, tüm aramalara rağmen açık adresinin de tespit edilemediği anlaşıldığından, Mahkememiz gerekçeli kararının 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 28. maddesi gereğince yerel bir gazetede ve tirajı Türkiye geneli 50.000 altı olan bir gazetede İLANEN TEBLİĞİNE, İş bu ilan metninin yayınlandığı tarihten itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağına, Mahkememiz gerekçeli kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde mahkememize yapılacak yazılı veya sözlü başvuru veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer Ağır Ceza Mahkemesi, bulunmadığı takdirde Asliye Ceza Mahkemesine yazılı veya sözlü başvuru ile CMK’nın 272273 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yoluna başvurulabileceğine, ilan giderlerinin adı geçen sanıktan tahsil edileceğine karar verilmiş olup, İLAN OLUNUR. 17/06/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1174448) T.C. MALATYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN GAİPLİK İLANI Sayı: 2020/118 Esas Dava konusu; Malatya ili Battalgazi (eski merkez) ilçesi, Şifa Mahallesi 150 Ada, 2 Parsel sayılı taşınmazın tapu maliklerinden Abdullah kızı Hatice, Cumali kızı Elif, Makbule, Şefika, Bekir, Zehra, Nazife ve İsmail oğlu Gerçek’in, açık kimliği ve adresi bulanamadığından, taşınmazın izalei şüyu satışı sonucunda kişilere düşen bedelin mevzuat hükümleri gereği banka hesabında kayyım tarafından yönetildiği, kayyım tarafından yönetilen adı geçen ilgililere kayyım olarak Malatya Defterdarının atandığı, kayyım tarafından kişilere düşen bedelin mevzuat hükümleri gereği banka hesaplarında kayyım tayin kararından bugüne kadar 10 yıllık yönetim süresi dolduğundan ve aradan geçen süreye rağmen tapuda malik olarak görünen şahısların açık kimlik bilgileri ve adresleri tespit edilemediğinden ve bu süre içerisinde hiçbir hak sahibi ortaya çıkmadığından, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 588.maddesi uyarınca tapuda malik olarak görünen kişilerin gaipliğine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkememizce T.M.K’nun 33/23. maddeleri gereğince duyuru yapılmasına karar verilmiştir.Yukarıda ismi yazılı bulunan taşınmaz malikleri hakkında bilgisi olanların duyuru tarihinden itibaren 6 Ay içerisinde Mahkememizin 2020/118 Esas sayılı dosyasına başvurmaları ilanen duyurulur. 11/06/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1174860)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear