25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 5 18 HAZİRAN 2020 PERŞEMBE İYİ Parti lideri Akşener, FETÖAKP işbirliğini itiraf eden Ayvalı’nın sözlerini hatırlattı: Vatanseverleri FETÖ’ye bile bile mi kırdırdınız? İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugüne kadarki parti grup toplantılarında kürsüyü ilk kez bir esnafa bıraktı. Akşener’in konuşmasını canlı veren Meclis TV, Ankara Kahveciler Esnaf Odası Başkanı İsa Güven konuşurken yayını kesti. Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da “sahte sosyal medya hesapları” nedeniyle “Türkiye, parayla sanal şakşakçı tutacak kadar korkak bir liderliği hak etmiyor” dedi. Akşener şunları söyledi: n Kirli elinizi kadınların üzerinden çekin: (Başak Demirtaş’a saldırı) Ahlaki bozulmanın tezahürlerinden biri olan, bugün devleti yönetenlerin, çeyrek asırdır bir türlü kurtulamadığı, “kadın üzerinden siyaset yapma” hastalığı, en pespaye, en alçakça ve en haysiyetsiz şekilde maalesef toplumumuza da yansıyor. Bunun son örneğini, bu seviyesizliği takip etmeyi meziyet sanan bir kendini bilmezin, sosyal medyadan Başak Demirtaş’ı hedef alan ahlaksızlığında gördük. Bu ahlaksızlık, işine geldi mi kadının iffetinden dem vurup icap ettiğinde, kadınlarımıza yönelik her tür alçaklığa yol veren, bir çürümüş zihniyetin ürünüdür. Çirkin dilinizi de, kirli ellerinizi de, kadın Meral Akşener ların üzerinden çekin artık. n Sanal şakşakçı: (Twitter’ın 7 bin 340 hesabı kapatması): Ne işe yarıyor bu trol hesaplar? Birinci görevleri, Sayın Erdoğan’ı övmek. İkinci görevleri de bizlere sövmek. Türkiye, parayla sanal şakşakçı tutacak kadar korkak bir liderliği hak etmiyor. Türkiye, demokrasi fukarası Rusya ve Çin’le birlikte anılmayı hak etmiyor. Türkiye, bir kabile devleti muamelesi görmeyi, hak etmiyor. Türk milleti, böylesine çapsız bir siyaseti hak etmiyor. Bu arkadaşlar, bırakın utanmayı, bir de Saray bürokratlarına açıklama yaptırıyorlar. Sen gitmişsin, parayı bastırıp insan istihdam edip sahte isimlerle, sahte hesaplar açtır İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu. mışsın; sonra o hesaplar üzerinden millete yalan söyletip kara propaganda yaptırmışsın, insanlara her türlü hakareti ettirmişsin, üstüne bir de yakalanmışsın. Şimdi de geçmiş, yavuz hırsız misali bu ahlaksızlığı savunuyorsun. Ayıptır, ayıp. n Sandığı beklemeyin, hesap sorun: Sayın Erdoğan, sanal âlemde yaydığın yalanları artık kimse yutmuyor. Senin trollerin sanal ama 3600 ek gösterge bekleyenler, EYT’liler gerçek. Damadının ekonomi programları sanal ama mutfaktaki yangın gerçek. TÜİK’in rakamları sanal ama atanamayan öğretmenler gerçek. Aziz milletim, bu sahtekarlığın hesabını sorun. Sandığı bekleme yin. Telefonu açın, parti merkezlerine “Siz niye sahtekârlık yapıyorsunuz” diye hesap sorun. Sorun ki belki utanır, temiz siyasete mecbur kalırlar. n İftirayı ortadan kaldırmaz: AK Parti’nin medya ve tanıtımdan sorumlu başkan yardımcısı, canlı yayında, 18 yıllık AK Parti iktidarına ışık tutan bir itirafta bulundu: “FETÖ’cülerle kol kola girdik, çünkü kadrolarımız yoktu. Biz de FETÖ’cülerleKemalistleri birbirine kırdırmak suretiyle yol aldık.” İstifa etmesi, görevden alınması, bu kirli itirafı ortadan kaldırmaz. Sayın Erdoğan, Ergenekon ve Balyoz yargılamalarında suçsuz yere yatan insanlarımız, özellikle mi FETÖ’cülere kırdırıldı? Onca askersivil vatanseverimiz, hiçbir suçları yokken özellikle mi FETÖ’cülere kırdırıldı? Onuru için silahını ateşleyen Yarbay Ali Tatar gibi, Kaşif Kozinoğlu gibi kıymetlerimiz, özellikle mi FETÖ’cülere kırdırıldı? İktidar hesaplarınızı, vatanını milletini seven insanları, teröristlere kırdırmak üzerine mi yaptınız? Tek adam sistemini kurma planlarınızı, Atatürk’ü, Cumhuriyetimizi seven insanları, hainlere kırdırmak üzerine mi inşa ettiniz? l ANKARA/Cumhuriyet CHP’li Özkoç, hükümeti ‘Şehidin, gazinin parasını yediniz’ sözleriyle eleştirdi ‘Gazileri coplarla dövdürdüler’ CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, TBMM’de basın kapısı önünde yaptığı açıklamada, iktidarın salgınla mücadelede normalleşme kararını erken aldığına işaret etti. Özkoç, “Bu karardan itibaren vaka sayısı tam 2 kat artmıştır. 800’lü rakamlardan 1450’li rakamlara geldi” dedi. Bütün ülkelerin salgına karşı sosyal devlet sorumluluğu kapsamında vatandaşlarıyla kendi hazinelerindeki birikimleri paylaştığını anlatan Özkoç, “AKP bırakın Hazine’deki parayı, işsizlik fonunu, deprem paralarını, 15 Temmuz şehitleri için toplanan paraya dahi göz dikme cüretini gösterebilmiştir. Bunun ahlakla anlatılabilir tarafı yoktur. Bunu yapanların Allah’tan korkusu yoktur” dedi. ‘Timsah gözyaşları’ Özkoç, şöyle devam etti: “Telefonun arkasına geçip de ‘Darbe yapılıyor. Geçin tankların önüne’ diyen kişi daha sonra korumaları ve uçaklarıyla yok olacak. Ama vatanına, milletine bağlı insanlar sokağa çıkacaklar, CHP milletvekilleri TBMM’ye akın edecekler. Orada insanlar hayatlarını kaybedecek. Timsah gözyaşlarıyla ‘Size minnettarız’ diyeceksiniz. Sonra toplanan paralara da el koyacaksınız. Yediniz şehit paralarını. Yediniz gazilerin parasını. Gaziler ve şehit yakınları seslerini duyurmak istediler. İçişleri Bakanı onları coplarla dövdürdü. Bu anlayışı kesinlikle kınıyoruz. Bunun dinimizle bir alakası yok. Gözü dönmüş, Hazine’yi sıfırlamış iktidar nereye saldıracağını bilmiyor.” l ANKARA/Cumhuriyet CHP VE STK’LERDEN MUSTAFA NECATI KÜLTÜR EVI’NIN ADININ DEĞIŞTIRILMESINE TEPKI: Amaç devrimleri tasfiye etmek CHP ve 9 sivil toplum kuruluşunun ortak yaptığı basın açıklamasında, Cumhuriyetin ilk Milli Eğitim bakanlarından Mustafa Necati’ye ait tarihi eve şeriat çağrıları yapan Nuri Pakdil’in adının verilmesine tepki gösterildi. Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği temsilcileri ise dün sabah erken saatlerde 1200 kişinin imzasını taşıyan dilekçeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ileterek yapılan değişikliğin geri alınmasını istedi. CHP, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Eğitimciler Derneği (EĞİTDER), Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EĞİTİM SEN), Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (EĞİTİM İŞ), Emekli Öğretmenler Derneği Öğrenci Velileri Derneği (ÖVDER), Öğrenci Ve liler Derneği (VELİDER), Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖBDER) ve Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) temsilcileri, Mustafa Necati’ye ait tarihi evin önünde toplanarak, şeriat çağrıları yapan Nuri Pakdil’in adının eve verilmesine ortak açıklamayla tepki gösterdi. Mustafa Necati’nin Kurtuluş Savaşı ve sonrasında yaptığı hizmetlere dikkat çekilen açıklamada, Milli Eğitim Bakanı olarak da laik eğitimin temellerini attığı vurgulandı. Açıklamada şunlar kaydedildi: “Bu kararı kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu karar, Mustafa Necati’nin manevi mirasına uygun değildir. Karar verilirken önceki protokoller dikkate alınmamıştır ve hukuki dayanaklardan yoksundur. Mustafa Necati evi mutlaka bir kültür ve sanat merkezi olarak kullanılmak isteniyorsa Mustafa Necati adıyla bir kültür evi kurulmalı, Cumhuriyetin ilk yıllarının belgelerinin sergilendiği bir ‘Cumhuriyet Eğitim Müzesi’ oluşturulmalı ama asla ve asla Atatürk’e ‘firavun’ diyen birinin adını taşımamalı. Böyle bir şeyin tasarlanması bile Atatürk’e yapılan büyük bir kadirbilmezlik, aymazlık ve saygısızlık olacaktır.” Ortak açıklamanın ardından konuşan CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya da Mustafa Necati’nin torunlarıyla da konuştuğunu belirterek, “Bu değişikliği asla kabul etmeyeceklerini, hukuksal tüm yollara başvuracaklarını söyledi” dedi. l ANKARA/ Cumhuriyet Ya bu tarafındasın suyun, ya da... Bardağı taşıran damla vardır ya, Hamza Yerlikaya’nın VakıfBank Yönetim Kurulu’na atanması da öyle oldu. Yoksa AK Parti iktidarının 18 yıllık atama geçmişine baktığınızda çok farklı bir durum yok. Liyakat, yani atanılan göreve uygunluk, bilgi birikimi, deneyim ve yetenek aranmıyor ki; hatta davaya bile değil sadece lidere sadakat aranıyor! Öl dese öleceksin. Böyle bir tam biat hali. Dolayısıyla bir banka yönetim kuruluna da güreşçi atanmış, atanır, ne olacak? Reis istemiş atamış, bize mi soracak? Ama işte o damla bardağı taşırdı! Demek son damlaymış! Sokaklar doktora yapmış genç işsizlerle dolu. Kapıcılık olsa yapacağım diye ağlıyor umutsuzca o gençler! Atanamayan öğretmenler intihar ediyor, bekçi oluyor, pazarda limon satıyor, yeter ki işsiz kalmasın, ama Hamza Yerlikaya, güreşteki başarılarından ötürü önce milletvekili yapılıyor, sonra Spor Bakanı Yardımcısı yapılıyor; sonra Cumhurbaşkanı’na danışman yapılıyor; ama en son Vakıflar Bankası’na yönetim kurulu üyesi yapılınca kıyamet kopuyor! Muhtemelen çok para alıyor da, ben ne aldığında değilim, kimlere ne paralar dağıtılıyor. Benim anlamadığım, hani birini sever kollarsın, bir makam verirsin, iki değil, üç değil, dördüncüyü de verdiğin zaman acaba neden diye merak ediyorum? Herkesten saklanan bir bildiği mi var? Gizli kapaklı bir işe mi yarıyor? Hamza’ya neden gebe kalınıyor? Sosyal medya hesaplarına bakıyorum. 23 bin tweet atmış, galiba 20 bini RTE’nin söyledikleri. E bunu İletişim Başkanlığı da yapıyor, Fahrettin’in işi bu, Hamza’nın değil. Gerisi, iyi bayramlar, Allah rahmet eylesin, geçmiş olsun gibi mesajlar! Tamam siyasi ve felsefi analizler beklemiyorum elbet de sıfır, hiçbir şey yok! Ama durun tahmin edeyim: İş Bankası’na çökerlerse Hamza’yı oraya genel müdür yapacaklar, şimdiden hazırlıyorlar! Peşrev turları! Bize kurşunlar... Hamza’ya, RTÜK Başkanı’na, seçilmemiş eski AKP milletvekilliklerine dağıtılan arpalıklar, malum müteahhitlere adrese teslim verilen ihaleler ve tabii o ihalelerden alınan payların daha küçüklere üleştirilmesi sistemine dayanan bir düzen kuruldu. En yakınlar en büyük parsayı toplarken sondakilere birer kemik kalıyor, o bile yüzde 35’lik bir kitleyi konsolide edebiliyor. Ama Hazine boşaldı. Satılacak kamu malı kalmadı. Sonunda işçinin kıdem tazminatına göz diktiler! Ha bir de toplanan yardım paraları. En son korona yüzünden para toplamaya kalktığın da niye kimse vermedi? Çünkü o paralar yerine ulaşmıyor. Bakınız son örnekleri 15 Temmuz gazileri. Artık günahları boynuna, hangisi gerçekten tankın egzosuna fanilasını sokmuştu, hangisi dama çıkıp sapanla helikopter düşürmüştü, beyan üzerine verilen maaşlar devam. Ama bunlara verilmek üzere toplanan paralar verilmedi. Tıpkı BJK stadının orada suikasta kurban giden polisler için toplanan paraların verilmediği gibi. Kendi yaşadıklarımdan da örnek vereceğim: Babam Kore şehidi malum. Şehit olduğunda emeklilik hakkı gelmemişti ki deyip yıllarca üç kuruş yüzbaşı maaşı ödediler anneme, şehit maaşı değil. Cenaze parası istemiş, naaşı Kuzey Kore’de kalmıştı, Genelkurmay’dan “Sanki cenazesini mi kaldırdın?” veciz yanıtı gelmiş. G.Kore, şehit ve gazilere verilmek üzere devlete yüklü bir miktar hibe yaptı, bir kuruşunu görmedik! Ama ne gördük? Özellikle ben? YÖK kararıyla yardımcı doçent doktor olarak çalıştığım üniversiteden çıkarılan ilk 8 kişiden biriyim. En son 20 yıl çalıştığım Posta gazetesinden Demirörenler’e satıldıktan sonra 20 yıllık tazminatıma el konularak işten çıkarıldım. Mahkemede sürünüyoruz, bakalım ne zaman biter? Devletin şefkatli elini görmedim ama her zaman bir tokadını, çimdiğini yedim. Annem rahmetli olunca ablamla bana bir daire miras kalmıştı, kiradaydı. Vefat ettiği ilk yıl, kira geliri beyannamesi vermeyi atlamışız. Sonraki yıllar ortak beyanname de verilmiş, vergisi de ödenmiş. Ama iki gündür neyle uğraşıyorum? 2016’daki o unutulan beyanname ve vergisiyle! 2020’de akıllarına geliyor, sabah bir telefon edip çağırıyorlar vergi dairesine, üç saat sonra yatırılıyor para. Olmuyor, kabul edilmiyor! Üstelik de ortak mal, ortak hesap ama kimsenin kardeşimden para istediği yok, ben soruşturuluyorum, benden para isteniyor, bana ceza kesiliyor! Meseleyi anlamak için üsteliyorum, o da suçlu değil mi? “Banka sizin adınızı bildirdi”. Ama banka hesabımız ortak! Sonraki bütün vergileri ödemişiz, kötü niyet yok. Ama soyadım Ağaoğlu değil ki milyar dolarlık vergilerim silinsin. İnandığını, doğruyu yazar, onurunla, vicdanınla çalışırsan, işten de atarlar, tazminatına da el koyarlar, bir küçük unutkanlıktan ceza da yazarlar. Yılmaz Özdil’le de uğraşıyorlar, Fatih Portakal’la da, İsmail Küçükkaya’ya da itibar yıpratması yapıyorlar. Kusura bakmasınlar ama Hamza Yerlikaya’dan daha itibarlıyız! Asıl canları yakılanlar, Müyesser, Barışlar, Murat, Hülya, bize yapılan hiçbir şey, ama yeri geldi, yazmak istedim! Kılıçdaroğlu: İngilizin bildiğini biz bilmiyoruz CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün Karar TV’de yayımlanan “Liderler Ekonomi Konuşuyor” programına katılarak gazeteciler Taha Akyol, Elif Çakır ve İbrahim Kahveci’nin sorularını yanıtladı. İktidarı ekonomide şeffaf olmamakla eleştiren Kı lıçdaroğlu, şunları söyledi: “Havaalanının kaça yapıldığını bilmiyorum ama parasını ödüyorum. Şehir hastaneleriyle ilgili bilgiyi İngiltere’deki yabancı bir danışmanlık firmasının internet sitesinden çıkardık. İngilizlerin bildiğini biz bilmiyoruz.” l İç Politika ACI KAYBIMIZ Vakfımızın Kurucusu, Başkan Vekilimiz 68 Kuşağının Devrimci Ateşi Deniz Gezmiş’in Küçük Kardeşi HAMDİ GEZMİŞ 17 Haziran 2020 tarihinde vefat etmiştir. Seni hiçbir zaman unutmayacağız. Yaşattığın değerlerle birlikte seni daima sevgi ve özlemle anacağız. Ruhun Şad Olsun… Not: Merhumun cenazesi 18 Haziran 2020 tarihinde öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilecektir. Pandemi Covid19 sağlık önlemleri nedeniyle cenaze töreni aile arasında yapılacaktır. Anlayışınız ve göstermiş olduğunuz duyarlılık için teşekkür ederiz. Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin Deniz Gezmiş Bağımsızlık ve Özgürlük Vakfı’na (IBAN: TR24 0006 2000 3430 0006 2965 90) bağışta bulunmaları rica olunur. ACI KAYBIMIZ Merhume Mukaddes, Merhum Cemil Gezmiş’in oğlu, Bora ve Deniz Gezmiş’in küçük kardeşi, Aynur Gezmiş’in biricik sevdiceği, eşi, Damla ve Can Gezmiş’in sevgili babaları, Deniz Ali’nin biricik dedesi, Nural Gezmiş’in kayınbiraderi, Tayfun ve Fulya Gezmiş’in değerli amcaları HAMDİ GEZMİŞ 17 Haziran 2020 tarihinde vefat etmiştir. Seni hep rahmet ve sevgi ile anacağız. Aydınlıklar içinde huzurla uyu. Ruhun Şad Olsun… GEZMİŞ AİLESİ Not: Merhumun cenazesi 18 Haziran 2020 tarihinde öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilecektir. Pandemi Covid19 sağlık önlemleri nedeniyle cenaze töreni aile arasında yapılacaktır. Anlayışınız ve göstermiş olduğunuz duyarlılık için teşekkür ederiz. Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin Deniz Gezmiş Bağımsızlık ve Özgürlük Vakfı’na bağışta bulunmaları rica olunur.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear