18 Haziran 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER/YORUM TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN 11 12 MAYIS 2020 SALI AKP iktidarının uzun kalmasının ‘sırrı...’ A KP’nin 2002’den bugüne kadar, çok uzun süre iktidarda kalmasının siyasal, ekonomik, dini, kültürel “iç ve dış nedenleri” bunu sağlamıştır. İç ve dış dinamikler örtüştüler. İlk iktidar yıllarında başbakan danışmanı bulunan Yalçın Akdoğan, “200 yıldır bizim taleplerimiz ve Batı’nın talepleri ilk defa örtüştüler” demişti. Bu köşede o zaman da yazmıştım. Uzun iktidarın nedenleri şunlardır: 1 Ilımlı İslam ve “yeni Türkiye” formülleri ABD’nin stratejik kurum ve kişileri (Paul Henze ve G. Fuller), BOP kapsamında 1990’ların başında devreye sokuldu. Amerika karşıtı Erbakan 28 Şubat’ta tasfiye ettirildi, “uyumlu İslamcıların” yolu açıldı. Zaten 12 Eylül sürecinden başlayarak demokratik sivil toplum örgütlerinin ve sendikaların önü çoktan kesilmişti. AKP ABD’den büyük destek aldı ve iktidara geldi. 2 Türkiye’deki “Batılı” değil “Batıcı” eğilimindeki çevreler ve neoliberaller AKP iktidarına destek verdiler. Büyük sermaye çevreleri de (ABD’nin dümen suyunda oldukları için) yeni İslamcılara, kerhen de olsa destek verdiler. Bu olayları bire bir yaşadım. 3 CHP’nin muhalefet görevini yaparken, “demokratik sivil toplumsal örgütlenmeler ile bütünleşememesi”, buna karşılık AKP’nin İslamcı örgütlerden yararlanması, AKP lehine durumu değiştirdi. 4 Türkiye’de “ikbal arayan” tutucu ve gerici çevreler, köy ağaları ve tarikatlar, “AKP şemsiyesi altında büyüyeceklerini görerek” yeni siyasal İslamcı iktidara destek verdiler ve “kader ortakları” konumuna geldiler. Gülen cemaati çok etkili oldu. 5 AKP iktidarının 2004’ten başlayarak Cumhuriyet döneminin kamu şirketlerini “özel sektöre ve yabancı tekellere satması” AKP’ye çifte yarar sağladı: AKP sağladığı özelleştirme kaynaklarını kendisini destekleyecek şirketlere yönlendirerek “onlar açısından bir beka ortamı yarattı”. AKP oldukça biz de varız diyen kimi iç ve dış sermaye çevreleri iktidara destek vermeye başladılar. 2007’den itibaren hızlanan bu süreç yavaş yavaş, “partidevlet bütünleşmesini” ortaya çıkarmaya başladı. Gülen cemaatinin 2016’ya kadar olan etkinlikleri, bu süreci var gücüyle besledi. Özelleştirmeler ve yabancılaştırmalar, ekonomik kaynakların tamamen parti kontrolü altına alınması ve istenildiği gibi “paylaştırılması” yanında, yabancı tekeller ve BOP’u yürüten devletler bakımından da AKP’ye desteği artırdı. 6 Eğitimin yavaş yavaş Cumhuriyet değerlerinden ve laiklikten uzaklaştırılarak siyasal İslamcı çizgiye çekilmesi, AKP iktidarına siyasi, iktisadi, kültürel ve dini desteğin, fiilen genişlemesine ortam hazırladı. Hatta imam hatipli yeni bir nesil yetişti. 2002’de doğanlar bugün 18 yaşına geldi. 7 AKP bu uzun iktidarı döneminde, “kendi sermayedarı yanında kendi elitini de yarattı.” Yüksek gelir sahibi AKP mensuplarının çocukları Mısır’a, İran’a, Pakistan’a okumaya gitmiyorlar. ABD’ye, İngiltere’ye, Almanya’ya, Fransa’ya gittiler. Bu boyutu ile biraz da “Körfez ülkelerine” benzemeye başladık. Gelir bölüşümünün iyice bozulması, bu süreci hızlandırdı. 8 AKP döneminde gelir bölüşümü bozulduğu için yoksul kesim hızla büyüdü. AKP bu yoksul kesime “kaynak transferini”, “kendisine bağlamak” için kullandı. 9 ABD ve FETÖ’nün Ergenekon ve Balyoz darbelerinden sonra 2009’dan itibaren yürümekte olan süreç, “partidevlet bütünleşmesini” sağlamlaştırdı. Arkasından 15 Temmuz 2016 sonrasında, yeni fırsatlarla, Bahçeli’nin de inanılmaz desteği ile getirilen tek adam rejimi işi bitirdi. Operasyon tamamlandı. Buraya kadar “uzun iktidarı ayakta tutan” önemli gördüğüm faktörleri sıraladım. Ancak geldiğimiz noktada, “AKP’yi iktidara taşıyan iç ve dış faktörler çok büyük oranda değiştiler. Ekonomiden siyasete, yaşam tarzından özgürlüklere bütün faktörler AKP aleyhine çalışmaya başladı.” 2002’den bugüne, “AKP iktidarı açısından yaşanan olumlu öğeler artık bugün çalışamaz hale gelmiştir.” AKP içindeki parçalanma ve korkuların da esas nedeni budur. Siyasal İslam ve tek adam rejimi, “büyük ekonomik krizden özgürlüklerin ortadan kalkmasına, her alanda ülkenin gerilemesine yol açmıştır”. AKP’nin büyük şehirlerdeki son yerel seçimleri kaybetmesi bunun göstergesidir. Kaçınılmaz sonu ertelemek için çıtanın sürekli yükseltilmesinin nedeni budur. Aynen 80’li yıllardan beri anlatmaya çalıştığım “sürdürülebilir üstünlükler kuramında” olduğu gibi: statükoyu korumak için, çıtayı sürekli yükseltmek gerekiyor. Barolar, Halk TV, TELE1 üzerindeki operasyonlar bunun kaçınılmaz sonuçlarıdır... Nereye kadar... 12 MAYIS 2020 SAYI: 34551 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 03:57 05:42 13:05 17:00 20:19 21:56 Ankara 03:47 05:29 12:50 16:43 20:01 21:35 İzmir 04:18 05:56 13:13 17:03 20:20 21:51 A BD Başkanı Donald Trump’ın gözü aydın! TC’nin AKP Reisi Umumisi, Reisi Cumhuru, Veziri Azamı Recep Tayyip Er doğan iktidara geldiğinden bu yana TL dolar karşısında 1.39 TL iken 7.24 TL oldu! Yalnızca, bu yılın başından bu yana TL, dolara karşı yüzde 21 değer kaybetti! HHH Erdoğan iktidara geldiğinde TL’den sıfırlar atıl mamıştı. Atıldıktan sonra yıllarca, hâlâ gösteri yaparcasına “katrilyon, trilyon” diyordu! İktidarı boyunca ve büyük iktisatçı Damat Pa şasının da yardımıyla doların tırmanışına göz atalım… Türk Lirası’nda mart ayından itibaren yakla şık yüzde 14 değer kaybı var… Kamu bankala rının döviz satışlarını ger çekleştirmesi ve bu duru 2003: 1.39 TL mun uzun süre sürdürü 2004: 1.34 TL lemeyeceğine ilişkin kay 2005: 1.34 TL gılar da kurdaki yükselişin 2006: 1.40 TL nedenlerinden biri… 2007: 1.16 TL Uzmanların yorumu 2008: 1.51 TL şöyle: “170 milyar dolarlık 2009: 1.50 TL kısa vadeli dış borcun fi 2010: 1.54 TL nansmanı için oluşan dö 2011: 1.77 TL 2012: 1.75 TL 2013: 2.14 TL 2014: 2.33 TL 2015: 2.92 TL 2016: 3.52 TL 2017: 3.78 TL 2018: 6.64 TL 2019: 6.25 TL 2020: 7.24 TL viz ihtiyacının bu yaz yurtdışı turizminin de olumsuz etkilenecek olması nedeniyle kurda yukarı yönlü baskı yarattığı söylenebilir.” Almanya’nın Sesi’nin Türkçe yayınına konuşan uzmanlar, “Ekonomi yönetimi (yani Damat Paşa!) yakın zamanda Ekonomi nereye kayıyor? Türkiye’nin kaynak ihtiyacını karşılayacak bir for mülü hayata geçirmezse, Türk Lirası’ndaki değer kaybı devam edecek!” dediler… HHH Bir başka uyarı da şöyle: “Ticari krediler, bir kenara bırakılırsa ma yıs ayında 9.5 milyar dolar ve haziran ayında 8.1 milyar dolarlık dış borcun vadesi doluyor. Bu iki ay, 2020 içinde en yüksek borç ödeme dönemi olacak!” HHH Damat Paşa, bir “swap”tir, tutturdu... Reisi Umumisi Bilmeyen de, anası nın İngiliz ya da Amerikalı olduğunu sanır! Me ğerse Damat Paşa “swap” ile “takas” demek is tiyormuş! HHH Ekonomiyi çok iyi izleyen İngiliz Reuters haber ajansı “Mart ayının ortasından bu yana 5 milyar dolar ile rekor düzeyde devlet tahvili satın aldığını, aynı zamanda Merkez Bankası’nın kurun 7 seviyesinin üzerine çıkmaması için nisan ayının ortasından beri ‘swap (takas)’ yöntemiyle ve kamu bankaları aracılığıyla yabancı para rezervlerini erittiğini” öne sürdü! HHH Merkez Bankası’nın perşembe günü açıkladığı haftalık “Para ve Banka İstatistiklerine” göre bankanın brüt döviz rezervleri önceki hafta 1.3 milyar dolar düşerek 52.7 milyar dolara indi. Toplam rezervleri ise 1 milyar 464 milyon dolar azalarak 86 milyar 447 milyon dolara geriledi. HHH Uluslararası Para Fonu (IMF) aralık ayında Türkiye için 2020’de yüzde 3 büyüme öngörmüştü… Geçen ay (IMF) geri vitese takarak, bu oranı Türkiye için yüzde 5 gerileme olarak tahmin edildiğini açıkladı. HHH İthalat artıyor, ihracat azalıyor, turizm geliri tehlikede, dolayısıyla dış açık artıyor. Damat Paşanın işinden daha çok Türk halkının durumu güçleşecek… Memurdan yeni Zamlaradikkat çeken kamu çalışanlarından, sözleşme talebi hükümete masaya oturalım çağrısı MUSTAFA ÇAKIR Salgınla birlikte artan fiyatlar, memur sözleşmesini yeniden gündeme getirdi. Birleşik Kamuİş Konfederasyonu, sözleşmenin tüm tarafların katılımı ile yenilenmesini istedi. Türkiye KamuSen bayramda ikramiye talep etti. Hakem Kurulu’nun kararı ile memur ve memur emeklilerine bu yıl için yüzde 4+4, gelecek yıl için de yüzde 3+3 zam yapıldı. Birleşik Kamuİş Genel Başkanı Mehmet Balık, “Şu anda ciddi hak kaybı var. Gerçek enflasyon çoktan zam oranlarını aşmış durumda. Sözleşmenin yeniden yapılmasını ve tüm tarafların masada olmasını istiyoruz. Yetkili konfederasyon olduğu için sadece MemurSen’in imza yetkisinin olduğu sözleşme kabul edilemez. Tüm memur konfederasyonları masada olmalı” dedi. Sağlık çalı şanlarının mesai ücretlerinin artırılmasını ve ek ücret verilmesini talep eden Balık, tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmesini isterken, “3600 ek gösterge memur emeklisinin maaşında 500600 lira arasında artış yapacak. Çok önemli. Emekli ikramiyeleri de artacak” diye konuştu. memurlar ortalama 220 lira zam almışlardı ama nisan ayına gelindiğinde masrafları tam 468 lira arttı. Mayıs ve haziranda daha da artacak. Özellikle bayram ikramiyesi konusunda gösterilecek irade virüsün doğuracağı sosyal ve ekonomik sorunların çözümü için önemli bir aşama olacaktır” dedi. Kahveci: İkramiye verin Türkiye KamuSen Genel Başkanı Önder Kahveci ise işsiz kalmış, gelirinin bir bölümünü kaybetmiş milyonlarca çalışan olduğuna işaret ederek “Bu esnada masrafların ve yaşam maliyetlerinin de yükselmesi yaşadığımız travmayı bir kat daha artırıyor” dedi. Yurttaşlara yapılan desteklerin artırılması, özellikle kamuda bayram ikramiyesi alamayan tek kesim olan memurlara da bayram ikramiyesi verilmesinin piyasaları canlandıracağını kaydeden Kahveci, “Ocakta Eksert: Maaşlar eridi Türk BüroSen Genel Başkanı Osman Eksert de, gıda fiyatlarının sadece 4 ayda yüzde 11.32, sağlık giderlerinin de yüzde 8.6 zamlandığını belirterek maaşların ortalama aylık yüzde 6.5 eridiğini vurguladı. Eksert, kamuda bayram ikramiyesi almayan tek kesimin memur ve sözleşmeli personel olduğunu, kamu çalışanlarının bayram ikramiyesi ile ödüllendirilmelerini, yüzde 7’lere dayanan dört aylık kayıpların bu yolla telafi edilmesini istedi. l ANKARA 1999 depreminde Avcılar’da yan yatan bina uyuşmazlık nedeniyle yıkılamıyor Çökmesi mi bekleniyor! KÜBRA KÖKLÜ likleri arasında yaşa nan sıkıntılar ve sü Avcılar’da 1999 Marmara depre ren davalar nedeniyle yıkamıyoruz” dedi. mi sonrası 2530 san İstanbul Avcılar’da tim kadar yanındaki uzun zamandır ya binanın üzerine eğri na yatık şekilde du len Bahar Apartmanı, ran 40 yıllık bina, Si geçen yıl yaşanan Si livri’deki depremin ar livri depreminde ağır dından belediye ekip hasar alınca belediye leri tarafından tahli ekipleri tarafından mü ye edilerek mühürlen hürlendi. Bahar Apart di. Yanındaki binaya manı, kentsel dönüşü daha da yaklaşan ve me başvuru konusun 40 yıllık binada, maliklerin an ağır hasar alan Bahar da anlaşamayan dai laşmazlığı 20 yıldır sürüyor. Apartmanı için mü re sahiplerinin birbirle hürlenmesinin üzerin rini dava etmesi nedeniyle 8 aydır yı den 8 ay geçmesine karşın yıkım ka kılamıyor. Bir mahalle sakini “Felake rarı alınmadı. Bahar Apartmanı’nın te yol açmadan yıkılmasını istiyoruz” yan yattığı binada insanlar yaşama ifadelerini kullanırken Avcılar Beledi ya devam ederken, etrafta hiçbir ön ye Başkanı Turhan Hançerli, “Kat ma lemin alınmadığı da gözlemlendi. Ola ya ilişkin Cumhuriyet’e konuşan bir yurttaş, “Binanın yıkılmamasının tek nedeni bina sakinlerinin aralarında çıkan anlaşmazlıktır. O yüzden de belediye ekipleri binayı yıkamıyor. Bu bina benim evimin olduğu yöne doğru eğildi. Tehlikede olan benim” diye konuştu. Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ise binanın neden yıkılmadığına ilişkin “Maalesef mühürlenen, yıkılması gereken bazı binalarımızda kat malikleri arasında yaşanan sıkıntılar nedeniyle yıkım işlemi gerçekleştiremiyoruz. Bu da o örneklerinden birisi. Avcılar’da kentsel yenileme kapsamında güçlü ve dirençli yapılarımızı yapmaya başladık. Birçok yerde yıkımlar gerçekleştiriyoruz. Ama mühürlenen bazı binalarımızda anlaşmazlık çıkıyor. Bir kişinin dahi yıkıma karşı çıkması bu yıkımları engelliyor” açıklamasını yaptı. l İSTANBUL BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 78 9 1/ Küçük hamur parçalarının yağda kızartıldıktan sonra şerbete atılmasıyla yapılan bir 1 2 SERENAT H OPERA UL A tatlı. 2/ Büyük ve süslü ba 3 P E Y R İ T İ M lıkçı kayığı. 3/ Şarkı, türkü... 4 R H A T M İ İ Kiraya verilerek gelir getiren 5 A Y A N R İ D 1 1 2 3 4 ev, dükkân gibi mülk. 4/ Üze 6 rine yazı yazılan tabaklanmış 7 ceylan derisi... Parola... Akım şiddeti birimi kiloamperin kısa yazılışı. 5/ Başı su altında tu 8 9 N A N EMO L L A OM L A Z A B AT E L ŞUA EKE TREND 5 6 7 tarak yüzmeyi sağlayan soluk alma borusu. 6/ Aydın’ın Sultanhisar ilçesine bağlı bir belde... Kuşbaşı doğranmış et. 7/ İlgi eki... Bir nota... 106 kâğıtla oynanan ve “amerikano” da denen iskambil oyunu. 8/ Köpek ve ineklere yedirilmek için un ve kepekle hazırlanan yiyecek... Katolik mezhebinde kendini dine adayan ve manastırda yaşayan kadın. 9/ Yılda birkaç kez ürün veren limon cinsi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 8 1/ Araç ve gereçlere takılan disk biçiminde nesne. 2/ 9 Hiçbir üretici çalışmada bu lunmadan, yalnızca mülkünün ge liriyle yaşayan kimse. 3/ Eski dilde su... Bir burç adı... “ her şeydir / Sil beni” (İlhan Berk). 4/ Muğla’nın bir ilçesi... Bir tür otomobil yarışı. 5/ Zamanı kullanmada çok dikkatli olan. 6/ Birkaç Müslüman bir ara 23 4 5 6789 da namaz kılmak istediklerinde, içlerinden birinin öne geçerek namaz kılanlara önderlik etmesi... Tavlada “üç” sayısı. 7/ Uçurum... Şekerli bir içki. 8/ Yanağın alt kısmı... Batı Karadeniz Bölgesi’nde, “ulusal park” kapsamına alınmış bir dağ. 9/ Tembellik. KURULUŞUNUN 152. YILI Danıştay’dan Anıtkabir’e ziyaret Danıştay Başkanı Zeki Yiğit ve beraberindeki heyet, Danıştay’ın kuruluşunun 152. yıldönümü dolayısıyla Anıtkabir’i ziyaret etti. Yiğit başkanlığında Aslanlı Yol’dan yürüyerek Atatürk’ün mozolesine çelenk bırakan Yiğit, ardından saygı duruşunda bulundu. Daha sonra Misakı Milli Kulesi’ne geçerek Anıtkabir Özel Defteri’ni imzalayan Yiğit, deftere şunları yazdı: “Bir buçuk asırdır üstlendiği görevini layıkıyla yerine getiren ve Cumhuriyetimizin köklü kurumlarından olan Danıştay, devletimizin ve milletimizin demokrasiye, adalete olan inancı ve bağlılığından güç alarak hedef gösterdiğiniz çağdaş medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma azmi içerisinde çalışmalarına devam etmektedir. Hukuk devleti ilkesinin gerçekleştirilmesi ve adaletin tesisi noktasında, tarafsız ve bağımsız olarak her koşulda hakkın ve hukukun üstünlüğünü esas alarak çalışmakta kararlı olduğumuzu huzurlarınızda tekrar ifade ediyoruz.” Yiğit, 7 Mayıs’ta Danıştay başkanlığına seçilmesi nedeniyle de Anıtkabir Özel Defteri’ne, “Bu onurlu görevi devraldığım andan itibaren kurduğunuz ve bizlere emanet olarak bıraktığınız Cumhuriyet ve onun ilkeleri doğrultusunda hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını temel alan bir anlayışla tarafsız ve bağımsız bir şekilde adaletin gerçekleşmesi için var gücümüzle çalışacağımızdan şüpheniz olmasın” ifadelerini yazdı. l ANKARA/Cumhuriyet ANKARA YHT KAZASI DAVASI Makasçı memurun tutukluluğuna devam Ankara’da 13 Aralık 2018’de yaşanan, 9 kişinin yaşamını yitirdiği, 107 kişinin yaralandığı yüksek hızlı tren (YHT) kazasına ilişkin davada tek tutuklu sanık olan tren teşkil memuru (makasçı) Osman Yıldırım’ın tutukluluğunun devamına karar verildi. Kazaya ilişkin davanın görülmesine, Ankara 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Dosyanın tek tutuklu sanığı makasçı Yıldırım, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mesleğini 30 yıl boyunca severek ve gururla yaptığını söyleyen Yıldırım, ilk duruşmada kazaya neden olan hatasını kabul ettiğini belirterek tahliye talep etti. Ara kararı açıklayan mahkeme heyeti, Yıldırım’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. l ANKARA / Cumhuriyet
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear