22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY 5 26 MART 2020 PERŞEMBE Nakliye durdu, sınırlar kapalı, karayolu ulaşımı yapılamıyor, denizyolunda navlunlar arttı İhracatçı zor durumda Virüs salgını nedeniyle ihracatçı şirketler, üretim yapabilseler bile mallarını yurt dışına ya gönderemiyorlar ya da ulaştırmak konusunda büyük sı kıntı çekiyorlar. Cumhuriyet’e konuya ilişkin bilgi veren ihracatçı şirket sahipleri, eğer lojistik olanakları tü müyle durursa, özellik le Avrupa için ihraç ka lemlerinin nakte çevri IŞIK KANSU lemeyeceğini, bunun da büyük bir bunalıma yol açacağını belirterek du rumlarını şöyle özetlediler: “Şu anda Irak, İran, Gürcistan sı nırları kapalı ve bu ülkeler ile bağ lantılı Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan’a karayolu ile gönderim olanağı bulunmamak ta. Oysa, bu ülkelere ciddi anlamda karayolu ile sevkıyat yapardık. İtal ya, İspanya, Portekiz de kapalı. Hiç Cumhuriyet’e bilgi veren ihracatçı şirket sahipleri, eğer lojistik olanakları tümüyle durursa, özellikle Avrupa için ihraç kalemlerinin nakte çevrilemeyeceğini, bunun da büyük bir bunalıma yol açacağını belirtti. bir sevkıyat yapılmıyor karayolu ile. Fransa, devlet desteği açıkladığı için neredeyse tatil gibi ve düşük rölantide yüzde 1015 kapasite ile çalışıyor. Polonya, İsviçre, İskandinav ülkeleri, İngiltere düşük kapasitede. Macaristan gıda üstüne düşük kapasite ile çalışıyor. Şu anda önemli bir pazarımız olan Almanya ile sevkiyatlar sürüyor gibi.” İptaller yaşanıyor Denizyolundan gönderimlerinin Afrika ülkeleri ile sürdüğünü aktaran ihracatçılar, Ortadoğu ülkeleri ile sıkıntı yaşadıklarını anlattılar ve şu bilgileri verdiler: “Uzakdoğu rotalı gemiler, Süveyş Kanalı’nı ge çip Cidde ve bazı diğer limanlara uğrayıp konteynır tahliyelerini yapar, Ortadoğu ülkelerine yapılan ihracat taşımalarını tamamlar; oradan Uzakdoğu limanlarına devam ederlerdi. Şu anda seferlerde iptaller yaşanıyor ve navlunlar arttı. Boş konteynır ve ekipman bulmak da ayrı sorun olarak ortaya çıkmış durumda.” İhracatçılar, havayolu ile aktarım konusunda da belirsizlik yaşadığını şöyle özetlediler: “Havayolu şirketleri uçuşları durduruyor veya belli noktalara doğru uçuşa olanak tanıyor. Hava kargo taşımacılığında, kap adedi, brüt kilo, sandık/koli ölçüleri verilip ilgili havayolu şirketinden onay almadan uçuş yapamıyoruz.” Takip yapılamıyor Bir ihracatçı şirket sahibi, ivedi olduğu için hammaddenin yarısını üretim bandına sokmak adına çok yüksek olan havayolu kargo maliyetini bile üstlenen bir müşterisinin malının, uçuşlar iptal edildiği için aktarma noktasında kaldığını, bu durumun kendilerinin çok büyük sıkıntıya soktuğunu anlattı. Ulaştırma Bakanlığı Karayolu Taşıma Yönetmeliği çerçevesinde uluslararası nakliye organizatörlüğü belgesine sahip bir ihracat şirketi sahibi de, şimdiye değin TIR filosu firmadan TIR’ları alıp gerekli organizasyonu son varışa değin takip ettiklerini ve müşteriye anlık bilgi verdiklerini aktardı ve virüs salgınından sonra bu işlemleri gerçekleştiremediklerini bildirdi. l ANKARA Seyit Torun ve Bülent Kuşçuoğlu’ndan oluşan heyet bakanlar Soylu ve Kurum ile görüştü CHP’den eşgüdüm talebi MAHMUT LICALI CHP heyeti, koronavirüs salgınına karşı belediyeler ile merkezi hükümet arasında yaşanan koordinasyon sıkıntısı nedeniyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşerek çalışmalarda eşgüdüm sağlanması gerektiğini vurgularken Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’dan da belediyelerin bütçelerinde kesinti yapılmaması ve gelirlerinin artırılması talebinde bulundu. CHP genel başkan yardımcıları Seyit Torun ve Bülent Kuşoğlu’ndan oluşan CHP heyeti önceki gün İçişleri Bakanı Soylu; dün de Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum ile bir araya geldi. İçişleri Bakanlığı’nda yapılan görüşmede koronavirüsle mücadele konusunda yerel yönetimlerde alınan tedbirler gündeme geldi. CHP heyeti, Soylu’ya yerel yönetimler ile hem yerel mülki idareler hem de merkezi hükümet ile salgınla mücadele konusunda işbirliği yapılması gerektiğini bildirdi. Sahada yaşanan bazı aksaklıkları ileten CHP heyetinin salgına karşı yerel yönetim ile merkezi yönetimin eşgüdüm içinde hareket etmesi gerektiğini vurguladığı öğrenildi. Görüşmede önümüzdeki ay yapılacak belediye meclis toplantılarının ertelenip ertelenmemesi konusunda da görüş alışverişinde bulunuldu. Buna göre nisan ayında gerçekleştirilecek belediye meclis toplantılarının salgının durumuna göre ertelenebileceği ifade edildi. Ancak belediyelerin salgınla ilgili halka hizmet götürmesi için belediye meclislerinin çalışmasının zorunlu olduğu durumlarda da her türlü önlemin alınması gerektiği ifade edildi. Torun: Aksaklıkları söyledik Torun ve Kuşoğlu dün de Kurum ile bir araya geldi. CHP heyeti insanların salgın nedeniyle evlerinde kalmalarıyla birlikte belediyelerin gelirlerinin azaldığı, ancak belediyelerin vatandaşa olan hizmetlerinin de salgınla birlikte arttığı ifade edildi. CHP heyeti, bu kapsamda belediyelere İller Bankaları aracılığıyla yapılacak ödemelerin bir yıl süreyle hiçbir kesinti yapılmadan gerçekleştirilmesi gerektiğini dile getirdi. CHP heyeti ayrıca bu süre içinde vatandaşlara daha iyi hizmet verilebilmesi için belediyelerin gelirlerini artırıcı ek tedbirlere ihtiyaç duyulduğuna da işaret etti. Torun, salgınla mücadele konusunda yürütülen süreçle ilgili görüş alışverişi yaptıklarını belirterek “Bazı önerilerimizi ilettik. Bazı aksaklıkları söyledik. Yerel yönetimlerle ilgili yapılması gerekenleri paylaştık” dedi. Torun, yerel yönetim ile merkezi yönetimin eşgüdüm içerisinde çalışılması gerektiğini ifade etti. l ANKARA TBMM 100. yıl etkinlikleri ertelendi TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “TBMM’nin 100. yıl açılış yıldönümü etkinliklerinin ertelendiğini duyurdu. Şentop, yaptığı yazılı açıklamada istila ve işgal karşısında milletin yiğitçe direnişinin merkezi ve karargâhı olan TBMM’nin 100. açılış yıldönümü dolayısıyla çok sayıda etkinliğin planlandığını kaydetti. Salgın ile mücadele kapsamında 100. yıl etkinliklerinin takviminde düzenlemeye gidildiğini kaydeden Şentop, “Uluslararası ve ulusal sempozyumlar, konserler, çocuk buluşmaları, konferanslar, tiyatro gösterileri, canlandırmalar, fotoğraf ve resim sergileri gibi etkinlikler, uluslararası camiadan davetlilerin hazır bulunacağı toplantılar, ileri bir tarihe ertelenmiştir. Salgının etkilemediği, belgesel gösterimleri, kitap yayınları ve medya paylaşımları, planlandığı şekilde yürütülecektir” dedi. l ANKARA ÇADIRLAR DEZENFEKTE EDILDI Seyhan Belediyesi Temizlik İşleri ekipleri, ilçe genelindeki kamusal alanlarda gerçekleştirdiği dezenfektasyon çalışmasına tarım işçilerinin kaldığı çadırları da ekledi. Ekipler, ilçenin merkeze uzak yerlerinde çalışan tarım işçilerinin kaldığı çadırlarını dezenfekte etti. Dezenfekte çalışmaları sırasında tarım işçileri, kişisel hijyen ve koronavirüsün bulaşma yolları hakkında bilgilendirildi. Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay, “Halkımızın sağlığı birincil önceliğimizdir. İlçemizde koronavirüs salgınına karşı gerekli tüm önlemleri aldık. Aynı zamanda vatandaşlarımızın farkındalığını artıran çalışmalarımızı da hızlandırdık. İnanıyorum ki tam bir işbirliği ve dayanışma ruhuyla bu tehlikeyi bertaraf edeceğiz. Biz görevimizin başındayız. Halkımızın zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamasını arzu ediyor ve uyarıları dikkate almalarını istiyoruz. Siz evde kalın biz sizin için çalışıyoruz” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Prof. Dr. Murat Akova, ciddi izolasyon önlemleri önerdi Testler halen yetersiz Alkol üretimini bırakmışlar ÖMER DURAN AKP iktidarının Türkiye Şeker AŞ’ye bağlı 14 şeker fabrikasını özelleştirmesiyle birlikte, kolonya üretiminde kullanılan etil alkolün üretilmesini sağlayan şekerpancarı ve mısır yurtdışından ithal edilmeye başlandı. Türkiye’de faaliyet gösteren 33 şeker fabrikası olmasına karşın, sadece 2 şeker fabrikasında etil alkol üretildiği ortaya çıktı. Kırşehir Organize Sanayi Bölgesi’nde yüzde 70 alkol bazlı hijyenik el temizleyicisi üreten ve etil alkol tedariğinde sıkıntı yaşadıklarını belirten Okan Bozdağ, “Alkol kara borsaya düşmüş durumda. 25 gün önce 1 dolara aldığımız alkol etil alkolü 2.5 dolardan, izopropil alkolü ise 4.5 dolardan tedarik ediyoruz. Şekerpancarından üretilen etanolün fiyatı 2.5 dolara çıktığı için mısırdan üretileni tercih ediyoruz” dedi. Etil alkolün hammaddesinin şekerpancarı ve mısır olduğunu belirten Bozdağ, etil alkolün iç pazardan karşılanması ve dışa bağımlı üretimin azalması için şekerpancarı fabrikalarının üretime geçmesi gerektiğini belirtti. Bozdağ, “Ne yazık ki Türkiye’de alkol üretimi durduruldu ve dışarıdan alkol ithal edilmeye başlandı. İlerleyen günlerde koronavirüsü nedeniyle alkole olan talepten dolayı etil alkol fiyatları da dolar bazlı artış gösterecek ve kolonya fiyatları daha da artacak” ifadelerini kullandı. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, gümrük vergisinde indirim uygulanacak ürünler listesine dökme etil alkol de eklendi. Böylece, kolonya ve dezenfektan üretiminde kullanılmak üzere ithal edilen dökme etil alkoldeki yüzde 10 gümrük vergisi kaldırıldı. l ANKARA SİBEL BAHÇETEPE laştırma potansiyeli olan bir grubun da olması olası” dedi. Sağlık Bakanlığı’nın son açık Bu hastalığın yayılmasını önladığı verilere göre ülkemiz lemek için önerilen en önem de koronavirüs vakasının ilk li iki yöntemden birisinin müm tespit edildiği 11 Mart’tan bu kün olduğunca çok sayıda has güne 20 binin üzerinde kişiye ta olan kişilerin test edilerek test yapıldı. Hacettepe Tıp Fa saptanması, bu kişilerin diğer kültesi Enfeksiyon insanlardan izole Hastalıkları ve Kli edilmesi olduğuna nik Mikrobiyoloji dikkat çeken Ako Ana Bilim Dalı Öğ va “Diğer yöntem retim Üyesi Prof. ise hastalığa yaka Dr. Murat Akova, lanmış olma olası yapılan testlerin lığı olan insanların halen yetersiz ol dışarıdan toplum duğunu belirterek, içine karışmaları “Güney Kore’de 1 nın engellenmesi” milyon nüfus başı değerlendirmesi na 5 bin test yapı ni yaptı. lırken, ülkemizde Ülkemizde PCR bu rakam 1 mil denen boğazdan yon nüfus başına 250 kadar. Bu Murat Akova ve burundan alınan örneklerle ya test sayıları ile va pılan testler ile kaları yakalamak mümkün de hızlı testlerin yapıldığını anım ğil” dedi. Ciddi izalasyon ön satan Akova, “Çok sayıda in lemlerinin alınması gerektiğini sanı test etmek, özellikle hafif söyleyen Akova, “Buna sokağa belirtileri olan kişileri kolaylık çıkma mı dersiniz, ne derseniz la tespit etmenizi sağlayacak öyle bir yasağın uygulanması tır. Bu bize daha çok kişiyi test gerek. Halen rica minnet aman etme ve daha çok pozitif yaka evinde ‘otur’ diyoruz. Yumuşak lama, yakalanınca o insanla yaklaşım olunca insanlar bunu ra evinde karantina ya da ge çok ciddiye almıyorlar” uyarı rekiyorsa hastaneye yatırma sında bulundu. şansı vereceği için önemlidir” Koronavirüste hastaların uyarısında bulundu. Virüsün yaklaşık yüzde 80’inde has bulaşıcı hızının da yüksekliği talığın hafif belirtilerle ya da ni anımsatan Akova, “Grip vi hiç belirti vermediğini anlatan rüsü ile hasta olan kişi yak Prof. Akova, “Şu anda tam ola laşık 1.5 kişiye bulaştırıyor, rak oranını bilmediğimiz ancak ama bu virüs 2.5 kişiye bu hiçbir belirti göstermeden virü laştırıyor. Aslında iki kat daha sü taşıyan ve başkalarına bu bulaşıcı” diye konuştu. Siyasi sistem salgını ağırlaştırıyor Başımıza ne geliyorsa tek yetkili ve tek karar verici olan AKP Genel Başkanı’nın alınan kararlarda siyasi tabanını, ideolojisini ve iktidarda kalma hırsını önde tutmasından. Bir de başveziri Damat Berat Paşa’nın kıskançlıkları. Şimdi de iş yaptıkları için popülaritesi yükselen siyaset dışı bakanları kıskanıp ayağının altına muz kabuğu koyuyor. Başa saralım: Bilim Kurulu kurulması doğru bir karardı ve önerileri doğru. Ama en tepedekine kabul ettiremiyorlar. Umreye gidişe izin verilmemeliydi; kabul etmemiş. Umre dönüşü karantina önerilmiş, kabul etmemiş; ilk parti on bin kadar kişi evine gitti, misafir kabul etti, mevlit okuttu! Tehlikenin boyutu görülünce, ikinci partiye karantina kararı çıktı ama çok geç. Maçlar ertelenmedi, sporcular virüs kaptı. Sokağa çıkma yasağı istediler, sadece 65 yaş üstüne getirildi. Sokakta yaşlı kovalamaya ve aşağılamaya döndü iş! 65 yaş nedir? Kimi 50 yaşında kronik rahatsızlığı var, kimi 70 yaşında taş gibi! Bir sağlık ve bulaşma kriteri değil, kafadan atılmış sosyal bir belirleme. Nereden toptancı bir üslupla hayati bir karar alıyorsunuz sağlıkla ilgili? Saçmalık! Sanki gençler taşıyıcı olamazmış, virüs kapıp hastalanamazmış gibi! Ya MEB’in en büyük projem dediği internetten eğitime bile FETÖ usulü kumpas kurulmasına ne demeli? Ders aralarına, ustaca seçilmiş Menderes’in idamı görüntüleri sokuşturuluyor. Bakan haberim yoktu diyor. O zaman arkasını dönmesin; bunlardan gerçekten korkulur, virüsten beter. Bir başarı hikâyesini skandala çevirdiler. Sağlıkçılar göreve Sağlık personeli canla başla çalışıyor. Ama yeterli malzemeleri yok. Tanık olduğum gönüllü gruplar para toplayıp solunum cihazı, maske, kıyafet alıp hibe ediyor zor durumda olan üniversite hastanelerinin vakıflarına! Salgının yükselme hızı arttıkça doktorlar virüs kapacak ya da yorgunluktan bayılacak; sayıları yetmeyecek İspanya, İtalya örnekleri ortada. Görev yapmak için can atan, dışarıda kalmış sağlık personelini çağırmak çok mu zor? Tıp doktoru çıkmış ama güvenlik soruşturmasından geçemediği için ataması yapılmamış binlerce genç var. Anayasa Mahkemesi güvenlik soruşturmasını aykırı bularak iptal etti. Ama atamaları yapılmıyor! KHK’nin nasıl büyük bir yanlışlıklar zinciri olduğu ortada. Sözüm ona FETÖ bahane edilerek bütün muhalifler, yöneticilerin kadrolarında sevmedikleri kim varsa kaşının altında gözü var diye işten atıldı, sivil ölüme mahkum edildi. Bunların bir kısmına temiz kararı verildiği halde bile göreve döndürülmedi. Yeni alınacak sağlık personelinin içinde onları da geri almanın tam zamanı. Küba’dan, Çin’den doktor mu getireceğiz? Ama akıl ve mantık maalesef siyasi hesapların ve kindarlığın önüne geçemiyor. Millet canıyla uğraşırken gürültü çıkaramazlar diye, İçişleri Bakanlığı, düşman ilan ettiği HDP’nin bütün belediye başkanlarını tek tek görevden alıp kayyım atıyor. HDP’nin fiilen seçilmiş belediye başkanı kalmadı. Millet İttifakı’nın belediye başkanlarını görevden almak için herkese sokağa çıkma kararını bekliyor olmasınlar? Hastanede neler oluyor? Hepimizin başına gelebilir, virüsü kaptınız, hastaneye gittiniz, izolasyona alındınız. Hastanede ne olduğunu biliyor musunuz? Yakın bir arkadaşım bu deneyimi yaşıyor; izniyle ben de sizinle paylaşıyorum: Şubatta Almanya’ya yaptığı bir seyahatten döndükten on gün sonra yüksek ateş ve öksürük nedeniyle doktoruna görünüyor, onun yönlendirmesiyle bir devlet hastanesine başvuruyor ve hemen izolasyona alınıyor. Burada test sonucu alınana kadar tek başına kaldığı bir odada bir hafta tedavi gördü, birkaç gün solunum desteği verildi, ateşi düşürüldü, mide bulantısı hafifletildi. Beklendiği gibi testi pozitif çıktı. Akabinde odasına üç pozitif hasta daha geldi. Arkadaşım, 35 yaşlarında, erkek, öğretim üyesi. Oda arkadaşları, yaşlı bir Kapalıçarşı esnafı, orta yaşlı bir taksi şoförü ve genç bir polis. Üçü de halkla temasta olan kişiler. Psikolojisi ilk bozulan yaşlı esnaf. “Öleceğim” diye ortalığı birbirine katıp dualar ediyor. Polis ise odada yürüyüşünü ve sporunu aksatmıyor. Taksi şoförü tefekküre dalmış, içine kapanmış. Arkadaşım, esnaf kişiye psikolojik destek verilmesini talep ediyor ama henüz yok. “Böyle bağırmaya devam edersen polis zaten seni öldürecek!” diye işi makaraya vuruyor! Hiç tanımadığınız, farklı meslek, yaş ve eğitim gruplarından birkaç kişiyle kapanarak geçirilecek on gün daha. Neyse ki benim arkadaşın değerleri iyiye gittiği için olsa gerek, tekrar tek kişilik odaya alınmış. Çünkü hastalık tekrar bulaşabiliyormuş! Tekrar yapılan test negatif çıkarsa taburcu olacak ama 14 gün daha evde karantinada kalacak. Doktorlarına şükran duyuyor. Buna da şükür; İspanya’da solunum desteğini artık kurtulma şansı kalmamış yaşlıdan çıkarıp genç hastaya takan doktorun ağlayarak paylaştığı videoyu hatırlayın! Hastalığa ilk yakalananlar şanslıymış diyeceğiz. Tacizci ve torbacılara af, gazetecilere ceza yasasına yer kalmadı!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear