23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL 5 26 ŞUBAT 2020 ÇARŞAMBA Cumhurbaşkanı’nın Azerbaycan ziyareti öncesi Fox muhabiri ‘Birkaç şehit’ ifadesini sordu Beklemediği soru Erdoğan’ı şaşırttı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “birkaç şehit” sözüyle ilgili soru soran muhabire “FOX yalan üretmeyi bıraksın” dedi, ardından da “Muhalefetin söylemi beni çok ilgilendirmiyor. Biz, rakam da olur, sayısal olarak o dediğiniz türde bir ifadeyi de kullanmış oluruz” açıklamasını yaptı. Erdoğan, Azerbaycan ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, FOX TV muhabirinin Libya’daki şehitleri anımsatarak “Muhalefet ‘şehitlerin isimleri neden açıklanmıyor, neden tören yapılmadı, Suriye Milli Ordusu hangi sıfatla Libya’ya gitti’ diye soruyor ve şehit haberi verirken kullandığı nız ‘birkaç tane şehit’ ifadesine muhalefet tepki gösteriyor, bunlara cevabınız ne olacak” sorusu üzerine, “FOX önce gazete olsun, FOX önce ciddi bir medya mensubu olsun, bunu bir defa öğrenmeniz lazım. Yalan haber üretmeyi bırakın” dedi. Muhalefetin söylemlerinin de kendisini çok ilgilendirmediğini kaydeden Erdoğan, “Biz, rakam da olur, sayısal olarak o dediğiniz türde bir ifadeyi de kullanmış oluruz. Beni muhalefet mi yargılayacak? Ne diyor muhalefet, ‘Gidip Esed ile görüşeceksiniz’ diyor. Milyonlarca insan ülkesini terk ediyor. Bizim ülkemizin sınırlarına dayanıyor milyonlarca insan, bunun hesabını sormuyor” diye konuştu. “Bizim kendimize ait iki tane orada, Libya’da şehidimiz var. Şimdi ben bunu açıkladım. Bay Kemal ne yapacak bunu?” diyen Erdoğan, şu açıklamayı yaptı: “Suriye Milli Ordusu’ndan şu anda bizim eğitici kadrolarımızın altında orada bulunanlar var, evet var. Yine Bay Kemal şunu da sorsun ‘Hafter’in yanında Wagner’in ne işi var veyahut da Sudan’dan, şuradan buradan gelenlerin ne işi var’ ki Suriye’den, Suriye Milli Ordusu’ndan oraya gidenlerin ortak paydaları var. O ortak paydalar çerçevesinde onlar Libya’da bulunuyorlar. Şu anda Suriye’de bizimle beraber mi bunlar, bizimle beraber.” l ANKARA/Cumhuriyet ERDOĞAN BAKÛ’DA Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8’inci TürkiyeAzerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı’na katılmak üzere dün saat 13.10’da Azerbaycan’ın başkenti Baku’ya gitti. Erdoğan, Zagulba Sarayı’nda Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından resmi törenle karşılandı. Erdoğan ve Aliyev daha sonra ikili görüşmeye geçti. Erdoğan yaptığı konuşmada siyasi, askeri, ekonomik, ticari, kültürel alanlarda görüştüklerini söyledi. İki ülke arasında 14 anlaşma imzalandı. l İç Politika Bahçeli’den vekillere sosyal medya ve Ozan Ceyhun konusunda ‘tuzak’ uyarısı Vekillere elçi ayarı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Avusturya Büyükelçisi olarak atanan Ozan Ceyhun ile ilgili “ülkücü katili” olduğuna yönelik partisinden yapılan sosyal medya paylaşımlarına tepki gösterdi. Bahçeli, “Bizim Viyana Büyükelçiliği’ne atanan şahısla ilgili ortak hiçbir noktamız yoktur. Geldiği yer bellidir. Sorumluluk elbette hükümetindir. Bu tuzağa bazı milletvekillerimizin ve parti yöneticilerimizin düşmesi de hazin ve ibretlik bir vakıadır” dedi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında özetle şunları söyledi: l NIKÂH DAYATMASI KARŞILIK BULDU: (HDP’nin kurultayı) Üstü HDP, altı PKK olan kongre ortamında, İstiklal Marşı okunmamış, teröristlere saygı duruşunda bulunulmuştur. Üzerinde durulması gereken nokta, CHP’nin, ‘Serok Partisi’nin (Gelecek Partisi) bölücü kongreye üst düzey temsilci göndermeleri, ha bugün parti kurdu, ha yarın kuruyor hikâyesiyle taktik manevralar yapan eski bir bakanın mesaj göndermesidir. Demek ki, Gezi kalkışmasıyla gurur duyan eski Cumhurbaşkanı’ndan onay almıştır. HDP’nin CHP’ye yönelik siyasi nikâhımızı uluorta ilan edelim dayatması karşılık bulmuştur. l VATANA IHANET: Kılıçdaroğlu, ölü teröristlere nasıl saygı duruşunda bulunduklarını açıklayacak yüreğe sahip midir? Serok Ahmet’in PKK özlemi, Babacan’ın HDP sevdası, Kılıçdaroğlu’nun bölücülük merakı siyasette üçüncü bir blok arayışı falan değil, düpedüz vatana ihanettir. Bunlardan bırakınız iktidar olmayı, ne köy olur ne de kasaba. Cumhuriyet savcıları HDP’nin bölücü kongresi hakkında mutlaka cezai takibata başlamalı, gecikmeksizin soruşturma açmalıdır. l SAY DESEM SAYAMAZLAR: (Partililerine büyükelçi paylaşımı tepkisi) 1 Mart 1977’de, ülküdaşımız Mustafa Erol şehit olmuştur. Ancak şehidimiz Mustafa Erol’un katilinin kim ya da kimler olduğu belgeli, resmi olarak tam bilinmeden, hatta mahkeme tutanakları iddiaları doğrulamazken, sosyal medyada provokasyon yapan, pusu kuran, bize şehitlerimizi hatırlatmaya, MHP’yi yargılamaya çalışan art niyetli kişilerin varlığı da teker teker açığa çıkmıştır. MHP köşeye sıkıştırılmak istenmiştir. Say desem beş şehidimizin ismini ve bunların katillerini tereddütsüz sayamayacak olanların fitne ateşini tutuşturmaları namertlik ve sahtekârlıktır. l İBRETLIK VAKIA: Buna alet olan arkadaşlarımız da karanlık kampanyayı servis etmişlerdir. Büyükelçiliğe atanan şahısla ilgili ortak hiçbir noktamız yoktur. Geldiği yer bellidir, hüviyeti bellidir, mazisi bellidir. Sorumluluk elbette hükümetindir. Bu atamayı maske yaparak Cumhur İttifakı’na husumet kusanlar, partimizin resmi görüşü teşekkül etmeden akıntıya kapılanlar yanlış yapmışlar, ters köşeye yatmışlardır. Üzülerek ifade etmeliyim ki, bu tuzağa bazı milletvekillerimizin ve parti yöneticilerimizin düşmesi de hazin ve ibretlik bir vakıadır. Biz şehidi de biliriz, katili de biliriz. l BIZE DAVANIN HANCISI LAZIM: MHP’ye sosyal medyadan istikamet çizilemez. Dilerdim ki, asılsız haberlerin peşine düşen bazı arkadaşlarımız partimize ve davamıza saldırılar olurken de aynı hassasiyet içinde hareket edebilselerdi. Sosyal medya cengâverlerine ve görevli Twitter, Facebook nöbetçilerine değil, dava adamlarına, şehidinin hakkını adam gibi temsil eden ülkü arkadaşlarımıza ihtiyaç vardır. l OYUNA GELMEYIN: Kuyuya taş atıp arkasından baktıranların kimler olduğunu biliyoruz. Biz bu bulanık kuyudan su içmeyiz, içilmesini hoş görmeyiz, gereğini de vakti saati geldiğinde kararlılıkla yaparız. Milletvekili arkadaşlarımın daha dikkatli, uyanık hareketleri elzemdir, sosyal medya oyunlarına gelmemeleri ricam ve talimatımdır. l ANKARA/Cumhuriyet IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN HDP KONGRESİ Bahçeli konuştu, soruşturma açıldı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP’nin 4. Olağan Kongresi’ndeki, terör örgütü PKK’nin elebaşı Abdullah Öcalan fotoğraflarının yer aldığı izlence nedeniyle soruşturma başlattı. Hakkında gözaltı kararı verilen 15 kişiden 14’ü gözaltına alındı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, kongrede İstiklal Marşı okunmadığını, teröristler için de saygı duruşunda bulunulduğunu söyleyerek, savcıları soruşturma açmaya çağırmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet AKP’de kabine revizyonu için zaman kollanıyor: Eskiler gelsin, ağabeyimiz olsun EMİNE KAPLAN AKP kulislerinde kabine revizyonu olasılığı yeniden dillendirilmeye başlanırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bunun için uygun zamanı beklediği belirtiliyor. Revizyonun TBMM Başkanlığı ve grup yönetimi seçimlerinin yapılacağı yaz aylarında ya da olağan kongreden önce sonbaharda gerçekleşebileceği kaydediliyor. Revizyonun zamanlamasında parti ve grup yönetimi ile kabinede yapılacak değişikliklerin eşzamanlı olması hedefinin etkili olacağı belirtiliyor. Parti içinde revizyonla ilgili “eskiler gelsin, ağabeylerimiz olsun” ile “neden dön dolaş aynı isimler, yeniler olmalı” görüşleri öne çıkıyor. Tekrarlanan İstanbul seçiminin ardından konuşulan ancak gerçekleşmeyen, kabinede değişim olasılığı parti içinde yeniden konuşulmaya başlandı. Değişimin zamanlaması konusunda ise parti kulislerinde ağırlıklı olarak 2 seçenek dile getiriliyor. Revizyon için ilk olarak ortaya konan seçenek, TBMM Başkanlığı, başkanlık divanı ve grup yönetimi seçimlerinin yapılacağı temmuz ayında olabileceği yönünde. Erdoğan’ın, grup yönetiminde değişiklik yapılması, grup yönetimi ve milletvekilleri arasından kabineye isim alınmasına karar vermesi durumunda revizyonu da bu tarihlerde yapabileceği kaydediliyor. Ancak bakan olan milletvekilinin TBMM üyeliğinin düşmesi nedeniyle bakan yapılacak milletvekili sayısının oldukça sınırlı olacağına dikkat çekiliyor. İstanbul seçimini kaybeden eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın durumunun da bu aşamada netleşeceği dile getiriliyor. 2021’e de sarkabilir Revizyonun zamanlamasıyla ilgili olarak konuşulan ikinci seçenekte ise, partinin büyük kongresinden öncesine işaret ediliyor. İlçe kongrelerinin tamamlanmasının ardından haziran sonu temmuz ayı başında il kongrelerine başlanması planlanıyor. İl kongrelerinin tamamlanmasıyla birlikte büyük kongrenin de en erken yıl sonunda yapılacağı, 2021 yılının Ocak ayına da sarkabileceği kaydediliyor. Büyük kongrenin tarihine bağlı olarak sonbaharda kabine revizyonu olabileceği dile getiriliyor. Erdoğan’ın, MKYK’den bazı isimleri kabineye ya da tersine kabinedeki bazı isimleri parti yönetimine kaydırabileceği konuşuluyor. Partide revizyonun ne zaman olacağı kadar değişimin hangi yönde olması gerektiği konusu da tartışılıyor. Parti içinde bir grup, daha önce “partinin ağabeyi” olarak nitelendirilen isimlere kabinede yer verilmesi gerektiğini belirterek “Eskiler gelsin, ağabeyimiz olsun” görüşünü dile getiriyor. Ancak bu görüşe karşı çıkan bir grup da “Dön dolaş niye aynı isimlerle gidiyoruz, yeni isimler gelmeli” tezini savunuyor. l ANKARA Sizin iki şehidiniz var; ya bizim neyimiz var? Sizin “kendinize ait” Libya’da iki şehidiniz var. Bizimse burada; Çokuluslu ve karanlık niyetli legal ve illegal orduların, topraklarını paylaşmak için insanlarının hayatlarını ateşe attığı, herkesin ganimet peşinde koştuğu bir ülkeye taraf olmak üzere gönderilmiş bir ordumuz var. O ordunun hâlâ bu vatanı savunduğunu ve ülkeye tehdit oluşturan teröristlere karşı savaştığını zanneden; Kendisi savaş çığırtkanlığı yaparken kimlerin ekmeğine yağ sürdüğünü bir türlü fark etmeyen... Dini ve milli hamasetlerle beyni yıkanmış... Savaş tüccarları ceplerini doldururken yoksul evlerden şehitliğe dair acılı ama gurur dolu ağıtlar yükselmesinden bir anlam çıkaramayacak kadar aklı ele geçirilmiş tehlikeli bir halkımız var. İnancı kendi kişisel çıkarları için devlet işlerine bulaştıran... Duygu sömürüsü yaparken kalbi zerre kadar acımayan... Kendi iktidarından başka bir şey düşünmeyen... Yüz karası politikacılarımız var. Bu ordunun bu savaşa ne niyetle ortak olduğunun... Bu ordunun hangi şartlarda, ne amaçla ve kimlerin yanında çarpıştığının... Ülke adına şahsen kimlerle ne pazarlıklar yaptığının hesabını vermek zorunda olduğunu düşünmeyen bir iktidarımız var. Yaptıklarının hesabını sormaya kalkanları en iyi ihtimalle tehdit eden... En kötü ihtimalle içeri tıkan... Dün söylediğinin bugün tersini söyleyebilen... Dostunu ve düşmanını ülke çıkarlarına değil kendi çıkarlarına göre belirlemekten gocunmayan... Cevap veremediği sorular karşısında kendini öfkeyle ifade etmeyi ve etrafa ateş saçmayı hak sanan... Despotik bir yönetim sistemimiz var. HHH Sizin “Kendinize ait” Libya’da iki şehidiniz var. Bizimse... Bu haksızlıklara ve yalanlara başkaldırmaya korkan... “Savaşa hayır” demenin suç olduğuna inandırılmış... Korkusunun üzerine giderse ya da inandığı şeylerden vazgeçerse dünyanın sonunun geleceğini sanan... Bu düzen değişmez lafına kanan... Kendini devamlı kandıran... Bunca kandırılmışlığın sonuçlarından bunca zamandır bir ders çıkarmayı beceremeyen... Aynı şeyleri yaparak başka sonuçlara varabileceğini zanneden bir akılsızlığımız var. HHH Sizin “Kendinize ait” Libya’da iki şehidiniz var. Ve sizin burada hâlâ yargılanması olası suçlarınız var. Adını net koymadığınız niyetleriniz var. Hesabını veremediğiniz açıklarınız var. Oldubittiye getirdiğiniz eylemleriniz var. Sizin Libya’da iki şehidiniz... Ve burada kaybedecek çok şeyiniz var. DAVUTOĞLU’NDAN ERDOĞAN’A: Akıl da mı kalmadı? Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Bolu’da yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yüklenerek, “Bizim için dolandırıcı diye bir ifade kullandı. Vicdan kalmadığını görüyoruz ama akıl da mı kalmadı” dedi. Gelecek Partisi’nin Abant Tabiat Parkı’nda kurucular kurulu ve il başkanları toplantısında konuşan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eski partisi AKP’ye yüklendi. Kızılay üzerinden hükümeti eleştiren Davutoğlu, “Yolsuzluğa karşı iktidara gelenlerin, bugünkü yolsuzluklar karşında sessiz kalması nasıl kabul edilebilir” diye sordu. Şehir Üniversitesi üzerinden Erdoğan’ın kendilerine dolandırıcı dediğini anımsatan Davutoğlu, “Vicdan kalmadığını görüyoruz ama akıl da mı kalmadı? Bugünlerde de her gün birkaç arkadaşımızdan baskıya uğradıkları mesajı alıyoruz. Sonunda Konya’da bize konvoy yasağı getirdiler. Hani yasaklara karşıydık. İlkesiz ve savrulma ile karşı karşıyayız. Temel hak ve özgürlük konusunda tam bir ilkesizlik var” diye konuştu. Osman Kavala’nın serbest bırakılıp yeniden tutuklanması için de Davutoğlu, “Bir insanı, bir davadan önce beraat ettirip ondan sonra hiç başlamamış bir başka dava üzerinden iki üç saat sonra gözaltına alırsanız, bu kabul edilebilir bir şey değildir. Bugün adeta normal yargılanma istisna haline geldi. Türkiye’de birtakım insanlar tutuklandı, Rahip Brunson ve Deniz Yücel gibi. Sonra birtakım tehdit tweet’leri atıldı, Brunson ve Yücel serbest bırakıldı. Hukuk bir takas meselesi değildir” ifadelerini kullandı. l İç Politika POLİS KORUMASI GERİ ÇEKİLDİ Emniyet Genel Müdürlüğü, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun Konya’daki evinin koruma kararını kaldırdı. Gelecek Partisi yetkilileri, Koruma Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre eski başbakanların nerede olursa olsun ev ve işyeri benzeri yerlerin 24 saat korunma hakkı bulunduğunu belirterek “Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Koruma Komisyonu aldığı kararla, Davutoğlu’nun Konya’daki evinin önünde koruma noktasında görev yapan korumayı kaldırdı. Koruma kararının kaldırılmasına ‘tehdit yok’ açıklaması gerekçe olarak gösterildi” bilgisini verdi. Ko ruma noktasının ise boş olarak kalmaya devam edeceği belirtildi. Öte yandan Emniyet Genel Müdürlüğü’dan yapılan açıklamada, “söz konusu Konya Meram’daki bagˆ evini Davutogˆlu’nun çok sık kullanmadıgˆı” ifade edilerek, “Bu nedenle koruma noktasının mevcut haliyle devam etmesine, motorlu devriye marifetiyle sık sık kontrol edilmesine, Sayın Davutogˆlu’nun bulundugˆu süre zarfında da koruma hizmeti sagˆlanmasına karar verilmis¸tir. Kamuoyuna yansıtıldıgˆının aksine bagˆ evinde koruma kararının kaldırılması söz konusu degˆildir” denildi. l ANKARA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear