Catalog

16 EKİM 2020 CUMA SALDA’NIN ‘BEYAZ ADALAR’I ZIYARETE KAPATILDI Türkiye’nin Maldivleri olarak bilinen Salda Gölü’nün Beyaz Adalar bölümü, ziyarete kapatıldı. Burdur Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Yeşilova Kaymakamlığı’nca gölün Beyaz Adalar bölümüne girişi engellemek için ahşap bariyerler konuldu. Uyarılara rağmen ziyaretçilerin gelmeye devam ettiği görüldü. Görevliler yasağın ihlal edilmemesi için havadan ve karadan denetim yapıyor. l İHA 01 30 31 42 47 59 6 BİLEN: 29 milyon 898 bin 455 TL (Devretti) 5 BİLEN: 29.274.45 TL 4 BİLEN: 612.80 TL 3 BİLEN: 31.95 TL 2 BİLEN: 3.30 TL eposta: [email protected] MUĞLA’DA JES IHALESINE ÇIKARILAN SAHALARIN KORUMA BÖLGESINDE OLDUĞU BELİRLENDİ Devletin kafası çok karışık Tek böbrek ve iki rahimle dünyaya gelen Mercan E., yaşadıklarını anlattı Ağrısız hayata ‘merhaba’ Diyarbakır’da yaşayan Mercan E. (18) bir okulu bırakmak zorunda kalmış. Muayene sonrasında naböbreği olmadan dir görülen bir hasdünyaya geldi. Çocukluk süreci hastanelerde geçen SİBEL BAHÇETEPE talık saptadık: Ohvira sendromu (çift rahim anormalliği). E., 2 kez böbrek ameliya Bu hastalıkta, iki ayrı ratı geçirdi. 15 yaşına gel him, farklı yerlerde gelişir. diğinde ise rahminde bir Hastamızda boyut ve losorun olduğu ortaya çık kalizasyon olarak normal tı. İki rahmi olduğu teşhis gelişmiş rahmin yanı sıedilen Mercan E., “Şiddet ra, karnın daha üst bölgeli ağrılarım oluyordu, has lerinde tamamen bağımtalığın tanısının konulma sız bir rahim daha vardı. sı uzun zaman aldı. 1 yıl Hastamızda, her menstrudan fazla okula gideme asyon döneminde normal dim, teşhis konur konmaz yerinde olan rahim, hasda ameliyat oldum, şimdi tanın olması gerektiği gigayet iyiyim. Günde 2 de bi adet görmesini sağlıfa acile gidip serum aldı yordu. Hastanın diğer rahğım günleri hâlâ unutamı mi de karın içerisine doğyorum” diyerek yaşadıkla ru âdet kanını boşaltıyorrını anlattı. du. Bu da dayanılmaz ağNadir hastalık rılara yol açıyordu. İkinci rahmini aldık. AğrılaKadın Hastalıkları, Do rından kurtulan Mercan, ğum ve Jinekolojik Onko okuluna ve günlük hayaloji Uzmanı Doç. Dr. İlker tına döndü. Basit bir ağrı Kahramanoğlu ise hasta şikâyetiyle başvuran hasnın menstruasyon döngü talarda, bu gibi nadir gösünün başlamasıyla bir rülen durumlara rastlalikte her ay giderek artan nabilir. Bazı çözülemeyen ağrısının olduğunu anım durumlarda tanı almak, satarak, özetle şunlabirkaç hekim görmeyi gerı söyledi: “Ağrıları öylesi rektirebilir. Her kadının ne artmış ki günlük haya rutin jinekolojik muayenetına devam edememiş ve sini olmasını öneriyoruz.” devamsızlıklar nedeniyle l İSTANBUL Ayda 24 kitap Elvin Gül Çiftçi Hatay’ın Kırıkhan ilçesine Saylak Mahallesi’nde yaşayan Elvin Gül Çiftçi, kendi yaş grubundan arkadaş bulamayınca kitap okumaya yöneldi. Her hafta cuma günleri anne ve babasıyla evden çıkıp minibüse binerek 17 kilometre uzaklıktaki ilçe kütüphanesine gelen 7’nci sınıf öğrencisi Elvin, özellikle Türk ve dünya edebiyatına ait iki günde bir, haftada 6, ayda ise en az 24 kitap okuduğunu belirtti. Kırıkhan Kütüphane Müdürü Erdoğan Cengiz tarafından da okumaya olan ilgi ve sevgisinden dolayı 2 altın kitap hediye edilen küçük kız, en çok kitap okuyan öğrenci seçildi. Elvin, “Atatürk’ün şu sözüyle kendimi açıklayabilirim: ‘ Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim duygularımı, fikirlerimi hissedebiliyorsanız ve anlayabiliyorsanız bu kâfidir’. Eğer ben yazarların duygularını anlayabiliyorsam, ben onları tanımış gibi oluyorum” dedi. l DHA ‘Burun kılı koruyor’ Dicle Üniversitesi (DÜ) Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Koronavirüs Yoğun Bakım Koordinatörü Prof. Dr. Recep Tekin, burun kıllarını kesenlere uyarıda bulunarak “Burun kılları koronavirüse yakalanma ihtimalini azaltıyor. Sakal ve bıyıkların uzunluğu da maskenin işlevini yok ediyor” dedi. Tekin, burun kıllarının koronavirüsün boğaza ulaşmasını yavaşlattığını bu nedenle bu bölgedeki kılların alınmamasının daha doğru olduğunu söyledi. Sakal ve bıyıklarını kesmeyenlerin sürekli sabunlu su ile yüzlerini yıkamaları gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tekin, bu kişilerin maskelerini de sürekli değiştirmeleri gerektiğini dile getirdi. l İHA MUSTAFA ÇAKIR Cumhuriyet’in gündeme getirdiği Muğla’nın tarihi ve doğal güzellikleriyle ünlü binlerce hektarlık alanlarını jeotermal arama ve işletmeye açan ihalede ikinci skandal ortaya çıktı. İncelemede, ihale edilecek sahaların koruma alanlarında kaldığı belirlendi. İhaleler iptal edildi. Muğla Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, 7 Ekim’de yayımCumhuriyet, ihale ha landığı ilanda Muğla’daki 32 adet jeoberini 8 Ekim günü man termal sahanın (28 arama, 4 işletme) şetten yayımlamıştı. ihale edileceğini duyurdu. İhale edilecek sahalar arasında BodrumMazı, MilasBafa, MarmarisTurunç ve İçmeler, Caretta caretta kablumbağaların yumurtlama bölgesi OrtacaDalyan, Datça’daki binlerce hektarlık alanlar vardı. Bunların dışında Bodrum, Milas, Yatağan, Seydikemer’deki binlerce hektarlık saha da ihaleye çıkarıldı. Turizm bölgesi olan Muğla’yı jeotermal arama ve işletmeye açan ihaleler büyük tepki çekti. Haber gazetemiz tarafından da manşetten kamuoyuna duyuruldu. İhaleler 26 Ekim’de 09.30’dan itibaren 10’ar dakika arayla gerçekleştirilecekti. Ancak dün yeni bir gelişme yaşandı. Muğla Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı bu kez “iptal ilanı” yayımladı. İhale Komisyonu, ihale edilecek sahaların önemli bir kısmının Cumhurbaşkanlığı kararları ile Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi olarak ilan edilen alanlarda kaldığını, ihaleyi kazanan kişi/firmaların izin aşamasında mevzuattan kaynaklı hak kaybına uğramaması için ihale öncesi Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın görüşünün alınması gerektiğini bildirdi. Bunun üzerine Muğla Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı da ihaleyi iptal etti. l ANKARA ERGENE DERIN DEŞARJ PROJESINDE SKANDAL: VANA PATLADI ATIK SU SEL OLDU Ergene Havzası’nı koruma Sanayi tesislerinin atık eylem planı kapsamında organize sanayi bölsularının Marmara gelerinin (OSB) ortak atık su Denizi’ne deşarjı için arıtma tesislerinden çıkan su yapılan boru hattının ların Marmara Denizi’ne derin deşarjı projesi çalışmaları kapsamında deneme sırasında vana kırıldı. Velimeşe denemesinde vana kırıldı. Atık sular çevreye yayıldı, tarlalar ile Sağlık Mahallesi arasında su altında kaldı. Yurttaş Çerkezköy yönünden gelen hattaki kırılma nedeisyan etti. ÇEVRE niyle atık sular çevreye rilmesine ilişkin “Eryayıldı. Tarlaları su altıngene Derin Deniz Deda kalan bölge sakinleri şarjı” projesi sürüyor. isyan etti. Toprak bilimBölge sakinleri test ci Prof. Dr. Doğan Kantaramacıyla borulara arıcı “Arıtılmış dedikleri bu tılmış atık su basıldıkirli sanayi atık suyunu ğı, vananın patlamaMarmara Denizi’nin dibisı nedeniyle de çevrene vereceklerdi. Marmara deki tarlaları suların Denizi’ne bu kirli suyun veril bastığını anlattı. memesi için insanlarımız çırpındı” dedi. ‘Daha da kirletecek’ Istrancalar’daki Yıldız Bölge sakini Murat Sevgi, Dağları’ndan doğup Me“Ergene Derin Deşarj Projesi riç Nehri ile birleşerek Ege aradan geçen 9 buçuk yıl içeDenizi’ne dökülen Ergene, risinde yamalı bohçaya dön1970’lerden beri Çerkezköy dü. Projenin test aşamasında ve Çorlu’daki sanayi tesisleri atıklar tarım alanlarını basyüzünden kirletiliyor. Ergene tı. Trakya için bu durum çok Havzası Organize Sanayi Böl üzücü” dedi. gesi Müşterek Atıksu Arıtma Gazetemize değerlendirmeTesisleri’nde arıtılmış atıksu lerde bulunan Toprakbilimların Marmara Denizi’ne ve ci Prof. Dr. Doğan Kantarcı da “Ergene Nehri ve yan kolları öteden beri evsel ve sanayi atık sularının verildiği bir akarsudur. Bu sular ile sulanan tarım alanlarında topraklar da ağır metaller ile kirlendi. Çare olarak evsel ve sanayi atık sularının arıtılarak Ergene Nehri’ne verilmesi, böylece dereler ile nehir yatağının temizlenmesini öngören projeler yapılmıştır. Ancak daha sonra arıtılmış atık suların Ergene Nehri’ne değil de Marmara Denizi’ne, 45 metre derine boşaltılması (Derin deşarj) projesi ortaya atılmıştır” diye konuştu. Suların aktarılması için bir borutünel sistemi yapıldığını anlatan Kantarcı, “Ergene Nehri’ni temizlemek bir yana bırakılmış, Marmara Denizi’ni daha da kirletmek yönünde çalışmalara girişilmiştir. Ancak VelimeşeÇorlu boru hattında 6 Ekim’de yapılan bir denemede vana patlamış, kirli, kara renkli su çok geniş tarım alanlarına yayılmıştır. Arıtılmamış atık su, altı kum olan tarım alanından sızıp, yeraltı suyunu da kirletecektir. Atık suyun arıtılmasında yetersizlik vardır” dedi. TRAKYA’YI SEVINDIREN KARAR Keşan’a bağlı Altıntaş, Çobançeşmesi, Karacaali, Maltepe, Karasatı köyleri ile Paşayiğit Mahallesi arasında kalan 8 bin 400 dekarlık alanda patlatma işlemi ile linyit üretimi yapmak isteniyordu. Edirne madenden kurtuldu ORMAN İŞLETME MÜDÜRÜ TUTUKLANDI Fethiye Orman İşletme Müdürü G.Z. kesimi yasak bölgedeki sedir ağaçlarının kesimine izin vererek akrabalarının villalarında kullandırdığı iddiasıyla tutuklandı. Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada G.Z. zimmetine mal geçirmekle suçlanıyor. Önceki gün gözaltına alınan G.Z. dün tutuklanarak cezaevine gönderildi. l İHA Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Edirne’de 6 mahalle arasında kalan ve 8 bin 400 dekarlık alanı kapsayan “patlatma işlemi ile linyit üretimi” projesini reddetti. Edirne Keşan’a bağlı Altıntaş, Çobançeşmesi, Karacaali, Maltepe, Karasatı köyleri ile Paşayiğit Mahallesi arasında kalan 8 bin 400 dekarlık alanda patlatma işlemi ile linyit üretimi yapmak isteyen Ento Maden Global AŞ Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na geçen aylarda başvurarak çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) sürecini başlatmıştı. Karacaali köyünde 30 Haziran’da projenin halkın katılım toplantısı gerçekleşmişti. 5 köyün muhtarı projeye ve projenin koronavirüs salgını sırasında gündeme getirilmesine tepki göstermişti. 5 muhtar geçen günlerde bakanlığın projeye “ÇED Olumsuz” kararı verdiğini duyurdu. Muhtarlar yaptıkları ortak açıklamada “Meralarımız, ormanlarımız, tarlalarımız, havamız ve en önemlisi milyonlarca canlının, börtü böceğin yaşam alanı kurtulmuştur. Köylerde yaşayan yurttaşlarımız ve bizler çok mutluyuz, sevinçliyiz. Mücadelemiz sonuç verdi. Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceği kurtuldu. Hepimizin gözü aydın” diye konuştu. TEMA’DAN ÇARPICI RAPOR Muğla’nın taşı toprağı maden Zengin canlı tür çeşitliliği, iklimi, doğal güzellikleri, binlerce yıllık tarihi geçmişi ve eşsiz koyları ile Türkiye’nin en önemli doğa, kültür ve turizm alanlarından biri olan Muğla ve çevresinin yüzde 59’u madenler için ruhsatlandırılmış durumda. TEMA Vakfı’nın, maden mevzuatının ülke genelinde yarattığı tehdidi ortaya koyabilmek için gerçekleştirdiği çalışmanın ilk bulgularına göre ihale, arama ve işletme aşamalarında 1449 maden ruhsatına bölünen bölgenin yüzde 59’u ruhsatlandırılmış durumda. Muğla ve çevresi orman alanlarının yüzde 65’i, önemli doğa alanlarının yüzde 65’i, tarım alanlarının yüzde 48’i madenler için ruhsatlandırılmış. Vakıftan yapılan açıklamada, bölgede mevcut ruhsat sahalarının hayata geçmesi halinde, Muğla’nın toprağı, suyu, doğal varlıkları, yöre insanının sağlığı, tarıma ve turizme dayalı ekonomisi telafisi imkânsız zararlar görecek. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç Maden Kanunu’nda bugüne kadar yapılan değişikliklerin; Türkeyi’nin doğa alanlarını, tarım alanlarını, meralarını ve kültür miraslarını madencilik faaliyetine açtığına dikkat çekerek yetkilileri madencilik faaliyetlerine karar verirken; doğal varlıkları, tarım alanları ve su varlıklarını göz önünde bulundurmaya davet etti. ÇEVRECİLER YARGILANACAK Doğa yürüyüşü bile suç sayıldı Çevrecilere Zonguldak Alaplı’ya bağlı dünyanın en yaşlı beşinci ağacının da bulunduğu Gümeli’de altın arama sondajina karşı eylem yaptıkları için dava açıldı. Alaplı Gümeli ormanlarında, Turkish Petroleum International Company Limited Şirketi (TPİC) şirketi ile MTA’nın altın aramak için ortaklaşa sondaj faaliyetine karşı ve yerinde inceleme yapmak amacıyla çevreciler 27 Ekim 2019 tarihinde “doğa yürüyüşü ve halk pikniği” düzenledi. Yaklaşık 300 kişi bölgeye giderek incelemelerde bulundu. Etkinliğin ardından 10 yurttaş hakkında iddianame düzenlendi. İddianamede Gümeli Beldesi Tütek Tepesi’nde gerçekleştirilecek altın arama sondaj faaliyeti nedeniyle “Gümeli Çevre Platformu” adıyla oluşum kurulduğu, “doğa yürüyüşü ve halk pikniği” adıyla yürüyüş düzenlendiği anlatıldı. “Piknik ve doğa yürüyüşü” adıyla yapılan gezinin ilgili mercilere bildirim verilmeden düzenlendiği gerekçesiyle “Toplantı ve Yürüyüşleri Kanunu”na aykırı hareket edildiği belirtilen iddianame Alaplı Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması 7 Ocak 2021’de yapılacak.