25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 9 Temmuz 2018 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 463 bin esnaf iflas bayrağını çektiİykKüiOzydBıledİka5r0beadatirsıtkitı 2014’ten bu yana işlerini döndüremeyen neredeyse yarım milyon işyeri battı. Bu yılın ilk yarısında iflas eden esnaf sayısı ise 53 bini buldu Türkiye’de iflaslar seriye bağlandı. Hükümetin 220 milyar li rası geçen yıl olmak üzere Kredi Garan ti Fonu’yla top lam 250 milyar lira kaynak ak tarması da kü çük ve orta boy ŞEHRİBAN KIRAÇ işletmeleri (KOBİ) kurtarama dı. 2014’ten bu yana işlerini döndüremeyen neredeyse yarım milyon es naf iflas bayrağını çekti. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyo nu (TESK) verilerine göre bu yılın ilk altı ayında 52 bin 987 esnaf iflas ederken ge çen yılın aynı dönemine gö En az Şırnak’ta Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı İstihdam İzleme Bülteni’nin Mart 2018 verilerine göre Şubat 2018 ile karşılaştırıldığında martta esnaf sayısı 26 bin azaldı. Son bir yılda esnaf sayısı en fazla (8 bin) İzmir’de arttı. TESK verilerine göre yılın ilk altı ayında, en fazla bakkal, büfe ve market açılırken, en çok işletme kapanışı ise zincir marketlerin yoğun olduğu illerde gerçekleşti. Nüfus yoğunluğuna göre en fazla esnaf ve sanatkâr sayısında Muğla birinci olurken, en az esnaf ve sanatkâr ise Şırnak’ta bulunuyor. re yüzde 2.3’lük artış yaşandı. 2017’nin tamamında 96 bin 942 esnaf iflas ederken Türkiye genelinde esnaf ve sanatkârlara ait 1 milyon 862 bin 991 işletme bulunuyor. Borç batağındalar Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, mayıs ayı itibarıyla son 2 yılda KOBİ’lerin kullandığı kredi miktarı yüzde 38 artışla 399 milyar liradan 551 milyar liraya, takibe giren kredi miktarı ise yüzde 46.7 artışla 18.2 milyar liradan 26.8 milyar liraya çıktı. Takipteki kredilerin miktarındaki son bir yıllık artış oranı ise 23.8 milyar liradan 26.7 milyar liraya fırladı. Kredileri takipte olan işletmeler içerisindeki en yüksek payı, yüzde 30.3 artışla orta büyüklükteki işletmeler oluşturdu. Bu işletmelerin 2016 Mayıs’ında 12 bin 372 olan sayısı 2017’de 15 bin 790’a, bu yıl ise 16 bin 133’e yükseldi. 312 bini aştı BDDK KOBİ kredilerindeki aylık gelişmeler incelendiğinde özellikle mikro işletmelerin ödemelerde güçlük çektiği ortaya çıkıyor. Takipteki KOBİ kredisinin 9 milyar 641 milyon TL’si mikro işletmelere kullandırılan krediden oluşuyor. Bu da daha küçük işletmelerin ne kadar zor günler geçirdiğini gözler önüne seriyor. KOBİ niteliğinde ve takibe düşen toplam müşteri sayısı ise bu yılın mayıs ayı itibarıyla 312 bini aştı. Nefes kredisine yoğun ilgi Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Paşa Ağdemir, 2018 nefes kredisi başvurularının yoğun ilgi gördüğünü ve süreci başarılı bir şekilde tamamladıklarını belirtti. Nefes kredisi 2018 projesinin düşük faiz oranları ve uygun ödeme koşullarıyla KO Bİ’lere can suyu olduğunu belirten Ağdemir, KOBİ’lere kullandırılmak üzere oda tarafından toplam 11 milyon 250 bin lira yeni kaynak oluşturdukları ifade etti. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi (KOSGEB) Başkanı Cevahir Uzkurt, KO Bİ tanımında yapılan değişikliğin ardından, 8 bin 846 büyük işletmenin daha bu kapsama alındığını ve KOBİ sayısının 3 milyon 470 bin 491’e yükseldiğini belirterek, “Böylece daha fazla firmaya, KOBİ’lere sağlanan destek, teşvik ve muafiyetten yararlanma imkânı verildi” dedi. Çare yeni pazarlarda Hasan Yıldız (30) Erkan Conkur (46) Göçükte ölen 2 madenci uğurlandı Zonguldak’ın Kilimli ilçesinde, kaçak maden ocağında yaşamını yitiren 2 işçi, son yolculuklarına uğurlandı. Subatan Mahallesi’nde bulunan kaçak maden ocağında çalışan Erkan Conkur ve Hasan Yıldız, önceki akşam meydana gelen göçükte mahsur kaldı. 4.5 saat sonra ocaktan çıkarılan işçilerden Yıldız, hastaneye götürülürken yaşamını yitirdi. Conkur’un ise cansız bedeni ocaktan çıkarıldı. Conkur ile Yıldız, Karadon Site Camii’nde düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. Conkur geçen yıl emekli olmuş, 1050 liralık emekli maaşı ile geçinemediği için 13 gün önce kaçak maden ocağında çalışmaya başlamıştı. Ocağı işleten Balçınlar Madencilik şirketine, FETÖ iddiasıyla kayyım atandığı öğrenildi. Şirketin, daha sonra da kapatıldığı belirtildi. Ocak sahibi Şenal M. gözaltına alındı. l DHA TİM Başkanı Gülle, ABD’nin ek vergi hamlesinde artçı şokların görüleceğini belirterek, alternatif pazarlarla etkinin en aza indirilebileceğini söyledi Artçı şoklar olacak Cuma akşamı yürürlüğe giren ve ABD’nin Çin’den ithal ettiği 818 ürüne ek yüzde 25 vergi koyması kararını da değerlendiren TİM Başkanı İsmail Gülle, “ABD’nin bu ürünlerde Çin’den ithalatı 34 milyar dolar seviyesinde. Aynı ürünlerde biz de 2017’de ABD’ye 1.9 milyar dolar ihracat ger çekleştirdik. ABD’nin bu kararının artçı şokları olacağı da muhakkak. Çin’in bu adıma karşı getireceği ek vergiler, ABD’nin bu vergilere yeniden cevap vermesi gibi bir süreç yaşanması durumunda bundan sadece ABD ve Çin değil, dolaylı olarak bütün dünya ülkeleri etkilenecek” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, ABD ile Çin arasında başlayan ve tüm dünyaya yayılması olası olan ticaret savaşlarının küresel refahı olumsuz etkileyeceğini söyledi. Ticaret savaşlarında kazanan taraf olmayacağının tarihsel olarak ispatlandığını belirten TİM Başkanı Gülle şu değerlendirmeyi yaptı: İhracat etkilenecek 4 2015 ve 2016 yıllarında 16 trilyon dolara kadar gerileyen dünya ticareti 2017’de tekrar toparlandı, 17.4 trilyon dolara ulaştı. Bu yıl daha da artması ve 19 trilyon dolara ulaşması öngörülüyor. Ancak küresel ticarette görünüm ne kadar olumlu olsa da şu an için dünyanın önündeki en önemli engel ABD’nin uyguladığı korumacı politikalar. Bu politikalar, diğer ülkelerin de cevap ver mesi ile bir ticaret savaşına dönüşmüş durumda. 4 Bugün dünyanın en önemli 3 ticari aktörü ABD, Çin ve AB ülkelerinin atacağı her adım, küresel ticareti ve buna bağlı olarak küresel refahı olumsuz etkileyecek. 4 Mart ayında imzaladığı kararname ile ABD Başkanı Donald Trump çelik ve alüminyuma ek vergi getirdi. Bu adım ülkemizi de etkileyecek. ABD geçen sene 8.7 milyar dolar ihracat ile en fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz beşinci ülke oldu. Yine 11.9 milyar dolar ithalat ile ithalatımızda dördüncü sırada. Çelik ve alüminyum, ABD’ye ihracatımızda son dönemde öne çıkan ürünler arasında yer alıyor. Bu ürünlere getirilen ek vergiler elbette ihracatımızı etkileyecektir, ancak firmalarımızın alternatif pazarlara yönelmeleri bu etkiyi en aza indirecektir. l Ekonomi Servisi Booking.com yeniden açılıyor Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya yasal düzenlemeler yapıldıktan sonra booking. com ve benzer sitelerin yakın zamanda yeniden açılacağını açıkladı. CNN TÜRK’te konuşan Bağlıkaya, “Merkezleri Türkiye dışında olup tüketiciyle turizmciyi bir araya getirerek para kazandıran Booking.com benzeri siteler için ‘kurumsal üye lik’ statüsü üzerinde çalışıyoruz. Bu statüyü hayata geçirince Booking. com benzeri hizmetler ülkemiz de yeniden hizmete açılabilecek ler. Bu konuda geçtiğimiz günler de görüştüğümüz Booking.com yetkililerine teklifte bulun duk” dedi. Booking.com geçen yılın mart ayında TÜRSAB’ın açtığı dava sonrasında haksız re Firuz Bağlıkaya kabet yarattığı gerekçesiyle kapanmıştı. Uçak biletlerine zam göründü Uluslararası Hava Taşımacıları Birliği (IATA) bu yıl jet de Juniac, “‘Ancak havayolu şirketlerinin şoklara karşı tamponu sa yakıtı fiyatlarının yüzde 26 ar dece 7.76 dolar. Bu, havayolu şir tacağını açıkladı. Ayrıca, tica ketlerinin kişi başı elde ettiği kârı ret savaşlarının ve jeopolitik ifade ediyor. Bu yıl havayolu şirket gerilimlerin de havayolu lerinin yolcu başına elde ettiği maliyetlerini attırdığına kâr yüzde 4.1 azalacak” dedi. dikkat çekildi. Havayo Juniac, artan hava yolu mali lu şirketlerinin geçen yetleri, gümrük savaşları ve yıl 38.8 milyar dolar jeopolitik gerilimler ne kâr elde ettiğini ifa deniyle ufukta kara de eden IATA Genel Müdürü Alexandre Alexandre de Juniac bulutlar göründüğünü anlattı. ekonomi 11 CHP’yi düşünmeye devam... Neden AKP’yi düşünmüyorum biraz da? AKP’yi, bir süre için, iki nedenden düşünmüyorum. Birincisi, siyasal İslamı konuşmaktan kaçınanlar için durum hâlâ farklı olabilir ama, benim için, AKP’nin anlaşılmaz bir yanı yok. İkincisi, AKP liderliği, kendi projesi ve çıkarları doğrultusunda, iktidargüçsiyaset ilişkisi ne gerektiriyorsa yapıyor, ne risk almak gerekirse alıyor. CHP beni ilgilendiriyor. Bir taraftan CHP liderliği ne yapmak istiyor belli değil. Diğer taraftan, AKP projesine direnmek isteyenler açısından CHP hâlâ bir öneme sahip. İzmir, Ankara ve İstanbul mitinglerini, seçimler öncesinde ve sırasında, muhalefet seçmeninde görülen heyecanı, AKP’ye oy vermemekte ısrar eden çoğunluğu, AKP’nin seçim kazanmak için yapmak zorunda kaldıklarını anımsamak yeter. Çukurdakiler Ancak CHP, bu önemin hakkını verecek durumda değil. CHP liderliği içinde yaşanan tartışmalar, seçim sonuçlarına ilişkin açıklamalar, adeta bir çukura düşmüş insanların, birbirine dayanarak çıkmaya çalışmak yerine daha çok kazmaya devam etmesine benziyor. Perşembe yazımda, şaşkınlığın boyutlarını, kısmen de olsa sergilemiştim. Ancak dahası varmış. Cuma günü, gazetemizde Muharrem İnce’nin şu sözlerini okudum: “Türkiye’de durum o kadar vahim değil”... “Yenildiğin zaman karşındakini kutlayacaksın. Ben böyle bilirim, demokrasiyi böyle anlarım. Erdoğan’ı aradım, kutladım”. İnce’nin, Erdoğan’ı kutlamasında bir sorun yok. Giriş paragrafında açıkladığım nedenlerle ben de kutlayabilirdim. Sorun şurada: Eğer, ana muhalefet partisinin başkanlığına soyunmuş bir politikacı, bugün Türkiye’de, başkanlık sistemine geçildikten, “güçler ayrılığı”, denetleme dengeleme organları yok edildikten, devletin güvenlik güçleri, rakiplerinin bahçesine helikopter indirecek düzeyde iktidardaki parti/hareketin etkisi altında girdikten sonra, salt seçimler oldu (üstelik ne koşullarda) diye hâlâ bir demokraside yaşadığına inanıyorsa, “durum o kadar da vahimdir”. Siyasette ‘fark’ önemlidir Bir siyasi parti varlığını, diğer partilerle arasındaki farkı ortaya koyarak açıklar, onlarla benzerliklerini vurgulayarak değil. Durumun vahametini gösteren bir diğer olgu da CHP liderliğinin, bu temel kuralın ayırdında olmadan, “karşı mahalle”de sevilme arzusudur. CHP liderliği, bir seçmen grubunu “karşı mahalle” olarak tanımladıktan sonra, öncelikle kendi seçmen grubuna değil de ona hitap etmeyi onun tarafından benimsemeyi arzuluyor. AKP hükümete geldiğinden beri, CHP liderliği önceliği hep AKP seçmenini kazanmaya verdi; bu yolda dili bile değişmeye başladı. CHP sosyal demokrat/ halkçı ilkeleri savunmak yerine, “katı” laiklik dediği bir şeyden ne kadar uzaklaşmış olduğunu, dini hassasiyetlere ne kadar yakınlaşmış olduğunu göstermeye çalıştı. Sonuç hep başarısızlık oldu. CHP liderliği, AKP ile arasındaki farklara değil de benzerliklere odaklanmaya devam ettikçe CHP’nin bir siyasi parti olarak varlık nedeni zayıflamaya devam etti. İkincisi, CHP’nin, “karşı mahalle” dediği seçmenin toplumsal özelliklerini ve arzularını, hatta sadakatlerini anladığını söylemek de zordur. Bu kesim siyasal İslamın yalnızca örgütsel, mali egemenliği değil, aynı zamanda kültürel ideolojik etkisi altındadır. Bu kesim, CHP hassasiyetlerine uygun lafları buldu diye, sadakatlerini bir liderlikten bir başkasına transfer etmez. İnsanların arzularını yalnızca ekonomik çıkarları belirlemez. Dahası, insanlar, bu çıkarları belli bir kültür ve sadakatler içinde anlamlandırırlar. Bu anlamlandırma aynı zamanda kimliğin yeniden şekillenmesi sürecidir de. AKP seçmeninin, siyasal İslama ve liderliğine sadakati (toplumsal kimliği) sarsılmadan kulakları CHP’nin, ya da bir başka partinin, vaatlerine açılmayacaktır. Bir gün böyle bir an gelirse (!?) o noktada CHP ya da bir başka parti, anlamlı bir toplumsal projeye ve bu projeyi hayata geçirebilecek güce ulaştığına inandıracak bir konuma gelmiş olmalıdır. Diğer taraftan, karşımızda, genel seçimlerin ve Meclis’in siyasi etki yapma kapasitelerini ortadan kaldıran bir rejim var. Belki de önce bu rejimin adını koymaya çalışmak gerekiyor! Irak pazarı ‘altın’ yumurtluyor Türkiye’nin yumurta ihracatı 20062017 döneminde 20 kat artarak 380 milyon dolara çıktı. İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği’ne göre bu yılın ilk 6 ayında 208 milyon dolar yumurta ihracatı yapılırken, bu dönemde en fazla ihracat 144.3 milyon dolarla Irak’a gerçekleştirildi. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13.3 arttı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear