26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 16 Şubat 2018 4 halkınErodyouğnadna’ınnTTABÜRİRRİHKİİİLNYKDE!E itibarı üstün HDP’li Yıldırım’ın vekilliği, Erdoğan’a hakaret suçlaması nedeniyle tehlikede HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım’ın Cumhurbaşkanına hakaret ettiği gerekçesiyle aldığı 1 yıl 2 ay hapis cezası, istinaf mahkemesinde de onanarak kesinleşti. Yıldırım hakkında hazırlanan Başbakanlık tezkeresi TBMM Genel Kurulu’nda okunursa ilk kez “Cumhurbaşkanına hakaret su ıldırım hakkındaki verilen ceza nedeniyle Çok sayıda Yvekilliğinin düşmesi halinde, benzer durumda bulunan onlarca vekil içinde aynı sürecin yaşanma ihtimali gündeme gelecek. CHP siyasi aynı Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dahil, dokudurumda! nulmazlıkların kaldırılmasının ardından CHP ve HDP’li milletvekilleri hakkında hakaret suçlaması yöneltilen 201 dosya bulunuyor. çu” nedeniyle muhalefetten bir kişinin milletvekilliği düşmüş olacak. Cumhur rilmişti. Söz konusu cezanın ertelenme ne Yıldırım’ın millet başkanının aynı zamanda AKP Genel Başkanı da si ya da para cezasına çevrilmesi talebi vekilliğinin düşürülme de kabul edilmemişti. Mahkeme suç kas sine yönelik Başbakan olması ve TBMM’de başta CHP Genel Başkanı Kemal ten işlendiğini için Türk Ceza Yasası’nda lık tezkeresi hazırlanarak “belli hakların kullanmaktan yoksun bı TBMM’ye iletildi. Kılıçdaroğlu olmak üze re, pek çok muhalefet veki MAHMUT LICALI li hakkında Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla dava açılması tartışmaları nı beraberinde getirecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 16 Nisan referandumunun ardından “partili Cumhurbaşkanlığı na” geçişiyle birlikte AKP Genel Başka nı olurken; bu durum muhalefetin ar tık resmen iktidar partisinin başında olan Cumhurbaşkanına yönelik eleşti rilerini de artırmasına neden oldu. An cak dokunulmazlıkların kaldırılmasın dan sonra HDP Grup Başkanvekili Ah met Yıldırım’ın yaşadığı yargı süre ci, Cumhurbaşkanı’nın eleştiri zırhının, halkın oy verdiği vekillerin siyaset hak kını da yok edebileceğini gösterdi. Hapis cezası verilmişti HDP’li Yıldırım hakkında “Saraydaki padişah bozuntusu” dediği gerekçesiyle Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla Muş 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada 1 yıl 2 ay hapis cezası ve rakılma” hükmünü de uygulamıştı. Bu kapsamda mahkeme Yıldırım’ın “sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; TBMM üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten” ve “vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan yoksun bırakılmasına” karar vermişti. İstinaf, cezayı onadı! Erzurum İstinaf Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, Cumhurbaşkanına hakaret suçunu oluşturduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığının bulunmadığı gerekçesiyle dava dosyasının istinaf itirazının reddine, yerel mahkemenin verdiği 1 yıl 2 ay hapis cezasını oybirliği ile onamasına karar verdi. Yıldırım hakkındaki Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu nedeniyle verilen 1 yıl 2 ay hapis cezasının kesinleşmesi üzeri Siyaset yasağı da var! TBMM Genel Kurulu’nda daha önce haklarında kesinleşen cezaları okunan Figen Yüksekdağ, Nursel Aydoğan ve Besime Konca’nın milletvekillikleri düşürülmüştü. Yüksekdağ, Aydoğan ve Konca hakkında verilen cezaların gerekçesini devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar oluştururken, Yıldırım hakkında gönderilen Başbakanlık tezkeresinin okunması halinde ilk kez Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu nedeniyle milletvekilliği düşürülmüş olacak. Ayrıca Yıldırım hakkında verilen cezada siyaset yasağı anlamına gelecek bazı haklardan yoksun bırakılma hükmü de bulunuyor. Bu durum siyasi rakip durumundaki iktidar partisi AKP Genel Başkanı’nın aynı zamanda Cumhurbaşkanı olması nedeniyle doğal bir zırha sahip olduğu yorumlarına da neden oldu. l ANKARA ÇÖZÜM SÜRECİ EYLEMLERİYLE DE YARGILANDIĞINI SÖYLEYEN DEMİRTAŞ: AKP’lileri de yargılayın ALİCAN ULUDAĞ “Örgüt yöneticiliği” suçlamasıyla 15 aydır tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Selahattin Demirtaş, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın dünkü duruşmasında da savunmasına devam etti. Örgüt üyeliği suçlamasından tutuklandığını anımsatan Demirtaş, “Oysa dokunulmazlığımın kaldırıldığı fezlekelerde örgüt yöneticiliği yok. Savcı, eğer bundan dava açmak istiyorsa yeni bir fezleke hazırlayıp Meclis’e göndermesi gerekiyordu. Bu suç uydurmadır. Bir milletvekili nasıl sorgusuz sualsiz 15 ay tutuklu olur?” dedi. ‘Siftah FETÖ’cülerden’ Demirtaş, hakkındaki suçlamaya dayanak yapılan fezlekelerin bazılarının FETÖ’den tutuklu savcılar tarafından hazırlandığına dikkat çekerek, “Cemaatin etkili olduğu dönemde toplanan delillerle, belediye eşbaşkanlarımız tutuklandı. KCK operasyonları yapıldı. FETÖ’nün ürettiği delillerle, savcılar daha ne kadar dava açmaya devam edecek” diye sordu. Demirtaş, Kürt sorununun çözülmesi konusunda yapılan Oslo ve İmralı görüşmelerin olumsuz bir şekilde sonuçlanmasında FETÖ’nün katkısı bulunduğunu savunarak şunları söyledi: “Özellikle bizim üzerimizden yoğunlaşmalarının temel bir motivas ‘Tutuklanmadan önce özel jet hazırlandı’ Demirtaş, gözaltına alındıktan sonra, haklarında tutuklama kararı daha çıkmadan, kendilerinin cezaevine götürecek uçakların havaalanında hazır edildiğini de ifade ederek, şunları kaydetti: “Biz daha sorgu hâkimlerine çıkarılmadan, havaalanında uçak hazırlamışlar. Kandıra ve Silivri’de odalar hazırlanmış. Tutuklandıktan sonra havaalanına gittik. Tutuklanan diğer milletvekilleri uçağa bindirilerek, Kandıra ve Silivri’ye götürüldü. Ben ve Figen Hanım da önceden hazır edilmiş bir küçük jetle, ön ce Kocaeli’ye gittik. Figen Hanım bırakıldı. Ben aynı uçakla Çorlu Havaalanı’na getirildim. Çorlu’dan helikopter ile Edirne stadyumuna indirildim.  Tam 15 aydır, personel yok, araç yok diye mahkemeye çıkarılmıyorum. Bizi tutuklarken özel jetlerle, helikopterle getirdiniz. Yargılarken niye bu kolaylık sağlanmıyor.” HDP dışındaki partilerin milletvekillerinden birinin bile mahkemeye çıktığını görmediğini ifade eden Demirtaş, “Tahliye talep etmeyeceğim” dedi. yonu da vardı. Çözüm sürecini bitirmek, taraflar arasında güvensizlik oluşturmak. Benim dinleme kayıtlarımı çarpıtıp, MGK’nin, hükümetin önüne koymak. Hükümetin faaliyetlerini şu veya bu şekilde örgüte sızdırarak, hükümetle örgüt arasında güvensizlik yaratmak. Oslo ve İmralı süreçlerini bu şekilde bitirmişlerdir. Bu ülkede bizler barışı sağlayabilirdik, parlamento olarak, siyasetçiler olarak . Hükümet de çaba sarf ediyordu, Allah var... Elini taşın altına koymuştu. Ama onlar cemaati beslediler, cemaat de onların altını oydu, çözüm süreçlerinin altını oydu.” Çözüm sürecindeki bazı faaliyetlerin suç sayılmaması konusunda yasal bir çalışma yapıldığını, bu faaliyetlerde bulunan bürokrat ve siyasetçile rin suçlanmasının söz konusu olmayacağını da belirten Demirtaş, şöyle devam etti: ‘Kandil’e yasayla gittik’ “Çözüm sürecine ilişkin yasa çıkartılırken, MİT müsteşarı açıkça zikrediliyordu. Dedik ki, ‘çözüm sürecinde sadece bürokratlar yok ki, siyasetçiler var, gazeteciler var. Yarın bir gün yargı, bu faaliyetlerinden dolayı hepimizi suçlarsa, biz en azından bunun bir yasası vardı diyebilelim’. Dolayısıyla yasa genişletildi. Biz Kandil’e kafamız estiği için gitmedik. Bu yasa yokmuş gibi davranılıyor şimdi. Eğer suçlama devam edecekse de ne kadar AKP’li yetkili varsa, Cumhurbaşkanı’ndan, Başba kan’ına, Bakan’ına kadar suç işlemişsek gelip yargı önünde hesap vereceğiz. Yok değilse Selahattin Demirtaş’ın günahı ne o zaman?” Yasin Börü cinayeti Savunmasında 68 Ekim olaylarına da değinen Demirtaş “Yasin Börü’nün vahşice katledilmesi bir barbarlıktı, bunu yapanlar insanlıktan nasibini almamıştır. Eğer iddia edildiği gibi bunda katkım varsa aynı alçaklık bana da bulaşmıştır. Ancak bunu bana nasıl bulaştırmaya çalıştıklarını ispatlayacağım. Onun annesi ve babasının acısı ne kadar kıymetliyse Gaziantep’te linç edilen HDP’li ile İzmir’de öldürülen partilinin annesi ve babasının da acısı kıymetlidir” diye konuştu. l ANKARA Hamzaçebi Genel Sekreterliği devraldı CHP’de İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır genel sekreterlik görevini İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi’ye devretti. 910 Mart’ta yapılacak 19. Olağanüstü Kurultay’a ilişkin konuşan Hamzaçebi, “Bu tüzük kurultayı en az 36. Olağan Kurultay kadar hatta ondan çok daha fazla ilgi çekecektir. Bir siyasal parti reformunu hayata geçireceğiz’’ dedi. CHP’de 36. Olağan Kurultay’ın ardından genel sekreterliğe atanan Hamzaçebi, görevi Kamil Okyay Sındır’dan devraldı. Partideki genel sekreterlik makamında yapılan devir teslim töreninde, Hamzaçebi günün anısına Sındır’a plaket sundu. İlk gündem tüzük 910 Mart’ta yapılacak 19. Olağanüstü Kurultay’a dikkat çeken Hamzaçebi şöyle konuştu: “Bu herhangi bir metnin düzeltilmesi meselesi değildir. Partinin iç işleyiş kurallarının yeniden düzenlenmesi meselesi değildir. CHP’nin tüzük kurultayına sunacağımız tü züğü bir reform anlayışı içerisinde hazırlayacağız. Bu tüzüğü hem ortaya çıkmış ihtiyaçlara göre hem de bilgi teknolojilerinin getirdiği değişikliklere göre uyarlamak ve bu uyarlamayı, bu değişikliği bir siyasal reform anlayışı içerisinde gerçekleştirmek, bizim tüzük çalışmamızdaki en temel anlayışımızdır. İnanın, bu tüzük kurultayı en az 36. Olağan Kurultay kadar hatta ondan çok daha fazla ilgi çekecektir. Bir siyasal parti reformunu hayata geçireceğiz.” l ANKARA / Cumhuriyet haber TASARIM: EMİNE BİLGET İKİ LİDER GÖRÜŞECEK Mevlüt Karakaya MHP, ‘çoklu ittifak’a mesafeli MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, AKPMHP ittifakına başka bir partinin katılması konusunda, “Bahçeli ‘a’ ve ‘b’ partisinin kuracağı ‘c’ ittifakından bahsetti ‘n’ demedi. Orada bir sır var” dedi. Karakaya, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un sözleri ile ilgili de, çok uzatmamak gerektiğini kaydetti. Meclis’te gazetecilerle kahvaltılı basın toplantısında konuşan Karakaya, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ile AKP ve MHP arasında yaşanan gerilimle ilgili de “İlker Başbuğ daha önceki tartışmaları dikkati almamış, bu şekilde konuşmuş olabilir; ama söylediği şeyleri o günlerde tartışılan konuların içerisinde değerlendiririz. Türkiye’nin milli bekası için verdiği mücadeleyi, siyasi partilere bir artısı söz konusu olabilir gibi çok basit, mücadeleyi zayıflatacak tarzda açıklamalarla yorumlamakta çok ciddi riskler var. Başbuğ da böyle bir ortamda bunun üzerine söyleyince... ‘Yanlış anlaşıldım’ diyorsa, yanlış olduğunun farkına vardığını sanıyorum. Bunu çok uzatmamak lazım” diye konuştu. Pazar günü buluşacaklar Öte yandan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dün telefon görüşmesi yaptı. Seçim ittifakının konuşulduğu görüşmede, Erdoğan ile Bahçeli’nin ittifakı daha ayrıntılı görüşmek için bu pazar Ankara’da bir araya gelecekleri kaydedildi. l ANKARA / Cumhuriyet bAaKşPkİazmn idre’dğeişDtEi AvdBbmlvarıeeaiaalğnamknşşmıld’ikkanalaeaiaredlvnnıAdgrKsaneıııieoyknPaydrBandir’ıoçetdnürıairaenğasekl.kmaetisİŞşiblrnıysfaetndeeaettişlnaldrıarDteeniniagirldtnrded,übtİiileaiİiyluzlir.zencmeemlamMnastİibineallkigerarnBö’ivövgdşdrimarceökelgıeuşera.aüivkdetlndttdlveaaİelleelneatinl gleötŞrveeevnkigiylülüilğ,rigünetdmçeeünnşödtünö.ncAeemyddekıinbumilŞengül’ün atamadan önce dECiru.dmloğhHauAnrKbilaAeşNkgaöDnrüİıRşRtİeüKcğ/eüİpZöTMğarİyeRyniipl Bilirkişiler için suç duyurusu Bayrampaşa’da Caprice Gold ile Maldivler’deki Caprice Maldivler adlı gayrimenkul projelerinde, devre mülk satışı yapılan 349 kişiyi dolandırdığı iddiasıyla yargılanan Fadıl Akgündüz ve akrabalarının da aralarında bulunduğu 6 sanığın yargılanmasına devam edildi. Mahkeme başkanının projedeki son durumu sorması üzerine Akgündüz, yabancı yatırımcıya ulaşamadıklarını, yerli yatırımcıları ikna etmeye çalıştıklarını söyledi. Mağdurlar Akgündüz’ün bu ifadesi üzerine, “Dolandıracağı yeni kişiler arıyor” diye tepki gösterdi. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 12. celseye, tutuksuz sanık Fadıl Akgündüz ve avukatları katıldı. Duruşmada 7 şikâyetçi ifade verdi. Mahkeme heyeti, dosyada herhangi bir yeni durum ortaya çıkmadığı gerekçesiyle Fadıl Akgündüz’ün tutuklanması yönündeki talebi reddetti. Bayrampaşa Caprice Gold projesinin gerçek bedelinin ortaya çıkarılması için belirlenen 2 bilirkişinin görevlerini yerine getirmeyerek rapor almadıkları gerekçesiyle bu bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildi. Dosyaya yeni bilirkişi atanmasına hükmeden mahkeme heyeti duruşmayı mayıs ayına erteledi. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear