26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 18 Ağustos 2017 10 292 gündür özgürlüğünden yoksun... İMO Başkanı Gökçe Afeti, yasa koyucular hazırlıyor İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe, 17 Ağustos 1999 depreminden ders alınmadığını belirterek “Afet bir olayın kendisi değil doğurmuş olduğu sonuçlardır. Afeti yasa koyucular, ülkemizi ve kentlerimizi yönetenler elbirliği ile hazırlıyorlar” dedi. Bursa, Kocaeli, Balıkesir, Tekirdağ, Sakarya şube başkanlarıyla yönetim kurulu üyelerinin katıldığı toplantıda konuşan İMO Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Gökçe, yapı stokunun 1999’dan daha iyi olmadığını ve deprem riskinin artarak devam ettiğini açıkladı. Ülke topraklarının yüzde 92’sinin, nüfusunun yüzde 70’inin, sanayi tesislerinin de yüzde 75’inin deprem tehlikesi altında olduğunu vurgulayan Gökçe, kentlerin mega projeler yapılarak üzerinden para kazanılan yerler olarak görüldüğünü söyledi. Gökçe, “Bu anlayışa yönetilen kentler yeni afetlerle karşı karşıya kalır. Antalya’da, İstanbul’da, Bursa’da, Karadeniz’de ve başka yerler de iklim değişikliği kaynaklı can ve mal kayıpları yasa koyucuların, ülke ve kent yöneticileriyle uygulayıcıların ticari kaygıyla hareket etmelerinden kaynaklanıyor” dedi. l BURSA/Cumhuriyet AKUT, sualtında kalan binalara daldı AKUT (Arama Kurtarma Derneği gönüllüleri) 18 yıl sonra Gölcük’te sular altında kalan binalara anı dalışı yaptı. Gönüllü arama kurtarmacılar Marmara Denizi’nin içine yıkılan bina kalıntılarının üzerinde AKUT bayrağı açtı. AKUT Sualtı Branş Sorumlusu Volkan Tunç ile birlikte Değirmendere sahiline gelen gönüllüler önce depremde kaybettiklerimiz için saygı duruşunda bulundu. Daha sonra Marmara Denizi’nin 3540 metre derinliğine kadar gömülen bina ve otel enkazlarına dalan gönüllüler, depremin yıkıcı etkisine bir kez daha şahit oldular. AKUT Arama Kurtarma Derneği’nden 40 gönüllü de Marmara depreminde hayatını kaybedenleri anmak için İstanbul’dan Gölcük’e kadar koştu. Sadece iki akademisyen izledi Deprem panelinde salon boş kaldı Zonguldak’ta Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Afet Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin düzenlediği 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 18’inci Yılı Paneli’ne basın mensupları ve iki akademisyen dışında kimse katılmayınca salon boş kaldı. Paneli iptal etmeyerek devam eden BEÜ Rektör Yardımcısı ve Afet Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Hakan Kutoğlu, “Uluslararası literatürde yapılan çalışmalara göre Marmara Denizi’ndeki faylarda 2030’lu yıllara kadar yüzde 30’lara varan deprem olma olasılığı var. Bütünleşik anlamda baktığınız zaman da yüzde 40’lar civarında deprem olasılığı var. Bu, gün gün giderek artıyor” dedi. Prof. Dr. Kutoğlu, Ege Denizi’nin içinde bulunan büyük dalmabatma bölgeleri ve kıta sınırlarında deprem olması durumunda tsunami etkisinin 3.5 metreye kadar çıkabileceğini söyledi. Panel, Yrd. Doç. Dr. Kurtuluş Sedar Görmüş, Yrd. Doç. Dr. Saygın Abdikan ve araştırma görevlisi Gökhan Gürbüz‘ün konuşmalarının ardından sona erdi. l DHA haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK Şu an bir depremKandilli Rasathanesi: 7’nin üzerinde bir deprem olacağı açık oğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araş Btırma Enstitüsü Müdürü Prof. sürprizDr. Haluk Özener, “Marmara için ya olmaz pılan hesaplamalarda da şu anda 7’nin üzerinde, 7.2 gibi bir deprem olsa sürpriz olmaz” dedi. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü, 17 Ağustos depreminin 18. yıl DERPEM OLACAK, ASIL SORUN NE ZAMAN? dönümünde basın toplantısı düzenledi. Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, toplantıda yaptığı konuşma 17Ağustos depreminin 18. yıl dönümünde, Marmara Denizi’nde ye büyüklüğünde bir depremin olma olasılı de çıkardığımız sonuç, ortalama tekerğının yüzde 70 düzeyinde olduğunu söy rür periyodu. Bu, iki deprem arasında da “Bütün bilim insanları şunu kabul etmiş durumda; Marmara’da yakın gelecekte 7’nin üzerinde bir deprem olacağı açık. Depremlerin nerede ve yaklaşık ne büyüklükte olacağını biliyoruz ama hiçbir zaman maalesef bugünkü teknolojiyle zaman verme şansımız yok” dedi. ni bir deprem beklentisi endişeleri arttırıyor. Alman deprem uzmanı Prof. Dr. Marco Bohnhoff, “Araştırmamızı Marmara Denizi altında yoğunlaştırmış durumdayız. Bunun nedeni, son on yıllardaki deprem dizisine baktığımızda yakın zaman içerisinde Marmara Denizi’nin altındaki bölgede oldukça kesin bir biçimde bir deprem olacağını varsayıyor olma lüyor ve bu da çok yüksek bir değer” diye konuştu. Deutsche Welle Türkçe’ye konuşan Prof. Bohnhoff, “Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın hangi bölümünün bir sonraki büyük depreme maruz kalacağını tahmin edebiliyoruz ve bunun 1999’daki büyük depremin batısındaki bölüm olacağı oldukça kesin” açıklamasını yaptı. “İstanbul Marmara Bölgesi’nde dep ki ortalama zaman aralığı demek ve bölgede büyük depremler arasındaki ortalama zaman aralığı yaklaşık 250 yıl. Bu her 250 yılda bir mutlaka bir deprem olacağı anlamına gelmez. Bu bazen 200 yıl olur bazen 300 ama ortalamada 250 yıldır. Ve eğer bu bölgedeki son büyük depremin 1776 yılında meydana geldiğini akla getirecek olursak, Özener, Bodrum’da yaşanan deprem mız” dedi. Prof. Bohnhoff, “İstanbul böl rem olacak, asıl soru ne zaman olacağı” bu bir sonraki depremin muhtemelen hareketliliğiyle ilgili, “21 Temmuz’da gesi için elimizdeki bilgiler, modele göre diyen Prof. Dr. Marco Bohnhoff, şöyle o kadar da uzak bir gelecekte meyda olan 6.6 büyüklüğündeki depremden önümüzdeki 30 yıl içinde 7 ve daha üzeri devam etti: “Tarihi deprem bilgilerinden na gelmeyeceğine işaret eder.” sonra şu ana kadar 8 bin tane deprem kaydettik. Şu anda artçı depremlerin Ama tsunaminin farkındalığı açısında lisini çeken Kuzey Anadolu Fayı üze 7.2 gibi bir deprem olsa sürpriz olmaz. sönümlenmeden hala sürdüğünü gö bir örnek teşkil etti. Marmara için ola rinde, İstanbul, Marmara merkezli bir Depremlerin ne zaman olacağını bil rüyoruz. Bu deprem etkinliğinin daha cak tsunaminin deniz tabanında ola deprem. Ama hepimizin bildiği gibi ül miyoruz. Bilemediğimiz için şu an ola uzun bir süre devam edeceğini öngö sı fayın karakterinden dolayı, deniz ta kemiz dörtte üçünden fazlası deprem cakmış gibi depreme hazırlıklı olup ol rebiliyoruz” diye konuştu. banı heyelanlarında sonra oluşacağını tehlikesi altında. Biz Marmara’da dep maması için de belki biraz temenni Tsunami bekliyoruz Özener, tsunami konusunda da açık bekliyoruz” dedi. Zamanını bilemiyoruz rem beklerken aslında ülkemizin baş de bulunmamız gerekiyor. Bu deprem ka bir yerinde, Doğu Anadolu Fayı’nda ne kadar gecikirse hükümetin adımlaveya başka bir yerde 7’nin üzerinde rı da, ne kadar hızlı atılırsa, bu da 500 lamalarda bulunarak, “Tabii ki bu Özener, açıklamaların ardından ga bir depremle karşılaşırsak buna şaşır bin konutun dönüşümü demek, çok tsunami açık denizlerde olduğu gi zetecilerin sorularını yanıtladı. Özener mamamız lazım. Marmara için yapılan ciddi bir rakam demek. Bunu çok hızlı, bi Japonya’da, Uzakdoğu’da olduğu gi bir gazetecinin, “İstanbul depremi ge çalışmalar bize batıya doğru göçü ve önümüzdeki yıllar için enerji göstere bi ülkemizde hiçbir zaman yaşanma cikti mi” şeklindeki sorusuna, “7’nin riyor. Yaklaşık her yıl 2.53 santim ba rek yaparsak, Marmara depremi de ge yacak. Çünkü o büyüklükte bir dep üzerindeki depremlerin 6.5 senede bir tıya doğru kayıyoruz ve bir enerji bi cikirse, zararlarını en az kayıpla atla rem yani 9.5’lik depremler hayal etmi olduğu ortalaması tüm Türkiye’yi kap rikiyor. Marmara için yapılan hesap tacağımız açık” yanıtını verdi. yoruz ülkemiz ve yakın çevresi için. sayan bir grafik. Şu anda herkesin ilgi lamalarda da şu anda 7’nin üzerinde, l İSTANBUL \ Cumhuriyet FELAKETTEN KURTULDU AMA... Deprem şoku hasta etti Yurttaşlar, 17 Ağustos’ta Yalova’da yaşamını yitirenlerin isimlerinin yazılı olduğu anıtı ziyaret etti. Acı 18 YILDIR TAZE 17 Ağustos 1999’daki büyük Marmara depreminde yaşamını yitirenler depremin 18. yıldönümünde Kocaeli’nin Gölcük ilçesi, Yalova ve Adapazarı’nda düzenlenen törenlerle anıldı Bizi deprem değil betonlar öldürdü GÖLCÜK: Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde Kavaklı sahilinde deprem şehitleri anısına yapılan anıtın bulunduğu alandaki anma etkinliğine depremde yaşamlarını yitirenlerin yakınları ve çok sayıda kişi katıldı. Depremin meydana geldiği saat 03.02’de saygı duruşunda bulunulurken acılar tazelendi. Daha sonra depremde sular altında yaşamlarını kaybedenler için denize çiçekler bırakıldı. Depremzedelerden 4 gün enkaz alkında kalan Suna Karakaya yıllar geçmesine rağmen o korkuyu yaşadıklarını anlatarak, “Zor günlerdi, hâlâ yaşıyoruz, hala unutmadık aklımızda” dedi. Oturduğu 9 katlı binanın yıkıldığını söyleyen Hüseyin Özkarhan, “Ben 3 dakika sonra çıkabildim ama 200 kişi rahmetli oldu o binada” diye konuştu. Emine Cebeci, “18 yıldır her gün gözümün yaşıyla her gün mezarlıklarda böyle geçiriyorum günümü. Deprem bizleri öldürmedi, bizi betonlar öldürdü. Yetkililerden tek istediğimiz sağlam binalar yapılması” dedi. Yalova’da kırmızı karanfillerle anma YALOVA: Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (MAGDER) üyeleri Yalova şehir merkezinde deprem anıtına kadar sessiz bir yürüyüş gerçekleştirdi. MAGDER Başkanı Sabri Karaçam,.amaçlarının depremde hayatını kaybedenleri anmak ve depreme de dikkat çekmek ve toplumsal bir duyarlılık oluşturmak olduğunu söyledi. Depremin yaşandığı gece saat 03.02’de deprem anıtı önündeki anmaya Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman, AKP Yalova Milletvekili Fikri Demirel, CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, siyasi partilerin il başkanları ile STK temsilcileri katıldı. Büyük felakette hayatını kaybedenlerin isimlerinin yazılı olduğu mermer bloklara çiçek koyan Yalovalılar, deprem döneminde çekilmiş fotoğrafların yer aldığı sergiyi gezdi. Anma programında İl Müftülüğü görevlileri Kuranıkerim ve ilahiler okudu. Saatler 03.02’yi gösterdiğinde depremde yaşamlarını yitirenler için dua okudu. Yaşadıklarımızı ne çabuk unuttuk? ADAPAZARI: Demokrasi Meydanı’nda 17 Ağustos depreminde yaşamını yitirenler felaketin meydana geldiği saat 03.02’de gözyaşlarıyla andı. Anma programına, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda kişi katıldı. AFAD, UMKE, İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri meydanda stant açarak toplananları depremle ilgili bilgilendirdi. Programda çok sayıda imam Kuranıkerim okudu. Binlerce insanın öldüğü deprem sonrası çekilen fotoğraflar kurulan dev ekrana yansıtıldı. Depremin meydana geldiği saatte dualar okunurken, vatandaşlar gözyaşlarına boğuldu. Depremde 2 çocuğunu kaybeden Nurcuhan Kurşun, programa ilginin az olmasına tepki göstererek, “Yakışıyor mu bu bize? O kadar çabuk mu unuttuk? 2 evladımı verdim ben, 18 yaşında oğlum, 16 yaşında kızım öldü benim. Engelli çocuğum var, ona tutundum. Ben unutmadım, siz nasıl unutuyorsunuz?” dedi. l Yurt Haberleri SİBEL BAHÇETEPE 1999 yılında meydana ge len ve büyük yankı lar uyandıran, yüz lerce ailenin hayatı nı karartan Marma ra depremi, Nevriye Can’ın da yaşamın da derin izler bırak tı. Adapazarı’nda ya şayan 49 yaşında ki Nevriye Can, dep remde 25 günlük be beğiyle yatak oda sında bulunan gar dırobun altında kal Nevriye Can dı. Yaşadığı şokun etkisiyle bir yandan çocuğunu ve kendini kurtarmaya çalışırken, bir yandan da yan odada enkaz altında kalan eşine ve diğer çocuğuna sesini duyurmaya çalıştı. Ken di çabalarıyla evden çıkmayı başaran ai le uzun bir süre çadırda yaşamak zorunda kaldı. Can, evine geri döndüğünde yaşadığı üzüntü ve stresin etkisiyle kolunda kasıl malar ile hareket güçlüğü başladı. İlk kont rollerde boyun düzleşmesi teşhisi konulan Can’a şikayetleri artınca başka bir doktora başvurdu ve Parkinson teşhisi konuldu. Bir süre ilaç kullanan fakat yıllar geçtik çe ilaçların etkisinin azaldığını fark eden Can ailesi, İstanbul’a geldi. Sağlıklı günle re kavuşabilmeyi çok isteyen Nevriye Can, 6 Haziran’da Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Zırh tarafından ameliyat edildi. ‘Artık yürüyebiliyorum’ Can, geçirdiği beyin pili operasyonundan sonra hayatının değiştiğini belirterek “13 yıl boyunca yaşadığım tüm sıkıntıları boşuna çekmişim ve gereksiz zaman kaybetmişim, ameliyat olalı 15 gün olmasına rağmen hayatım değişti. Artık yürüyebiliyorum, herkese günlük hayatta çok basit gibi gelen ama benim yapmakta zorlandığım her şeyi tekrar yapabilecek olmanın mutluluğunu yaşıyorum” dedi. ‘İlk yıllarına dönebiliyor’ Op. Dr. Ali Zırh ise şunları söyledi: “Beyin pili ameliyatıyla biz basitçe hastalığın saatini geri alıyoruz diyebiliriz. 10 yıllık bir parkinson hastasını ameliyat ettiğimizde hastayı hastalığın ilk yıllarına geri getirebiliyoruz. Beyin pili beynin içerisine yerleştirilen iki tane ince elektrot, göğüste kalp pili gibi cilt altına yerleştirilen, programlanabilen bir pil kısmı ve ikisini birbirine bağlayan iki tane uzatma kablosundan oluşmaktadır.” C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear