28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 13 Temmuz 2017 4 Kenan Evren’i unutmuşum Çocukluğumda ve ilk gençliğimde, özel durumlarda söylendiği zaman çok yadırgadığım bazı sözler vardı. Örneğin düğün ya da nikâhta yeni evlilere söylenen şu söze pek takılırdım: Allah bir yastıkta kocatsın! Eğer nikâhımda bana böyle bir şey söylerlerse kendimi tutamayıp, mutlaka “Aman efendim, biz dayansak yastık dayanamaz parçalanır” derim diye düşünürdüm. Öyle olmadı, nikâhımda “Allah bir yastıkta kocatsın” dediklerinde, gülümseyerek teşekkür ettim. Bir de çocukluğumda ilk duyduğumda çok garipsediğim şu deyiş vardı: Allah bu acınızı unutturmasın! İnsanı teselli için yapılan ziyarette, acısını unutmaması temennisi ne abes şeydi! Sonra halk deyişinin içindeki ince mesajı kavradım. Aslında söylenen şuydu: Allah bu acınızı unutturacak daha büyük bir acı vermesin! Deyişteki hikmeti yaşayarak da anladım. Uğur Mumcu’nun öldürülmesinden sonra bir daha bu kadar büyük acı yaşayamam sanıyordum; bir buçuk yıl sonra Erim Gözen’in trafik kazasında can vermesi üzerine neredeyse Uğur’un acısını unutayazdım. Aradan bir on yıl geçecek, bu defa yalnız Erim’in karısı olmakla kalmayıp, aynı zamanda can dostumuz olan Mine Gözen’i kaybedince, neredeyse Erim’in acısını gömer gibi olacaktım. HHH Hayat en becerikli ve en de acımasız öğretmen, yaşadıkça, size yaşamın bedeli olarak ne acı dersler veriyor. Yukarıdaki olgu insanlar için olduğu kadar toplumlar için de geçerli. Gelen yeni ve daha büyük acılar, toplumlara da eskilerini unutturuyor ya da onları solduruyor. Geçen bayramın ilk günü eşim ile birlikte, arabayla bacanağım Yılmaz Türkeri’nin Dragos’taki evine gidiyorduk. İdealtepe mevkiine geldiğimizde E5’ten, sahil yoluna saparken, o mahut “Kenan Evren Kışlası” levhasını görünce kanım dondu. Levhayı yıllardır gördüğümden alışmıştım, artık sinirlenmiyordum. Beni hayrete gark eden, levhayı görünce, birdenbire Kenan Evren’i unutmuş olduğumu fark etmemdi. Sizi bilmem ama ben Kenan Evren’i unutmuştum. Oysa Kenan Evren toplum için olduğu kadar benim ve yakınlarım için de unutulmazdı. Onun döneminde, daha reşit olmamış çocuklar, yaşları büyütülerek asılmışlardı. Onun döneminde, insanlar sokak köşelerinde vurulmuşlar, hukuka aykırı şekilde içeri tıkılmışlar, işlerinden atılmışlar, sevdiklerinden uzak düşürülmüşler, zulme maruz kalmışlardı. Onun döneminde hakkımda hiçbir hüküm olmadan üç yılı aşkın süre tutukluluk yoluyla infaza maruz bırakılarak, hapis yatmış, orada devleti onurla temsil etmiş , kanser hastası bir onurlu büyükelçinin üzerine çullanıldığında, devletin ayaklar altına alınan onurunu, büyükelçinin vakur davranışıyla çamurların içinden alıp yücelttiğine tanık olmuştum. Onun döneminde ben de kader yoldaşım, rahmetli Aykut Göker gibi babamın ölüm haberini hapiste almıştım. HHH Kısacası, Kenan Evren, toplum için de benim ve yakınlarım için de unutulmazdı. Ama dehşetle fark ediyordum ki Kenan Evren’i unutmuştum. O anda aklıma ilk duyduğumda yadırgadığım o garip deyiş geldi: Allah bunu unutturacak daha büyük acı vermesin! Kenan Evren devrini unutmamın nedeni de içinde yaşadığımız dönemin, ölenler, zulme uğrayanlar, hapse düşenler, işinden olanlar, aç kalanlar, pasaportu elinden alınanların nicelikleri ve maruz kaldıkları muamelenin niteliği açısından o dönemi fersah fersah geride bırakmış olmasıydı. Ve şimdi bir bayram sabahı, karayolunun köşesindeki bir levha, bana birden Kenan Evren’i hatırlatıyor ve onu nasıl olup da unuttuğumu düşündürüyordu. Bu arada biz unuturken, Kenan Evren’in yıllar boyu mensubu olduğu kuruluş, onu unutmamıştı ve bir kışlada adını yaşatarak bize de unutturmamakta kararlıydı. Bilemiyorum, koca bir topluma çok cefa çektirmiş olan Kenan Evren’e vefasından dolayı TSK’yi kutlamak mı gerek, yoksa ayıplamak mı? İstanbul’da toplu ulaşım iki gün boyunca ücretsiz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş dün 15 Temmuz Zafer Anıtı’nın şantiyesini gezdi. Burada açıklamalarda bulunan Topbaş, “İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi olarak 15 Temmuz 06.00’dan 17 Temmuz 06.00’ya kadar toplu taşıma araçları ücretsiz olacak” dedi. l Haber Merkezi haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ZARİFE SELÇUK eTOCMPtHLYAPKNkDI 2in0eTyelemmmkuazr’daraı 20 Temmuz’u ‘Saray’ın OHAL darbesi’ olarak tanımlayan CHP’nin, aynı gün ‘etkin’ bir eylem veya program yapacağı belirtildi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Yürüyüşü’nün ta yapılacağı gerekçesiyle katılınmayacağı kararı alındı. Kılıçdaroğlu’nun Maltepe yük toplumsal destekle Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu’dur. Bu dava dosyasının içinin nasıl doldurulacağı önemli mamlanmasının ardından Mitingi’nde açıkladığı 10 madde dir. Çağrı bu dosyanın ilk dava dilekçe olağan MYK’sini topladı. 20 lik Maltepe çağrısını temel alan, sidir. Adaletsizlikle karşılaşan herkes Temmuz’u ‘Saray’ın OHAL darbesi’ olarak tanımlayan İKLİM ÖNGEL söylemde birliği sağlayacak bir bu dosyanın içine kendi dilekçesini kotutum belgesi hazırlanması için yacak ve davayı kazanacağız. Türkiye CHP’nin, 20 Temmuz Perşem çalışma başlatılacak. Yürüyüşün bunu kazandığı zaman baskıya karşı be günü ‘etkin’ bir eylem veya program toplumda yarattığı algıyı araştıracak nefes almış olmanın huzurunu yaşaya yapacağı belirtildi. anket çalışması da bu tutum belgesinin cak. Türkiye’nin geleceği bu davayı ka 25 günlük Adalet Yürüyüşü’nün çatısını oluşturacak. zanmasına bağlı ve kazanacağız. değerlendirildiği MYK’de, bundan sonra yapılması gerekenlere ilişkin ‘Meclis’i bölüyorlar’ Faşizm sokağa mecbur eder: Böyle barışçıl bir eylemi faşizmle kı öneriler ele alındı. Bu bağlamda, Par MYK’nin ardından Genel Başkan yaslamaya kalktılar. Mahin Ünal “Fa ti Meclisi’nin (PM), belediye başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent şizme davet ediyorsunuz” dedi. Ünal larının ve CHP grubunun kısa za Tezcan’ın açıklama yaptı. Tezcan açıkla ya faşizmin ne olduğunu bilmiyor ya manda toplanması ve buralarda geti masından satırbaşları şöyle: da böyle söylemek kendisini korkula rilecek önerilerin değerlendirilmesi Çağrı ilk dilekçe: Türkiye’nin ge rından kurtarıyor. Faşizm kitleleri so kararı alındı. lecekteki yol haritasında Maltepe çağ kağa çağırmaz, faşizm sokağa mecbur Adalet Yürüyüşü’ne ilişkin toplum rısını kimse unutmamalı. Bu çağrı eder, tıpkı Türkiye’de olduğu gibi. Fa algısının ortaya konması için anket Türkiye’nin karanlıktan aydınlığa ula şizm, Meclis’i, yargıyı etkisiz hale geti çalışmasının yapılacağı öğrenildi. 25 şacağı yol haritasının ta kendisidir. rerek sokaktan başka çıkış yolu bırak günde halkın CHP’ye CHP’nin de hal Bir adalet davası açtık ve bunun söz maz. Bizi sokağa mecbur eden iktida ka daha çok dokunma fırsatının bu cüsü kararlılığıyla, arkasındaki bü rın tek adam rejimi uygulamalarıdır. lunduğuna dikkat çekilen toplantıda, Kılıçdaroğlu’nun “Bundan sonra içe de Yıldırım: Davete ihtiyaç yokğil dışa dönük çalışmalar yürütülecek. Herkes eskisinden çok daha fazla alanda olacak” talimatı verdiği belirtildi. CHP’nin 15 Temmuz gecesi Sıhhiye’den Meclis’e Cumhurbaşkanlığı himayesinde gerçekleşecek Milli Bir AKP Genel Merkezi’nde düzenlenen “15 Temmuz Milli İrade Zaferinin Analizi Kitabı”nın tanıtım toplantısının ardından açıklamalarda bu eleştirilere “Meclis’te o gün yaşananlar yaşandığında kimse davet etmedi. Biz kendiliğimizden milletvekillerimiz, bakanlarımız kalktılar gittiler, Meclis’te sahip çıktılar. ‘Aynı saatte, aynı yerde lik Yürüyüşü’ne de, Cumhurbaşkanı değil, AKP Genel Başkanı himayesinde Cumhurbaşkanlığı forsu kullanılarak lunan Yıldırım, darbe girişiminin yıldönümünde Meclis’te düzenlenecek programda CHP ve HDP’ye davet tekrar herkes toplansın’ diye ilan ediyoruz. Ana muhalefet partisinin alınganlık göstermesine lüzum yok. Biz de yazılı davet almadık. İstiklal mücadelesi için gitmediği yönündeki davete ihtiyaç yok” diyerek yanıt verdi. Faşizm devleti elinde tuttuğu zaman devlet gücüyle halkın bir kesimini sokağa çıkarır ve halkın geri kalan kesimiyle çatıştırmaya başlar. Bugünkü iktidarın devlet kontrolünde halkı sokağa çıkarıp bir çatışma ortamı yaratmaya dönük çağrıları, Hitler’in yaptılarından farklı değildir. Meclis’i bölme hakkınız yok: Cumhurbaşkanlığı himayesinde diye Meclis’te bir özel program yapmışlar. AKP Genel Başkanı, vekili MHP Genel Başkanı, Meclis Başkanı konuşacak. Ana muhalefet partisi Genel Başkanı ve Meclis’teki diğer parti genel başkanları konuşturulmayacak. Kahraman’a sesleniyorum; Meclis’i bölmeye kimsenin hakkı yoktur. Meclis bütünlüğü içinde yapılacak törenlerde sizin keyfinize göre şunlar konuşacak bunlar konuşmayacak diye bir ayrım yapma hakkınız yok. Bombaların altında hepimiz vardık. Darbeye beraber direndik. Utanmazlık, acizlik: Bir başka ayıp 15 Temmuz afişleridir. TSK’yi tahkir eden fotoğraflarla bir silahlı kuvvetler ve ordu düşmanlığı yaratılmış. Askerini aciz gösteren bir millet ayakta kalamaz. Daha önce Fethullahçı çeteyle beraber kumpas davalarında kamuoyunu silahlı kuvvetlere karşı kışkırtma planının parçası olduklarını biliyoruz. Bugün 15 Temmuz bahanesiyle yeniden çalışmaya başlamış. Derhal bundan vazgeçilmeli. l ANKARA ‘Birlikte yürümek iyi başlangıç’ HDP’nin tutuklu Eş Genel Başkanı Demirtaş, Kılıçdaroğlu’nun ‘Adalet Yürüyüşü’ne destek verdi. Muhalefetin yalın ve somut ilkeler ışığında birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi ‘Kravat kalksın’ TBMM Anayasa Komisyonu’nda AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazırladığı içtüzük değişikliği önerisinin görüşmelerine dün başlandı. Komisyon toplantısının başında değişiklik önerisinin içeriği konusunda açıklamalar yapan Komisyon Başkanı Mustafa Şentop, 24. dönemde içtüzük konusunda parlamentoda yapılan çalışmalar hakkında da bilgi verdi. AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazırlaması nedeniyle CHP ve HDP’nin tepkisini çeken muhalefetin söz hakkını kısıtlayan, denetleme hakkını da etkisizleştiren değişiklik önerisi dört partinin ortak kararıyla alt komisyona sevk edildi. Komisyon toplantısına katılan çok sayıda erkek milletvekilinin ise zorunluluk olmamasına karşın teamüllerin aksine kravat takmadığı gözlendi. Komisyon toplantısı başlamadan önce özellikle AKP’li milletvekillerinin kendi aralarında kravatın kaldırılması konusunda sohbet etmeleri dikkat çekti. Bazı AKP’li milletvekilleri, “Zaten içtüzüğü değiştiriyoruz, kravatı da kaldıralım. En azından bu sıcaklarda takmayalım” diye konuştu. Genel Kurul çalışmalarında milletvekillerinin kıyafet zorunluluğu kapsamında giymesi gereken kravatın komisyon çalışmalarında giyilmesi yönünde bir zorunluluk bulunmuyor. AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazırladı sohbeti ğı içtüzük değişikliği önerisini ele alacak alt komisyon, AKP’li Abdurrahman Öz, Cengiz Aydoğdu, Murat Alparslan, Zekeriya Birkan, Yusuf Başar, MHP’li Mehmet Parsak, CHP’li Muharrem Erkek ve Murat Emir ile HDP’li Mithat Sancar’dan oluştu. Alt komisyona ise yalnızca iki gün çalışma süresi tanındı. Dün çalışma takvimini belirleyen alt komisyon bugün içtüzük değişikliği üzerine kapsamlı bir çalışma yapacak. Alt komisyon cuma günü çalışmasını tamamlayarak raporunu üst komisyona sunacak. Cuma günü saat 14.30’da Anayasa Komisyonu’nda raporun ele alınması bekleniyor. l MAHMUT LICALI/ ANKARA ‘İçtüzük geçerse Meclis noter olur’ HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK), AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazırladığı içtüzük değişikliği teklifine “Teklif geçerse Meclis yasalara imza atan bir noterlik kurumuna dönüşecektir” görüşünü belirtti. HDP MYK’den yapılan yazılı açıklamada, dün görüşmelerine başlanan içtüzük değişikliği teklifiyle ilgili tepki geldi. Açıklamada, içtüzüğün AKP ve MHP koalisyonu dayatmasıyla gizli pazarlıklar eşliğinde değiştirilmek is tendini; içtüzük değişikliğinin 16 Nisan referandumu sonucunda ortaya çıkarılan acayipliğin devamı olduğu belirtildi. Açıklamada, “Bu aynı zamanda Meclis’te ifade özgürlüğünün yok edilmesinin, çoğunluk tahakkümünün kurumsallaşmasının adımıdır. Bu teklif AKP Genel Başkanı’na, ülkeyi OHAL ve KHK’lerle yönetme imkânını sağlamak için hazırlanmıştır. Hedef Meclis’i susturmak ve toplumsal muhalefeti görünmez kılmaktır” görüşü belirtildi. Açık lamada şunlar kaydedildi: “Hiçbir muhalefet partisi kendi söz hakkını gasp eden ve kürsü dokunulmazlığını bertaraf eden bu düzenlemelere ‘evet’ diyemez. Yürütme organının faaliyetlerini denetleyen muhalefet partileridir. Bunları etkisizleştirmek Meclis’i Meclis olmaktan çıkarmak demektir. Teklif geçerse, Meclis yasalara imza atan bir noterlik kurumuna dönüşecektir.” l ANKARA (Cumhuriyet) HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Adalet Yürüşü’nü önemli ve anlamlı bulduğunu, muhalefetin birlikte hareket edebilmesi için önce çok yalın ve somut ilkeler belirlemesi gerektiğini belirterek, “Birlikte yürümek bu açıdan iyi bir başlangıçtır. Hep birlikte şiddete de karşı çıkalım, savaşa ve silaha da hayır diyelim, hep birlikte herkesin ve her toplumsal kesimin hakkını da özgürlüğünü de eşitliğini de savunalım. Kutuplaşmış, bölünmüş toplumu ‘tek’likte değil, birlikte buluşturalım” dedi. Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Artı Gerçek’ten Fehim Işık’ın sorularını yanıtladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Adalet Yürüyüşü’ ile ilgili soru üzerine Demirtaş, bunu önemli ve anlamlı bulduğunu belirterek, “Adalet talebi giderek toplumsallaşır ve bütün siyasi partilerinkesimlerin ortak talebi haline gelirse sonuç alınabilir. Özellikle adalete inanan yargıçların da kararlarıyla bu yürüyüşe ve anlayışa cesurca destek vermeleri gerekir. Çünkü talebin uygulama ayağındaki birinci derece muhataplar kendileridir. Provokasyonlara, hizipleşmelere ve şiddete mahal vermeden adalet arayışı Türkiye’nin her mahallesine, sokağına taşınabilmeli ve kesintisiz bir yürüyüş olmalıdır diye düşünüyorum” yanıtını verdi. Cezaevinde öykü ve şiir yazan, resim yapan Demirtaş, bununla ilgili sorular üzerine “Cesaret mesajı vermektir temel amacım. Çünkü faşizmin panzehiri cesarettir. Ne zulme uğramaktan korkarak kurtulabilirsiniz zulümden, ne de korkarak yenebilirsiniz faşizmi. Cesaret, biraz daha cesaret” ifadesini kullandı. “Selahattin Demirtaş ile bir röportajda gazeteci olarak ona ne sorardınız?” sorusu üzerine ise Demirtaş, “Geri dönüp baktığımda pişmanlıklarımız var mı?” sorusunu soracağını belirterek, kendi sorusuna şu yanıtı verdi: “Ben barışa yürekten inanan bir siyasetçiyim, barışı hakkıyla savunmayı ve sağlamayı başaramadık, başaramadım. Daha iyisini yapabilirdim. Bunu telafi etmek için içeride veya dışarıda mücadele etmeye devam edeceğim. Benim rolüm ve misyonum barışı kurmak üzerinedir, savaşı büyütmek üzerine değil. Herkesin birazcık da olsa bunu anlamaya çalışmasını isterim.” C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear