24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 12 Mayıs 2017 2 Eğitim engelliye uzak haber EDİTÖR: DENİZ ÜLKÜTEKİN TASARIM: EMİNE BİLGET Sosyoloji ve Eğitim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (SEÇBİR) tarafından eğitim ala nında engelli bireylerin anlatımına in celemeye yönelik hazırlanan “Engelli lik ve Ayrımcılık: Eğitimciler için Te mel Metinler ve Örnek Dersler” rapo runa göre engelli vatandaşların eği time ulaşma olanakla rı toplumun geneline gö re bir hayli düşük. Birey de doğuştan veya sonra dan oluşan fiziksel engel lerin sırf sağlık boyutuy DENİZ ÜLKÜTEKİN la ele alınması ve konunun toplumsal boyutu ile bireyi normal ve engel li olarak ayıran bakış açısının incelen diği rapor eğitim alanında bu anlayışın yansımalarının altını çiziyor. Raporda engellilerin eğitime ulaşma konusunda yaşadığı sıkıntıları rakam larla yer alırken, toplumun genelinde yüzde 5.78 seviyesinde olan okuryazar olmama düzeyinin engelliler arasında yüzde 41.6’ya çıktığı görülüyor. Engelli erkeklerden yüzde 32.1’i kadınların ise yüzde 54.9’u okuma yazma bilmiyor. Okula giden engelli bireyler ise ilköğ retim sonrasında çoğunlukla eğitim sis teminin dışında kalırken, buna ilişkin en önemli gerekçe olarak raporda, eği tim materyallerinin, kişinin engeline gö re tasarlanmamış olması ve bireyin bu lunduğu öğrenci grubunda kaynaştırma sında yetersiz kalınması gösteriliyor. Aylin’in eğitim hikâyesi Raporda görme engelli bir birey olan Aylin karakteri üzerinden görme engelli bir bireyin eğitiminin devamını sağlaması için neler yapması gerektiği anlatılıyor: 4 Aylin 17 yaşında. Van’da doğdu. Doğuştan görme engelli. Van’da görme engellilere eğitim verin bir okul bulamadıkları için ailesiyle birlikte Ankara’ya taşındı. İlkokula Ankara’da körler okulunda başladı. 4 İlkokul birinci sınıfta harfleri öğrenebilmek için önce Braille (kabartma) Alfabesi’ni öğrendi. Aylin’e daha çok an Toplum genelinde yüzde 5 seviyesinde olan okuryazarlık eksikliği oranı engelli bireyler arasında yüzde 41. Bunun en büyük sebebi, eğitim alan ve materyallerinin engelliler düşünülmeden tasarlanmış olması Eğitime erişim Engelli öğrenciler eğitimlerini devam ettirmek için dersler dışında çok sayıda zorlukla mücadele etmek zorunda. nesi destek oluyordu. Bu yüzden o da Braille Alfabesi’ni öğrendi. 4 Aylin öğrenmeye meraklı bir çocuktu. Annesi ona her akşam kitap okuyordu. Bir süre sonra Aylin okuma yazmayı öğrendiği için kitaplarını kendisi okumak istedi. Fakat uygun kitap bulamıyordu. Bu yüzden annesi her hafta bir kitabı Braille Alfabesi ile tekrar yazıyor ve Aylin’in okuması için hazırlıyordu. 4 Braille Alfabesi için kabartma baskı yapılabilen Braille kâğıdı kullanılmaktadır. Bu kâğıt, diğer kâğıtlardan farklı ve piyasada çok kolay bulunmadığı için pahalı da. Annesi bazen araştırmalarını yeteri kadar yapamamanın rahatsızlığını duyuyordu. Çünkü bütün kitapları çevirmesi mümkün değildi. 4 Aylin zaman zaman arkadaşlarıyla dışarı çıkıyordu. Ailesi ona ula şabilmek için cep telefonu almıştı. Bu telefonun farklı bir özelliği vardı; sesle çalışıyordu. Aylin, ailesinin ve arkadaşlarının telefonlarını sesli olarak kaydetmişti ve aramak istediği kişinin ismini söylemesi yeterli oluyordu. 4 Aylin şimdi lisede. Ailesi Aylin’in üniversitede okuması için neler yapmaları gerektiğini düşünüyor. Aylin’e, evde yaptığı araştırmalarda kullanması için Braille klavye ve bilgisayar almışlardı. Böylece Aylin bazı konuları araştırıp dinleyebiliyordu ve öğreniyordu. Fakat sınavlara hazırlanmak, uygun dershane ve kaynak kitapları bulmak çok kolay değildi. Engellilerin kamusal alanda ve eğitimde yaşadıkları sorunların ne boyutta olduğunu anlamak için sorgulanması gerekenler raporda şu şekilde yer alıyor; 4 Mekâna erişim 4 Mekânın fiziki koşulları 4 Eğitim materyalleri 4 Bilgi ve bilgi teknolojileri 4 İletişim yöntemleri Engelli dostu eğitim Raporda engellilerin rahatça yararlanabileceği bir kütüphanede bulunması gerekenler şunlar olarak gösteriliyor; 4 Engelli sürücüler için park yerleri, okunması kolay ve anlaşılır yön tabelaları 4 Tekerlekli sandalyeyle erişilebilir asansör düğmeleri, piktogram işaretli asansörler, cam kapılar görme engelli kişileri uyarmak için işaretlenmiş olmalı 4 Tekerlekli sandalyeyle girmek için giriş kapısı yeterince geniş, tekerlekli sandalyeden ulaşılabilir otomatik kapı açacağı 4 Çalışanlar öğrencilere yardımcı olmak için eğitimli olmalı 4 İşitme engelliler için indüksiyon döngü sistemi 4 Konferans salonunda tekerlekli sandalyeler için bölümler Çocuklardan savaş icatları MEB’in robot yarışmasında icatlara ‘savaş’ damgasını vurdu İhraçlar yerine emekli öğretim üyesi OZAN ÇEPNİ Yükseköğretim Kanunu’nun bazı maddelerinin ‘üretim reform paketi’ kapsamında değiştirilmesine ilişkin çalışmalar tamamlandı. Üniversiteleri rekabet adı altında sermayeye açmaya hazırlanan Yükseköğretim Kurulu (YÖK), “sessiz devrim” diyerek ihraç edilen akademisyenler yerine de emekli öğretim üyeleri ve doktoralı araştırma görevlilerine ders verilmesi imkânı ile dolduracak. ‘Üniversiteli İşsizler’ sorununun Türkiye’nin en önemli çözülmesi gereken sorunlarından biri olduğunu belirten YÖK, üniversitelerin kontenjan planlamalarının bakanlıklar ve özel sektörle birlikte yapılması gerektiğini savundu. Yasal düzenleme kapsamında fen ve mühendislik eğitimi alan öğrencilerin bir yarıyıl süresince işyerinde eğitim yapması teşvik edileceği duyuruldu. Zorunlu staj anlamına gelmeyen ancak üniversitelerin inisiyatifine bırakılacak düzenleme ile öğrencilerin bir yarıyıl boyunca asgari ücretin üçte biri karşılığında ‘teşvik’ edilerek özel sektörde çalışmaları öngörüldü. Üniversitelere şirket Yasal düzenleme ile ayrıca üniversitelerin sermaye şirketi statüsünde teknoloji transfer şirketi kurabilmesi, üniversitelerin başta sanayi olmak üzere iş dünyası ile işbirliği kurmasının da önü açılacak. Bu kapsamda üniversiteler teknoloji odaklı şirket kurabilecek. Ayrıca akademisyenlere 6. yıldan sonra maaşı devam ederken 1 yıl proje tabanlı araştırma izni verilebilecek. Üniversiteler ihtiyaç duyduğu alanlarda doktorasını tamamlamış kişileri sözleşmeli olarak 3 yıl çalıştırabilmesi de teklifte yer aldı. l ANKARA OZAN ÇEPNİ MEB’in TÜBİTAK ile birlikte Konya’da düzenlediği 11. Uluslararası Robot Yarışması “Mevlana” temalı olsa da öğrencilerin hayalleri savaş ve çatışma koşulları etrafında şekillendi. Konya’da düzenlenen robot yarışmasında en dikkat çeken icatlardan birisi bombalı araçları tespit eden makine oldu. Son 2 yılda yüzlerce insanın büyükşehirlerde yaşanan bombalı araç saldırısının ardından harekete geçen İstanbul Kadıköy Mesleki ve Teknik Adanolu Lisesi öğrencileri, bombalı araçların tespiti için “Ağırlık Kontrol Sistemi” geliştirdi. Bombalı araçları fark ettirmeden ağırlıklarını kontrol ederek bulmayı planlayan öğrenciler, aracın ağırlığı ve yolcu faktörünü birleştirerek geliştirdikleri yazılımla erken uyarı sistemi kurdu. Robot doktor Yarışma kapsamında Konya’ya getirilen bir diğer icat ise “Sina” isimli robot doktor oldu. İstanbul Gaziosmanpaşa Özel Mavigün Fen Lisesi’nden öğrenciler, çatışma bölgelerinde yaralanan askerlere acil müdahalenin yapılabilmesi için bir robot geliştirdi. Çatışmalar devam ederken alana sağlık hizmeti verilememesini temel alan öğrenciler, tehlikeli alana insan yerine tespit edilme si daha zor olan robotlar göndererek askerlere ulaşmayı hedefledi. Askerin ilk olarak yaralandığı bölgeyi ısı farkı ile tespit etmeyi planlayan öğrenciler, ilk müdahalenin de yaralanma anında yapılabilmesini amaçladı. Robot köpek Öğrencilerin bir diğer icadı hem insanları hem de hayvanları korumak üzerine kuruldu. Kimyasal gaz ve madde saldırılarında yaşanan tehlikelere karşı insanla tespitin ötesinde hayvanların da kullanılmamasını isteyen Tokat Zile Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden öğrenciler “ZiroK9” adını verdikleri proje ile mekanik robot köpek geliştirdi. Üretilen yazılımla tehlikeli bölgelere girerek kimyasal maddeleri koklayarak tahlil eden, tespit ettiği değerleri de kontrol alanına ulaştıracak mekanik köpekler ile yabancı bölgelerin keşfi sırasında robotlar kullanılarak can kaybının önüne geçilmesi hedeflendi. Yardım götüren ‘Cankuş’ Yarışmada sergilenen bir diğer icat ise tehlikeli bölgelere yardım taşıyan insansız hava araçları oldu. Balgat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden öğrencilerin “Cankuş” isimli arama, kurtarma ve keşif uçağı da Konya’da sergilendi. İnsansız hava araçları olarak kullanılan Cankuş’un deprem, afet veya savaş dönemlerinde insanların ulaşamadığı bölgelere yardım taşıması hedeflendi. Tank ‘yazdırdılar’ Yarışmaya katılan savaş temalı robotların yanında, geliştirilen diğer icatlarda da savaşlarda kullanılan araç gereçlerin kullanılması dikkat çekti. Son dönemin dikkat çeken teknolojik akımı olan 3 boyutlu yazıcıları kullanarak icatlar geliştiren öğrenciler, renk tespit eden ışıklı minyatür tanklar ve 15 Temmuz’da yaşamını yitirenlerin anıldığı tabelalar ‘yazdırdı’. l ANKARA Kumru öğretmen için mücadele Kumru Konak’ın meslektaşları yaşam mücadelesi veren talihsiz öğretmeni unutmadı. Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde evinde uyurken, bitişikte yapılan binaya beton dökülürken, duvarın göçmesi sonucu ağır yaralanan ve 3 yıldır bilinci yarı kapalı hayata tutunmaya çalışan 33 yaşındaki Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Kumru Konak için arkadaşları ve öğrencileri görev yaptığı okulda köşe hazırladı. Konak’ın ailesinin başlattığı hukuk mücadelesi ise sürüyor.Konak Ailesi, 7 sanık için 2 milyon TL manevi tazminat davası açtı. Aile, 80 bin TL’lik harç ücretini yatıramayınca avukatları adli yardım için Yüksekova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dava açtı. Ancak öğretmen olan ağabeyi Ali Ekber Konak’ın 3 bin TL maaş alması gerekçe gösterilerek istek reddedildi. Avukatların 2. Asliye Hukuku Mahkemesi’ne yaptığı itiraz da Kumru Konak’ın malulen emekli olduğu gerekçe gösterilerek reddedildi. Avukat Harikat Günay Karataş, “fazlaca araştırma yapılmadan bir ceza soruşturması yapıldığı görülüyor. Çünkü sadece basit bir kazasıymış gibi taksirli insan yaralama suçundan sevk maddesi düzenlendi ve bu şekilde devam ediyor.” diye konuştu. l DHA Kadın ve yargıç bir Danıştay Başkanı! Değerli okurlarım, ben kendimi “Feminist” olarak nitelerim. Bu nitelemede ne denli haklı olduğumu bilmiyorum ama, bütün hayatım boyunca, bir Toplumbilim hocası olarak kadınlara pozitif ayrımcılık yapılmasından yana tavır koydum: Çünkü henüz din/tarım toplumunun erkek egemen feodal değerlerinden kurtulamamış olan Türkiye’de bir kadının bir yere gelebilmesi için kendisiyle aynı niteliklere sahip erkeklerden çok daha fazla gayret sarf etmesi, çok daha fazla bedel ödemesi gerektiğini biliyorum. Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, bir kadındır. Bir kadının böyle bir göreve gelmesi sadece Atatürk Türkiye’sinin başarısı açısından değil, kadın hakları bakımından da büyük bir sevinç uyandırmıştır. HHH Bütün akademik yaşamımı ve yazarlık kariyerimi “Demokratik, Laik ve Sosyal, Hukuk Devleti”nin gelişmesine adadım. Bu açıdan, ailemden aldığım terbiyeyle de tam bir uyuşma halinde, hukukçulara, özellikle de yargıçlara büyük bir saygı besledim. Onların daima benim gibi ortalama vatandaşlardan daha yüksek bir meslek ahlakına, dolayısıyla daha üstün bir hak, hukuk ve adalet duygusuna sahip olduklarına inandım ve bunu savundum. Zerrin Güngör, bir hukukçu ve bir yargıçtır. Sadece bu niteliği bile kendisine büyük bir saygı ve güven beslenmesinin nedenidir. HHH Danıştay, ülkeyi yönetenlerin bütün yaptıklarının hukuka uygunluğunu denetleyen, insanları iktidarlara karşı koruyan, ayrıca Anayasa’nın “Demokratik, Laik ve Sosyal bir Hukuk Devleti” ilkesini kollayan en üst idare mahkemesidir. Öğretim üyesi olarak, Danıştay’daki kültür ve sanatla ilgili davalarda defalarca “Bilirkişi” görevi yaptım. Ne denli titiz ve hukuka uygun çalıştıklarına bizzat tanık oldum. Müsteşarlık yaptığım dönemde, Bakanlıkta alınan bütün kararların hukuka uygun olmasına özen gösterdim; “Danıştay ne der” sorusunu hep aklımda tuttum. Zerrin Güngör Danıştay Başkanı’dır. Bu niteliği ile de benim toplumsal hiyerarşik değerler sistemimin en üst sıralarında yer almaktadır. HHH Cumhuriyet gazetesinin haberine göre Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Danıştay’ın 149. Kuruluş Yıl Dönümünde, (bence tarihe geçecek) bir konuşma yapmış: Tüm yetkileri tek elde toplayan, Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesinden 12’sini, Hâkimler Savcılar Kurulu’nun 13 üyesinden 6’sını atama hakkına sahip kılınan Cumhurbaşkanı’na, tüm adalet mekanizmasını belirleme, ülkeyi KHK’lerle ve seçilmemiş yöneticilerle idare etme olanağı veren... Böylece kuvvetler ayrımını ortadan kaldıran Halkoylamasını hatırlatıp: “16 Nisan 2017 tarihinde halkoylamasına sunulan ve kabul edilen değişiklikle Anayasamızda var olan kuvvetler ayrılığı ilkesi daha da belirgin hale getirilmiştir” diyebilmiş. Yüz bini aşkın kişinin işten atıldığı, binlerce yargı mensubunun, sivil ve asker bürokratın, medya mensubunun hapsedildiği, şirketlere, yayın organlarına el konduğu, Halkoylaması koşullarının baskı altında zehirlendiği... OHAL dönemi ve OHAL’de çıkarılan KHK’ler konusunda da: “Olağanüstü halin ilanı ve bu süreçte kabul edilen KHK’lerin amacı, devletin kurumlarını terör örgütü mensuplarından arındırmak ve demokrasiyi korumak olup kişilerin hak ve özgürlüklerine, amaç dışında herhangi bir sınırlama getirilmemiştir” biçiminde konuşabilmiş. HHH Danıştay Başkanı Sayın Zerrin Güngör bu konuşmasıyla, Anayasasında “Demokratik, Laik ve Sosyal, Hukuk Devleti” yazan Türkiye Cumhuriyeti’nde artık hiç kimsenin idare (iktidar) karşısında güvencesi kalmadığını ilan etmiş... Ayrıca benim yaşamım boyunca inandığım ve savunduğum bütün toplumsal, siyasal ve akademik değerleri de sıfırlamış bulunmaktadır! BEN BU DEĞERLERİM İÇİN DİRENMEYİ SÜRDÜRECEĞİM! Nesin Vakfı piknikte buluşuyor Nesin Vakfı’nın geleneksel pikniği cumartesi günü vakfın Çatalca’daki merkezinin bahçesinde düzenlenecek. Her yıl 1 Mayıs’ta düzenlenen ancak bu yıl hava muhalefeti nedeniyle ertelenen piknik organizasyonu için saat 11.00’de Taksim’deki Vakıflar Bölge Müdürlüğü önünden servis kaldırılacak. Aziz Nesin’in 12 Eylül sonrasında getirilen 1 Mayıs kutlama yasağına karşı başlattığı ve “bahçemdeki kutlamaya da karışacak değiller herhalde” diyerek geleneksel hale getirdiği organizasyona önceki yıllarda Ruhi Su, Mina Urgan, Fazıl Hüsnü Dağlarca gibi isimler katılmıştı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear