24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 27 Ocak 2017 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: BAHADIR AKTAŞ İmalattan tekstile 239 bin kişi işsiz İstihdamın en çok azaldığı 10 sektörde bir yılda 239 bin kişi işini kaybetti. Çalışan sayısı; turizm, imalat, tekstilin dahil olduğu 45 sektörde azalırken 43 sektörde arttı Ekonomideki yavaşlamaya paralel istihdamda kan kaybı sürüyor. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) hazırladığı İstihdam İzleme Bülteni’ne göre, turizmden, imalat sanayiye makineden tekstile istihdamın en çok azaldığı 10 sektör incelendiğinde Ekim 2015Ekim 2016 arasında yaklaşık 239 bin kişi işini kaybetti. 88 sektörün toplamında istihdam 42 bin azaldı. İstihdamın en fazla arttığı sektörler arasında eğitim, bina inşaatı, bina dışı inşaat yer alıyor. Sigortalı ücretli çalışan sayısında 45 sektörde azalış, 43 sektörde artış görüldü. Konaklama birinci TEPAV’ın Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Ekim 2016 verilerini değerlendirdiği bültende öne çıkanlar şöyle: n Sigortalı ücretli çalışan sayısı, Ekim 2016’da Eylül 2016’ya göre mevsimsellikten arındırılmış olarak 3 bin azaldı. n İstihdamın en çok azaldığı sektör bir yılda 56 bin düşüşle konaklama sektörü oldu. n Bir yılda istihdamın en çok azaldığı 10 sektörün 4’ünü imalat sanayi sektörleri oluşturdu. İmalat sanayide kayıtlı istihdam bir yılda 55 bin, bir ayda 5 bin azaldı. n Makine ve ekipman kurulumu ve onarımı sektörü, imalat sanayide çalışan sayısı en fazla azalan sektör oldu. Bu sektörü gıda ürünleri imalatı, fabrikasyon metal ürünleri, giyim eşyaları imalatı ve me talik olmayan ürünler imalatı sektörleri takip etti. Eğitimde arttı n Yıllık en çok istihdam artışı, 51 bin ile eğitim sektörü oldu. Oransal artışa bakıldığında ise bu sektörde bir yılda yüzde 7.9 artış yaşandı. Bu sektörü, 30 bin artışla bina inşaatı, 25 bin artışla kamu yönetimi ve savunma, zorunlu sosyal güvenlik sektörleri izledi. n Kadın istihdamı bir yılda 4 bin azaldı. Aynı dönemde imalat sanayinde 18 bin kadın işini kaybetti. n Sigortalı ücretli çalışan sayısı Ekim 2016’da geçen yıla göre 44 ilde artarken 37 ilde azalış gösterdi. En fazla artış 15 bin ile Kocaeli’nde yaşandı. Oransal olarak sigortalı ücretli istihdamı Ekim 2015’e göre yüzde 20.5 ile en hızlı Bingöl’de arttı. l Ekonomi Servisi Kamu çalışanı 77 bin azaldı Ekim 2016’da kamu çalışanı sayısı Türkiye genelinde Ekim 2015’e göre 77 bin yani yüzde 2.5 azalırken, mevsimsellikten arındırılmış değerlere bakıldığında Eylül 2016’ya göre 20 bin azaldı. Ekim 2015’e göre Mersin, Diyarbakır ve Elazığ bin artış ile kamu çalışanı sayısı en fazla artan iller oldu. Bu illeri; Antalya, Amasya, Adıyaman ve Hatay izledi. Oransal olarak incelendiğinde Ekim 2015’e göre en hızlı artış yüzde 3.8 ile Elazığ’da gerçekleşti. Çiftçi sayısı düştü KOBİ sigortalı çalışan sayısı Ekim 2015’e göre 108 bin, mevsimsellikten arındırılmış değerlere bakıldığında Eylül 2016’ya göre 22 bin azaldı. Esnaf sayısı Ekim 2015’e göre 56 bin azalarak 1 milyon 971 bin oldu. Çiftçi sayısında Türkiye genelinde Ekim 2015’e göre 84 bin Eylül 2016’ya göre mevsimsellikten arındırılmış değerlere bakıldığında 1000 azalış gerçekleşti. Çanakkale Köprüsü’nde ihale Limak’ın KınalıTekirdağÇanakkaleSavaştepe Otoyolu ve Çanakkale Boğaz Köprüsü projesi için YapİşletDevret (YİD) modeli kapsamında açılan ihaleyi Daelim (Kore) Limak SK (Kore) Yapı Merkezi OGG kazandı. Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan, DaelimLimakSKYapı Merkezi OGG’nin yatırım bedeli olarak 10.35 milyar TL, 5.5 yıl yapım süresi dahil olmak üzere işletim süresi için ise 16 yıl 2 ay 12 günle en kısa sürelik teklifi verdiğini kaydetti. İhaleye IHI (Japon) Itochu (Japon) Join (Japon) Makyol Nurol Japon Express Way (Japon) OGG, Cengiz Kolin CRBC (Çin) OGG ve IC İçtaş Astaldi (İtalyan) OGG olmak üzere üç ortak girişim grubu daha teklif vermişti. l Ekonomi Servisi Numan Kurtulmuş Bankalara fedakârlık yapın çağrısı Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş kamu bankalarının kredileri geri çağırmaması gerektiğini söyledi. TGRT Haber’de açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, Reuters’ın kaydettiği konuşmasında “Özellikle kamu bankalarının kârlarından fedakârlık ederek kredileri geri çağırmak gibi uygulamalardan vazgeçmelerini istiyoruz” dedi. Kurtulmuş, Türkiye’de bankaların finansman maliyetlerini düşürmeleri gerektiğini ifade etti. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli de önceki gün “Bankalara en ufak hayat emaresi olan bir firmaya destek verip ayağa kaldırmalarını söyledik. Burada inisiyatif bankalarda değil bizde” demişti. l Ekonomi Servisi Murat Kurum Aziz Torun Avni Çelik Ömer Faruk Çelik Kampanyanın ayrıntıları şubat başında netleşecek. GYODER ve KONUTDER üyeleri Türkiye’deki gayrimenkul pazarının yüzde 11’ini temsil ediyor. Şantiyeler durmasın diye 20 yıl vadeyle ev satılacak Konutta ikinci büyük kampanya başlıyor. 240 ay vade ve 0.750.85 faizle kredi olanağı geliyor. Konut piyasasını hareketlendirmek nacak. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra amacıyla harekete ge ağustos ayında konut çen Emlak Konut GYO, geliştiricileri satışları Konut Geliştiricileri ve artırmak için kampan Yatırımcıları Derneği ŞEHRİBAN ya seferberliği başlat (KONUTDER) ve Gayri KIRAÇ mıştı. 2016’da 2015’e menkul ve Gayrimen göre 60 bin civarında kul Yatırım Ortaklığı Derne daha fazla konut satarak ka ği (GYODER) 1 Şubat’tan iti patan firmaların, bu yıl ayak baren yeni bir kampanyaya ta kalması da satışlarının art başlıyor. masına bağlı. KONUTDER ve GYODER Emlak Konut GYO Genel üyesi firmalar başvuruları Müdürü Murat Kurum, hiçbir 31 Mart’ta bitecek olan kam şantiyenin durmaması, hiçbir panyayla bankalarla yapı şantiyenin işini yavaşlatma lan anlaşma çerçevesinde ko ması için ülkenin gelecek 20 nut kredilerinde 20 yıl vade yılına güvendiklerini ve sek ve 0.75 0.85 faiz oranları su tör olarak güçbirliği yaptık larını söyledi. Kurum, “Mevcut şantiyeler sıkıntıda şeklinde algılanmamalı. Önemli olan bugünkü ortamda yatırım yapmak” dedi. Kâr dönemi değil KONUTDER Başkanı Ömer Faruk Çelik’de, “Bu dönem bir kâr dönemi değil ar dönemi. Biz bu dönemde taşın altına elimizi değil gövdemizi koyuyoruz. Tüm KONUTDER üyeleri kampanyaya katılacak” diye konuştu. GYODER Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Avni Çelik ise, 2016’yı bir önceki yıla göre satışlarını artırarak bitir diklerini, bu yıl da geçen yılki satışları egale etmeyi planladıklarını söyledi. Konut fiyatlarının 2017’de bir miktar artacağını dile getiren Çelik, girdi maliyetlerinin dövizin de etkisiyle yükseldiğini, enflasyonda ve genel faizlerde artış beklediklerini aktardı. Çelik, “Bir stok problemimiz yok. Bir yandan üretip bir yandan satacağız. Bu kampanya stokları eritmek için değil konut alımını kolaylaştırmak için. Kampanyanın uzatılıp uzatılamayacağını 31 Mart’ta oturup tekrar değerlendireceğiz” dedi. Dolar/TL yeniden 3.90’a koşuyor Merkez Bankası’nın 500 milyon dolarlık döviz depo ihalesine 1.28 milyar dolar teklif gelmesi ve Başbakan Binali Yıldırım’ın OHAL’in devam edeceğini açıklamasının ardından dolar/TL yükselişe geçti. Kur gün içinde yüzde 1’e yakın artışla 3.8720’ye yükseldi. Sterlin ise TL karşısında rekor kırdı. Gün içinde Sterlin/ TL 4.9056’yı görürken, Avro/ TL 4.16’ya yaklaştı. Kapital FX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan “Merkez, TL faizini yukarıya çekiyor, ancak döviz depo ihalesine talepler iki katın üzerinde gelince fayda etmiyor” dedi. İhalede faiz oranı dolar için yüzde 0.75, TL için yüzde 11 olmuştu. Erkan, dolarda 3.86 üzerindeki kalıcı kur hareketinde rekor seviyelerin yenilenebileceğini belirtti. Fitch baskısı Piyasada Türkiye’ye yatırım yapılabilir notu veren tek ku rum olan Fitch’in not indirimine gidebileceği de bekleniyor. Fitch kararını bugün açıklayacak. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertem “Fitch’ten gelecek notun olumsuz olacağı beklentisi satın alınıyor, bir not indiriminin fiyatlandığını söyleyebiliriz” dedi. Öte yandan, Bloomberg Anketi’ne göre 2017’nin birinci çeyreğine ilişkin büyüme tahmini yüzde 2.9’dan yüzde 2.5’e geriledi. l Ekonomi Servisi ekonomi 9 Başkanlık gelirse – işçi ve taşeron gözüyle (1) Yangından mal kaçırılırcasına Meclis’ten geçirilip referandumda halkın onayına sunulacak olan anayasa değişikliği ve başkanlık bu ülkenin birincil gündem maddesi. Terörün, ekonomik krizin, her gün gelen şehit haberlerinin, işsizliğin falan hep önünde. Oluşturulan algı tek: “Başkanlık” gelecek tüm sorunlar sona erecek. Yersen! Hadi biraz örnekler üzerinden ilerleyelim... İlk örnek işçi gözünden yeni anayasa ve başkanlık... Sen işçi kardeşim, sen taşeron işçi kardeşim! 2016 yılında, bin dokuz yüz yetmiş, rakam ile 1970 işçi, iş kazasında hayatını kaybetti. 20062014 arasında iş kazalarından ve meslek hastalıklarından dolayı hayatını kaybeden işçi sayısı 11 bin 154. Sen sağ kalmayı başardın. Şanslısın! Peki, Türkiye’nin ölümlü iş kazalarında ilk sıralarda olduğunu ve bugüne kadar AKP iktidarının bu sayıyı geriletmek için kılını bile kıpırdatmadığını biliyor musun? İş cinayetleri inşaat, maden, tarım ve taşımacılık sektörlerinde yoğunlaşıyor. Bunlar, kârlılık oranının en yüksek olduğu; bu yüksek kârın da düşük maliyetle sağlandığı sektörler. Tabii şunu da ilave etmek gerek. Çoğunun AKP iktidarı ile yıllar boyu dirsek teması ile iş yaptığı, ihale kaptığı şirketler... Güvencesiz, ağır koşullarda, ölümüne çalışmaya devam... Nasıl olsa işveren hemen aklanıveriyor. Ya seni sürekli seçim malzemesi yaptığını biliyor musun? 1 Kasım 2015 seçimlerinde asıl işlerde çalışan taşerona kadro vaadi kampanyanın önemli unsurlarından biriydi. Mart 2016’da bu vaadini “kamuda çalışan tüm taşeron işçilere kadro” diye genişletti. Ne oldu peki? Koca bir sıfır. Orta vadeli programın içine bu vaadin esamesi bile girmedi. Özel sektörde zaten bir değişiklik yoktu. Aynen devam. 1 milyon 500 bin işçiden bahsediyoruz. Aileleri ile birlikte 6 milyona yakın insanın hayatını yakından ilgilendiren bir konu. Peki, “Başkanlığa ve Yeni Anayasa”ya evet dersen sendikal haklarının tamamen yok olacağını biliyor musun? “Zaten sendikal hakkım mı vardı” diyeceksin belki. Haklısın ama en azından yasalarda vardı. Hükümetler bunu, yok “Bakanlar Kurulu kararı” yok “OHAL” deyip tırpanladı durdu, ama şunu unutma. Demokrasi olmadan, hukuk devleti olmadan işçinin, çalışanın hakları sadece tek adamın ağzından çıkacak cümleye bağlıdır. Ve yeni anayasaya göre Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi adı altında kararname düzenleme yetkisi tek kişiye, Cumhurbaşkanı’na veriliyor. Anlayacağın bu konuda mücadele vermenin bile önü kesilecektir. Aziz Çelik BirGün gazetesinde önemli bir noktaya dikkat çekti: Sendikal hakların en güvenceli olduğu 13 ülkenin 11’inde parlamenter rejim geçerli. Sendikal hakların en kötü olduğu ülkelerin ezici çoğunluğu ise başkanlık rejimine sahip ülkeler... Bilmem bu senin için bir şey ifade ediyor mu? Şimdi “Başkanlık gelecek tüm sorunlar bitecek” diyorlar. 14 yıllık kesintisiz tek parti iktidarında şu yukarıda sıraladıklarımızdan hangisinde bir nebze senin lehine ilerleme sağlandı? Hiçbirinde değil mi? Bunun hesabını sormadan ve yanıtını almadan atacağın oyun sorumluluğunu taşımak önemli. Bu sadece senin değil çocuğunun hatta onun çocuklarının da geleceğini yakından ilgilendiriyor. Otokoç Otomotiv’den 5.3 milyar TL ciro Otokoç Otomotiv geçen yılı 5.3 milyar TL ciro ile kapattı. Şirket aynı dönemde 69 bin adet yeni, 24 bin adet ikinci el olmak üzere 93 bin adet araç satışı gerçekleştirdi. Araç kiralama tarafında yedi ülkede toplam 46 bin adetlik araç parkına ulaşan Otokoç Otomotiv’in servis ve yedek parça cirosu ise 563 milyon TL oldu. Otokoç Otomotiv Genel Müdürü Görgün Özdemir, otomotiv pazarında 2016’da tarihin en yüksek binek araç satışının gerçekleştiğini belirterek “Türkiye’de satılan tüm Fiat ve Ford markalı araçların yaklaşık 3’te 1’inin satışını yapıyoruz. Marka payımız Volvo’da yüzde 38, Alfa Romeo ve Jeep’lerde yüzde 37’ye ulaştı. Ford Trucks’ta payımız yüzde 26 oldu” dedi. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear