26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 27 Ocak 2017 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ECE KURTULUŞ haber 11 İnsan ve edebiyat dostu Turhan Günay’a T urhan Bey, insancıl, duyarlı, bilge kişiliğinle seni hep andığımızı biliyorsundur. Sen sadece Cumhuriyet Kitap’ın özverili ve adil emekçisi değilsin. Benim açımdan, donanımlı, birikimli, insan ilişkilerinde en ufak ayrıntılara bile özen gösteren, sevecen ve kapsayıcı estetik kişiliğinle nitelikli edebiyatın okurlarla buluşmasına ortam hazırlayan yılmaz bir savaşçısın. Cumhuriyet’i ve özgürlükleri önemseyenlerle paylaşmak isterim: Turhan Günay, geniş ve derin edebiyat birikiminin yanı sıra, her zaman en zor durumlarda bile ortalığı yatıştırması, karşıtlıkları kolayca ortak bir paydada buluşturması ve toparlayıcılığıyla öne çıkar. Turhan Bey, bu özellikleriyle yazınsal figürlere esin kaynağı olan, özüy le irdeleşen, yaşamı türküleştiren bir insandır. Bu yönüyle biraz Yaşar Kemal’e benzer. Kendisiyle yaptığım söyleşilerde halk türkülerine ilişkin bilgi birikiminin derinliği ve genişliğini gördüm; bu birikimini yazmasını, kitaplaştırmasını önerdim. Turhan Günay, yazınsal yapıtların oluşumuna, özellikle de okunmasına katkı yaptığı gibi, edebiyat kuramına, yazınsal eleştiriye ilişkin çalışmaların yaygınlaşması için de emek harcar. Onun bu yönünü, yakından bilen bir edebiyat bilimci olarak bu gerçeği dile getirmeyi bir görev sayarım. Turhan Bey’i, mizah dergisi ve çeyrek yüzyıldan bu yana salt Cumhuriyet Kitap’ın yayımcısı olarak görmek, onun emeğinin ürünlerini ve kapsamlı etkinlik alanını daraltmak olur. O, Türkiye’de üretilen yazınsal çeşitliliği ve düzeyi yakından bildiği ve bu sürece katıldığı için, önde gelen yazarlarşairler, denemeci ve eleştirmenlerin kişilik özelliklerini ve yapıtlarının öykülerini ilgililere aktardığı için, artık bir gelenek sürdürücüsü ve aktarıcısı işlevi görmektedir. Turhan Günay bu özellikleri nedeniyle, kitap fuarlarında da her zaman aranan bir dost olarak görülür. Yazarların, yayıncı ların ve okurların, “Turhan Günay’sız kitap fuarı olmaz!” diye haykırmalarının bir nedeni de budur. Turhan Günay yaşamı boyunca insanları, hele güçsüzleri hiç yalnız bırakmadı, en güç koşullarda onlarla dayanışma içinde oldu. Yazar, yayıncı, gazeteci ve okurlar da Turhan Günay’ı yalnız bırakmıyor, bırakmaya cak. Her zaman şiddetin ve her türlü gericiliğin karşısında duran, barışı, çoğulculuğu ve toleransı yücelten Turhan Günay’ı ve diğer Cumhuriyet yazarları ve yöneticilerini tutuklayarak, üretimden uzak tutanları, tarih yargılayacaktır. Turhan Günay’ı içerde tutmak, Türkiye’nin sanat ve düşünce yaşamını yoksullaştırmaktır. Savcıyı görevden alın soruşturmayı bitirin Cumhuriyet gazetesi avukatları, 10 yönetici ve yazarımızın gözaltına alınmalarından bu ya na 89 gün geçmesine rağmen soruş turmanın tamamlanmaması üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ile Basın Bürosu’na başvurdu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen di lekçede, soruşturmayı yürüten FETÖ sanığı Sav cı Murat İnam’ın görev KEMAL GÖKTAŞ den alınması istenirken soruşturmanın devam ettiği Basın Bürosu’ndan da derhal takipsizlik kararı verilmesi, bu yapılmıyorsa iddianame düzenlenerek davanın açılması istendi. Dilekçelerde “terör örgütü üyeliği, suç delillerini yok etme, gizleme” gibi suçlamalarla yargı Başsavcılığa başvuran tutuklu yazar ve yöneticilerimizin avukatları, FETÖ sanığı savcının gazeteciliği yargılamak istediğini belirterek takipsizlik kararı verilmesini istedi lanan FETÖ sanığı savcı Murat İnam’ın yaptığı işlemlerin adil yargılama hakkını ihlal ettiği vurgulandı. Dilekçelerde soruşturma dosyasının içeriğinin gazeteciliğin yargılanmak istendiğini ortaya koyduğu kaydedilerek “Böylesi bir soruşturmanın makul, haklı ve meşru hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Gazetecilik suç değildir. Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve gazetecileri hakkında kovuşturmaya (dava açılmasına) yer olmadığına karar verilmelidir” denildi. FETÖ sanığı soruşturamaz Cumhuriyet gazetesi yönetici ve gazetecileri hakkında başlatılan soruşturmayı yürüten Savcı İnam’ın Yargıtay’da “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma; suç uydurma, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” gibi isnatlarla yargılanan bir şüpheli olmasının yaptığı tüm işlemleri kuşkulu ve şüpheli hale getirdiği ifade edilen dilekçede, bu durumun adil ve dürüst yargılanma hakkının ihlali olduğu vurgulandı. İnam hakkında ileri sürülen suç isnatlarının savcılığın topladığı delillerin ve yürüttüğü soruşturmanın nesnelli ği ve güvenilirliği konusunda ciddi kuşkular yarattığı belirtilen dilekçede “Savcı suç soruşturma ve delil toplama görevini kamu adına yerine getirmektedir. Bu nedenle yaptığı faaliyetin nesnelliği, doğruluğu ve gerçekliği konusunda toplumun ve yargılananların gözünde güvenilirliği sahip olmalıdır. Bu soruşturmayı yürüten C.Savcısı hakkında devam eden bir ceza davası varsa; herkesin hukuk güvenliği, basın özgürlüğü ve haklarında soruşturma yürütülen şüpheliler bakımından yargı teminatı ortadan kalkmıştır” denildi. Haberin bedeliCanan Coşkun’un haberi 20 Şubat 2015 günü Cumhuriyet’te yayımlanmıştı. 12 bin 600 lira Yargı kararlarına aykırı Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın “Bir davada yargılanan kişiye bu soruşturmanın verilmesini talihsizlik olarak görüyorum” dediği hatırlatılan dilekçede, Avrupa Savcılar Konferansı tarafından kabul edilen Savcılar Hakkında Budapeşte İlkeleri ve Bangolar Yargı Etiği İlkeleri’ne göre savcıların tarafsız ve objektif olmaları gerektiği belirtildi. HSYK’nin daha önce Bangolar Yargı Etiği İlkeleri ile Budapeşte İlkeleri’ni benim seyerek hâkim ve savcılara duyurduğu vurgulanan dilekçede, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun da savcıların bu ilkelere göre görevlerini yerine getirmeleri gerektiğine ilişkin kararına dikkat çekildi. Hâkimler ve Savcılar Kanunu’na göre devlet aleyhine işlenen suçlardan hakkında soruşturma veya dava açılan hakim ve savcı adayının atamasının yapılmadığı ifade edilen dilekçede şöyle denildi: MAKUL, HAKLI VE MEŞRU DEĞİL “Savcının delil toplama, delileri değerlendirme gibi görevlerini yerine getirirken tarafsız davranması beklenir. Şüpheli, sanık, mağdur ve toplum savcıya güvenmelidir. Aksi takdirde, suçla etkili mücadele verilemez. Savcının taraf tutma olasılığı varsa ona güven sarsılır. Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve gazetecileri, Savcı İnam’a hakkındaki dava nedeniyle güvenmemekte ve objektif davranamayacağı kanaatindedirler. Oysa yargıya, soruşturmaya gölge düşürecek her husus ortadan kaldırılmalıdır. Bu nedenle Savcının objektif olamayacağı hallerde hâkim gibi reddinin veya görevden yasaklanmasının kabul edilmesi gerekir. Savcı İnam, Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve gazetecileri hakkında yürüttüğü soruşturma görevinden çekilmelidir. Dosya içeriği gazeteciliğin yargılanmak istendiğini apaçık ortaya koymuştur. Böylesi bir soruşturmanın makul, haklı ve meşru hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Gazetecilik suç değildir. Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve gazetecileri hakkında kovuşturmaya (dava açılmasına) yer olmadığına karar verilmelidir. Objektif olarak tarafsız olamayacak bir Cumhuriyet Savcısı tarafından hukukun temel ilkelerine aykırı olarak yürütülen soruşturma neticesinde tutuklanan şüphelilerin adil yargılanma hakkı hukuka aykırı olarak ihlal edilmiştir. Üç aylık süre içinde bir iddianame tanzim edilip kamu davası açılmayarak bu ihlal ağır bir şekilde sürdürülmektedir. Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmeyecek ise derhal iddianame düzenlenmesi ile kamu davası açılmalıdır.” l ANKARA Hâkim ve savcılara indirimli ev satışını haberleştiren gazetemiz muhabiri Canan Coşkun’a para cezası verildi Gazetemiz muhabiri Canan Coşkun, hâkim ve savcı vesinde işleyen bir hukuk sisteminin varlığından bahsede ların indirimli ev sahibi olma mez zannımca. Öylesine koyu sını haberleştirdiği gerekçe bir karanlığın içindeyiz ki cı siyle açılan davada 12 bin 600 lız da olsa bir ışık yok ne yazık TL adli para cezasına çarptırıl ki. Vereceğiniz kararın bu sa dı, ceza ertelenmedi. Sınır Ta yısız hukuksuzluğun yanına nımayan Gazeteciler Türki atılmış bir çentik daha olma ye Temsilcisi Erol Önderoğ Canan Coşkun masını umuyorum. Ben yalnız lu, karara tepki göstererek, ca gazetecilik yaptım. Gazete “Türkiye’de araştırmacı ve eleştirel cilik de suç değildir. Yazdığım haber gazeteciliğin yapılamadığını ve yar le kimseye hakaret ettiğime inanma gının da kayırmacı bir yaklaşımla bu dığım için sizden beraat talep etmiyo özgürlüğü yok ettiğini göstermeye rum. Yalnızca adaletin yerini bulma Canan Coşkun’un haberi ve buna ve sını istiyorum” diye konuştu. rilen mahkumiyet kararı yeterlidir. Kamu yararını gözeterek görev yap Kamu yararı var mış arkadaşımıza verilen bu kararı Coşkun’un avukatı Tora Pekin de ha protesto ediyoruz” dedi. berin hukuka uygun olduğunu aktara İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde rak, “Haberde asıl önemli bulduğumuz dün görülen duruşmaya Canan Coşkun katıldı. Coşkun’a destek amacıyla DİSK Basınİş Sendikası Başkanı Faruk Eren, Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş da davayı izledi. Coşkun, son savunmasında, tutuklanan yazar ve yöneticilerimizi anımsatarak, “4 yıllık çaylak bir yargı muhabiri olarak, İstanbul’daki adliyelerde, çokça hukuksuz kararı, ilk ağızdan duyarak, ilk elden görerek, haberleştirerek, adalete, hak ve hukuka, tarafsız ve bağımsız yargıya, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğuna ilişkin inancımı çoktan yitirdim” dedi. Gazeteci Ahmet Şık’ın 5 yıl önce FETÖ üyesi hâkim ve savcılarca tutuklandığını, 5 yıl sonra da FETÖ/PDY propagandası yaptığı iddiasıyla tutuklandığını anımsatarak, “Kimse yasalar çerçe kamu yararı vardır. Çünkü gazeteciliğin ana amaçlarından biri, belki de en önemlisi 4. kuvvet olarak toplumsal denetim erkini oluşturmaktır. Bu haberle sağlanmak istenen amaç gerçekleşmiştir ve bundan sonra yargı mensuplarının bu şekilde gayrimenkul edinimleri esnasında daha şeffaf davranmaları, daha titiz ve açıklayıcı olmaları konusunda gereken denetim ortaya konulmuş olacaktır” dedi. Dosyayı karara bağlayan yargıç Orkun Dağ, Coşkun’un suç içindeki durumu, kastının ağırlığı, mevcut delillere göre belirlenen amacı ve meydana gelen tehlikenin ağırlığını göz önünde bulundurduğunu belirterek, 12 bin 600 TL adli para cezasına hükmetti. l İSTANBUL / Cumhuriyet Referandum karnavalı Biz Amerika değiliz. Yarış Cumhuriyetçilerle Demokratlar arasında yapılmıyor. Sonuç kaderimizi sandığımızdan ve hatta korktuğumuzdan daha çok etkileyecek. Cennetle cehennem arasında bir seçim yapacağız. O yüzden seçim kampanyalarını alışılmış bir karnaval havasında, kapitalizmin dayattığı akılla yaparsak yine kaybederiz. Sadece referandumu değil; beraberinde her şeyi. Aklı, umudu, demokrasiyi, çağdaşlığı, özgürlüğü... Geleceği. Ülkenin kaderini iki korkunç kelimenin arasına sabitleyen bu tuzakta... Evet çıkarsa olacaklar belli, hayır çıkarsa olacaklar tehlikeli. Çünkü iktidardaki evet’çiler hayır’ı nasıl hazmederler şaibeli. Geçmişleri temiz değil; geleceklerinin temiz olması da bu yüzden olası değil. Halkı hiç gocunmadan terör tehdidiyle terbiye etmeye çalışıyorlar. Aba altından değil, doğrudan sopa gösteriyorlar. Sahaya inecekler ve yasaları çiğneye çiğneye evet kampanyası yürütecekler. Önümüzde evet ve hayır arasına kurulmuş jiletten bir köprü... Canından vazgeçmiş cambazlar gibiyiz. Kanayacağımızı umursamadan o köprüye doğru koşuyoruz. Köprünün jiletten olduğunu unutmamalıyız. Sonrasında, iyi olan kazandı diyeceğimiz ve tevekkülle evlerimize döneceğimiz bir yarış değil bu. Kaybedersek artık bir evimiz olmayacak. Ve yarışı belki de iyi olan değil yine ve yine hile yapan kazanacak. Hile sadece sandıktan oy çalmakla, sahte seçmen yaratmakla, seçim sonuçlarına müdahaleyle yapılmıyor. Daha büyük ve tehlikeli bir hile Demokles’in kılıcı gibi şimdiden tepemizde sallanıyor. Unutmayın! Hayır dediğiniz bu ülke... Artık yasaların uygulanmadığı, laikliği göz göre göre elden giden bir ülke. Cumhuriyete sahip çıkmayı becerememiş, çocuklarının geleceğini tarikatlara kaptırmış bir ülke. Ordusu ele geçirilmiş, üniversiteleri işgal edilmiş, gazetecileri susturulmuş, aydınları korkutulmuş bir ülke. Olağanüstü halle yönetilmeye ikna edilen ve kararnamelerle yeniden biçimlendirilen bir ülke. Hakkıyla evrileceği yerde hileyle devrilmek üzere olan bir ülke. Ve eğer köprüden önceki bu son çıkışı da kaçırırsak; Diktatörlüğü demokrasiye tercih etmiş bizden önceki diğer akılsız ülkelerin arasında bizim için çok önceden ayrılan rezil yeri paşa paşa alacağız. Gezi’den bir devrim kıvılcımı bekleyenler, umut dersini o tecrübeden almış olmalılar. Nietczche “Hiçbir sanatçı gerçeğe katlanamaz” der. Camus ekler: “Ama hiçbir sanatçı gerçekten vazgeçemez.” Umut iyidir. İyimserlik gereklidir. Hayaller kıymetlidir. Mucizeler, evet, vardır. Ama gerçekler hepsini alt eder. Gerçeklerinizi kapitalizmin ve iktidarın sinsi tuzaklarına kaptırmayın. GAZETECİ ARZU DEMİR İki kitaba 6 yıl hapis cezası PKK’li kadınlarla yaptığı söyleşileri içeren ‘Dağın Kadın Hali’ ve ‘Devrimin Rojava Hali’ kitapları nedeniyle ‘terör örgütü propagandası’ndan yargılanan gazeteci Arzu Demir’e toplam altı yıl hapis cezası verildi. ETHA ve ANF muhabiri Demir’in Ceylan Yayınları’ndan Kasım 2014’te çıkan ‘Dağın Kadın Hali’ kitabı hakkında iki yıl sonra, 15 Mart 2016’da toplatma kararı alınmıştı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Demir hakkında, ‘suç işlemeye alenen tahrik etmek’ ve ‘suçu ve suçluyu övmek’ suçlamalarıyla birlikte toplam 14 yıl altı aya kadar hapis cezası istenmişti. Aynı yayınevinden çıkan ‘Devrimin Rojava Hali’ kitabı için de Demir’e dava açılmıştı. İki dava dün sonuçlandı. Demir’e, iki kitap için üçer yıl olmak üzere toplam 6 yıl hapis cezası verildi. Demir, kararı şöyle değerlendirdi: “Bekliyordum. Cevabım şu: Güzel yazmışım, iyi ki yazmışım. Yine yazıyorum.” l İSTANBUL/Cumhuriyet ozguruz.org’a erişim engeli Gazeteci Can Dündar’ın yeni projesi ozguruz.org sitesine erişim engeli getirildi. Site yayın hayatına bugün başlayacaktı. Bir süredir Almanya’da bulunan Dündar, karara ilişkin “Hah. Ben de yasak nerde kaldı diyordum. Basılmamış kitabı yasaklayan, başlamamış siteyi de kapattı.. sanıyor” ifadelerini kullandı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear