26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
YASAM Avrasya Tüneli 8 ay daha erken hizmete girecek Temeli 26 Şubat 2011 tarihinde atılan Avrasya Tüneli Projesi (İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçişi Projesi), belirlenen zamandan 8 ay önce hizmete açılacak. 2017’nin ikinci yarısında hizmete girmesi planlanan, Avrasya Tüneli, bu yılın sonunda açılacak. Toplam yatırım tutarının 1 milyar 245 milyon doların üzerinde olan tünel, hizmete alınması sonrasında günde ortalama 100 bin araç tarafından kullanılacak. Cankurtaran sahili ile Haydarpaşa arasında inşa edilecek tünelin tamamlanmasıyla Kazlıçeşme ile Göztepe arasında halen 100 dakikaya varan seyahat süresinin 15 dakikaya kadar indirilmesi hedefleniyor. l Ekonomi Servisi 2 EDİTÖR: EMİNE ÖZCAN TASARIM: FUNDA YAŞAR ERDOĞDU Türkiye plajları dünyada ikinci Türkiye 50 ülke arasında 444 plajla, mavi bayrağa İspanya’dan sonra en çok sahip olan ülke oldu. Mavi Bayrak’ların yarısıysa Antalya’da... Deniz suyu ve çevresinin temizliğiyle güvenliği kriterlerine dayalı olarak plaj ve marinalara verilen uluslararası çevre ödülü ‘Mavi Bayrak’ı 588 plajla İspanya kazandı. İspanya’nın ardından 444 bayrak ile bu yıl da ikinci sıraya yerleşen Türkiye’de, 21 marina daha mavi bayrak almaya hak kazandı. Antalya başı çekiyor Türkiye genelinde ise en çok mavi bayrağın sahibi turizm cenneti Antalya oldu. 2016 yılı hedeflerini yakaladıklarını be lirten Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) Antalya Koordinatörü Lokman Atasoy, Antalya’nın mavi bayraklı 201 plaj, 5 marina ve 5 yat ile Türkiye’de birinci olduğunu ifade etti. Atasoy, “Antalya’nın ardından Muğla 100 plaj, 7 marina, 3 yat ile ikinci, İzmir 47 plaj, 3 marina ile üçüncü sıraya yerleşti. Antalya olarak mevcut mavi bayrak sayımızı ve niteliğimizi koruyup sonrasında bu sayıyı artırmak öncelikli hedefimiz. Bunu da başarmanın mutluluğunu yaşıyoruz” diye konuştu. l DHA BA4YM4R4AAPVKLİLAIJ Cuma 13 Mayıs 2016 Gerekliyi, yeterli diye yutturmak En etkili yalan, yarı doğru olan yalandır! Halkın duygularını okşayarak onları aldatan, (demagoji yapan) liderler, bunu çok iyi becerirler. En etkili yöntemleri de, belli olay ve olguları tanımlarken, gerekli olan koşulları, sanki yeterli koşullarmışçasına kullanmak, tanımları eksik bırakarak belli kavramların içlerini boşaltmaktır. HHH Türkiye yıllardır sağ iktidarlar tarafından saptırılan “Demokrasi”, “Milli İrade”, “Çoğunluk Yönetimi”, “Sandık” ve bunlara dayalı “Meşruiyet” iddialarıyla kandırılıyor. Klasik örnek “Demokrasi” ve ona bağlı olarak “Milli İrade” ile “Meşruiyet” tanımlarıdır. “Sandık” yani “seçim”, “Demokrasi”nin gerekli ama yeterli olmayan koşuludur. Sağ iktidarlar, “sandıktan” çıkmayı, “seçim” kazanmayı, meşruiyetlerinin temeli, yani yaptıkları her eylemi meşru kılan bir koşul sayarlar. Oysa iktidarların meşruiyeti SADECE seçim kazanmakla sağlanmaz... Meşruiyet, SEÇİM KAZANMAYA İLAVE OLARAK, Anayasaların öngördüğü biçimde, başta muhalefet ve ifade özgürlükleri olmak kaydıyla, temel hak ve özgürlüklere saygılı davranmakla ve yargı denetimine tabi olmakla sağlanır. Bu anlamda demokrasi: “Azınlıkta kalmış olanların da iktidar olabilme haklarının ve OLANAKLARININ bulunduğu, serbest, şeffaf, eşit koşullarda, periyodik olarak tekrarlanan seçimlerin yapıldığı, temel hak ve özgürlüklere ve bunları koruyan hukuk düzenine dayalı olan bir rejimdir.” Bu tanımda dikkat çekmek istediğim nokta, “serbest, şeffaf, eşit koşullarda, periyodik olarak tekrarlanan seçimler” önkoşuludur. Örneğin, Başbakan’ın, Başbakan kimliği ve yetkileriyle katıldığı bir Cumhurbaşkanlığı seçimi adil ve eşit koşullarda yapılan bir seçim sayılamaz ve seçim sonucu meşru kabul edilemez. Aynı itiraz, devletin valilerinin iktidar partisinin propagandası olarak buzdolabı ve benzeri mallar dağıttığı seçimler için de ileri sürülebilir. Benzer bir itiraz, tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı’nın sahalara inip propaganda yaptığı seçimler için de geçerlidir. Sonuç olarak ortada bir sandığın olması, “Demokratik bir seçim yapıldığının” güvencesi değildir... Hele böyle eşit olmayan koşullardaki bir seçimle iktidar olmuş bir partinin, üstelik temel hak ve özgürlükleri de ihlal etmesi, “Demokrasi bağlamında”, meşruiyetini tümüyle kaybetmesi anlamına gelir. HHH Gerekli koşulları yeterli kabul ederek yapılan kavram saptırmasına ne yazık ki iktidar içinde olduğu kadar iktidar dışındaki gruplarda da rastlıyoruz... Örneğin dünkü yazımda okurlardan en çok olumlu yorum alan satırlarım şunlardı: “Demokrat olmak elbette ordunun darbeciliğine karşı çıkmayı, direnmeyi içerir, ama sadece ondan ibaret değildir: Dogmatik, faşist kafalı sivillere karşı da direnmeyi ve temel hak ve özgürlükleri savunmayı gerektirir. Solcu olmak da elbette Kürtlerin ezilmesine karşı çıkmayı içerir ama, sadece ondan ibaret değildir: Tüm din, mezhep, ırk ve milliyet gruplarının içindeki emekçilerin, sağlık, eğitim ve istihdamda eşit fırsatlara sahip olmalarını, her türlü kültürel, siyasal ve sosyal haklarda eşitliğini ve gelir adaletini savunmayı gerektirir.” HHH Sanıyorum, yıllarca süren sağ iktidarlar ve bir de bunların yollarını açmak için yapılmış olan askeri darbeler, kullandıkları demagojik yöntemlerle, tüm politikacıların ve “kamuoyu liderlerinin” de, paradigmalarını, referans çerçevelerini ve ahlâklarını bozdu... Herkes demagojiyi, geçerli bir yöntem olarak kullanmaya başladı... Böyle zamanlarda doğruları savunmak çok zor oluyor! Hepatit C’nin büyük faturası Kocaeli’nin Darıca ilçesinde yaşayan Hepatit C ve kalp hastası Adnan Koç’un haya tı 120 bin liraya bağlı. İyileş mesi için önce hepatit C te davisini olması, daha sonra Adnan Koç da kalp ameliyatı olması gereken Adnan Koç, SGK’nin ilaç listesinde olmayan ilaçları maddi imkânsızlık nedeniyle alamıyor. İlaçları alacak gücünün olmadığını söyleyen Koç, “Ben malü len emekli bir adamım, bu kadar parayı nere den bulayım. Sayın Cumhurbaşkanımıza dahi mektup yazdım, gelen cevapta ilgilenecekleri ni söylediler ama aylar geçmesine rağmen ne arayan oldu, ne de soran. Lütfen biri bana yar dımcı olsun” diye konuştu. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear