Catalog

Salı 27 Aralık 2016 EDİTÖR: ALPER İZBUL Şehidin haberi geldi cenazesi gelemedi! Fırat Kalkanı’nda geçen hafta şehit olan 16 askerden ikisinin cenazesi hâlâ ailelerine teslim edilemedi. Aileler belirsizliğin sona ermesini istiyor İnternetin şalterini indiren “IŞİD’in 2 Türk askerini yaktığı” id şehit olduğu açıklanmasına karşın ailesine verilmeyen askerlerden biri 30 ya diası hükümeti suskun şındaki Kıdemli Astsubay luğa iterken, Fırat Kalka Çavuş Furkan Yavaş. İzmir nı harekâtında şehit olduğu açıklanan 16 askerden 2’sinin cenazesi, ara HAKAN DİRİK Gaziemir’de yaşayan Yavaş ailesine acı haber, geçen hafta çarşamba günü ulaştı. dan geçen 1 haftalık süreye kar Ertesi gün diğer şehitler memle şın ailelerine teslim edilmedi. Şe ketlerinde toprağa verilirken, Fur hit haberinin geldiği, ancak şehi kan Yavaş’ın cenazesi İzmir’e gel din kendisinin gelmediği evlerde, medi. Cuma günü şehidin baba acıyı bile tam olarak yaşayama sı Süleyman Sırrı Yavaş’tan “DNA manın üzüntüsü var. Evlatlarının testi” için olduğu söylenerek kan teşhisi için DNA örnekleri alınan örneği alındı, ancak resmi bir so ancak henüz resmi tebliğin ulaş nuç tebliğ edilmedi. madığı aileler, belirsizliğin bir an Aradan geçen süredeki belirsiz önce sona ermesini istiyor. lik, aileyi perişan etmiş durum ‘Resmi sonuç yok!’ da. Çarşamba günü şehit haberini vermek için kapısına gelen as Türkiye’nin Suriye’de sürdür kerleri görünce “Sakın öyle bir düğü Fırat Kalkanı harekâtında şey söylemeyin” diyen anne Zey nep Yavaş, oğlunun acısını bile tam olarak yaşayamamanın üzüntüsü içinde. Bir yandan IŞİD’in bazı Türk askerlerini kaçırdığı iddialarına umut bağlıyor, bir yandan öldüyse oğlunu son kez görebilmek için acılı bekleyişini sürdürüyor. Emekli özel harekât polisi baba Yavaş, “Biz aynı konumda olan 2 aileyiz. Savcılığın yürüttüğü tahkikatın bitmesini bekliyoruz. Bize ne zaman teslim edileceğine ilişkin herhangi bir süre vermediler” diye konuştu. ‘Güçlü olmalıyız’ Furkan Yavaş’ın kardeşi Nisa Garipoğlu, “Kaç gün oldu bir haber alamıyoruz. Bize net bir şey söylenmiyor. Ağabeyim bir kahraman olarak öldü. Biz de ona yakışan bir aile olmaya, güçlü olmaya çalışı yoruz” dedi. Sürecin uzaması, söylentileri de beraberinde getiriyor. Şehidin vücut bütünlüğünün bozulduğu için ailelerin bekletildiği iddialarının ortaya atıldığını kaydeden CHP Gaziemir İlçe Başkanı Umut Tekin, “Şehit haberi çarşamba gecesi geldi. Duyar duymaz ailelenin evine taziyeye gittik. Ama ortada cenaze yok. Cuma günü kan örneği alındı ama sonuç açıklanmadı. Bu da farklı iddiaların ortaya atılmasına neden oluyor. Şehidin vücudunun İstanbul’da parçalarının birleştirilmeye çalışıldığı söyleniyor. Anne, IŞİD’in asker kaçırdığı iddiası nedeniyle oğlunun canlı olduğunu umut ediyor. Cenaze teslim edilmeyince acı daha da büyüyor. Furkan’ın annesinin de diğer annelerin de ağlamasını istemiyoruz” diye konuştu. Saray yine yanıt vermedi Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, IŞİD’in rehin aldığı askerlerle ilgili soruyu pas geçti. Kalın, Suriye krizinde Türkiye’nin pozisyonunu koruduğunu da söyledi Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, yakılarak öldürüldüğü iddia edilen IŞİD’in rehin aldığı askerlerin durumu ile ilgili soruya yanıt vermedi. Moskova deklarasyonunun ardından Türkiye’nin Suriye krizindeki pozisyonunun değişmediğini dile getiren Kalın, Cenevre sürecine ek olarak planlandığını söylediği Astana süreci ile ilgili olarak da “Müzakereleri rejim temsilcileriyle muhalefet temsilcileri yapacak. Biz de burada kolaylaştırıcı bir rol alacağız” ifadelerini kullandı. Kalın, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda basın toplantısı düzenledi. Halep’ten yaklaşık 44 bin sivil tahliye edildiğini söyleyen Kalın, “Suriye’nin tamamında ateşkesin sağlanması için çalışıyoruz. Astana süreci ile ilgili görüşmeler devam ediyor. Önceliğimiz ateşkesin kapsamlı bir şekilde sağlanması ve sistematik bir şekilde uygulanması” dedi. 3’lü Moskova deklarasyonunun ardından Suriye rejimi ile ilişkiler konusunda Türkiye’nin kırmızı çizgisinin değişip değişmeyeceği yönündeki soruya ise Kalın, “Suriye krizinde pozisyonumuz değişmedi. Müzakereleri rejim temsilcileriyle muhalefet temsilcileri yapacak” yanıtını verdi. Fırat Kalkanı harekâtında 1900 kilometrekarelik bir alanın terör örgütlerinden temizlendiği söyleyen Kalın, IŞİD’in elindeki askerler ile ilgili soruya yanıt vermedi. l ANKARA (Cumhuriyet) Yaralı asker şehit oldu Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 24 Ağustos’ta başlatılan Fırat Kalkanı harekâtında ElBab operasyonu sırasında 19 Aralık’ta yaralanan sözleşmeli er Mehmet Ünal (22) bir haftadır tedavi gördüğü Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde dün sabaha karşı şehit oldu. Fı rat Kalkanı harekâtının 38. şehidi olan askerin cenazesi otopsi işlemlerinin yapılması için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Ünal’ın acı haberi Yozgat’ın Sorgun ilçesindeki yakınlarını yasa boğdu. Anne Perihan ve baba Yaşar Ünal’ın oğullarının yaralı olduğunun bildirilmesinden bu yana Gaziantep’te olduğu belir tilirken, şehidin Sorgun’daki evine Türk bayrağı asılıp, taziye çadırı kuruldu. Şehidin Tatvan 10. Komando Alayı’ndan geçici görevle Fırat Kalkanı harekâtına katıldığı, bekâr olan şehidin 4 kardeşi olduğu belirtildi. Törenle memleketine gönderilen şehidin cenazesi bugün Sorgun’da toprağa verilecek. l DHA/ İHA Kültür Bakanı Avcı İmam hatipler halk hareketiymiş! ÖNDER İmam Hatipliler Derneği, Türkiye’nin ilk İmam Hatip Lisesi Müdürü unvanını alan Mahmut Celalettin Ökten’i anmak için Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda bir gece düzenledi. Gecede kültür ve medeniyet alanında düzenlenen yarışmada dereceye girenlere ödülleri verildi. Gecede konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, “İmam Hatip okulları özünde milletin eğitime müdahalesidir, bir halk hareketidir” ifadelerini kullandı. ‘Daha çok İHL açacağız’ Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, geçtiğimiz günlerde yaptığı konuşmada herkesin ihtiyacına göre okullar açılmasından rahatsız olmamak gerektiğini belirterek, “Denizcilik lisesi yoktu, spor lisesi yoktu şimdi var. Eskiden ilçelere fen liseleri kurulamıyordu, şimdi Manavgat’ta ve Alanya’da fen liseleri var. Daha fazla imam hatip ortaokulu, daha fazla imam hatip lisesi de açacağız” demişti. 1607 öğretmen adayı mülakatTa elendi Okuduğu gazeteye göre öğretmen seçtiler Sözleşmeli öğretmen alımı sırasında yapılan mülakata “15 Temmuz’u değerlendirin” gibi sorularla karşılaşan öğretmen adaylarından 1607 öğretmen adayının mülakatla elendiği ortaya çıktı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından açığa alınan ve ihraç edilen öğretmenlerin yerini doldurmak için yapılan sözleşmeli öğretmen alımına ilişkin tartışmalar devam ediyor. Öğretmenlere, mülakatta sorulan “Hangi gazete ve köşe yazılarını takip ediyorsunuz”, “Hangi dershaneye gittin”, “15 Temmuz sürecini değerlendirin”, “Fırat Kalkanı operasyonunu nasıl değerlendiriyorsun” gibi sorulara öğretmen adaylarının isyan etmesinin ardından CHP, HDP ve MHP milletvekilleri yaşanan ları TBMM gündemine taşıdı. Mülakatın ardından öğretmenlere yeterli süre tanınmadığı, taraflı sorular sorulduğu, objektif değerlendirme yapılmadığı iddialarının ardından Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, tartışmalara ilişkin soru önergelerine “süresi geçtikten sonra” yanıt verdi. Milli Eğitim Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından Bakan Yılmaz adına soru önergelerine verien cevaplarda, iddiaların asılsız olduğu belirtilerek, her atama döneminde bu tür spekülasyonların yapıldığı, mülakat komisyonlarının tüm adaylara objektif yaklaştığı ifade edildi. Vekillere verilen cevapta, “Öğretmen adayları arasında siyasi düşünce, ırk, dil, din, mezhep gibi hiçbir ay rım gözetilmemiştir” denilerek, mülakat öncesinde illerdeki komisyon üyeleri Ankara’ya çağırılarak kendilerine eğitim verildiği aktarıldı. Bakan Yılmaz’ın cevabında ayrıca, Ekim ayında yapılan sözleşmeli öğretmen mülakatlarına ilişkin sayısal veriler de yer aldı. Cevapta, yapılan mülakatlarda 5 bin 69 öğretmen adayının KPSS puanından daha düşük, 38 bin 688 öğretmen adayının da KPSS puanından daha yüksek puan aldığı belirtildi. 1607 öğretmen adayının ise sorulan tartışmalı soruların ardından 60 ve üzerinde puan alamadığı için sözleşmeli öğretmen olarak atanmak üzere tercih yapmaya hak kazanamadığı açıklandı. l ANKARA / Cumhuriyet haber 5 Tarihe not düşmek... Tarih: 2 Eylül 2000... Politika Günlüğü’nde, “Din Baronu” Fethullah Gülen’in Türkiye’de ne yapmak istediğini yazıp, tarihe not düşüyorum... “Yazıyorlar: ‘Tek kişilik örgüt olur mu?’ Elbet olmaz! Vakıflar, okullar, yurtlar, finans kuruluşları, şirketler... Baş imam! Semt imamları! TSK, yargı, poliste örgütlenme... Milli Eğitim’de kadrolar...” Görülen o ki, salt bunlar değil... Örgütlenmenin yargı ayağını o tarihte yazmayı unutmuşum... O yazı şöyle devam ediyor: “Örgütün öteki üyelerini ya da merkez kadrosunu mu arıyorsunuz! Canım, Susurluk çetesinin örgüt şeması var mıydı ki onların olsun! Hocanın çevresine bakın göreceksiniz. Gazeteci dostlarımız Türkiye’nin öteki yüzünü görmek istemiyor. Fethullahçılar 1960’lı yılların sonundan itibaren çok sıkı örgütleniyor; 12 Eylül 1980’den sonrası Kenan Evren ve arkadaşlarıyla pazarlık yapıp 1982 Anayasası öncesi ‘evet’ kampanyasına katılıyor. ...... Fethullah Gülen’in tek amacı vardı: ‘Türk Silahlı Kuvvetleri’nde örgütlenip darbeyle iktidara gelmek.’ Din baronu bu düşle yaşadı yıllarca... 2000 yılında işi bitirecekti. 1995 yılında durumu fark edip Ankara’da güvendiği kişilere şöyle dedi: ‘Planı 2000 yılına kaydıralım’... ” 28 Şubat oldu daha sonra... Fethullahçıların (FETÖ) binlerce Işıkevi bir gecede boşaltıldı. O tarihte FETÖ’nün kent yapılanlanmalarını, okullarını; yargı, polis, TSK, Milli Eğitim’de örgütlenmelerini; Orta Asya cumhuriyetlerinden Afrika’ya, ABD’den, Kuzey Irak’a değin uzanan okullarını; 1987’de sahte sağlık raporlarıyla askeri liselere nasıl öğrenci soktuklarını anlatmaya çalışıyorduk. Kimse inanmıyordu yazdıklarımıza... HHH Bize karşı linç kampanyası başlatmışlar, her yazımızı tekzip ediyorlardı. 2002 yılında “Fethullah Gülen’in 40 yıllık serüveni” başlıklı yazı dizimiz mahkeme kararıyla durdurulmuştu. Bize hakaret içeren yayınlara gönderdiğimiz tekzipler ise mahkemelerce yerine getirilmiyordu. Biz Fethullahçı örgütlenmeyi (FETÖ) okurlara anlatmaya çalışıyorduk. Fethullahçılara karşı ilk hareket eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı’dan geldi; daha sonra eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu da 30 Ağustos Bayramı gecesi FETÖ’nün devlet erkine nasıl sızdığını açık biçimde vurguladı. 2 Eylül 2000 tarihinde çıkan yazımdan bir bölüm daha alıyorum: “(İzmir DGM, Esas:1987/861988/72 dosya) Akyazılı Vakfı’nın örgütlenme biçimine şaşırıp kalacaksız. İbrahim Belge ve Nihat Özdemir ‘organize örgüt kurup’ askeri lise öğrencilerini eğitiyor. Deniyor ki: ‘Laik devleti yıkıp yerine şeriat devleti kuracağız. Sizler dininize bağlı subay olarak yetişip dinsiz subayları ordudan temizleyeceksiniz.’ ” 1987 yılında Maltepe, Kuleli, Işıklar askeri liselerinden atılan öğrenciler, Turgut Özal tarafından yatay geçişle Anadolu liselerine alındı. HHH Tarih: 29 Kasım 2013... 13 yıl önce yazdığım “Tarihle Yüzleşme” başlıklı yazımdan bir bölüm aktararak yakın tarihe not düşüyorum bugün... “25 Ağustos 2004 tarihinde yapılan MGK toplantısında Fethullah Gülen Cemaati’ni bitirme kararı alınmadı mı? Alındı... Kimlerin imzası var MGK kararının alında... Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, bakanlar Abdullah Gül, Abdüllatif Şener, Cemil Çiçek, Vecdi Gönül, Abdülkadir Aksu... Kuvvet komutanları... MGK kararı açık açık şöyle: ‘Türkiye’deki Nurculuk faaliyetleri ve Fethullah Gülen konusu gündeme gelmiş, yurtiçi ve yurtdışı çalışmalarına karşı bir eylem planı hazırlanması uygun görülmüş, bu konudaki tavsiye kararının hükümete bildirilmesine karar verilmiştir.’ ” İşte bu karar o tarihte yok hükmünde sayılıp FETÖ’ye dokunulmadı... Perşembe günü kaldığımız yerden devam edeceğim... Erdoğan’dan birlik vurgusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Gazi Mustafa Kemal’in 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişinin, Kurtuluş Savaşı’nın önemli dönüm noktalarından biri olduğunu belirten Erdoğan, Anadolu’nun küçük bir şehri olan Ankara’nın, istiklal mücadelesinin yönetildiği bir merkez haline geldiğini hatırlattı. Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “27 Aralık’ta Gazi ve arkadaşlarına birlik ve beraberlik içinde kucak açan Ankaralılar, 15 Temmuz’da darbe girişimcilerine karşı da büyük bir direniş göstermiş, birlik ve beraberliğimizden ödün vermeyeceğimizi bir kez daha tüm dünyaya ilan ettiğimiz merkez olmuştur. Bu vesileyle, Gazi Mustafa Kemal ve İstiklal Savaşı’nın tüm kahramanlarını saygı ve rahmetle anıyor, tüm Ankaralıları en kalbi duygularımla selamlıyorum.” l İSTANBUL/Cumhuriyet Kayseri saldırısı: 2 gözaltı Kayseri’de 17 Aralık’ta 14 askerin şehit olduğu, 1 sivil ve 55 askerin yaralandığı terör saldırısıyla ilgili soruşturmada İstanbul’da 2 kişi gözaltına alındı. Saldırıyla ilgili gözaltına alınanların sayısı 23’e yükseldi. Şüphelilerin halen Terörle Mücadele Şubesi tarafından çapraz sorguya tabi tutuldukları, olayla ilgili bağlantılarının delillendirilme sine çalışıldığı ifade edildi. Saldırıyı PKK’li Kasım Yıldırımçakar’ın gerçekleştirdiği yönünde açıklamalar yapılırken, PKK’linin DNA örneği ile aileden alınan DNA’nın eşleştirilmek üzere Ankara’ya gönderildiği, sonucun henüz Kayseri’ye ulaşlamadığı, kimliğin kesinleşmesi halinde cesedin ailesine verileceği kaydedildi. l KAYSERİ/ DHA İçki zammına ‘İnönü’lü yanıt! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Edirne’de işadamlarıyla bir araya geldi. Konuşmaların ardından bir gazeteci Bakan Müezzinoğlu’na, zamlar nedeniyle kaçak içki üretim ve tüketiminin arttığını, söyleyerek düşüncelerini sordu. Bakan Müezzinoğlu, geçen pazarın 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün 43. ölüm yıldönümü olduğunu hatırlatarak, “Sa yın rahmetli İnönü döneminde tütüne zam yapılıyor, sigaraya. Kamuoyundan da tepki geliyor ‘Paşam millet zaten fakir fukara, zor bulduğu bir sigara var, ona da zam yapıyorsunuz’ diyorlar. O da diyor ki ‘parası olup içenin parasından, içmeyenin sağlığından yararlanacağız.’ Biz de şimdi içenin parasından, içmeyenin de sağlığından yararlanacak bir yolculuk yapıyoruz” dedi. l EDİRNE/ DHA C MY B