26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 19 Ocak 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Genel Başkan’a tabandan mesaj İ Kılıçdaroğlu’nun denge listesi, delegenin tepkisini kırmaya yetmedi HP’nin kıran kırana kanların sayısı oldukça İZLENİM parti meclisi (PM) yüksekti. Ancak her ne listesi yarışının yakadar yoğun kulis yürüşandığı 35. Olağan kurultatülse de, il örgütleri ve yında, asıl sürprizi delege muhalifler alternatif lisyaptı ve ilk kez CHP lideteler çıkarıp, karşılıkri Kemal Kılıçdaroğlu’nun lı “dayanışma” gösteranahtar listesinde büyük se de 20’nin üzerindeAyşe gedik açtı. “İthal, mekez ki ismin listeyi deleceğisağ” isimleri değil, parti ne kimse ihtimal vermiSayın geleneğinden isimleri listeyordu. Bu nedenle çıkan sine alarak “denge” kurmaya çasonuç, “delege sürprizi” olarak delışan Kılıçdaroğlu’nun bu çabası ğerlendiriliyor. da örgüt ve taban tepkisini kırmaKoalisyon kazandı ya yetmedi. Genel başkanlık yarışında Kılıçdaroğlu’na 4. kez “viCHP liderinin “iddiasız” bir ze” veren delege, bu kez kurmak listeyle ortaya çıkması ve mevistediği kadroya bir anlamda “mü cut MYK’sinden çok az ismin lisdahale” etti. teye alınacağı kulislere yayılmaCHP kurultayında sabaha karşı sına karşın, aday olmayanlar dıtamamlanan PM seçimlerinden çı şında neredeyse tüm MYK üyekan mesajlar ve genel merkezin lerine “adaylık başvurusu yapın” bundan sonra izleyeceği tutuma denmesi ve bu isimlerin anahtar ilişkin değerlendirmeler ana başlistede yer alması şaşkınlık ve lıklarıyla şöyle: tepkiye yol açtı. Kurultay sonrasında partide sadece “kadro”ları 20’nin üzerinde isim değil, “yapısal” değişiklik planCHP’nin son dönem kurultaylalayan Kılıçdaroğlu’nun çıkardırında genellikle listeyi delen isim ğı liste, parti tabanında “partiler 23’ü geçmiyordu. Fikri Sağde hiçbir şey değişmiyor” algılar ve İlhan Cihaner’in, listeyi desı yarattı. Bu nedenle de geçmişlip gireceğine “banko” gözüyle ba te Kılıçdaroğlu’na “istediği kad haber 5 Zalimiz zalim!... çinde bir çığlık var, bir fırtına, bir acı... Kin, nefret sarmalında yaşamak, hayata tutunmak, sevginin resmini çizmek zor! Yaşamın anlamını bilmeyen, güce tapan yığınları gördükçe yüreğin acıyor, ağlıyorsun gece vardiyalarında. Sevgisizlik denizi, öfke patlaması... Hep böyle oldu bugüne dek zaten... Askeri darbelerde, kıran yellerde... Asmayalım da besleyelim mi diyenleri de gördük, darağaçlarının nasıl kurulduğunu da... Erdal Eren’i unutmadık! Biz ne yiğitler gördük atıp tutan, 28 Şubat’ta demokrasiye sözde balans ayarı yapılan yıllarda. Bal gibi darbeydi, gözdağıydı Sincan’da tankların geçmesi. Yiğitler, aslanlar görmüştük o zamana dek, baktılar ki durum “nazik mi nazik”, okullarının anahtarlarını elden teslim etmeye gittiler paşalara... Şimdi yaşadıklarımıza bakıyorum anılar ülkesinden. Saatin akrebiyle yelkovanına! Bir çocuğun haykırışını duyuyorum o sırada: “Anne kar yağıyor, üşüyorum...” Güneydoğu’da bir çatışma var. Terör belası var. Sivil yurttaşlar var. Çocuklar var çocuklar... Şehit cenazeleri, ölüm haberleri... Etkisiz hale getirilenler... Türk, Kürt, Laz, Çerkes, Boşnak ne fark eder... Elbet terör insanlık suçudur, mücadele edilecektir... Devlet mücadele ederken Silopi’de, Nusaybin’de, Sur’da, Güneydoğu’nun herhangi bir yerinde bebeleri öldürmeyecektir... HHH Bilim insanına öfkeliyiz, neredeyse “vatana ihanet” suçundan tutuklayıp zindanlarda çürüteceğiz... Aydınlara hep kızgınız, yıllarca zindanlarda yatırdık, yatırmaya çalışıyoruz... Şairlere, yontuculara, ressama, tiyatro oyuncusuna, sinemacıya düşmanız... Emekçileri alanlarda öldürdük geçmişte, daha dün Ankara Garı’nda katlettik yüzünü... Gençyaşlı, kadınerkek demeden. Kör teröre teslim olduk! Halden anlayana, yıldızlara, akarsulara, gökteki yıldızlara, C royu kurması” mesajı veren taban, bir kez daha “beklentileri” karşılanmayınca bu kez, “duruma” el koydu ve görmek istediği isimler için bir anlamda “koalisyon” yaptı. Kılıçdaroğlu’nun “kemik” kadrosunda yer alan parti tabanından gelen ya da kamuoyunda “olumlu” algılanan isimler yüksek oylar aldı. MYK üyeleri Selin Sayek Böke, Haluk Koç, Erdal Aksünger, Veli Ağbaba, Ordu milletvekili Seyit Torun gibi isimlerin bu nedenle üst sıralardan PM’ye girmesi, “Tabanda ya da kamuoyunda karşılığı olan isimlere destek” mesajı olarak değerlendirildi. Karşılığı olana vize duğu PM seçimlerinde, bireysel ilişkiler, parti tabanında “tanınırlık, sevilirlik ve parti kültüründen gelme” önem kazandı. Kılıçdaroğlu’na önerilen ya da kendisinin tercih ettiği, genç ve kadın kontenjanından istediği isimler ile, MYK’de tepki duyulan isimler çizildi. Muhalifler konuşacak Listenin üçte birinin delinmesi, “dışarıda” konuşan muhaliflerin artık parti kurullarında etkin olacakları anlamına geliyor. Kılıçdaroğlu’nun artık eskisi kadar “rahat olamayacağı”na dikkat çekiliyor. Örgüt listesi mi Örgüt ağırlığı Parti tabanı, genel başkanlığa geldiği 2010 yılından bu yana Kılıçdaroğlu’na, sürekli yaşanan seçimler, referandumlar nedeniyle “istediği kadroyu kurması”na olanak tanımış ve bu nedenle parti uzunca süre “iç tartışmaların odağı” olmaktan kurtulmuştu. Ancak, özellikle İstanbul, İzmir örgütlerinin ağırlık koy Genel merkez, PM seçimlerinde ise BYKP üyeleriyle birlikte 60 isimden oluşan “maymuncuk listeyi” değil, 104 isimden oluşan “geniş” anahtar listeyi Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun listesi olarak adlandılıyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, bu nedenle “Kılıçdaroğlu’nun listesinin delindiği” iddiasının doğru olmadığını dile getiriyor. l ANKARA KONGRE GERİLİMİ BÜYÜYOR MHP’de taktik savaşı başladı Parti içi muhalif kanadın 543 imzayı teslim etmesinin ardından gözler genel merkeze çevrildi. Genel merkez, “Olağanüstü kurultay yok”, muhalifler ise “Kurultay yoksa kayyum var” diyor SELDA GÜNEYSU HP’de 1 Kasım seçimlerinin hemen ardından olağanüstü kurultay çağrısında bulunan parti içi muhalefetin delegelerden topladığı 543 imzayı genel merkeze teslim etmesinin ardından, genel merkez ile muhalifler arasında “kozlar dönemi” başladı. MHP yönetiminin kurultay için imza veren il ve ilçe yönetimlerini “sil baştan” değiştireceği de iddia ediliyor. MHP’de olağanüstü kurultay toplansa dahi genel başkanlık seçimi yapılamıyor. Bunun için önce partinin tüzüğünün değişmesi gerekiyor. Tüzüğün değişikliği için topladıkları 543 imzayı genel merkeze ileten muhalif kanat, taleplerine 15 gün içinde yanıt verilmesini bekliyor. “Olumsuz yanıt verilirse, mahkemeye gideriz, kayyum yoluyla olağanüstü kurultay toplanır” diyen muhaliflerin, yargı sürecindeki en büyük kozu da Türk Medeni Yasası. Muhalefetin çıkış noktasını yasanın “Genel kurul, yönetim veya denetim kurulunun gerekli gördüğü hallerde veya dernek üyelerinden beşte birinin yazılı başvurusu üzerine, yönetim kurulunca olağanüstü toplantıya çağrılır. Yönetim kurulu, genel kurulu toplantıya çağırmazsa; üyelerden birinin başvurusu üzerine, sulh hâkimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir” hükmünü içeren 75’inci maddesi oluşturuyor. Genel merkez ise olağanüstü kurultay tartışmalarında parti tüzüğüne güveniyor. Tüzükte, olağanüstü kurultay için imza toplanması yönünde bir süre sınırı bulunmazken genel merkezin de değerlendirme yapmak için bir zaman aralığı yer almıyor. İlçe ve il kongrelerinde delege yapısını değiştirmeyi hesaplayan Genel merkez, muhalif imzacı delegeleri de böylece ayıklayacak. Bu strateji doğrultusunda gelen imzalar, ilçe kongresine kadar parti yönetimi tarafından tek tek incelenecek. Genel merkezin bir diğer güvencesi ise tüzüğün 63. maddesindeki “Olağanüstü büyük kongre toplantılarına Genel Başkan ve Merkez Yönetim Kurulu’nca gerek görülen hallerde veya Büyük Kongre delegelerinin en az beşte birinin imzaları ile birlikte noterce onaylı yazılı talebi üzerine çağrılabilir” hükmü. Genel merkez, maddedeki “çağrılabilir” ifadesine vurgu yaparak, olağanüstü kurultay zorunluluğu bulunmadığını belirtiliyor. l ANKARA M Kılıçdaroğlu, Ankara’da yapılan olağan kongrede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sert sözlerle eleştirmişti. Savcıdan soruşturma Erdoğan’dan dava nkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında “Diktatör bozuntusu” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında soruşturma başlattı. Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunan Erdoğan, ayrıca 100 bin liralık tazminat davası açtı. CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin cumartesi günü yapılan olağan kongresinde Erdoğan’ı akademisyenlere yönelik sözlerini sert ifadelerle eleştirdi. “Düşünceyi açıklayan kendi düşüncelerini açıklayan akademisyenler tek tek gözaltına alındı. Bir diktatör bozuntusunun talimatıyla tek tek gözaltına alınıyor” dedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine yönelik haftanın ilk işgünü harekete geçti. Basında çıkan haberler “ihbar” kabul eden Ankara Basın Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Kürşat Kayral, Kılıçdaroğlu hakkında Türk Ceza Yasası’nın 299. maddesinde düzenlenen “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan soruşturma başlattı. Erdoğan’ın avukatları da nöbetçi Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde Kılıçdaroğlu aleyhinde 100 bin TL’lik manevi tazminat davası açtı. Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’ın şeref ve saygınlığına ağır hakaret ettiği öne sürülen dilekçede, şu ilginç ifadeler kullanıldı: “Yargı denetiminde ger dürüst gazetelere düşman! Nâzım Hikmet’e düşmandık bir zamanlar, adını andığımızda küfür ediyorduk “pis komünist” diye... Şimdi şiirlerini okuyoruz sıkıştığımızda. Nâzım Hikmet Ran “Ellerinize ve Yalana Dair” derken bütün taşlar gibi vakarlı, hapiste söylenen türküler gibi kederli, bütün yük hayvanları gibi battal ağır ve aç çocukların dargın yüzlerine benzeyen ellerimiz şimdi buz kesmiş ayazdan... Neden böyle olmuş, niçin yalnızlık, hüzün kuşatmış her yanımızı... Yüreğimizde bir acı var mı biraz olsun! Otur düşün, düşünelim şu ifade özgürlüğünü, hayata bakışımızı! Güneydoğu’da terörle mücadele ederken niçin aç ve susuz bıraktık bebeleri, yaşlıları... Neden düşman olduk birbirimizle, niçin öldürdük aydınlarımızı, bilim insanlarımızı? HHH Yaşam hakkı! Özgürlük! Demokrasi! Hukukun üstünlüğü! Kaç yıldır konuşup tartışıyoruz, kaç yıldır kana kan intikam duygularını hayata geçiriyoruz, nefret tohumları serpiyoruz yaşadığımız topraklara. Aydına düşmanız, bilim insanına düşman, yazara, şaire, yandaş olmayan gazeteciye düşman! Demokrasinin olmazsa olmaz kuralıdır düşünce özgürlüğünü ifade ekmek... Nedense gocunuyoruz! Eleştiri ve kamusal tartışma özgürlüğünü çiğneyip geçiyoruz! Teröriste terörist diyelim ama düşünen insanı “hain” diye yaftalamayalım. İşte böyle Sevgili Can Dündar ve Erdem Gül... Çılgınlığa son verme zamanı çoktan gelip geçti. Tehdit! Gözdağı! Sindirme! Şiddet! Hayallerimiz içinde sessizliğin sesisiniz ikiniz. Yine kar yağıyor İstanbul’a... Bugün Hrant Dink’in katledilişinin dokuzuncu yıldönümü... Bir hüzün bulutu! Yarım kalmış bir sevda, bir umut gelecek günler için... Size yeniden koskoca bir merhaba! Cumhurbaşkanı, kurultay konuşması nedeniyle Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulundu ve ayrıca 100 bin liralık tazminat davası açtı A HDP’de uzlaşma komisyonuna katılma konusunda farklı düşünenler başkanlık konusunda hemfikir MAHMUT LICALI Başkanlık dayatmasına fırsat verilmemeli H giye çekileceği uyarısında bulunuyor. Partide her iki görüşün de neredeyse eşit oranda tartışıldığı belirtilirken; farklı iki görüşün ortak noktası ise uzlaşma adı altında AKP’nin başkanlık dayatmasına alet olunmaması gerektiği. Komisyonda, özgürce fikirlerin tartışılabileceği bir ortam yerine başkanlık dayatmasının gündeme gelmesi durumunda atılacak adımlar da değerlendiriliyor. Dört eski bakan hakkında kurulan komisyondan “bakanları aklama komisyonuna dönüştüğü” gerekçesiyle çekilen HDP’nin, başkanlık dayatması durumunda uzlaşma komisyonundan da çekilebileceği dile getiriliyor. HDP’nin kararını, bu hafta sonu yapılacak olağan kongrenin ardından alacağı belirtiliyor. l ANKARA Bahçeli’ye ‘geçmiş olsun’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, cuma günü anjiyo olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye geçmiş olsun telgrafı gönderdi. Bahçeli, Kocaeli’nin Gebze ilçesinde geçen hafta cuma günü anjiyo olmuştu. Bugün taburcu olması beklenen Bahçeli’ye dikkat çeken bir isimden geçmiş olsun dileği geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün, Bahçeli’ye bir telgraf göndererek geçmiş olsun dileklerini iletti. l ANKARA / Cumhuriyet İmzacılar ayıklanacak Tüzüğün 63. maddesi çekleştirilen gizli oy, açık tasnif ilkelerinin benimsendiği demokratik bir seçim sonucunda, Türkiye Cumhuriyeti’nin halk tarafından yüzde 52 oyla doğrudan seçilen ilk cumhurbaşkanı sıfatına sahip olan, temel hak ve hürriyetler ile demokrasimizin gelişmesi doğrultusunda sayısız reformların mimarı olan müvekkilimizin diktatörlükle itham edilmesinin ne kadar yersiz olduğu izahtan varestedir. Bu ifade sadece müvekkilimize dönük bir saldırı ve hakaret değil, verdikleri oylarla onu bu makama layık gören milyonlarca vatandaşımıza da yapılmış bir açık hakarettir.” Kılıçdaroğlu’nun sözleri ile açıkça Erdoğan’ı “namussuz ve şerefsiz olmakla” itham ettiği ileri sürülen dilekçede, “Taraflı tarafsız tüm toplumun tepkisini çeken bu ifadeler le davalı asil tartışmasız müvekkilimizin kişilik haklarını ağır bir biçimde ihlal etmiştir. Bu vesile ile ifade etmek gerekir ki, müvekkilimiz siyasi ve özel hayatı, namus ve şeref kavramını gerçekten önemseyenler için emsalsiz örneklerle doludur. Bu noktada davalının bu çirkin üslubuna karşı caydırıcı bir tazminata hükmedilmesi elzemdir” ifadesi kullanıldı. Kılıçdaroğlu’nun son zamanlardaki konuşmalarında Erdoğan’a yönelik “diktatör bozuntusu” demesinin belirli bir amaç taşıdığı iddia edilen dilekçede, “Müvekkilimiz hakkında uzun süredir kamuoyunun gözü önünde yürütülen bir kampanyanın parçası olarak ‘diktatörtek adam’ algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır” denildi. l ANKARA / Cumhuriyet DP’de bu hafta sonu yapılacak kongre öncesi Ankara’da düzenlenen merkezi konferansta anayasa uzlaşma komisyonuna üye verip vermeme konusu kulislerde konuşulan konuların başında geldi. HDP’nin komisyona katılıp katılmayacağı konusunda parti içinde eşit ağırlıkta iki farklı görüş dillendiriliyor. Tartışılan ilk görüşe göre bölgede yaşananların artık savaşa döndüştüğü, bu ortamda özgürlükçü bir anayasa yapmanın mümkün olmadığı ve bu nedenle uzlaşma komisyona üye verilmemesi gerektiği ifade ediliyor. İkinci görüşü savunanlar ise HDP’nin sivil siyaset alanında yer alması gerektiğini, partinin komisyona katılmaması halinde marjinalleşen bir çiz ‘Tek adam’ algısı MEB: Başak Demirtaş, 112 gün hastalık izni kullandı KP yandaşı gazetetim öğretim yılına ait lerde “Demirtaş’ın olmak üzere toplam 774 karısı bankamatik memugün hastalık raporuna ru” başlığıyla çıkan habağlı hastalık izni kulberlerle ilgili, Milli Eğilanmıştır. Bütün öğrettim Bakanlığı’ndan açıkmenlerin hastalığa bağBaşak Demirtaş lama geldi. Bakanlıktan lı aldıkları raporlarda yapılan açıklamada, “Haberleolduğu gibi B.D’ye ait raporlar re konu olan öğretmen B.D., 657 da anılan mevzuat hükümlesayılı Devlet Memurları Kanuri çerçevesinde yetkili idari binu ve ilgili mevzuat hükümleri rimler tarafından incelenerek çerçevesinde, 2004 yılından itiizne dönüştürülmüştür” denilbaren 112 günü 20152016 eğidi. l Haber Merkezi A Emsalsiz örnekler C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear