Catalog

Y ASAM 2 abancı hekimler, duğunu belirten doktor, uzun yılİstanbul’da bazı Aile lardır Türkiye’de yaşadığını ve Sağlığı Merkezleri’nde eğitimi de Türkiye’de aldığını söy(ASM) birkaç ay önce göreve lüyor. Ardından Kâğıthane’de bubaşladı. Tartışmalara yol açan lunan bir ASM’ye gidiyoruz. Burayabancı hekimlerin göreve başdaki doktorun da Makedonyalı olSİBEL laması ile birlikte bazı sorular duğunu öğreniyoruz. Ancak eğitiBAHÇETEPE da beraberinde geldi. Yabancı mini nerede aldığını öğrenemiyohekimlerin, ASM’lerde temmuz ruz. Buradaki doktorun iyi Türkayından bu yana yapılan atamalarda ça çe konuştuğunu söyleyen halk, yabancı lışmaya başladıkları ve sayılarının da doktor ataması yapılacağını duydukla50’yi bulduğu iddia edilmişti. Bu hekim rında iletişim konusunda sorun yaşanalerin Türkçe bilip bilmediği ve eğitimlecağı endişesi yaşadıklarını da anlatıyor. rinin yeterliliği konuları kamuoyu günKasımpaşa’da bulunan ASM’deki doktodemine gelmiş, Sağlık Bakanı Müezzirun ise Azeri olduğu belirtiliyor. noğlu da yabancı doktorların Türkiye’de ‘Eğitimlerini nerede çalışabilmesi için Türkçe bilme şartı aramadıklarını söylemişti. Müezzinoğlu, aldIKLA RINI bilmiyoruz’ “Bize onun mesleği lazım. Düşünün ki çocuk kalp cerrahı. Cerrahın bana cerürk Tabipleri Birliği (TTB) bu rahlığı önemli. MR, tomografi, tetkik ve İstanbul Halk Sağlığı Müdü konuda rlüğü’ne dicerrahın yaptığı uygulamadır bize lazım lekçe vererek, yabancı he kimlerin sayısıolan” demişti. Bu sözler de tepkilere yol nı, eğitimini ve diplomala rın açmıştı. Yabancı hekimlerle ilgili yaptıbulunup bulunmadığını sor ın denkliğinin du. TTB Aile ğımız araştırmada daha çok Arnavutköy, Hekimliği Ko lu Başkanı Dr. Fethi Bozça lı, Başakşehir, Beyoğlu, Kasımpaşa, Eyüp, Halk Sağlığı Müdürlüğü’nd en Gaziosmanpaşa, Kâğıthane, Küçükçekbeklediklerini kaydederek resmi bilgi şunları söylümece, Sancaktepe, Sultangazi gibi sosyo yor: “Yabanc ı hekimlerin daha çok sos yoekonomik düzeyi düşük yerlerde göreve ekonomik düzeyi düşük yer başlaklarını görüyoruz. İstanbul’da göverdiklerini görüyoruz. Eğ lerde hizmet er reve başlayan yabancı hekimleri yerinrunu yaşanırsa, ikinci vey orada dil soa üçüncü dille de gözlemlemek için ilk olarak Eyüp’tesorunu çözmeleri mümkün ki bir ASM’ye bir arkadaşımla birlikte hekimlerin, aile hekimliği değil. Yabancı sisteminde çagidiyoruz. Arkadaşımız muayene olmak lışacak nitelik te olup olmadığını araştırı istediğini söylüyor. Türkçesinde çok az yoruz. Hekimler aksan sorunu olan hekimin nereli oldu ğil. Apar topar odamıza kayıtlı bile deatamaları yapıldı.” ğunu soruyoruz. Suriyeli ve Türkmen ol David Bowie’ye takımyıldızı Studio Brussels ve MIRA Gözlemevi, birlikte yürüttükleri bir proje sonucunda David Bowie’ye bir takımyıldız adadı. Bowie’nin 73 çıkışlı ikonik albümü Aladdin Sane’nin kapağındaki yıldırım figürünü anımsatan bir takımyıldız arayan araştırmacılar, Mars yaEDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: ZARİFE SELÇUK kınlarında bu figürü oluşturan 7 yıldız keşfetti. Bu takımyıldızı Bowie’ye adayan iki şirket ayrıca bir internet sitesi de kurdu. Sitede, Bowie severlerin takımyılıdız içinden herhangi bir nokta seçip en sevdiği Bowie şarkısını havuza atması isteniyor. Salı 19 Ocak 2016 Yabancı doktor varoşa Y Biyonik gözle ışığa kavuşacak Eğitimleri belirsiz, Türkçe konuşup konuşamadıkları bilinmeyen yabancı doktorlar sosyoekonomik düzeyi düşük yerlerde göreve başladı Dinciırkçı ürkiye’de yaklaşık 20 bin kişide görülen ve halk arasında tavukkarası veya gece körlüğü olarak adlandırılan “retinitis pigmentosa” hastalığı nedeniyle 22 yıl önce görme yetisini kaybeden Serkan Çeçen, biyonik göz ile ışığa kavuşacak. Dünya Göz Hastanesi’nde üçüncü “Biyonik Göz” ameliyatı dün Çeçen’e yapıldı. Ameliyat öncesi konuşan Çeçen, “Okulda yemek sırasında görmediğimiz için bazı arkadaşlarımız elimizden ekmeğimizi alıyorlardı. Bu nedenle yemek yerken ekmeğimi asla elimden bırakmıyordum. Ailemin geçimine katkı sağlamak için Kadıköy’de mendil sattım. Artık aileme sarılmak ve çocuğumu görmek istiyorum. Bu yaşadıklarım adeta bir mucize” dedi. Op. Dr. Nilüfer Köylüoğlu Ünal, giderek bu ameliyatların daha da artacağını, bu ameliyatlar sayesinde tavukkarası hastalarının artık ışığı fark edebilecek olmasının muhteşem bir duygu olduğunu söyledi. T demokrasi ve CHP T Eleştirmenlerin en iyisi ‘Spotlight’ Ö nceki gün Santa Monica’da düzenlenen 21. Eleştirmenlerin Seçimi Ödülleri (The Critics’ Choice Awards) sahiplerine teslim edildi. Törende ‘En İyi Film’ ödülü Tom McCarthy’nin yönettiği ve Mark Ruffalo, Michael Keaton, Rachel McAdams ile Liev Schreiber’in oynadığı ‘Spotlight’ filmine değer görüldü. ‘Mad Max: Fury Road’ filminin 13 dalda aday olduğu ödüllerin başlıca sahipleri ise şöyle: n En İyi Film: ‘Spotlight’ n En İyi Yönetmen: George Miller / ‘Mad Max: Fury Road’ n En İyi Kadın Oyuncu: Brie Larson / ‘Gizli Dünya’ n En İyi Erkek Oyuncu: Leonardo DiCaprio / ‘Diriliş’ En depresif gün dündü oğun tempoda çalışan insan için pazartesi günleri haftanın en iç karartıcı günleridir. Ancak dün her zamankinden daha zor bir pazartesiydi. İngiliz basınında yer alan haberlere göre bu yılın en depresif günü 18 Ocak Pazartesi oldu. Yılbaşından sonra artan borçlar, kötü hava koşulları ve yaz aylarının hala çok uzakta olduğunu fark etmenin bu duyguları tetiklediği belirtildi. Özel bir şirket adına yapılan ankete katılanların yüzde 26’sı kendilerini en yalnız hissettikleri ayın ocak olduğunu söyledi. Yüzde 87’si de kötü hava koşullarının psikolojilerini olumsuz etkilediğini ifade etti. Uzmanlar bu durumdan kurtulmak için bol bol gülümseme, egzersiz yapma, daha fazla çikolata yeme ve komik filmler izleme tavsiyelerinde bulunuyorlar. Y MS hastalarına yeni umut Drewry kemoterapi ve kök hücreyle sağlığına kavuştu ritanya’da yaşayan Holly Drewry’nin hikâyesi, halk arasında MS olarak bilinen Multiple Skleroz hareket aksaklığı hastalarına umut olabilir. BBC’de yayımlanan Panaroma televizyon programına konuk olan iki çocuk sahibi Dwery, kısa süre öncesine kadar hayatına tekerlekli sandalyede devam ediyordu. Londra’daki Kings Collage Hastanesi’ndeki doktorlarla yaptığı görüşme ise dönüm noktası oldu. Uzman B ntalya’da önceki gece yaşamı olumsuz etkileyen fırtına ve yağmur nedeniyle yönünü şaşıran yavru akdenizfoku, Kaleiçi Yat Limanı’na girdi. Dalgaların kıyıya sürüklediği foku saat 03.00 sıralarında fark edenler deniz polisine haber verdi. Deniz polisi tarafından kıyıya çıkarılan fok güvenli bir yere taşındı. Dalgalar nedeniyle oldukça bitkin düşen fok, sabah saatlerinde fırtınanın şiddetini kaybetmesi üzerine yeniden denize bırakıldı. l DHA Yavru fok limana sığındı A lar Dwery için devrim niteliğinde bir tedavi programı hazırladı. Tedavi sürecinde Drewry’e yüksek dozda kemoterapi ilacı verdi. Böylece Drewry’nin bağışıklık sistemi tamamıyla işlemez hale getirilerek, hastanın kanındaki hücrelerin, kök hücrelerle yenilenmesine imkân sağlandı. 3 yıl süren tedavinin ardından Drewry, rahatça yürüyüp çocuklarını kucağına alabilir hale geldi. Tedavinin yaygın kullanıma geçip geçmeye ceği henüz bilinmezken Britanya Ulusal Sağlık Vakfı’ndan Profesör Basil Sharrak “Tedaviye başladığımızdan beri bazı ‘olağanüstü’ değişimlere tanıklık ettik. Olağanüstü kelimesini üzerine basarak söylüyorum. Çünkü tedavi sonucunda çok ciddi nörolojik gelişmeler kaydedildi” diye konuştu. Ancak uzmanlar bu tür bir tedavinin her hastada uygulanıp uygulanamayacağının henüz bilinmediğini vurguluyor. l Dış Haberler Holly Drewry kızını tekrar kucağına aldı incilik ve mezhepçilik ile ırkçılık ve şoven milliyetçilik, insanlar arasında kimlik farkına göre ayrımcılık yaptıklarından, demokrasinin düşmanlarıdır. Aslında demokrasi hakkında bir yazıya, bu anımsatma ile başlamak bile insana hüzün veriyor: “Hâlâ buralarda mıyız” diye! HHH Ama ne yazık ki “Evet, hâlâ buralardayız”: İnsanlarımız hâlâ dincimezhepçi ve ırkçışoven partilerden demokrasi bekliyor... Ve elbette bu bekleyişin sonu hüsran oluyor... Aynen 7 Haziran seçimlerinden sonra, AKP despotizmine karşı muhalefetin bir ortak demokrasi cephesi oluşturması umudunun çöpe gitmiş olması gibi. HHH İnsanlarımız hâlâ buralarda olunca, seçmenleri tavlamaya ve avlamaya yönelik demagojik liderler ve siyasal partiler de bu durumu sonuna kadar istismar ediyorlar: Dincimezhepçi ve ırkçışoven eylem ve söylemleri, demokrasi ambalajı içinde topluma sunuyor ve “Millî İradenin Temsilcisi” olarak Meclis’e giriyor, hatta iktidar oluyorlar. HHH Hem tarih hem de günümüz, bu tür dincimezhepçi ve ırkçışoven yönetimlerin halklarına ve insanlığa yaşattığı trajedilerle doludur. Tarihte Avrupa’da yaşanan ırkçışoven faşizm, günümüzde de Ortadoğu’da yaşanan dincimezhepçi zulümler, bu tür sapmaların çirkinliklerini yeterince açığa vurmaktadır. Bütün bu gerçekler ortadayken hâlâ dincimezhepçi ya da ırkçışoven otoriter eylem ve söylemlere destek veren yazarlara ya da şimdi karşı çıkmakla birlikte, eskiden böyle politikalar izleyen partilere ve liderlere destek vermiş olanlara hayret ediyorum. HHH Şimdi ülkemizdeki rejim, AKP’nin kendi içinde hedeflediği daha da tehlikeli bir ittifak ile, dincimezhepçi ideoloji ile ırkçışoven ideoloji arasındaki bir birleşme tehdidi ile karşı karşıyadır. AKP iktidarını bu tehlikeli ittifaka taşıyan iki dönemeç vardır: Birinci dönemeç, yargıyı siyasal iktidarın emrine veren 12 Eylül 2010 referandumudur. Bu referandumla, demokrasiyi iktidara karşı korumakla yükümlü olan yargı devre dışı bırakılmıştır. İkinci dönemeç de demokratik seçimlerin bütün kurum ve kurallarını altüst eden, Erdoğan’ın Başbakanlık makamında otururken girdiği Cumhurbaşkanlığı seçimidir. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra zaten “Parlamenter Demokrasinin beklemeye alındığı” ilan edilmiştir. Bu ortamda yine demokrasinin kurum ve kurallarına ve adalet ilkelerine aykırı olarak yaşanan iki genel seçim, bu iki dönemecin sonuçlarıdır ve Türkiye’yi bugünkü kaos ortamına taşımışlardır. HHH Bu durumda, Demokratik rejimi, (bütün kışkırtmalara ve tuzaklara karşın) dincimezhepçi ve ırkçışoven çizgilerde saptırmayan tek parti olarak CHP kalmış görünmektedir. Elbette bir siyasal partinin tek başına, demokratik rejimi korumaya ya da kurtarmaya gücünün yetmesi düşünülemez... Başta sendikalar, meslek odaları gibi Sivil Toplum Kuruluşları olmak kaydıyla, Demokrasiye inanan tüm kurum ve kuruluşların, öteki partiler içinde demokrasiye inanan politikacılarla birlikte, rejimi korumak için güç birliği yapması gerekmektedir. Böyle bir demokratik güç birliği cephesinin siyasete yansımasının öncülüğü ise CHP’ye düşen bir görevdir. Bu görevi yerine getirip getiremeyeceğini ise hep birlikte yaşayarak göreceğiz. D Kahve mi çay mı? ritanya ve Türkiye başta B olmak üzere birçok ülkede geleneksel kültürün vazgeçilmez parçası olan çay, hızla yükselen kahve modasıyla yarışıyor. Britanya merkezli yayın kuruluşu BBC, iki içeceği karşılaştırdı. Karşılaştırma şöyle: Sabah içecekleri uykudan ayılmak için bol kafeinli olacak şekilde seçiliyor. Kahvenin uyandırıcı etkisi daha çok bilinse de çay da kafein içeriyor ve uyanmaya yardımcı oluyor. Kahvenin neden olduğu uykusuz gecelere karşın çay içenler rahat uyuyabiliyor. Her iki içecek de dişte lekelenmeye neden oluyor, ancak kahve daha az kötü olarak görülüyor. Ayrıca çayın ve kahvenin depresyona ve de kalp rahatsızlıklarına karşı direnç sağladığı konusunda kanıtlar bulunuyor. Stres GriBE DAVETİYE Diyet kola araştırmasının sponsorları kola şirketleri iyet kolanın kilo vermek için sudan bile daha faydalı olduğunu öne süren araştırmanın foyası meydana çıktı. Araştırmayı gerçekleştiren Uluslararası Yaşam Bilimleri Enstitüsü’nün (ILSI) Avrupa kolunun sponsorlarının Coca Cola ve Pepsi Cola olduğu ortaya çıktı. Kasım ayında sonuçları açıklanan araştırmada elde edilen bulgular, bağımsız kurumlar tarafından gerçekleştirilen araştırmaların sonuçlarının tam tersiydi. Ulusal Obezite Forumu danışmanı kardiyolog doktor Aseem Malhotra, Independent gazetesine yaptığı açıklamada, “Diyet içeceklerin sudan daha sağlıklı olduğu iddiası gülünesi, bilimsel olmayan bir saçmalık” dedi. S tres, genetik ve hatta çocukken az sayıda insanla temasta bulunmanın bile bağışıklık sistemini olumsuz etkileyerek grip olma riskini artırdığı ortaya çıktı. Britanya’da bulunan Royal Liverpool Üniversitesi uzmanı Nick Beeching, stresli insanların mutluluk hormonu seviyelerinin daha düşük olması nedeniyle daha çok hasta olduklarını belirtti. Britanya’da yayımlanan Daily Mail gazetesinde yayımlanan habere göre Beeching, çocukken sık sık farklı insanlarla bir arada bulunan kişilerin de bakteri ve virüslere daha dayanıklı olduğunu ifade etti. Bazı insanların ise genetik olarak soğuk algınlığı ve gribe karşı dayanıklı olduğu biliniyor. D C M Y B