25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 24 Mart 2015 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ÇAĞLA SEVİNDİK haber 5 Öcalan’ın Mesajı Değişmedi Ama İktidar Medyası ‘Savaş Şaşkını’ ktidar yanlısı medya“çarşı”sı karıştı. Bir yanda “reis”. Çoğunun ününü, parasını, makamını, mevkisini borçlu olduğu isim. Öte yanda bütün dünya tanır onu, tarihiyle yok sorunu. Tam bir Osmanlı torunu, adam kim, yiğit kim, doğru kim, dürüst kim? Davutoğlu Ahmet Hoca” diye kısa süre önce lider diye sundukları. Yıllardır danışmanlığında, bakanlığında yanında durdukları. Düne kadar “reisle kol kola” diye övdükleri. Ve tabii yılların “Bülent Abi”si… Çoğu hayatta bile değilken Türkiye’de AKP’nin de temellerini atan siyasal hareketlerin hep içindeki kurucu isim. Ne yapacaklar şimdi? Bir süre görmezlikten geldiler partideki sıkıntıları. Hep fitne fesattı, başka yerde yazılıp çizilenler. AKP’lilerin birbirlerine karşı verdikleri demeçlere bile sayfalarını, ekranlarını kapattılar. Hafta sonu Arınç’ın başına gelenler. A Haber, Arınç’ın “Erdoğan’ı eleştirdiği, çözümde sorumluluk hükümette” dediği kısım gelince yayını kesti. Ertesi gün “Erdoğancı gazeteler”in hemen hepsi habere sayfalarını kapattı. Arınç’a karartma uygulandı. Parti içinde ilk bel altı vuruş tahmin edilebilecek isimden geldi: Melih Gökçek’ten. “Arınç paralel yapının talimatıyla bu çıkışı yaptı. Artık partide kalamaz.” Arınç da altta kalmadı: Ankara’yı o yapıya parsel parsel sattı. Oğullarının vekilliğini garantilemek için böyle konuşuyor. Ne fena… ülkenin başbakan yardımcısının yıllardır partisinin başkent belediye başkanlığı yapan ismin “yolsuzluk yaptığı iddiasınıimasını” dile getirmesi için kendisine sataşmasını beklemek gerekiyormuş. İşi sadece “haber yapmak” değil hükümet sözcülüğüpropagandası yapmak olunca “gazeteci” olduğunu iddia edenlerin işi de zorlaşıyor tabii… Şimdi kimin, neyin propagandasını, neye göre yapacaksın? Önce bir İ kaç noktayı vurgulayalım. Daha önceki bir yazımda da bahsetmiştim. İktidar yanlısı medyayı ikiye bölmek lazım. Erdoğan’ın emirleriyle yapılaşan ve haber yapan yüzde 100 Erdoğancı medya: Sabah, Star, Akşam, Takvim, ATV, Ahaber… Yani havuz medyası ile Ethem Sancak grubu… Biraz daha ortada durmaya çalışan Albayraklar’ın Yeni Şafak’ı. Erdoğancı medyadan, çoğu oraya atanmış isimlerden (son olarak Hilal KaplanMelih Altınok örneği) objektif farklı bir ses çıkmasını beklemek hayalcilik olur. Dün biri Yeni Şafak’tan, diğeri aykırı bir ismin, kısa süre önce Star’dan çıkarılan, Diriliş Postası’nı kuran Hakan Albayrak’tan kritik iki yazı geldi. Bu iki yazı da “şaşkınlığın, endişenin” dışa vurumu gibiydi. Albayrak “Böyle yapma Reis, Allah aşkına!” diye adeta yalvarıyordu. Diğer yazı… Abdülkadir Selvi… O da büyü bozuluyor diyenlerden. Hem de AKP’nin iktidarının yolunu açan önemli kırılmalardan birine, SezerEcevit gerilimine de atıf yaparak: “CumhurbaşkanıMerkez Bankası tartışması. Hakan Fidan olayı. Ve son olarak çözüm süreciyle ilgili tartışmalar. AK Parti’nin bir büyüsü vardı. Kitleler AK Parti’yi istikrarın sembolü olduğu için tercih ediyordu. Bu büyü bozuluyor.” Dün iktidar yanlısı medyadan üst düzey birkaç isimle de konuştum. Özellikle Arınç’ın Erdoğan’ı ilk eleştirdiği gün olan cumartesi, Davutoğlu ile Erdoğan’ın Kısıklı’da gece yarısı zirvesi yapmış olduğu bilgisinden endişe duymuşlardı. Yani Arınç o görüşmeye rağmen pazar günü Erdoğan’ı eleştirmeye devam etmişti: “Savaş büyük ama şu açık. Parti de gazeteleringazetecilerin çoğu da Erdoğan’dan yana olur. Bunu unutma yaz bir kenara.” Benim yazdığım kadar iktidar yanlısı medyanın yazacağı da önemli. 21 Mart “tarihi” bir gündü. Öcalan’ın mektubu okunacaktı. Mektupta “örgütüne yapacağı silahsızlanma kararının alınacağı kongre için çağrı yapacağı” bölüme özellikle önem atfediliyordu. Mektupta o bölüm vardı ama “tarih” yoktu. Arınç çıkıp “Cumhurbaşkanı süreçle ilgili eleştirel konuşmasa mektup farklı olabilirdi” deyince işin rengi değişti. O gün kimi kaynaklar “Öcalan’ın mektubunda değişiklik yapıldığı” bilgisini verdi. Kürt sorununu iyi izleyen kimi kalemlerin köşesinde bile bu bilgi yer aldı. Önceki geceye bir gidelim önce. Sırrı Süreyya Önder, mektup değişti mi sorusuna, “Buna imkân yok. Çünkü bizim Sayın Öcalan’ın yazdığı metne ne bir virgül ekleme ne bir virgül eksiltme gibi bir yetkimiz var. İnisiyatifimiz yok. Dolayısıyla Sayın Öcalan bu gelişmelerden haberi olmadan, zaman açısından, bunu yazmış göndermiş. Sayın Cumhurbaşkanı bunu söyleseydi de, söylemeseydi de Newroz meydanında okunacak mektup buydu” diye yanıt verdi. Dün bu kez gazeteci Abdülkadir Selvi, “Kongre tarihi mektuptan çıktı” diye yazdı: “Cuma günü MardinCizre hattındaydım. HDP yöneticileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldim. Ve bir anda kendimi bir mesaj trafiğinin içinde buldum. Öcalan’ın Nevruz mesajı gelmişti. Ama Kandil ile yürüyen bir tartışma vardı. Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarından son ra Öcalan’ın mesajındaki bir cümlenin çıkarılması için bastırıyorlardı. O andan itibaren çıkarılması istenen cümlenin peşine düştüm. Bülent Arınç’ın açıklamasında üstü kapalı olarak oraya bir gönderme vardı. Bu durum merakımı daha da kamçıladı. Sonra ulaştım. Öcalan’ın mesajından çıkarılan bölüm PKK kongresinin toplanması için verdiği tarihti. Öcalan, Nevruz mesajında net cümlelerle PKK’ye 40 yıllık çatışma dönemini bitirmesi için kongreyi toplaması çağrısını yaptı. Ama açıklanmayan bölümde bir tarih vardı. Öcalan, PKK’nin 15 Nisan tarihinde kongreyi toplaması için çağrı yapıyordu. Bu cümle çıkarıldı. Bir de Süleyman Şah Türbesi’yle ilgili güçlü vurgu vardı. Ortak tarih bilinci açısından yapılmıştı bu vurgu ama Eşme olarak yuvarlandı.” Şimdi sürecin taraflarının güvendiği önemli bir ismin verdiği bilgiyi paylaşayım. Bu isim diyor ki: “Mektupta değişiklik olmadı. Ancak ‘devlet’ mektup okunmadan önce devreye girerek bazı değişiklikler yapılmasını isteyecekti. Kongre tarihinin somutlaşması bu isteklerin başında geliyordu. Ancak Erdoğan’ın konuşmasından sonra bu aracılık yapılmadı. Arınç’ın söylediği bu.” Mektupta son öğrendiklerim böyle. TSK’nin Öcalan’ın mektubundaki “Eşme” göndermesine verdiği sert tepkiye gelince. Siyaset yalpaladığı zaman “asker” açıklama yapar. Bu kadar basit… Keskin Nişancı!.. dır... Yaşamın her alanında benzeri olaylar hayatın akışıdır. O akış bir çocuğun göz bebeklerinde çiçeklenmiş duyguları yansıtır. Dağlarımız, ovalarımız, koylarımız, büklerimiz, akarsularımız yağmalanırken, İztuzu ihaleye açılılır... Caretta carettalar, yani o Akdeniz kaplumbağaları, yumurtalarını İztuzu’na bırakır... Akdeniz fokları artık eskisi gibi ne Foça’da, Karaburun’da, ne de Bodrum Yalıkavak’ta ve Akdeniz kıyılarında... İztuzu’ndaki ihale yargı kararıyla durduruldu bir süre önce. Çevreciler büyük tepki gösterdi. Binlerce insan önce Köyceğiz Dalyan’a geldi, ardından İztuzu’na gitti... Kumsalda ateş yakıldı, şafak söktüğünde güvenlik güçleri çevrecileri engellemek istedi... HHH Kitaplardaki yasaları kullanacak olan birey, uçara kaçara nişan alan atıcı gibidir. Hiç durmadan değişen çevre, doğa katliamı, toplumsal koşullar, dünya olayları... Renkten renge giren dünya haritasında sömürü almış başını giderken, insan bunlara tepkisiz kalabilir mi? Uçar ne kaçar ne? Üretim ilişkileri, yeraltı kaynakları, çokuluslu altın avcıları... Avcı uçarı ve kaçarı böyle vuruyor... 13 yıllık AKP iktidarı, uçarı ve kaçarı vururken gözünün yaşına bakmıyor... Yol arkadaşını vuruyor bu arada... Üç ay önce İztuzu’nda yaşananlar, çokuluslu altın avcıları, Kozak Yaylası’nda fıstık çamlarının boynunu büküp “kıymayın bana ne olursun” demesi... İşin uçarı kaçarı olmadığını, tam isabetle vurulduğunu gösteriyordu ama biz bunu henüz görmek istememiştik. Yargı kararlarının hiçe sayıldığı, üstelik çiğnenip geçildiği bir ülkede yaşıyorduk... İztuzu, KöyceğizDalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi kapsamındaydı. Çevre Düzeni Planı hüküm D uran bir hedefe atmak başkadır, yürüyen bir hedefe atmak başka Belgesel sürprizi Rıdvan Akar’ın hazırladığı ve Kılıçdaroğlu’nun yaşamını anlatan 11 dakikalık belgeselin ilk gösterimi 28 Mart’ta CHP’de işgal 1 haftayı doldurdu eçim kampanyaları ile ilgili çalışmalarını tam gaz sürdüren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, belgesel sürpriAYŞE zi ile seçmen karşısıSAYIN na çıkacak. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun yaşamının anlatıldığı 11 dakikalık belgeselin ilk gösterimi, 28 Mart’ta İstanbul Lütfi Kırdar Spor Salonu’nda yapılacak. Kılıçdaroğlu için “Halktan biri” vurgusu yapılan belgeselin ilk gösterimi nedeniyle CHP liderinin de “duygusal” bir konuşma yapacağı öğrenildi. CHP’nin 7 Haziran seçimlerine dönük en önem lerine göre bu kumsal ve alan hiçbir zaman özeltüzel kişilere kiralanamazdı. HHH Uçarı ve kaçarı vurmak için ayrı bir yetenek ister... O yeteneklere sahip olan ve sözüm ona dindar kesilen ama kindar kuşak yetiştirmek için yola çıktıkları anlaşılan siyasetçilerin 13 yıl sonra birbirlerini yediklerini görüyoruz. Soygun, vurgun ve talan... Yağmalamadan bir şey kalmadı artık... Belki o nedenle yurdum insanının iki gözünden birini açtığından olacak işler karıştı. Artık kıyılarımızın, köylerimizin halka açılmasından, doğa katliamından söz ederken kendi kendimize sormamız gerekiyor: “7 Haziran seçimlerinin uçarı kaçarı yok!” Elindeki bilgilerle 13 yıllık iktidarın, başkanlık düşünün, tutkusunun avuçlarından kaçtığını düşünen kişi neden bu denli saldırgan olabilir? Uçar ve kaçar hesapları yüzünden! Önceden yapılan bir hesap, bir anda değişir, iktidar sarhoşluğu, sonu olmayan tek adamlık hevesi, o kişiyi yoldan çıkarabilir... Yazı sessiz ve durağandır... Hayat da böyledir! Yasalar, hayat, uçarı kaçarı bir arada yazan kitap... Değişen bir evrende değişmeyeni ya da değişimin yasalarını bulmak o denli kolay olmuyor... Kaşımpaşalı olmak da yetmez kimi zaman! Delikanlılığın raconunda kitaptaki yasaları kullanacak kişi, uçara kaçara nişan alan atıcı gibidir... Bugün günlerden 24 Mart Salı... Bir yere not edin lütfen... 7 Haziran akşamı bakarız birlikte... HHH 13 yıl içinde uçarı ve kaçarı vurduklarını sananlar, hayatı topluma dar edenler, bir torba kömüre, nohuta, bulgura oy alanlar, talanyalan döneminin keskin nişancılarıydı. Hedefleri sandıkta, sandığı gözünden vurdular... İztuzu’nu, caretta carettaları, Akdeniz foklarını, Kozak Yaylası’nı anlatacaktım; nereden nereye geldim... S CHP Genel Merkezi’nin milletvekili adayının belirlenmesinde önseçim yerine kontenjan uygulamasını tercih etmesi üzerine CHP’li gençlerin, CHP Trabzon İl Başkanlığı’nda başlattığı işgal eylemi bir haftayı doldurdu. Gençler, sonuç alana kadar eylemlerini sürdüreceklerini söyledi. l TRABZON/Cumhuriyet li “açılım”larından biri Kılıçdaroğlu’nun imajıyla ilgili olacak. CHP liderinin çocukluğunun geçtiği Tunceli’den başlayan ve CHP liderliğine gelişine kadarki yaşamöyküsünün anlatılacağı belgeseli araştırmacıgazetecibelgesel yapımcısı Rıdvan Akar hazırladı. Karaoğlan gibi... Kılıçdaroğlu’nun siyasette örnek aldığı siyasetçilerden eski başbakan Bülent Ecevit’in “Karaoğlan” imajı gibi, Kılıçdaroğlu’nun da halkın içinden gelen biri olarak hâlâ halktan biri gibi yaşamını sür dürdüğü, “mütevazı” yaşamından kesitlerle anlatılacak. Belgeselin üç farklı uzunlukta versiyonu olacak. 11 dakikalık ana belgeselin yanı sıra, daha kısaltılmış ve biri 7 dakika en kısası da yaklaşık 1.5 dakika olmak üzere daha kısa versiyonlar da olacak. Yaklaşık 1.5 dakika olan en kısa biçimi ise CHP’nin seçim kampanyası için hazırladığı reklamlarda kullanılacak. Belgeselin çekimleri ise Ankara’nın yanı sıra, Tunceli ile Kılıçdaroğlu’nun ilk ve ortaöğrenimini yaptığı VanErciş, BingölGenç ve Elazığ’da yapıldı. l ANKARA Yandaş havuzu dolup taşmış andaş medya lerine “Bağımsız yönetim organlarına akkurulu üyesi” sıfatlarıyla tarılan kaynakAhmet Akça ile AKP’nin lar konusunda çalışma eski bakanları Atilla Koç başlatan CHP, aktarılan ve Hilmi Güler’in; ardınkaynaklar konusunda dan da AKP İzmir İl BaşFIRAT araştırma önergesi hakan Yardımcısı ve 2011 KOZOK zırladı. seçimlerinde AKP İzCHP’nin 3 grup başmir milletvekili adayı Bekanvekili Akif Hamzaçebi, Enkir Pakdemirli ile AKP iktidagin Altay ve Levent Gök tarında Vakıf Emeklilik Genel rafından hazırlanan önergeMüdürlüğü’ne getirilen Mehde, Ethem Sancak’ın 21 Kasım met Bostan’ın atandığı anım2013’te, TMSF’nin el koydusatıldı. “Bu atamalarla birlikğu Skytürk360 televizyonu, Ak te Turkcell’in reklam harcamaşam ve Güneş gazeteleri de bularının AKP medyasına akmalunan Türkmedya’yı 62 milya başladığı” vurgulanan öneryon dolara satın aldığı anımsagede, şu örnek verildi: “2014’te tıldı. SPK’nin 11 Mart 2013’te Turkcell’in gazete reklam harTurkcell’in “bağımsız yönetim camalarında birincilik, ikincilik kurulu üye ataması ile esas söz ve üçüncülük Ethem Sancak’a leşme değişikliklerini yapmaait Star, Akşam ve Güneş gamış olmasını” gerekçe gösterezetelerinde olurken televizyon rek Mehmet Bülent Ergin, Tero reklam harcamalarında birinKivisaari ve Oleg Malis’in yöne cilik ve üçüncülük yine Ethem tim kurulu üyeliklerine son ver Sancak ait 24 TV ile TV360 kadiğine değinilen önergede, yernallarındadır.” l ANKARA İştE CHP’NİN ÇARPıCı RAPoRu Y Seçim bildirgesi 11 Nisan’da CHP’nin seçim bildirgesinin son anda bir değişiklik olmazsa 11 Nisan’da kamuoyuna açıklanması planlanıyor. Ekonomi projelerini, ekonomiden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Selim Sayek açıklayacak. l ANKARA/Cumhuriyet Kadınlar ordusu hazır umhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın, seçim çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen “40 bin kadınla 4 milyon ev ziyareti” projesi için parti çalışmalarında gönüllü çalışacak kadınlarla bir araya geldi. Bostancı The Green Park Otel’de dün yapılan toplantıya İstanbul 1. seçim bölgesinde görev alacak çok sayıda kadın katıldı. Etkinlikte konuşan İl Başkanı Karayalçın, CHP’yi İstanbul’da 1. parti yapacaklarını vurgulayarak “İstanbul’da yoksulluğu yeneceğimizi, olası bir depremin yıkıcı etkilerini ortadan kaldıracağımızı ve kentimizin doğal güzelliklerini ranta teslim etmeyeceğimizi taahhüt C Seçilme yaşı 18 olsun önerisi AKP, siyasi parti kapatmanın ardından seçilme yaşının 18’e düşürülmesine ilişkin anayasa değişikliği önerisi verdi. Başbakan ve 210 milletvekili imzalı öneride, anayasanın 76. maddesinde milletvekili seçilme yaşıyla ilgili olarak yer alan “25” ifadesi “18” olarak değiştiriliyor. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Diktatörlüğü üzerine alması üzücü’ Karayalçın, 40 bin kadınla 4 milyon evi gezeceklerini söyledi. ediyoruz” dedi. 40 bin kadınla 4 milyon ev ziyareti projesinin sorumlusu İl Yönetim Kurulu Üyesi Sacit Eyüboğlu tarafından gerçekleştirilen toplantılar yarın Bakırköy’de; Cuma günü ise Avcılar’da devam edecek. l SİBEL BAHÇETEPE/İstanbul HSYK tarafından görevden uzaklaştırılan Bolu Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Başbakanlığı döneminde “Hakaret” ve “Tehdit” ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada, Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazılı savunma sundu. Öz, savunmasında, ‘Diktatörlük’ kelimesinin muhatabı olarak kendisini kabul ederek üzerine alması üzücüdür” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear