25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Y ASAM 2 Kadın, Şiddet, Şiir... Şiirin ölüm kalım savaşı PEN Türkiye Merkezi’nin şiir ödülü, bugün saat 14.30’da Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Tiyatrosu’nda düzenlenecek bir törenle Afşar Timuçin’e sunulacak. Timuçin’in, Dünya Şiir Günü için kaleme aldığı bildiri de okunacak. Cumartesi21 MART 2015 Varlık Dergisi, Dünya Emekçi Kadınlar Günü ve Dünya şiir Günü’nün kutlandığı bu ayki sayısının dosyasını “Hayatta ve Edebiyatta Yıkılmamak: Kadın, Şiddet, Şiir”e ayırdı. Dosyada yazılarıyla Zeynep Direk, Hande Öğüt, Arife Kalender yer aldılar. EDİTÖR: AYŞE FERHANGİL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN ÜNYA d N Ü G u B ŞİİR GÜNÜ Şairlerin Önlenemez Aşkı küçük İSKENDER CumHuRİYEt İçİN YAzdı aşam insana ciddi seçenekler sunacak kadar bonkördür; bu seçeneklerin çoğu daha güzel, daha paylaşımcı, daha eşitlikçi bir gezegen hayali için yeterlidir aslında. Hırs, iktidar hevesi, yok etme güdüsü taşımayanlar, özgürlüğün tanımını illa ki bir başkasıyla sınırlandırmayıp davetkâr davrananlar gün gelir, yol üstünde sanatla, özellikle de şiirle karşılaşırlar. Şiir güleç yüzüyle birilerini öfkelendiriyorsa oralarda gerçek her zaman halktan saklanıyor demektir. Şiir öfkelenmeden doğruları, imgeleri çoğaltıyorsa kral çıplaklığını gizleyemez; kral sarayında saklanacağı dehlizler, labirentler yaptırır ve sonunda o dehlizlerde, labirentlerde saklanırken kaybolur; bir daha da gün ışığına, yeryüzüne çıkamaz. Şiir bu kadar güçlüdür. Şair ise bu güçle dalga geçer. Lorca’ya sıkılan kurşunlar, Nâzım’ın üstüne kilitlenen ağır kapılar, Pasolini’yi güzel perdeler Sesli harflerle sen konuş Sessiz harfler bana yeter Bir temenni için hayattaysak hâlâ Ve hâlâ hayatta tutuyorsa bizi sevinçler Özlemek ne haddime diyebilmeliyim Önünü ilikliyorsa yazın karşısında mayıs Bizim birbirimize doğru süzülmemiz yeter Eğer adımı üfleyebiliyorsan çok sıcak suya Ben adını üfleyebiliyorsam sendeki köze eğer Maviden başka rengimiz kalmamışsa mesela Mesela bana söylemek istediğin bir sırsam hâlâ Büyük cümleleri sen kur Küçük kelimeler bana yeter Sor o zaman birilerine Kendi minyatürüne bakan padişahtan kaç kelle düştü geriye Ya da bir şehir efsanesine dönüşmüş hayallerle avun dur Terk edilmiş evlerin kırık camlarında uçuşan o güzel perdeler Şimdi bilmem nerdeler küçük İskender küçük İskender: Tüm uygarlıklar şairlerin kaleminden geçti. Y Grundig, Windows ürününü önerir. Intel® işlemcili, ince, şık tasarımlı ve uzun pil ömürlü Grundig notebook ve tabletler Koç güvencesiyle Arçelik ve Beko mağazalarında! Uzun Pil Ömrü GNB 1452 B1 N2 GTB 1030 ¨899 · Çift Çekirdekli Intel® N2810 İşlemci 2.0 GHz · Windows 8 · 14" HD Ekran · 2 GB RAM · 320 GB HDD ¨599 · Çift Çekirdekli Intel® Z2560 İşlemci 1.60 GHz · 10” Ekran · IPS Parlak Ekran · 5 MP Ön, 2 MP Arka Kamera · 16 GB Hafıza · 8,9 mm İncelik ¨699 GNB 1550 A1 B2 ¨499 GNB 1150 B1 N2 ¨999 ¨689 Tüm Arçelik ve Beko mağazalarında. / grundigturkiye online satış 1 Mart–30 Nisan 2015 tarihleri arasında Yapı Kredi World üye iş yeri olan Arçelik ve Beko mağazalarında “+6 taksit” kampanyası geçerli olacaktır. Uygulamanın geçerli olabilmesi için, POS‘un “Joker Vadaa” bölümü üzerinden, “Ek Taksit” bölümüne girilmesi ve işlem tutarının girilmesi gerekmektedir. Böylece “+6 taksit” uygulaması devreye girecektir. “Ek Taksit” adımından işlem yapılması halinde kart hamiline “Peşin Şyatına 9 taksit kampanyası” yansıyacaktır. Artı taksit kampanyası taksitli işlemlerde geçerli olup, vade farklı satış işlemlerini, ayrıca puanla yapılan işlemleri kapsamaz. Detay için: www.worldcard.com.tr C M Y B Liu Xiaobo · Çift Çekirdekli Intel® N2830 İşlemci 2.16 GHz 1MB (up to 2.41 GHz) · Windows 8.1 · 15,6" HD Ekran · 2 GB RAM · 500 GB HDD ¨799 · Çift Çekirdekli Intel® N2830 2.16 GHz 1 MB (up to 2.41 GHz) · Windows 8.1 · 11,6" HD Ekran · 2 GB RAM · 320 GB HDD ¨599 ezen tekerlekler, Ece Ayhan’ı aç bırakan koşullar, Nilgün Marmara’yı boşluğa iten umutsuzluk şiiri asla sahipsiz bırakmaz. Çünkü bu yapılması ve kazanılması gereken tek haklı savaştır. Anlamları esaretten kurtarmak, şairin refleksidir adeta. Milyonlarca şair yaşadı yeryüzünde, milyonlarcası da yaşayacak. Her dize, her ses illa ki bir karşı duruşu, bir algıyı ifade etmek uğrunaydı. Kimi didaktikti, kimi Dadaist; kimi sembolistti, kimi somut; kimi hamasiydi, kimi metafizik. Şiir skalasında her şaire, her okura, her düşünceye bir alan verdi tarih. Doğa da bunu onayladı ve korudu. Tüm uygarlıklar şairlerin kaleminden geçti. Varlığın, yokluğun mimarı olmakla sorumluluklar üstlendiler. Şairler öldükçe, öldürüldükçe şiir inadına doğdu. Şiiri, şairi lanetleyen kutsal kitaplar şiirin diliyle, şairin edasıyla seslendi insanoğluna. Ama aslolan okurdu; şiiri hep diri tuttu. Ondan asla vazgeçmedi. Şiirin ona fısıldadığı her şey bağımsızlığının, gücünün, dürüstlüğünün rehberi oldu. Yakılan, yırtılan, sansürlenen her kitapla o kitabı baştan yaratmanın yöntemlerini geliştirdi. Yaşadığımız coğrafyanın şairleri dilinin zehrinden şarap yapan simyagerlerdir. Nedim’den Didem Madak’a, Ahmet Haşim’den Gonca Özmen’e, Orhan Veli’den Ahmet Telli’ye, kalabalık ve cüretkâr. Saydıkça, okudukça, anlamaya çalıştıkça bitmeyen bir sürü dost. Onların günü bugün. Şiir yazdıkları için suçlu olanların ülkesinde şairler tek teselliyi okurundan bulacaktır. Sizi kim tutuyor Ahmed Arif okumayın diye? Sizi kim tutuyor Ginsberg okumayın diye? Tuğrul Tanyol okumanıza kim engel? Aşk ve şiir aynı harfle başlayan iki kelimedir; şiir harflerin yerini değiştirdiğinden aşk başka okunur. Dünya Şiir Günü’nün öncüsü Gülseli İnal ve Tarık Günersel’dir; dünyaya bu günü önerdiklerinden beri şairler ve okurlar daha mutlu. Elbette her özel gün gibi bu gün de yalnızca tek günle geçiştirilecek bir içeriğe sahip değil. İçi dolu. Dışı da dolu. Hem de şiiri düşman gören siyasetçilerle. Siyaseti ‘kötü’ eğitim sanıp öğretmenlik taslayan diktatörler ne yazık ki hiçbir şaire ilham veremeyecek. Çirkin ruhları ve yüzleriyle ‘ucube’ olmayı asıl onlar becerecekler. Şairler bir sussun, şiirler kenarda dursun, yüzyıllardır şairlere, şiirlere sahip çıktıkları için asıl okurların Dünya Şiir Günü kutlu olsun. Haysiyetli ve Bilimsel Bir Toplantı er meslek mensubunun ahlaksızı, haysiyetsizi vardır... Bana sorarsanız, esas olan insanlara baskı yapmamaktır... İktidar baskı yapmaya başlayınca: Kim neden korkar... Kim neye veya ne kadara satılır... Kim ne kadar direnir... Kim ne zaman nerede çözülür... Bilemezsiniz! HHH Türkiye’de siyasal baskıya en hassas olan kesim işadamlarıdır: Varlıkları iş yapmaya, para kazanmaya dayandığı ve Türkiye’de piyasalar büyük ölçüde iktidarın denetiminde olduğu için, siyasal baskıya fazla direnemezler... Hatta bazıları işlerini büyütmek, daha fazla kazanmak için gönüllü olarak politikacıların emrine girmeye hazırdır. Elbette, doktorlar, hukukçular, mühendisler gibi mesleklerine ilişkin ahlak ilkeleri olan profesyoneller, siyasal iktidarların ahlak dışı baskılarına karşı daha dirençlidir. HHH Bilim insanları, iktidar baskılarına karşı en dirençli gruplardan biridir: Çünkü onlar gerçeği arar... Doğal, toplumsal ve siyasal gerçeklere karşı olan baskılara zor boyun eğerler... Boyun eğdiklerinde de artık bilim insanı olma özelliklerini büyük ölçüde yitirmiş olurlar. HHH Bütün uygar ülkelerde, bilim insanlarından oluşan bilim akademileri vardır; bu akademiler o ülkedeki bilimsel çalışmaları destekler ve insanlığa katkıda bulunmaya çalışırlar. Türkiye’de de 1993’te Erdal İnönü’nün gayretleriyle kurulan Türkiye Bilimler Akademisi, TÜBA böyle bir akademiydi. Ne yazık ki, 27 Ağustos 2011 tarihinde bir kararnameyle özerkliği kaldırıldı, üye seçimi iktidara bağımlı hale getirildi. Bu “sivil darbeye” karşı, pek çok haysiyetli bilim insanı TÜBA’dan istifa etti ve 25 Kasım 2011 günü Bilim Akademisi Derneği adı altında yeni bir akademi kurdu. HHH Bugün, bu Akademi’den iki saygın bilim insanının, konularındaki uzmanlıkları dünya çapında kabul görmüş iki haysiyetli profesörün bir paneli var: Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu ile Prof. Dr. Yılmaz Esmer “Türkiye’de Başkanlık Sistemi ve Demokrasi” konusunu tartışacaklar. Taksim Grand Öztanık Otel’de (Metro Gezi Parkı çıkışı karşısı) saat 14’te. HHH Türkiye’de bilim ve sanat, siyasetin sefaletiyle karşılaştırılamayacak kadar gelişmiştir... Haysiyetli bilim insanlarının sayısı da hiç az değildir! H Uluslararası PEN’den özgürlük kampanyası luslararası PEN, Dünya Şiir Günü bağlamında seçtiği beş dava için kampanya başlattı. Uluslararası PEN yönetimi, Kazak şair Aron Atabek’in 2007’den beri hücrede tutulduğunu; Katarlı şair Muhammed ibn elDiib elAcemi’nin 2011’de tutuklanıp gizli duruşma ile ömür boyu hapse mahkum edildiğini; yedi yıldır hapiste olan Kamerunlu şair Enoh Meyomesse’nin hapiste yazmasının da engellendiğini; Çin’de altı yıldır hapiste olan Nobel Barış Ödülü sahibi Liu Xiaobo’nun ev hapsindeki eşi Liu Xia’nın aynı zamanda iletişim haklarından yoksun tutulduğunu vurguladı. Öldürülen pek çok Meksikalı kadın gazeteci ve yazar için şiir yazan ve öldürülen Susana Chávez Castillo’nun katillerinin de hâlâ cezalandırılmadığını belirten Uluslararası PEN yöneticileri, hapisteki şairlerin serbest bırakılmasını, katillerin cezalandırılmasını talep ettiler. l Kültür Servisi U
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear