20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 8 Aralık 2015 yorum TASARIM: İLKNUR FİLİZ 16 Özgen Acar Soğuk savaştan bugüne değişenler... apitalizmkomünizm çatışmasından, “din ve mezhep” savaşlarına mı geçildi? Yoksa din ve mezhep savaşları üzerinden, “hem eski hem de yeni kapitalist güçler” çıkar kavgalarını bunlar üzerinden mi yürütüyorlar? 1990 sonrasının yeni küresel düzeni, “süper güçler oligarşisini” yarattı. Bir tarafta ABD, AB büyükleri Çin ve Rusya, öte yanda oligarşiyle çıkarları çatışmayan Batı ülkeleri ve gerideki azgelişmiş dev nüfus. 184 ülke içinde 57’yi oluşturan Müslüman ülkeler hemen hemen tamamen son grup içinde yer alıyorlar. Demokrasi açısından “yarı demokratik” Türkiye dışında tamamen, demokrasiden ve çağdaş yaşam tarzından ayrılmış, azgelişmiş ülke konumundalar. Türkiye’deki mevcut gidişat, ülkeyi bu gruba dahil etmek yönünde yürüyor. K Oligarşinin egemenliği ABD, AB, Çin ve Rusya’nın oluşturduğu oligarşik düzen, sistemi belirliyor. Bu sistem içinde “Batı kökenli” diğer demokratik ülkeler de oligarşinin getirdiği refah ve güvenlik içinde sistemde ezilmiyorlar. Türkiye’den Arjantin’e, İran’dan Mısır’a kadar olan geniş bir grup ise büyük ölçüde edilgen durumda. Suriye olayında ayna gibi ortaya çıktı; ABD, AB büyükleri ve Rusya, Suriye’yi bugünkü noktaya, parçalayarak birlikte getirdiler. Askeri olarak ABD, İngiltere, Fransa, Rusya hatta Almanya, birlikte yerleşiyorlar. Kıbrıs’ta ve Türkiye’de kullanımlarına tesis edilmiş üs ve tesisleri hep birlikte bol bol kullanıyorlar. Ankara sayesinde, ellerindeki diğer üsler ve Akdeniz’deki zırhlıları eli ile ortalığı toz duman ediyorlar. ABD, Rusya, İngiltere, Fransa birbirlerinin kuyruklarına basmadan: hatta işbirliği yaparak Ortadoğu politikalarını, oligarşinin yürütme gücü olarak yapıyorlar. ürk diplomasisinin temelinde Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh...” ilkesi ile İsmet İnönü’nün 2. Dünya Savaşı’nda uzak durma siyasası yatar. Türk diplomatlar da bu temel olguları benimseyerek görevlerini yapagelmişlerdir. HHH Kavşak Sultan’ın giremediği TBMM’de, Abdullah Gül hükümeti, ABD’nin isteğiyle Irak’a “TSK’nin yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması için Hükümet’e yetki verilmesine ilişkin tezkereyi” sundu. Tezkere, 62 bin yabancı askerin, 255 uçak ve 65 helikopterin 6 ay süreyle Türkiye’de bulunmasını öngörüyordu. TBMM, 1 Mart’ta tezkereyi reddetti! HHH Sultan, 14 Mart 2003’te veziri azam olunca ilginç bir yapılanma ile Türk dış siyasasının iki temel olgusunun değil dışına çıkmak, tümden tersine çevirdi. Başbakanlık’ta görevli danışmanlar arasında Dışişleri Bakanlığı’ndan da “büyükelçi” unvanlı, deneyimli bir diplomat görev yapar, Bakanlık ile Başbakanlık arasında eşgüdümü kurar. Sultan, bu geleneğe bir ekleme yaptı. Ahmet Davutoğlu’nu dışarıdan “dış siyasa danışmanı” atadı. Dış siyasayı izleme ve algılamada ikilem belirince, Sultan, Davutoğlu’na “büyükelçi” unvanını verdi. Bakanlığın danışmanı dışlandı. Sonrasında, Davutoğlu, dışarıdan Dışişleri Bakanı atandı. Bugün de veziri azam koltuğuna oturtuldu. HHH Sultan, 28 Şubat 2011’de Libya konusunda şöyle konuştu: “NATO, Libya’ya müdahale etmeli T ar c A n e g z Ö Kavşak Sultan’ın Dış Siyasası! ile kabul edildi. Peki, o “saçmalığı” öngören tezkeredeki ilk imza kimindi? Sonrasında ne oldu? Türk müteahhitlerinin işleri durdu, alacakları tahsil edilemedi, dışsatımımız çıkmaza girdi. Beş yılın kaybı 40 milyar dolara yaklaştı! HHH ABD, Sultanı “Büyük Ortadoğu Projesi’nin Eşbaşkanı” ilan etti. Bu pohpohlama ile göğsü kabardı, aklı havalara uçtu... Öteki eşbaşkanın kimliği hâlâ açıklanmadı. Bizimki, o an “sultanlığına” inandı! Mısırla ipleri kopardı. Zarar 10 milyar dolar. “Kardeşim” dediği Beşşar Esad’a değil yardım etmek, asileri silahlandırdı. Tüm ticaret çöktü, kayıp 15 milyar dolar... İran ile de benzeri durumda zarar 10 milyar dolar. Rus uçağı Suriye’de düşürüldü, “ekonomik içerikli soğuk savaş” başladı. PKK’ye yataklık yapan, Irak’ta bağımsızlık peşin Yabancı basın midir? Böyle bir saçmalık olur mu yahu? NATO’nun ne işi var Libya’da? NATO, mensubu olan ülkelerden birine herhangi bir müdahale yapılması halinde böyle bir şeyi gündeme getirebilir. Libya’ya nasıl müdahale edilebilir? Bakın, Türkiye olarak biz bunun karşısındayız, böyle bir şey düşünülemez!”  24 Mart’ta ise Deniz Kuvvetleri’ne bağlı 2 savaş gemisinin Libya açıklarında olduğu, 2 geminin de Libya’ya doğru yola çıktığı açıklandı. Libya’da TSK’nin görev almasını öngören Başbakanlık tezkeresi TBMM’de oyçokluğu deki Mesud Barzani ile petrol alışverişine girdi. Bağdat, Türk işadamlarını dışladı. Barzani yarın Ankara’ya geliyor. Beş yıldaki kaybın 25 dolar olduğu hesaplandı. Şimdi de Bağdat’taki yasal hükümetin oluru alınmadan, Barzani’nin isteği üzerine Başika bölgesinde oluşturduğu üste asker değişimi yapıldı. İlk kez 2007 yılında kabul edilen, altı kez uzatılan, 2014’te Suriye tezkeresi ile birleştirilen Irak tezkeresi, son olarak 3 Eylül’de TBMM’de kabul edildi Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum “Türk askerinin ülkemizde bulunması ihlal olup geri çekilmelidir” derken, Başbakan Haydar Abadi, “48 saat içinde Türk askeri çekilmezse BM Güvenlik Konseyi’ne gideceklerini” açıkladı. ABD’nin IŞİD ile mücadele temsilcisi Brett McGurk, “Irak hükümetinin onayı olmadan yapılan askeri konuşlandırmayı desteklemiyoruz!” uyarısını yaptı. ABD’nin ardından Almanya ve Fransa da İncirlik’e asker, uçak gönderme kararı aldı. Anayasanın 92. maddesinin öngördüğü tezkere TBMM’ye henüz sunulmadı. Sultan demek, zaten tezkere demek, değil mi? Peki, Irak’taki kaybımız ne kadar? Şimdilik 5 milyar dolar... tanahmet www.ahm ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] Türkiye’nin yeri Casus da belli neden de Soğuk savaştan bugünkü sıcak savaşlara geldiğimizde, yeri en belirsiz görünen ülke Türkiye. Nedeni açık; Makro ve uzun vadeli bir ulusal politikamız yok, çoktandır uygulanmıyor. Başkalarının belirlediği gündeme ve olaylara göre tepki gösterilerek “günlük politika” izleniyor. ABD’den Fransa’ya, Rusya’dan Almanya’ya kadar hepsinin bölgesel çıkar stratejileri “dengeli olarak yürütülürken” bizimki, “İslami devlet odaklı” bir zemine oturtulmak istendiği için Türkiye bölgede en fazla kayba uğrayan bir konumda. Açılım ve Kürt milliyetçilerinin Kürdistan odaklı politikaları iç içe geçmiş; ABD, AB, Rusya hep birlikte PKK’yi PYD’yi destekler konuma gelmişler; Ankara, din odaklı politikaları yüzünden komşu ülkeler ve Batı ile “ortak çıkarlara dayalı bir politika izleyememiş”. Rusya’dan İran’a, AB’den Mısır’a herkesle kavgalı. Suriye ile savaş halinde. Bütün bunların sonucu olarak şu anda hem içeride hem komşularla ilişkilerde sorunlar ve çatışmalar sarmalı içine gömülmüş. Düşünebiliyor musunuz; Neredeyse dünyada kimi çevreler, “Türkiye’nin üçüncü dünya savaşına yol açacağına dair”, trajikomik iddialarda bulunmaya başlamışlar. NATO’nun savaş gemileri İstanbul’a yeniden demirlemişler. Rus askeri Boğaz’dan silah göstererek geçiyor. Türkiye’yi idare edenler kafalarını iki elleri arasına alıp kendilerine sormalılar; “Biz ülkeyi bu duruma nasıl getirdik? Bu duruma yol açan uygulama ve politikaları 180 derece değiştirmemiz gerekmiyor mu?” “Yurtta barış dünyada barış” diyen o yüce insan bundan dolayı, yurtta savaş dünyada savaştan kaçıyordu. Türkiye bugünkü noktaya gelmesin diye. T.C. ANKARA (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU’NA İZAFETEN ANKARA 22. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’DEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/148 SATIŞ Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Ankara ili, Keçiören ilçesi Güçlükaya Mahallesi Eğri Sokakta kain tapunun 30017 Ada, 3 parselini teşkil eden 901,00m2 yüzölçümünde boş arsa vasıflı taşınmaz Eğri Sokak ile Pazar yeri Sokak köşesinde yer alan boş arsa vasıflı taşınmaz olup, her türlü belediye altyapı hizmetlerinden yararlanmaktadır. Taşınmaz bu haliyle hissedarlar arasında ortaklığın giderilmesi amacıyla satılarak paraya çevrilecektir. Gayrimenkulun geniş evsafı dosyada mevcut bilirkişi raporunda açıklanmıştır. Yüzölçümü: 901,00m2 Arsa Payı: Tamamı İmar Durumu: Ayrık nizam yapılaşma koşullu, bodrum hariç 4 katlı, saçak seviyesi, 12,50m, E: 1,60, Taks= 0,40 komşu parselden çekme mesafesi, 5,00m olup konut kullanımında kaldığı bildirilmiştir. Kıymeti: 1.081.200,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü: 05/01/2016 günü 10:0010:10 arası 2. Satış Günü: 05/02/2016 günü 10:0010:10 arası Satış Yeri: Ankara Adliyesi 2 Nolu Mezat SalonuAnkara İşbu satış ilanı İİK’nun 127’nci maddesi gereğince kendilerine tebligat yapılamayan hissedarlara tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Buna göre; 1 Kamil Karaduman, 2 Kamber Özdemir, 3 Mustafa İlsi, 4 Hüseyin Ulukaz, 5 Hüseyin Dağdekin, 6 Nevzat Ünlü, 7 Arif Küçükdoğdu, 8 Kazım Dedeoğlu, 9 Tevfik Kayaşar, 10 Müslüm Dedeoğlu, 11 Rıza Şen, 12 Hasan Kavran, 13 Hasan Karaşlar, 14 Ahmet Anlar, 15 Hamdi Gürsoy, 16 Ahmet Ünlü, 17 Ahmet Boyalı, 18 Rıfat Kardeşoğlu, 19 Mustafa Öksüz, 20 Ömer Berdem 21 Ali Çolak, 22 Şükriye Tığlıoğlu, 23 Faik Gündoğmuş Satış Şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar var“Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” ON NUMARA 05, 11, 15, 21, 23, 26, 31, 32, 34, 37, 38, 42, 43, 46, 50, 53, 56, 58, 59, 66, 73, 76 10 BİLEN: 294 bin 378’er TL (2 kişi) 9 BİLEN: bin 867’şer TL 8 BİLEN: 101.95’er TL 7 BİLEN: 20.45’er TL 6 BİLEN: 3.65’er TL HİÇBİR NUMARAYI DOĞRU TAHMİN EDEMEYEN: 3.15’er TL 8 ARALIK 2015 SAYI: 32934 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç Akın Atalay İcra Kurulu Başkanı Genel Yayın Yönetmeni sa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/148 Satış sayılı numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 01/11/2015 (İİK m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın:196432) Can Dündar Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörleri Murat Sabuncu Ayşe Yıldırım Başlangıç Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu l Haber l Ekonomi: Reklam Tanıtım ve Halkla İlişkiler Genel Koordinatörü Ayşe Cemal Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. Nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörleri Hakan Çankaya Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel T.C. ÇUMRA İCRA DAİRESİ’DEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2010/1364 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Konya il, Çumra ilçe, 1080 Parsel No, Karkın Mah. Efeköy mevkii, taşınmaz mahallenin batısında kalmakta olup, sulu tarım arazisidir. Kuzey sınırında yol, güney sınırında kısmen kanal, diğer sınırlarında şahıs arazileri vardır. Adresi: Karkın Mahallesi Çumra/KONYA Yüzölçümü: 49.600 m2 İmar Durumu: İmar planı dışındadır. Kıymeti: 297.600,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydında olduğu gibidir. 1. Satış Günü: 22/01/2016 günü 11:0011:05 arası 2. Satış Günü: 17/02/2016 günü 11:0011:05 arası Satış Yeri: Çumra Adalet Sarayı Zemin Kat İcra Müdürlüğü Odası Çumra KONYA Satış Şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Pınar Ersoy Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Ahmet Rasim Bulvarı 1352 S. 2/3 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent Yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05.36 05.04 05.25 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 07.09 12.03 14.22 06.48 11.50 14.16 07.07 12.13 14.43 Akşam 16.44 16.34 17.01 Yatsı 18.1 1 18.05 18.30 alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2010/1364 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan oIunur. 25/11/2015 (Basın:196000) 1. MİT’çi: İstasyonda siyah pardösülü bir adamla buluşacaksın. Senden silah listesini isteyecek. 2. MİT’çi: Listeyi ona mı vereceğim? Hayır! O zaten herkesten silah listesi isteyen birisi. Ya? Sen zarfı saçları usturaya vurulmamış ve gözlüklü olmayan birisine vereceksin. O kim ki? O, ben olacağım. Ha... Anladım. Neyi anladın? Yani sen başka kılıkta olacaksın! Hayır! Sersem, ben şu anda zaten başka bi kılıktayım. Peki, zarf silah listesi mi? Hayır ilaç listesi! Yani zarf da değişik kılıkta! HHH Elbette MİT’çilik kıl bir iş değil. Ama kılıktan kılığa girmeyi, kılıktan kılığa sokulmayı da gerektiriyor. Fıtratında ve stratejik derinliğinde bu var. MİT, anayasaya göre, Başbakan’a bağlı. Ama konjonktüre göre bu bağ yukarı aşağı esneyebiliyor. “Casus bulma” bulunamazsa, “casus yaratma” veya “casus kılığına sokma” türünden hasımlarla yaratıcı mücadele biçimleri konjonktürün gerektirdiği hallerde bir üst makama geçiyor. HHH İstihbarat gizlilik demek. Göstere göstere gizlemek de bir yöntemdir. Bir pırlantayı nazar boncuklarıyla birlikte kapının üstüne asarak da gizleyebilirsiniz. MİT mensubu konuşmaz denir. Yanlış. Çok konuşur bir şey söylemez. Veya her şeyi açıkça söyler. Ama söylemiyormuş gibi yaparak söyler. Bir tarihte Uğur Mumcu ile birlikte MİT karargâhına davet edilmiştik. Fehmi Koru gibi birkaç gazeteci daha vardı. Müsteşar Teoman Koman yemekte çatal kaşık sesleri arasında konuşuyordu: “Bahriye Üçok’u ölümünden kısa bir süre önce bombalı paket nasıl açılır konusunda eğitmiştik” dedi. Çok şaşırdıydık. Amacı belli ki terörün yeni hedeflerine dikkat çekmekti. Yeterince irkilmediğimizi görünce sözünü şöyle bağladı: “Önümüzdeki günlerde içinizden biri de hedef olabilir!” Oldu da. Ceza ile hapis ile susturulamayan Uğur Mumcu bombayla yok edildi! HHH Malum söz ve inançtır: “Bir gazetecinin saklayabildiği tek sır vardır, o da bilmediği sırdır.” MİT Müsteşarı’nın sır vermiyormuş gibi konuşması, gazetecilerin iştahını kabartmak istemediğindendi. Ama bu meslekteki herkes iyi bilir ki, istihbaratçılar gibi gazetecinin en önemli kaynağı açık demeçler ve bunları yansıtan gazete ve gazetecilerdir. HHH Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Haziran günü MİT TIR’ları ile ilgili en vurucu demecini şöyle verdiydi: “Bunları özel haber olarak yapan kişi de öyle zannediyorum ki bunun bedelini ağır ödeyecek. Öyle bırakmam onu.” Açıkta bırakarak gizlemek mi istiyordu, yoksa “Kasımpaşalılığını” mı konuşturuyordu? Çok beklemek gerekmedi?. İkincisi tecelli etti ettirildi! Çünkü biliyordu ki, “haber yapmak” suç değildi. Anayasanın da üstünde olan AİHM kararları vardı: (Ceylan/Türkiye 1999 Şener/Türkiye 2000 Polat/ Türkiye 1999) kararları ile TC Anayasası hükmü haline gelen medya gerçeğine göre.. “Haber SERT, SALDIRGAN ve hatta DÜŞMANCA” bile olabilirdi ve suç sayılamazdı. HHH Bu durumda haberciyi “casus kılığı”na sokmak gerekiyordu. “Casus” nereden akıllarına geldi? Bir başka ülkeye yüklü miktarda silah sokmak diplomatik dilde Latince deyimiyle “Casus belli” diye anılıyordu. Türkçesiyle “Savaş nedeni”... Cumhuriyet’e açtığı savaşın nedeni de “belli”... “Casuslar” da. HHH Şimdi “casusları” ne ile kim ile nasıl değiştirecek o belli değil. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear