25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DUNYA 14 1 milyon insan yeni yıla yollarda giriyor Dünya yeni yıla girerken Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHRC) bu yıl ülkelerindeki savaş, yoksulluk ve baskıdan kaçarak Avrupa’ya gelen sığınmacıların sayısının 1 milyonu geçtiğidishab@cumhuriyet.com.tr ni açıkladı. Ancak sığınmacılar için mutlu son henüz uzak. Çoğu geçici sığınma kamplarında yaşıyor. Fransa’daki GrandeSynthe kampında çekilen bu fotoğraf 2015’e damgasını vuran dramı gözler önüne seriyor. TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Perşembe 31 Aralık 2015 nilgun@cumhuriyet.com.tr nilgun@ Sevgili Can... eni en son odanda yaptığımız konuşmada hatırlıyorum. Silivri’ye girmeden az önceydi… “Strasbourg Türk sinema günlerine birlikte gidelim!” demiştin. Ne yazık ki Strasbourg’a birlikte gidemedik. Ama biliyorsun senin ve Sevgili Erdem Gül’ün adına “Avrupa İnsan Hakları” kentinin görkemli belediye sarayında bir resepsiyon düzenlediler; eşin Dilek’e, senin namına, “Strasbourg onur madalyasını” sundular. Senden ve Erdem’den sitayişle bahsettiler... O konuşmaları dinlerken “bir penceresi mezarlığa, diğeri adliyeye bakan odanda” yaptığımız son konuşmayı hatırlıyor, içim sürekli cız ediyordu… Çok arzuladığın halde gelemediğin kentte, ben işte… senin onuruna düzenlenen bu törene katılıyordum. Tam bir neye niyet neye kısmet durumu! Strasbourg çıkarmasının benim için en güzel yanı oğlun Ege’yi tanımak oldu. Dilek’le geçmişten tanışıyoruz. Ama Ege’yi hiç tanımamıştım. Onu “Haftaya bir oğlum olacak beyler!” diye müjdelediğin Aktüel’deki 22 Aralık 1994 tarihli yazından hatırlıyorum… Ben de o zamanlar Aktüel’de yazıyordum. O yazını çok sevmiştim. Yirmi yıl önce “Bir hafta sonraya!” diye duyurduğun Ege ile ilk defa Strasbourg’da “Silivri dayanışması” töreninde karşılaştım. Bu da kısmet… Kocaman delikanlı olmuş. Sesi nasıl seninkine benziyor. Gözümü yumduğumda, senin konuştuğunu düşünebilirim. O derece! S Caferi: Savaş dayatılırsa, egemenliğimizi savunuruz Ankara’ya Başika tehdidi rak Dışişleri Bakanı İbrahim elCaferi, Başika’daki Türk askerleri çekilmezse askeri operasyonu düşünmek zorunda kalacaklarını söyledi. AP’nin haberine göre, barışçıl çözüm aranmaya devam edileceğini vurgulayan Caferi “Ama bize savaş dayatılırsa, egemenliğimizi savunuruz” dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, Ramadi’nin IŞİD’den kurtarılması nedeniyle arayarak tebrik ettiği Irak Başbakanı Haydar Abadi de “Irak’ın egemenliğine saygı” istedi. Davutoğlu ise “iki ülke yetkililerinin teknik düzeyde eşgüdüm içine girmesi önerisinde” bulundu. Görüşmenin ardından yaptığı açıklamada Türkiye için sert ifadeler kullanan Abadi, “Türkiye, askerlerini Irak’tan çekmeyerek yapılan anlaşmaya saygı duymadı” ifadelerini kullandı. Başika krizi nedeniyle Davutoğlu ile daha önce iki kez görüşen ABD Başkan Yardımcıs Biden, Ankara’ya gelme kararı verdi. Biden 23 Ocak’ta çalışma ziyareti düzenleyecek. Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Davutoğlu ile bir araya gelecek. Erdoğan’ı takipten vazgeçmemişler BD’nin önde gelen gazetelerinden Wall Street Journal, ABD Ulusal Güvenlik Kurumu’nun (NSA) 2014’ten beri NAİLHAN TO üyeleri arasındaki TANIR tek istisna lider olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın iletişimini izlediğini yazdı. Halbuki ABD’nin dost düşman neredeyse tüm dünya liderlerini dinlediği NSA eski analisti Edward Snowden tarafından 2013’te if ‘Onu bırakmak çok zor!’ I Başkan Obama’nın müttefik liderleri dinlememe sözüne rağmen ABD istihbaratının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı izlediği öne sürüldü A şa edilmiş, müttefiklerinin tepkisi üzerine ABD Başkanı Barack Obama “zorunluluk olmadığı sürece müttefik ülkelerin hükümet yetkililerini dinlemeyecekleri” sözü vermişti. Habere göre, Amerikan istihbaratı buna rağmen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Erdoğan’ı takibi sürdürdü. Obama yönetiminin kapalı kapılar ardında “hangi müttefik liderlerin NSA’in casusluğuna karşı koruma listesine alınacağını” görüştüğünü yazan gazete, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile bazı NATO liderlerinin listeye alındığını, ancak bu liderlerin başdanışmanlarının izlenmesinin yasaklanmadığını aktarıyor. “NATO müttefik ülke Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dahil olmak üzere diğer müttefikler bu koruma listesinin dışında bırakıldılar ve bu durum üst düzey ABD yetkililerin gizli bilgisi dahilinde NSA’in (bu liderlerin) iletişimlerini Koruma listesine alınmadı hedeflemesine izin verdi” deniliyor. Haberde İran’la yürütülen nükleer müzakereler esnasında Netanyahu ve yakın danışmanlarının iletişimlerinin yakından izlendiği, hatta Netanyahu’nun ofisinin dinlendiği belirtiliyor. Gazeteye konuşan ABD’li yetkililer, İsrail’in nükleer anlaşmayı engelleme çabalarına karşı bu şekilde tedbir alındığını savunuyor. Erdoğan’ın dinlendiği iddiasını doğrudan yalanlamayan Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Ned Price, “Obama istihbarat çalışanlarına yabancı muhataplarla koordinasyonu ve güveni yeniden sağlamaları talimatını verdi. Yakından çalıştığımız devlet ve hükümet başkanları, kendilerine gerçek bir ortak gibi davrandığımızdan emin olmalılar” açıklamasını yaptı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Mark Toner ise “Türkiye önemli bir NATO müttefiki, IŞİD’e karşı koalisyonun bir üyesi. Türkiye’nin katkılarına ve katılımına değer veriyoruz, istihbarat paylaşımı yapıyoruz. Dolayısı ile böyle bir kural dışılığa çıkıldığına inanmak için hiçbir neden yok” diye konuştu. ‘Anlaşmaya uyulmadı’ Beyaz Saray yalanlamadı Strasbourg’da yoğun geçen iki günün ardından, sanırım son geceydi... Ege’yle asansörde karşılaştık. Çocuk birden içini boşaltıverdi ve “Nilgün Abla” dedi: “Silivri’ye gittiğimde en zoru babamdan ayrılmak oluyor. Sırtımı dönüp kapıya yöneldiğimde, sanki o da benimle gelecekmiş duygusuna kapılıyorum. Sonra onu orada bırakmak her seferinde çok koyuyor. Aklımda hep o nedenle kendime tarihler koyuyorum. ‘Yılbaşında çıkacak’ diyorum örneğin ve ‘Biz yeni yıla birlikte gireceğiz!’ diye düşünmek istiyorum…” Cumhuriyet’in birinci sayfasındaki dünkü aile fotoğrafınıza bakarken hep bunları düşündüm. Ege, yeni yıla da, 1 Ocak’ta basacağı 20. yaşına da anlaşılan sensiz girecek. Ama çok güzel bir ailen var Can. Dilek, Ege ve her konuşmasında “seninle gurur duyduğunu” söyleyen biricik anneciğin Öznur Hanım… Onların ötesinde tabii biz; Cumhuriyet ailesi olarak bizler varız; kar kış demeden umut nöbeti tutan meslektaşlarımız var. Cumhuriyet’in genel yayın yönetmenliğine geldiğin o ilk günü hatırlıyorum. Ne mutlu ve gururluydun! “Bize düşen, sari bir hastalık gibi yayılan umutsuzluk, yılgınlık dalgasını kıracak bir cesaretle, gazeteninistisnasızbütün birikimini sahiplenip seferber etmek” diye yazmıştın ilk yazında. Ne yaptıysan sırf bunun için, gazetecilik için yaptın ve kendini son sürat Silivri’de buldun. Cumhuriyet’te yaşadığımız bu kaçıncı badire? Artık saymayı unuttum. Son bir yılda neler oldu... 2015’e gözümüzü “Charlie Hebdo” depremiyle açtık. Gene sıra dışı, parlak bir gazeteci olan, çok beğendiğimiz ve sevdiğimiz çalışma arkadaşımız Utku Çakırözer, daha o dönemde çiçeği burnunda yeni genel yayın yönetmeniyken görevi bırakmak durumunda kaldı. Sonra sen geldin. Bir yıl geçmeden Silivri’ye gönderildin! Önceki Silivri dalgalarına değinmiyorum bile… Bu nasıl bir döngü? Sevgili Can, 2016 için sana iyi bir şeyler söylemek istiyorum. Strasbourg’un pırıl pırıl, ışıl ışıl, kocaman yılbaşı ağacıyla süslü belediye başkanlığı sarayında, kentin basın kulübü başkanı Françoise Schöller’in sözleri geliyor aklıma. “Can Dündar ve Erdem Gül’ün hapiste azimlerinden hiçbir şey yitirmediklerini biliyoruz” demiş Schöller ve eklemişti: “Yapabileceğimizin minimumu onları aynı azimle hep beraber desteklemektir!” Diyeceğim o ki yalnız değilsin. Yalnız değilsiniz Sevgili Can ve Sevgili Erdem… 2016’da ikinizin de hızla özgürlüğünüze kavuşmanızı diliyorum Her ikiniz de sağlıcakla kalın. Kaçıncı badire? Biden Ankara’ya geliyor Polonya ‘havuz medyası’ kuruyor olonya’da iktidardaki milliyetçi muhafazakâr Hukuk ve Adalet Partisi (PiS), Anayasa Mahkemesi’nin aleyhinde karar almasını imkânsızlaştıran yasayı mecliste geçirdikten sonra hızını alamayıp kancayı medyaya taktı. Kamu yayıncılığı yapan TVP, Polonya Radyosu ve Polonya Haber Ajansı’nı hükümet denetimi altına alacak yasa tasarısı önceki gün parlementonun alt kanadına sunuldu. Bu kurumların yönetim kurullarına yeni atamalar yapılmasını ve ku P rul üyelerinin bakanlık tarafından değiştirilebilmesini öngören tasarıya göre, kamu medyasının yayınları “ulusal çıkarlara hizmet edip etmediğine” göre denetlenecek. Mevcut yöneticilerin yerine Maliye Bakanlığı’nın atayacağı 3 üyeli heyet getirilecek. ‘Eleştirirse durdururuz’ PiS’in yasama ve yürütmeyi kontrol altına almasının ardından yargı ve medyaya da el atması, parti lideri Jaroslav Kaczynski’nin “Cumhuriyeti yenileme programının” unsurla rından biri. PiS yöneticisi Ryszard Terlecki, “Medya bizim değişimlerimizi eleştirirse, onu durdurmamız gerek. Kamusal medya partilerin politik görüşlerini yansıtamaz, onlar millete haber vermekle görevlidir” çıkışı yaptı. Tasarıya Avrupa’dan tepki yağdı. AB yetkilileri Polonya’da “yargı ve medya bağımsızlığı tehlikede” derken, Avrupa Gazeteciler Topluluğu (AEJ) Kültür Bakanı Piotr Glinski’ye mektup yazarak kaygılarını dile getirdi. Tiyatroya porno demişti Glinski geçen ay Nobel ödüllü bir yazarın oyununun sahnelenmesini “pornografik sahneler yer aldığı” gerekçesiyle engellemek istemesiyle gündeme gelmişti. “Devletin pornografiye para vermeyeceğini” savunan bakan, yasal gerekçesi olup olmadığı sorusuna “Televizyon zaten yıllardır propaganda yapıyor. Ama yakında sona erecek” yanıtını verdi. Rusya: Türkiye’ye giden Brüksel’de terör alarmı: Yeni yıl kutlamaları iptal 20 tankeri vurduk Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Rus uçaklarının “Türkiye’ye kaçak petrol götüren 20 tankerin Suriye’nin İdlib kentinde imha edildiğini” söyledi. Konaşenkov, Deyr ez Zor ve Halep’te IŞİD’in kontrolündeki altı petrol rafinerisinin de imha edildiğini aktardı. Belçika’nın başkenti Brüksel’de terör alarmı sebebiyle yılbaşı gösterileri iptal edildi. Brüksel Valisi yaptığı açıklamada, yeni yıl kutlamalarının ve havai fişek gösterilerinin “terör tehdidi” nedeniyle iptal edildiğini duyurdu. Suriyeli aileyi evinde ağırladı ABD’nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi Samantha Power, New York’taki evinde Suriyeli Murad ve Ola Teibawi çiftini ve 5 çocuklarını ağırladı. Power kendileriyle şahsen tanışmak istediğini söyledi. İtalya Başbakanı Renzi: ‘İngilizcem, Türkçem gibi’ İtalya Başbakanı Matteo Renzi, yılsonu basın toplantısında bir Türk muhabirin sorularına yanıt verirken İngilizcesinin kötü olmasına atıfta bulunarak “İngilizcem de Türkçeme benziyor” diye espri yaptı. Renzi, “Basın özgürlüğü, AB ve Türkiye arasındaki herhangi bir diyalogda kaçınılmaz koşul olacak” dedi. Renzi C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear