23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 27 Kasım 2015 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber 3 Trabzon 20/13 Ankara 16/6 Kars 8/1 Bursa 200 /1 0 0 Adana 220 /9 0 Artvin 130 /6 0 Çanakkale 180 /1 3 0 Balıkesir 190 /8 0 Sivas 140 /70 Erzurum 80 /1 0 Eskişehir 150 /6 0 20 0 /1 1 0 Aydın 130 /5 0 Gaziantep 150 /5 0 Konya Atina Berlin Girne Londra Moskova Paris Madrid Amsterdam Roma New York Tokyo 190 /1 3 0 50 /1 0 0 21 /17 0 130 /6 0 20 /80 80 /3 0 170 /6 0 7 0 /4 0 140 /5 0 90 /1 0 140 /8 0 Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 17/13 TARİHTE BUGÜN 1942: ABD’li efsane gitarist Jimi Hendrix doğdu. 1947: İstanbul İnönü Stadyumu açıldı. 1970: Atatürk Kültür Merkezi (İstanbul Kültür Sarayı), Arthur Miller’ın ‘Cadı Kazanı’ eseri sahnelenirken yanarak kullanılamaz hale geldi. 8 sene sonra açıldı. İzmir 18/13 Antalya 19/13 Mersin 22/11 Diyarbakır 16/4 Protesto eylemi haksız tahrik nedeni sayıldı. Öğrencileri yaralayan polisler cezasız kaldı ‘Döver gibi gözüksek de dövmedik’ dediler ÖK’ün Swiss Otel’de düzenlediği Uluslararası Yükseköğretim Kongresi’ni protesto eylemine katılan MarHİLAL mara Üniversitesi öğrencisi KÖSE Can Burak Sarıgül’e şiddet uygulayan, telsizle yaralayan polisler Abdullah Dal, Ali Mutlu ve Mevlüt Ünlü’ye 7’şer ay 15’er gün hapis cezası verildi. İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dava dün sonuçlandı. Suçun haksız tahrik altında işlendiğini savunan yargıç, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Öğrencinin avukatı Özlem Gümüştaş, “Protesto eylemi, haksız tahrik nedeni sayıldı. Polisler cezasız kaldı” dedi. Y 27 Mayıs 2011’deki olayda Sarıgül, protestoya katılan kalabalıkla birlikte, otele giden yokuşun sonuna kadar koştu. Kendini bir anda 3 sivil polisin arasında buldu. Sopalarla, tekme ve tokatla darp edildi. Yüzüne telsizle vurdular, kaşı açıldı. Sarıgül’ü darp eden 3 polis hakkında düzenlenen iddianamede, memurların “zor kullanma yetkisini” aştıkları belirtildi. Sanıklardan Abdullah Dal ve Ali Mutlu, savunmalarında, “Her ne kadar gazete fotoğraflarına elimizdeki plastik flama borusuyla şahsı ortamıza almış üç memur dövüyormuş gibi gözüksek de, çekilen görüntü anlık olduğundan, bu tür bir izlenim doğuyor olabilir. Olayı bir bütün olarak değerlendirdiğimizde, böyle bir şeyin olmadığı, flama borularını şahıslar kullanmasın diye elimizde muhafaza ettiğimiz, şahsı etkisiz hale getirmeye çalıştığımız belli olacaktır” dedi. Mevlüt Ünlü ise “Şahıs bu tür eylemlere sürekli katılır. Yüz aşinalığımız var. Beni hedef gösterdi” diye konuştu. Polisin hiçbir uyarı yapmadan müdahalede bulunduğu söyleyen Sarıgül ise “Tek başıma yürürken yanıma gelen polislerin üçü de birden bayrak sopalarıyla, tekme ve tokatla vurmaya başladılar. Sağ kaşımın üzerinden, burnumdan yaralandım. Çevik Kuvvet otobüsünde tehdit edildim. Küfür ettiler” dedi. l İSTANBUL Sivil polislerin Sarıgül’e uyguladığı şiddet basına böyle yansımıştı. Kız yurdunda ‘drone’lu taciz eyinburnu Cevizlibağ’da bulunan ve 3 bin 500 öğrencinin barındığı Atatürk Öğrenci Yurdu sakinleri her gün yurt yolunda tacizle boğuşuyor. Yurtta kalan kız öğrenciler, change.org üzerinden Gençlik ve Spor Bakanlığı’nı muhatap alan öğrenci yurduna güvenli giriş ve çıkışın Atatürk Öğrenci Yurdu’nda kalan öğrenciler tacizle boğuşuyor Z sağlanmasına yönelik kampanya başlattı. İmzaya açılan kampanya metninde “Cevizlibağ tramvay durağının yanında yer alan yurdun girişi yurdun arka tarafındaki ıssız bir sokağa yapılmış. Akşam saatlerinde sokak başında arabalarında içki içen erkeklerden, yurdun yanındaki minibüs durağında çalışan şoförlere kadar öğrenciler günün her saati gözle/sözle tacize maruz kalıyor. Havanın kararmasıyla ta ciz vakaları artıyor” ifadelerine yer verildi. Metnin sonunda “Tacize karşı ses çıkarın” denildi. Bakan Çağatay Kılıç da “Kız öğrencilerin isteğiyle, derhal ikinci kapının açılması talimatı verdim” dedi. Öte yandan kız yurdunda drone ile yapılan tacizin görüntüleri de ortaya çıktı. Görüntülerde ‘drone’ bir odanın camının önünde dolaşıyor. l İSTANBUL\Cumhuriyet avaş her otoriter yöneticinin rüyasıdır: Savaş ile gündemi bütünüyle değiştirir, her kusurunu unutturur, her açığını kapatır. Üstelik muhaliflerini, “vatan, millet, milli güvenlik” teraneleriyle hain ilan etmek ve susturmak da kolaylaşır! HHH Son günlerde ülkemizde de başlayan savaş naralarının unutturmaya çalıştığı son güncel sorunları kısaca anımsayalım: 1) Parlamenter rejimin rafa kaldırıldığı ve fiili (elbette Anayasa’ya aykırı) bir başkanlık yönetiminin uygulamaya konduğu. 2) Erdoğan’ın istediği sonuçlar alınamayınca, seçimlerin 5 ay sonra tekrar edildiği. 3) Erdoğan’ın ve AKP’nin 7 Haziran seçimleri sonrasında nasıl bütün demokratik gelenekleri yok edercesine hükümet kurulmasını engellediği. 4) 5 ay içinde AKP’nin oylarında nasıl 5 milyona yakın, akla ziyan bir artışın sağlandığı. 5) Kürt Sorunu, Çözüm Süreci konularındaki politikaların bir anda zıt yöne nasıl döndüğü; Çözüm Süreci’nin akıbeti. 6) IŞİD ile olan yakın temaslar, Türkiye’deki etkinliklerine gösterilen müsamaha, sınır geçişleri ve lojistik ilişkiler. 7) En son örnekleri Diyarbakır, Suruç ve Ankara bombalamalarında görülen güvenlik ve istihbarat zafiyetleri. 8) Ekonomik bunalım, döviz yükselişi, yatırımların durması. Savaş naraları neleri örtüyor S 9) 1725 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmaları. 10) Yüksek yargının AKP’nin denetimine girmesi ve adalet mekanizmasının bağımsızlık ve tarafsızlığını yitirmesi. 14) Erdoğan’a ve AKP’ye en ağır sözcüklerle saldıran Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu gibi başka partilerin eski genel başkanlarının AKP’ye katılmaları ve yeni kabinede Başbakan Yardımcısı ve Bakan görevlerine getirilmeleri. 15) Eski müttefik Gülen Cemaati’nin Terör Örgütü sayılması ve “inlerine girilme” operasyonları sırasında yapılan haksızlık ve hukuksuzluklar. 16) Seçimlerin güvenliği, sonuçların şaşırtıcı bir hızla ilanı ve SEÇSİS sisteminin ne kadar güvenilir olduğu. 17) Seçimlerde Cumhurbaşkanı’nın rolü, propaganda dönemi sırasındaki adaletsizlik ve eşitsizlik sorunları. 18) Eğitimdeki skandallar. 19) Merkezi bürokrasinin ve belediyelerin, mezhep kökenli mahalle baskılarını artırıcı eylem ve söylemleri. HHH Aslında bunlar hemen aklıma gelenler; mutlaka unutturulmak istenen daha pek çok güncel sorunumuz var. Ama sonuç olarak, savaş naraları atılırken: 1) Rejimin zorla değiştirildiği... 2) Yaşanan olağanüstülüklerin olağanlaştırıldığı... Unutturuluyor... Hazmettirilmek isteniyor! Antibiyotik kurbanı Derya Yücekaya (25) Dişi ağrıdığı için antibiyotik alan Çankırı Karatekin Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Muhasebe öğrencisi Derya Yücekaya’nın (25) beyin ölümü gerçekleşti. Antibiyotiği bir bitki çayıyla alan Yücekaya’nın penisilin alerjisi olduğu öğrenildi. Derya Yücekaya, 5 gün yoğun bakımda kalmıştı. l ÇANKIRI/CİHAN Üç kadın da ölümü seçti 25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü’nde Bursa’da 3 kadın yaşamına son verdi. Osmangazi’de Seçil Gürkonak (33), Nilüfer ilçesinde eşiy Gürkonak le sorunları olan Gülcan Dengin (48), Yıldırım’da ise Bahar Dengin Bulut (20) intihar etti. İntihar olaylarıyla ilgili soruşturBulut maya Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nca başlandı. l BURSA/DHA C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear