25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Deneyselliği klasikle Cumartesi 21 Kasım 2015 KULTUR Suudi Arabistan’dan Filistinli şaire idam cezası Suudi Arabistan, Filistinli şair Ashraf Fayadh’ı ölüme mahkum etti. “İslamı terk etmek” ve “dinden çıkmak”la itham edilen şair 2013 yılında gözaltına alınmış ve geçen senenin başlarında yeniden tutuklanıp yargılanmıştı. Fayadh’ın cezasının onu “Allah’a, İslamın peygambeEDİTÖR: EZGİ ATABİLEN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN ri Muhammed’e ve Suudi Arabistan’a hakaret ederken duyan bir görgü tanığına” ve şiir kitaplarına dayandırıldığı aktarılıyor. Fayadh, Guardian gazetesine “Gerçekten hayrete düştüm ama bu beklenen bir şeydi. Ölümü hak edecek hiçbir şey yapmadım” açıklamasında bulundu. 17 l Rake Dink: seviştiren ekol ABD’nin en köklü dans topluluğu Martha Graham, İş Sanat’taki iki gecelik kapalı gişe programını bu akşamki gösterisiyle noktalıyor. Genel Sanat Yönetmeni Janet Eilber’le söyleştik MUTLU TANBERK Janet Eilber ceksiniz? Sahnede yeni görsellik öğeleri ve anlatım metotları kullanmaktan içeriksel programlar oluşturmaya, farklı işbirlikleri yapmaya ve yeni eserler sipariş etmeye değin birçok yolu kullanıyoruz. Graham balelerinin, öğrenci temsillerinde kullanılmalarına izin veriyoruz. ile kolay, 90’ıncı yaşını kutlayan Martha Graham Dans Topluluğu (MGDT), dün ve bugün İş Sanat Sahnesi’nde sunduğu iki ayrı program ile ‘kapalı gişe’ alkışlanmasının yanı sıra, Türkiye’ye her gelişinde de büyük sevinç ve ilgiyle karşılanan, yenilikçi ama bununla birlikte kendi geleneğini de oluşturabilmiş, saygın bir dans ‘ekolü’. Topluluğun dünkü programında ‘Diversion of Angels’, ‘Lamentation Variations’, ‘Duets from Nature’, ‘Dark Meadow’, ‘Moon’, ‘Forrest’, ‘Rite of Spring’ gibi koreografiler yer alırken, bu akşamki gösteri ise ‘Picasso Film’, ‘Deep Song’, ‘Rust’, ‘Love Duets’, ‘Helen and Paris’, ‘Embattled Garden’, ‘Conversation of Lovers’, ‘Lamentation Variations’ ve ‘Echo’ gibi koreografileri içeriyor. ABD’nin en eski dans topluluğu sayılan ve ‘Graham Tekniği’ne imzasını atmış olan, ayrıca geçen zamanda İzmir’de de yoğunlaştırılmış bir eğitim kursu vermiş MGDT’nin Genel Sanat Yönetmeni Janet Eilber, yaptığımız özel söyleşide topluluk bünyesinde çalışan dansçıların, 21’inci yüzyılın sanatçıları olduğunu ve Türkiye’deki izleyicilerin, bu bilinçle kendilerini alkışladığını belirtiyor. n Bu kadar uzun soluklu bir topluluk olmayı nasıl başardınız? MGDT, 90 yıllık geçmişinde, birçok olağandışı başarı elde etmiş, ancak zaman zaman problemlerle de karşılaşmış. Ben, Martha Graham’ın 20. yüzyıl dans dünyasına imza atmış eserlerinin gücü D ve etkisinin, topluluk olarak ilere radikal, kavramsal işler yaptı. riye gitmemiz ve problemleri aşBu işleri, bizim bugün derslerde mamızı sağladığını düşünüyorum. kullandığımız beden dilinin, yaBu güçlü mirası kullanarak, şimni Graham Tekniği’nin doğmasına di ve gelecek için yeni fikir ve neden oldu. yeni sanat alanları oluşturun Graham çokça işe yoruz. Deneysel yaklaşımları imza atan bir koreGraham klasikleri ile birleşograftı. Onun miratirerek, seyircilerin bizimle sını nasıl sürdürefarklı noktalardan bağ kurmasına olanak veriyoruz. Graham’ın tüm dünyada, özellikle de gençler arasında takdir kazanması bizi çok mutlu ediyor. n Graham ile çok yakın çalıştınız. Onu birey ve koreograf olarak özel yapan neydi? Martha’nın teatral keşifleri ve dehasının arkasında, bir insanı sadece hareketlerini izleyerek, çok iyi analiz edebilmesi olduğunu düşünürüm. Vücut dilini anlayışı çok güçlüydü. Vücut dilini genişleterek, çözerek ve teatral hale getirerek dansa yeni bir tarz getirdi. Genç bir dansçıyken, hayali karakterler, krallar, kraliçeler, kuğular, çiçekler n Modern gibi konuları ele alan, dans topluluksüslenmiş hikâyeleri larının finansal destek ve gerçekleri yanbulamadıkları için uzun sıtmayan eğlencesüreli olamadığı Türkiye’de yi içeren o zamasize dönük ilgiyi neye bağlıyornın dansından pek sunuz? memnun değildi. O Bu bizi heyecanlandırıyor. insanların gerçek Graham’ın eserlerinin kuvvetli duyduygu ve endişelegusallığı Türk seyircisini etkiliyor. rini anlatan eserAyrıca Türk dansseverler, bizim ler yaratmak dansçılarımızın 21. yüzyılın önemli istedi. Ve o sanatçıları olduğunu biliyorlar. zamana gö Hrant Dink Vakfı’nın düzenlediği ‘Yok Edilen Medeniyet’ konferansının açılışında konuşan Rakel Dink, “Unutmayı savunanlar gelecekten korkanlardır” dedi. ZEYNEP ALTAY Unutmayı savunanlar gelecekten korkanlardır Kuvvetli duygusallık Hrant Dink Vakfı ile Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi ve Sabancı Üniversitesi’nin birlikte düzenledikleri ‘Yok Edilen Medeniyet: Geç Osmanlı ve Erken Cumhuriyet Dönemlerinde Gayrimüslim Varlığı’ başlıklı bilimsel toplantı, dün Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’da başladı. Bugün de sürecek toplantının dünkü açılışında rektörler Gülay Barbarosoğlu (Boğaziçi), Nihat Berker (Koç) ile Mehmet Durman (Bilgi) ve Rakel Dink konuşma yaptı. Konferansın uluslaşma sürecinde uygulanan imha ve Türkleştirme politikalarının anlaşılması için verimli bir akademik tartışma ortamı sunuyor olmasının vurgulandığı konuşmalarda, aynı üniversitelerin 10 yıl önce İstanbul’da, ağır baskılar altında yaptığı ‘Ermeni Konferansı’yla bugünün yolunu açtığı da ifade edildi. Rakel Dink konuşmasında, “Yüz yıl önce bereketli topraklar olan Anadolu bugün niçin çorak çöle dönüştü? Biz ülke ola rak daha önce bizim dışımızda bu konularda yapılan tartışmaların dışında kalmış olabiliriz ama insanoğlu bu tartışmaları zamanında layıkıyla yaptı ve sonuçta da ‘Unutma ve unutturma ki, bir daha yaşamayasın’ evrensel düsturunu geliştirdi. Ve bugün hâlâ unutmayı savunanlar, aslında sadece geçmişten değil gelecekten korkanlardır. Unutulmamış geçmiş, geleceğin de teminatıdır” dedi. Rakel Dink konuşmasını, “Şu anda yaşamakta olduğumuz kirli savaşta evinden yurdundan edilen ve yaşamlarını kaybeden insanları hatırlayarak bitirmek istiyorum. Geçen yüzyılda maalesef beceremedik... Farklılıkların kabul edilip bir arada yaşamayı başarabildiğimiz bir yüzyıl olması dileğiyle....” sözleriyle noktaladı. Açılış konuşmalarının ardından Ayhan Aktar’ın yönettiği ‘Tarihsel Arka plan’ başlıklı oturuma geçildi. Toplam 27 tebliğin sunulacağı konferans, Türkçe İngilizce eşzamanlı çeviri ile gerçekleşiyor ve www.hrantdink. org adresinden her iki dilde canlı olarak yayımlanıyor. Kirli savaş Farklılıkları kabul n İş Sanat’taki programınızda neler var? Hem Graham klasikleri, hem de yeni koreografileri içeren iki program yaptık. Graham’ın eserlerinin yanında, Nacho Duato, Andonis Foniadakis, Liz Gerring, Kyle Abraham ve Sonya Tayeh’in koreografileri yer alıyor. İki programda da bir tema etrafında düetler var. İlk programda “doğa ve ilkel ilişkiler” teması, diğerinde ise Adem ve Havva’yı da içeren “âşıklar” teması bulunuyor. Yeni klibe 350 bin ‘tık’ “Glam rock’ın kralı” olarak anılan efsanevi İngiliz müzisyen David Bowie’nin, sanatçının 69’uncu doğum gününe denk gelen 8 Ocak 2016 tarihinde piyasaya çıkacak yeni albümü ‘Blackstar’ın albüme adını veren ilk single’ının video klibi yayımlandı. Klip YouTube üzerinden iki günde yaklaşık 350 bin kez izlendi. İyi ki doğdun, iyi ki varsın İdil Biret! Bugün 74. yaşını kutlayan piyanist ve keman sanatçısı İdil Biret, 3 Aralık’ta Arda Aydoğan için Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde çalacak. Sanatçı, “Bugünkü dünyada yalnız müzikle yaşamanın imkânı yok” diyor çalışanları İdil Biret ugün, 1971’den bu yana Devlet Sanatçısı ve alanında birçok onur ödülü sahibi, “Harika Çocuk”, piyanist ve keman sanatçısı İdil Biret’in yaş günü. 21 Kasım 1941’de dünyaya gelen ve Fransız hükümetinin ‘Chevalier de I’Ordre National de Merite’ nişanını taşıyan sanatçı, 3 Aralık Perşembe günü, AKM kapalı, yıkık ve metruk tutulduğundan şu an için İstanbul’un tek opera binası olan Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde bir resital verecek. Piyanoya ilgisi henüz dört yaşında iken annesince keşfedilen sanatçı Biret, resitalinde sadece Chopin’in eserlerine yer verecek. Biret bu konserini, Ekim ayında kaybettiğimiz Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi Genel Sanat Yönetmeni Arda Aydoğan anısına verecek. İdil Biret, geçen günlerde Edirne’de verdiği konser vesilesiyle, basına çeşit B li açıklamalarda bulunmuştu. Sanatçı, müziğe ilgi duyan ve müzikle uğraşan gençlerin kendilerini edebiyat, güzel sanatlar ve yabancı diller alanında da geliştirmesi gerektiğini söyledi. Biret, iyi, kaliteli ve kalıcı bir müzisyen olmanın ana şartının çok çalışmak olduğunu vurgulayarak, şu önerilerde bulundu: “Genç müzisyenler, kendini her zaman derinleştirmek için çaba harcamalıdır. 810 yaşlarındaki genç müzisyenler muhakkak okullarını bitirsinler. Başka bir meslek sahibi de olsunlar. Bugünkü dünyada yalnız müzikle yaşamalarının imkânı yok. 50, 100 sene önce bu mümkündü ancak bugün böyle bir durum söz konusu değil. Gençlerin sağlam bir mesleği olsun. ‘Her şeyi göze alarak ben bu işle uğraşacağım’ diyorlarsa o zaman bu yolda devam etsinler.” l Kültür Servisi TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No:8 Şişli/İstanbul Tel: 0212.212 07 07 (pbx) www.tkv.org.tr Müzikle yaşamak zor Arda Aydoğan için C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear