25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 16 Kasım 2015 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ ÇİN’DEN FÜZE ALIM PROJESİ İPTAL EDİLDİ 4 milyar dolar bütçeli proje, Çin’in teknoloji transferini reddetmesi ve sistemin NATO’ya entegre edilemeyecek olması nedeniyle iptal edildi ürkiye, 2 yıl önce Çin ile kurduğu füze savunma sistemi ihale masasından kalktı. Çin’den SERTAÇ EŞ füze alınmasını içeren projede ihale iptal edildi. İptal kararının Çin’in teknoloji transferini reddetmesinden kaynaklandığı, Türkiye’nin de Çin’den alınacak füzelerin NATO sistemine entegre edilememesi nedeniyle yaşadığı Batılı müttefik baskısı kaygısıyla masayı devirdiği öğrenildi. Kararla Türkiye’nin hava savunma sistemi, krizli coğrafyada F16’lara ve 1960 model modernize edilmiş hava savunma sistemine kalmış oldu. Türkiye’nin uzun menzilde ve alçak/orta/yüksek irtifada hava savunmasını sağlamak amacıyla Çin’den CPİMEC firması ile yürütülen ve 26 Eylül 2013’te başlatılan ihale sürecinde sona gelindi. 4 milyar dolar bütçeli Uzun Menzilli Füze Savunma Sistemi Projesi’nde Türkiye, uzun süren görüşmelerin ardından ihale hazırlık masasını devirdi. Kararın tüm dünyanın gözlerinin G20 Zirvesi nedeniyle Türkiye’ye çevrildiği sırada verilmesi dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, önceki gün, Antalya’da Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile bir araya geldi. Hafta içinde Ankara’da alınan sözleşme hazırlık sürecinin iptaline yönelik kararın Erdoğan tarafından Çinlilere iletildiği öğrenildi. Türkiye’den Obama’ya füze jesti T G20 5 İnsanlık vazifesi asum insanları hedef alan her benzer olayda üzülüyoruz, kınıyoruz ve hep aynı şeyleri söylüyoruz, bu insanlık vazifemiz. İşte o insanlık vazifesi bu kadar ile kalmamalı; böylesi acılı zamanlarda dahi acı gerçekleri konuşmak da insanlık vazifesi. Siyasetçilerinin izlediği politikaların bedelini sıradan insanlar ödüyor, doğru ama bu doğru dünyanın başka yerlerinde bedel ödeyen insanlar için de geçerli olmalı. Paris’te işlenen bir insanlık suçu, ama Suriye’de “rejim değiştireceğiz” diye ülkeyi bu hale sürüklemek de “insanlık suçu” idi. Bu saatten sonra, kimse “Esad diktatördü, Suriye’ye özgürlük getirmek için bu işe giriştik” diyemez, ona bakarsanız Suudi Arabistan’da diktatörlük, Körfez Emirlikleri de öyle, asıl mesele o değildi, hepimiz biliyoruz. Nitekim, nihayet, Irak işgalinin baş savunucusu eski Britanya Başbakanı Tony Blair dahi, ortaya çıkan tablodan sorumlu olduklarını itiraf etmek zorunda kaldı. Benzer pek çok yerde ve en çok bilinen örnek olan Afganistan’da da “özgürlük savaşçısı” diye ilan edilen ve sonra dünyanın dört bir yanından ülkeye sokulan radikal İslamcı gruplar, sonuçta Batı’nın baş düşmanı oldular. Afganistan, Irak ve Somali gibi pek çok ülke hâlâ savaş halinde, buralarda yüzlerce, binlerce sivil, masum insan ölüyor, “yanlışlıkla” düğünler, hastaneler bombalanıyor. Şimdilerde, Suudi liderliğinde Yemen’e askeri müdahale pek çok sivilin ölümüne sebep oluyor, çoğu haber bile olmuyor. Hâlâ, dünyanın Batı’da yaşayan “medeni” insanlarının canı ile diğerlerinin canı aynı değerde sayılmıyor. “Terör” dediğimiz şeyin sebeplerini asıl buralarda aramakta fayda var. M Şi Cinping Erdoğan Obama Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün, Antalya’da Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile bir araya geldi. Erdoğan, ihale sürecin iptaline yönelik kararı Çinlilere iletti. G20 zirvesi aile fotoğrafında Şi, füze alımına karşı çıkan Obama ve Erdoğan ile aynı karede görüntülendi. da böyle bir yazıyı münasebetsiz bulacaksınız, ama bence değil. Paris faciasından sadece bir gün önce, Beyrut’ta bir alışveriş merkezi bombalandı ve elli civarında insan öldü, kaçınızın haberi oldu? O insanların hayatı daha mı az değerli? Bombalanan mahalle Şii mahallesi idi, o insanların suçu da Şii olmaktan ibaretti. Hem biliyor musunuz ki, Lübnan’da başını Şii Hizbullah örgütünün çektiği cephenin karşısında, başını Sünni Müstakbel Partisi’nin çektiği cephe, Fransa’nın baş müttefiklerinden. Müstakbel Parti’sinin lideri Hariri ailesinin kalesi Trablus kenti, Suriye’ye giden cihatçıların merkezi olarak biliniyor. Hikâyenin gerisi de var, ama uzatıp sizi daha fazla sıkmayayım. Kısacası, dünya artık çok küçük, sizden uzak yerlerde destekledikleriniz gelip sizi buluyor, sonuçta biçare insanlar ölüyor. Mevzuyu derinleştirmezsek, bu tür faciaların ardı arkası kesilmeyecek. Suriye’nin bedelini yeni yeni ödemeye başladık, bedelin ağırlaşmaması için “daha fazla savaş” çığlığı atmaktan vazgeçmek lazım. Fransa, Suriye’de diplomatik uzlaşma formülüne en fazla karşı çıkan ülkelerden idi, Paris faciası ardından, “daha fazla savaş” sesleri vermeye başladı, umarım tavrı değişir. Daha fazla uzlaşı Gerekçe: Teknoloji İptalin, Çinli şirketin teknoloji transferini reddetmesinden kaynaklandığı öğrenildi. İkinci gerekçesinin ise Çin füzelerinin NATO savunma sistemine entegre edilemeyecek olması nedeniyle, füze bataryalarının sadece kurulduğu yeri savunacak duruma düşmesi olduğu belirtildi. “İstenen teknoloji transferinin sağlanamaması” süreci tıkayan temel etken olarak sıklıkla dile getirilmiş, ihalenin Çin’den alınarak Fransa’ya verilmesi gündeme gelmişti. Ancak Fransa sürece hiç dahil olmadı. İhalenin iptal edilmesi ile milli hava savunma sistemi tartışmaları da yeniden gündeme geldi. Projenin iptal edilmesi ile milli projenin hazırlıklarının da başlayacağı dile getirildi. Türkiye 2000’li yılların başından bu yana hava savunma sistemleri edinmeye çalışıyor. Bu kapsamda alçak ve orta irtifa hava savunma sistemlerini Roketsan ile ASELSAN ortak üretme ye çalışıyor. Ancak uzun menzilli hava savunma sistemlerinin şimdilik azami teknoloji transferiyle dışarıdan hazır alınmasına karar verilmişti. İhalenin iptal edilmesi veya başarısızlıkla sonuçlanması nedeniyle Türkiye ihale ile geçirdiği süreci boşa geçirirken orta vadede de elinde uzun menzilli füze bulunduramayacak. Çin’den CPİMEC firması ile yürütülen ihale süreci 2013’te başlatılmıştı. Aselsan ve Roketsan Türkiye’nin ilk hava savunma sistemini ise Stinger füzelerinin modernizasyonu ile ASELSAN gerçekleştirdi. Sistem lastik tekerlekli ve paletli zırhlı araçlara monte edilerek kritik bölgelerin havaalanlarının alçak irtifada savunması amacıyla kullanılıyor. Ancak Türkiye’nin kurmayı planladığı hava savunma sisteminin içinde yer alacak orta irtifa hava savunma füzelerinin üretimi ise Roketsan ve ASELSAN tarafından ortaklaşa yürütülüyor. Üzerindeki çalışmalar halen süren ve Hisar adı verilen füze savunma sistemlerinin de eldeki alçak irtifa ve dışarıdan alınacak uzun menzilli füzelerle bir bütün olarak çalışması planlanıyor. Uzun menzilli füze sistemlerinin de yerli olarak üretilip hava savunma sistemine entegre edilmesi yönündeki yaklaşıma dönülmesi durumunda ana yüklenici olarak yine ASELSAN ve Roketsan’ın görevlendirilmesi düşünülüyor. l ANKARA Batı’ya karşı elini rahatlattı HAVA SAVUNMA NASIL SAĞLANACAK? ptal kararının ardından özellikle İ Ortadoğu komşuları ile gerginlik yaşayan Türkiye’nin hava savunmasını nasıl sağlayacağı konusu da merak konusu oldu. Türkiye’nin elindeki hava savunma füzesi modernize edilmiş, ancak 1960 model. İptal kararı ile Türkiye’nin kriz coğrafyasında hava savunması F16’larla sağlanacak. Rusya’nın Suriye’ye SU30 uçaklarını sevk etmesi nedeniyle ABD de geçen hafta İncirlik’e 6 adet F15 konuşlandırmaya karar vermişti. İPTALLE TARTIŞMALAR SONA ERDİ Hedef yaşam tarzı mı? Tüm suç “Batılı güçlerin” edebiyatından hiç hazzetmeyen biriyim, ama diğer uca savrulmamak şartı ile. Son olayda bir kez daha tekrarlandığı gibi, hedef alınan Fransızlar “yaşam tarzlarından dolayı cezalandırılmış” falan değil, o buzdağının görünen ucu. Diğer taraftan, konu yaşam tarzı ise, “yaşam tarzı”ndan dolayı cezalandırılan pek çok başka insan, daha doğrusu başka yaşam tarzı var. Biliyorum, pek çoğunuz, böyle bir zaman Milli sistem hazırlığı ürkiye’nin Çin’den füze alması, füze sisteminin NATO dışında kalması, başta NATO olmak üzere ABD ve Avrupalı ülkelerin yoğun tepkisini çekmişti. İhale sürecinde Çin’in teknoloji transferini reddetmesi karşısında NATO’nun baskısı nedeniyle Türkiye’nin de fazla ısrarcı olmadığı belirtildi. İptal kararı ile Türkiye’nin NATO ve Batılı müttefikleri ile arasındaki Çin füzesi tartışmaları da sonlanmış oldu. T Oysa dünyanın her yerinde yaşayan insanların daha fazla bedel ödememesi için çözüm, daha fazla uzlaşma, daha fazla diplomasi, daha fazla insan canını merkeze alan siyasetler. Tam da bu nedenle, hafta sonu, Viyana’da ABD ve Rusya arasında, muğlak bir çerçevede de olsa varılan uzlaşmanın altını oymaya çalışmaktan herkes uzak durmalı. Bunların içinde, dünyayı otel kapatmak, TIR’lar dolusu eşya ile dolaşmak, ortalığa para saçmaktan ibaret gören Körfez takımını özellikle zikretmekte fayda var. Müslüman dünyanın geldiği noktada sorun arayanlar, gözlerini radikalizme bulaşmış gariban göçmen çocukları yerine bu takıma dikseler daha anlamlı bir iş yapmış olacaklar, ama tabii onlar büyük silah alıcıları, parası bol yatırımcılar. Ne diyeyim, umalım ki böyle bir dünya daha fazla kurban vermesin, hayatını kaybedenlerin yakınlarına Allah sabır versin. G20 PROTESTOCULARINA SERT MÜDAHALE G20 protestoları sırasında uzun eşek oynayarek eğlenen eylemciler renkli görüntüler oluşturdu. Polisin zirvenin yapıldığı bölgeye girmek isteyen eylemcilere müdahalesi ise sert oldu. ünya liderleri, Belek turizm bölgesinde bir araya gelirken, Antalya çeşitli protestolara sahne oldu. Zirvenin yapıldığı alanı çevreleyen 40 kilometrelik “kırmızı bölge” olarak adlandırılan Belek Kadiriye bölgesine giren Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi 4 genç, gizli eylemlerini Ttwitter’dan paylaştı. Twitter hesaplarından “kırmızı bölgeye girdik” paylaşımı yapan gençler, kısa sürede polis tarafından gözaltına alındı. TGB’li bir başka grup ise barış için Muğla’dan Antalya’ya yürüyen Japon Budist Rahip Toyoshige Sekiguchi ile birlikte şarkılı protesto gösterisi düzenledi. Protestoya, ABD’den gelen iki de yabancı eylemci katıldı. Olaylarda 35 kişi gözaltına alındı. Protesto gösterilerinin düzenlenmesine izin verilen Aydın Kanza Parkı’ndaki yoğun güvenlik önlemleri dikkat çekti. Parkın çevre Tweet atınca yakalandılar D PARİS KURBANLARI İÇİN SAYGI DURUŞU Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin açılış konuşmasını yaptı. “Kapsayıcı büyüme: Küresel ekonomi, büyüme stratejileri, işsizlik ve yatırım stratejileri” başlıklı oturumdaki konuşmasında, zirveye katılan tüm liderleri Ankara ve Paris katliamlarında yaşamını yitirenler için 1 dakikalık saygı duruşuna davet etti. Saygı duruşunun ardından Erdoğan’ın konuşması bir süre basın mensuplarına açıldı. Ancak daha sonra Erdoğan, toplantının basına kapalı bölümünde liderlere seslenmeyi sürdürdü. Bombacı listesi si bariyerlerle kapatıldı. Protestocular tek tek arandıktan sonra alana alındı. Park çevresinde ise çok sayıda TOMA ve zırhlı araç hazır bulundu. Arama noktalarında görevli polislere, “canlı bomba şüphelisi” olarak aranan kişilerin fotoğrafları ve isim listesi verildi. Üst araması yaptırmak istemeyen protestocular ile polisler arasında zaman zaman gerginlik yaşandı. Polis bazı kişileri gözaltına aldı. Halkevleri ve Öğrenci Kolektifleri üyeleri dün sabah kent merkezinde toplandı ve G20 liderlerine yazdıkları mektupları okudu. Zirvenin düzenlendiği bölgeye doğru, 40 kilometrelik yola çıkan protestocular, 2 kilometre sonra gözaltına alındı. Aydın Kanza Parkı’ndan gelen başka bir eylemci grubun üyeleri tarafından caddeye doğru havai fişekler atıldı. Çevik kuvvet ekiplerinin biber gazı ve tazyikli suyla müdahale ettiği gruptakiler, ara sokaklara kaçtı. l ANTALYA / Cumhuriyet Zirvenin gözdesi Kanada Başbakanı C J. Trudeau ‘İnsanlık yere düşmemeli’ umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, gelişmiş ülke olmanın temel şartının, insanlık değerlerini yere düşürmemek olduğunu söyledi. G20 Liderler Zirvesi kapsamında düzenlenen “Mülteci Kadınlar Paneli”nin açılış konuşmasını yapan Erdoğan, Suriye’deki trajediden en çok etkilenenlerin çocuklar ve kadınlar olduğunu belirterek, “Trajedilerine haber bültenlerinde tanıklık ettiğimiz mülteciler, istatistik verileri değildir. Uluslararası toplumu, mülteciler konusunda daha etik ve ahlaki bir duruşa davet ediyorum” dedi. l ANTALYA / DHA D ünyanın en genç başbakanı olan Kanada Başbakanı Justin Pierre James Trudeau, G20 Zirvesi’nde ilgi odağı oldu. Zirveye katılan birçok kişi, eski boksör de olan Trudeau ile tanışarak fotoğraf çektirip sohbet etti. Justin Trudeau, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de tokalaşıp ayak üstü görüştü. G20 kapsamında katıldığı bir oturumda 1 Ocak 2016’ya kadar 25 bin Suriyeliyi kabul edeceklerini açıkladı. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear