23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 TEMMUZ 2014 PAZARTESİ 4 HABERLER İhsanoğlu’nun seçim karavanı taciz ediliyor ‘Çekil’ baskısı SİBEL BAHÇETEPE Cumhurbaşkanı adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Avcılar Reşit Paşa Caddesi üzerinde bulunan seçim karavanına polis tarafından baskı uygulandığı, karavanın park edildiği yerden çekilmek istendiği iddia edildi. CHP Avcılar İlçe Başkanı Bayram Acar, “AKP, Kaymakamlık’tan ‘Biz şu noktalarda AK Nokta kuracağız’ diye yazı almış. Emniyet yetkilileri de karavanın kaldırılmasını istedi. Yüksek Seçim Kurulu’nun Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili kararı diyor ki ‘halkın huzur ve refahını bozmamak, yaya ve taşıt trafiğini engellememek şartı ile önceden izin alınmaksızın stant açılabilir’. Karavanı kaldırmayacağız, nöbete başladık” dedi. Trafiğe kapalı caddenin Reşit Paşa ile kesiştiği yerde karavanın durduğunu ifade eden Acar, “Emniyet yetkililerine YSK’nın Cumhurbaşkanlığı ile ilgili kararını hatırlattık. Fakat dün (cumartesi) 14.00’ten sonra Emniyet’ten sivil ve resmi polisler karavanın olduğu yere geldi, telefonlarla bizleri aradı, ‘kaldırın’ dedi. Biz ise kaldırmayacağımızı söyledik. Baskı akşam 20.00’ye kadar sürdü. Sivil ve resmi polisler sürekli karavanın etrafında tur attı, siren çalarak psikolojik baskı kurmaya çalıştı. Karavanı kaldırmamak için direniyoruz, diğer partiler de bize destek verdi. YSK’nin kararına karşın ‘mutlaka kalkacak’ denildi. Nöbet tutuyoruz” diye konuştu. Öte yandan İhsanoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kahire’de doğmuş, 30 yaşında Türkiye’ye gelmiş, hangi bu toprakların evladı? Kimi aldatıyorsunuz? Bu toprakların evladı biziz Toplumsal Felaket ve Lider... 1945 Almanyası perişandı. Yıkıntılar içindeki halk açtı, açlık, umutsuzluk, işgal altındaki ülke kaybedilmiş bir savaş sonrası felaketinin çaresizliğini yaşıyordu. Birinci Dünya Savaşı (19141918) sonrasında kaybeden Almanya ile yapılan Versay Antlaşması’nın yarattığı onur ve umut kaybı Almanya’da Hitler’in iktidara giden yolunu açtı. Hitler, lider özellikleri olan güçlü iradeli, “Mein Kampf” (Kavgam) adlı kitabında ideolojisini anlatan, geleceğe ilişkin programları olan birisiydi. Almanların onun peşine takılıp akıl almaz işler yapmaları rastlantı değildir. Almanlar, büyük filozoflar yetiştiren, büyük edebiyatçıları, büyük müzisyenleri olan kültürlü bir toplumdur. Ama işte, ‘Üstün Irk’ kuramını mutlak doğru kabul eden bir liderin peşine takılıp ülkelerinin mahvedilmesine hizmet etmişlerdir. Hitler, bütün dünyayı ‘Üstün Irk’ın egemenliği altına alma hayaline kapılmasaydı işler farklı olabilirdi. Ama kontrolsüz bir güç akıl almaz işler yapabilmiştir. Arjantin diktatörü general R. Videla da güçlü bir liderdi. Diktatörlüğünü kendince doğru gerekçelere dayandırmıştı. Eğer Falkland Adaları savaşında İngiltere’ye yenilmeseydi belki de iktidarını sürdürecekti. Arjantin hâlâ o dönemin sıkıntılarını çekmektedir. Toplumlarını felakete sürükleyen liderler sıradan insanlar değildir. Güçlü iradeli, kendi programları olan, kendi kadrolarını yetiştiren öncü insanlardır. Ama yanlış hesapları, kontrol dışına çıkan güçleri, söz dinlemezlikleri, laf anlamazlıkları onları, ülkelerini felakete sürükleyen kişiler yapmıştır. Benito Mussolini, sosyalist fikirlere sahip güçlü bir liderdi. Kara Gömlekliler yürüyüşü ile Roma üzerine gidişi onu iktidara götürdü. Artık iktidar sarhoşuydu. Gücü kontrolden çıkmıştı. Rönesans’ın beşiği olan İtalya’yı savaşa sokarak bir felakete sürükledi. İtalya mahvoldu. Türkiye, Birinci Dünya Savaşı’nı kaybederek görüşme masasına oturdu ve Sevr Antlaşması’nı imzalamak zorunda bırakıldı. Osmanlı İmparatorluğu parçalanmıştı. İşte, liderler arasındaki fark buradadır. Mustafa Kemal, Sevr Antlaşması’nı tanımadı. Her türlü güçlüğü yenerek yeni Türkiye’yi bütün dünyanın önünde eğildiği, saygı duyduğu bir yeni bağımsız devlet olarak kurdu. III. Reich ve Hitler rejimi, ‘Üstün Irk’ kuramı yıkıldı. Faşist İtalya ve Mussolini, İtalya’da nefretle anılıyor. Atatürk ise 2014 yılında Samsun’dan Erzurum’a gidilerek taklit edilmeye çalışılıyor. Atatürk taklit edilemez. Tek adamdır ve tarihteki sarsılmaz yerini almıştır. HHH Arkasından gideceğiniz lidere çok dikkat ediniz. Sizi iyi bir geleceğe de taşıyabilir, felakete de sürükleyebilir. Lideriniz kontrol edilemez bir güç peşindeyse... Her toplumsal gücü kendi iradesine almaya çalışıyorsa... Sadece kendi yandaş kadrosuna yetki tanıyorsa... Hesap vermeye yanaşmıyorsa... Programlarını topluma dayatıyorsa... Kendinden başkalarını sürekli suçluyorsa... Yalan söylemekten, çelişkilerden kaçınmıyorsa... Tek güç olmaya çalışıyorsa, felakete sürükleniyorsunuz demektir. HHH Böyle birini tanıyor musunuz? Bugünden tanısanız iyi olur. Çünkü, yarın tanımanızın hiç faydası olmaz... Şehit aileleriyle görüştü l Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, dün arife günü nedeniyle Edirnekapı’daki Kara Şehitliği’ni ziyaret etti. Şehitlik girişinde askerler tarafından karşılanan İhsanoğlu’na, oğlu Orhan İhsanoğlu da eşlik etti. İhsanoğlu, ziyaret sırasında mezarlıkta bulunan şehit aileleri ile de sohbet etti. biz” sözlerine yanıt verdi. İhsanoğlu “Ben de birçok Türk gibi gurbette doğdum. Mühim olan insanın vatana sadık olmasıdır. Milletin şerefine, haysiyetine halel getirmemesi ve buna hizmet etmesidir. Şükür ki ben de hizmet ettim. Ben de vatanını, milletini, dinini seven bir ailenin evladı olmaktan gurur duyuyorum” dedi. İhsanoğlu, eşi Füsun İhsanoğlu ile birlikte ramazanın son iftarını Zeytinburnu’da düzenlenen sofrada yaptı. İhsanoğlu, buradaki konuşmasında “Cumhurbaşkanlığı makamı bir siyasi kariyerin son safhası, aşaması, durağı değildir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle birşey yok” dedi. İhsanoğlu, Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğuna vurgu yaptı. ‘Zehirlenmiş geliyordu’ l Şehit madenci eşi Leyla Cambal, eşinin emekli olduğu halde üç çocuğunu okutmak için çalışmaya devam ettiğini, yoksulluk acısını çok yaşadıklarını, bu nedenle ölüm pahasına çalışmak zorunda olduklarını söyledi. Eşinin madende çalıştığı dönemde bazı zamanlar vardiyadan eve geldiğinde gazdan etkilendiğini söyleyerek uzun süre uyuduğunu ifade eden Cambal, eşinin sorumsuzluktan öldüğünü söyledi. Demirtaş Somalı aileleri ziyaret etti Yüreklerdeki acı aynı MANİSA (AA) Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, “Roboskili annelerle Soma’daki kadınların yüreğindeki acı aynı acıdır. Birlik beraberlik içinde emekçiler, ezilenler olarak birbirimize sahip çıkarak bu cendereden çıkacağız” dedi. Demirtaş, Manisa programı kapsamında Soma ilçesine gelerek İnönü Mahallesi’nde oturan şehit madenci İsmail Cambal’ın ailesini ziyaret etti. Cambal’ın eşi Leyla ve oğlu İsa Cambal ile sohbet eden Demirtaş, aileye ve tüm Somalılara başsağlığı dilediğini ifade etti. Demirtaş, Türkiye’nin 25 milyon işçinin emeği üzerinde yükseldiğini ancak emeğin hakkının verilmediğini belirterek kendisinin de bir işçi çocuğu olduğunu, yoksulluğun verdiği sıkıntıyı iyi bildiğini belirtti. Cumhurbaşkanlığı seçiminin kendisi için koltuk yarışı olmadığını söyleyen Demirtaş, “İşçilerin, emekçilerin, çalışanların hakkını savunmak çok daha kutsal ve değerli” dedi. Daha sonra İzmir’de miting yapan Demirtaş, burada TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’in yaptığı yazılı açıklamaya yanıt verdi. Demirtaş, “TRT genel müdürü beni eleştirmiş ‘Yaptığımız canlı yayını da keseriz’ demiş. Yayın yapmıyorsan yapma ama bunun da hesabını sana sormayan kendi adıma namerttir. Beyefendi beni tehdit edecek, eleştirilerimizi susturacak, yayını kesecek, benim vergilerimle bana şantaj yapacak” dedi. TRT’den ‘yayın’ tehdidi Haber Merkezi TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, TRT’yi taraflı yayın yaptığı gerekçesiyle eleştiren HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a “TRT’yi hedef alan bu ağır ithamlar canlı yayınlarda devam ederse yayını keseceğiz” diye yanıt verdi. Şahin yaptığı yazılı açıklamada, “Sayın Demirtaş’ın Aydın konuşması en hafif ifadeyle talihsizliktir” ifadelerine yer verdi. Fotoğraf: HAZAL OCAK ‘Vergimle bana karşı propaganda!’ İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün Beşiktaş Belediyesi tarafından Beşiktaş Karanfilköy şenlik alanında düzenlenen iftar yemeği etkinliğine katıldı. Burada konuşan Kılıçdaroğlu yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin haksız bir rekabet yaşandığını belirterek “Birisi devletin bütün imkânlarını kullanıyor. Valisini, kaymakamını, emniyet müdürlerini, memurlarını ve işçilerini kullanıyor. Devletin arabasını, uçağını kullanıyor. Benim vergimle bana karşı propaganda yapıyor” dedi. Kılıçdaroğlu “Eğer Türkiye’de gerçekten huzur, Ortadoğu’da barış isteniyorsa bu sorunun çözülmesi lazım. Adres belli. Ekmeleddin İhsanoğlu” diye konuştu. İftara ayrıca CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, eski Şişli eski Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül de katıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, önceki günkü Diyarbakır mitinginde CHP ve çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’na ırkçılık, faili meçhullerin arkasında olmak, tek parti zulmünden yana olmak gibi bir dizi suçlama yöneltmişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Erdoğan’a, “Diyarbakır halkı, bölge halkı onun katliamcılığını, ırkçılığını, yalancılığını, din istismarcılığını, vesayetçiliğini, kadınçocuk düşmanlığını yakından biliyor” diye tepki gösterdi. Tanrıkulu, “Faili meçhullerde zamanaşımı olmasın diye getirdiğimiz kanun teklifini bizzat Erdoğan’ın talimatı sonucu AKP’liler reddetmiştir! Erdoğan yalancıdır ve ahlak yoksunudur. Çünkü; Dersim hakikatlerinin ortaya çıkarılması ve tüm arşivlerin TBMM’de toplanıp halka açılması için verdiğimiz teklif AKP çoğunluğuna takılmıştır!” açıklamasını yaptı. Tanrıkulu, sözlerini şöyle sürdürdü: “CHP’yi ırkçılıkla suçlayan Erdoğan, tescilli bir ırkçıdır da! ‘Affedersiniz Rum, Ermeni’ diyen bir kişinin ırkçılığı tescillidir!” ‘Erdoğan tescilli ırkçı’ ‘Diktatörlüğe oy yok’ İstanbul Haber Servisi 68’liler Birliği Vakfı Başkanı Sönmez Targan, CHP ve MHP’nin çatı cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İnsanoğlu’nu “diktatöre karşı” destekleyeceklerini açıkladı. Sönmez Targan şu çağrıyı yaptı: “Çatı adayının desteklenmesi, diktatörlüğe karşı bütün unsurların ortak eğilimidir. Tüm halkımızı demokrasi yönünde oy kullanmaya ve tüm demokratları bu doğrultuda çalışmaya çağırıyoruz. Diktatörlüğe oy yok. Oylarımız demokrasi için.”
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear