23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 HAZİRAN 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Darbelerde askerin yanında olurlar, okullarının anahtarlarını generallere vermeye kalkarlar, 12 Eylül’de olduğu gibi “yasaklı demokrasi”nin önünü açarlar. Ağrı’da “havacılar anıtı”nı kaldırma girişimi olurken, Lice’de genç bedenler toprağa verilir, KCK tüm bunlar sürerken ses verir: “Savaş başlıyor, haydi dağa!” Siyasal iktidar tüm bunlar yaşanırken, ayrıştırma yöntemini devreye sokar, 17 Aralık’ın bir darbe girişimi olduğunu yineleyip durur, sıfırlama girişimi başlar, telefon görüşmelerinin montaj olduğu havuz medyasının manşetlerini süsler... Aynı anda savaş çığlıkları gündeme oturur! Hem Türk anaları, hem Kürt anaları yaslıdır... Akan kan... Mehmetlerin cenazeleri, vadilerde etkisiz hale getirilen çocuklar! Barış değil savaş! Yalanla, dolanla, sansürle yasaklar koymak, “Uludere ne oldu” diye soracağımıza, Ağrı’daki “havacılar anıtı”yla uğraşmak! Önce şu yoksulluğu kaldıralım! Eğitime ağırlık verelim! Çocuklarımızı dağa değil okula gönderelim! Her gün yeni ölümler, yeni mezarlar... Bunun sonu yok! Demokrasi ve özgürlüklerin geliştirilmesi eğitimden geçer, dağa çıkmaktan değil! Demek ki “yasaklı demokrasi” işinize geliyor! Dağa çıkmak size yetiyor! 30 yıldır dağdasınız, binlerce insanımız öldü; hesap sorabildik mi? Şimdilerde kimimiz hain, kimimiz çete, haşhaşi, terörist! Parasız eğitim isteyen üniversiteli gençler hapis! Bu arada hesaplar sıfırlandı, rahatız! HHH Önce “yasaklı demokrasi”den kurtaralım kendimizi, özgürlüğe yelken açalım... Dünyanın en büyük havalimanını yaparken, dünyanın en çok kitap okuyan, tiyatro izleyen, müzik dinleyen, operaya, sinemaya giden, gazete okuyan toplumu olabiliyor musun? Sahi bu toplum, sözlü kültürden yazılı kültüre geçti mi? Biat kültürü! Cehalet! Kör duygular! Sen havacılar anıtıyla uğraş, 1920’leri, 30’ları anlat... Yasaklı demokrasiyle yürü yürüyebildiğin kadar! Yürüdün zaten! Hâlâ tehlikeli eşikteyiz hep birlikte! ‘Çocuk olması bizi ilgilendirmez’ diyen Başbakan Erdoğan’dan bayrak tepkisi: Komutan bedel öder ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Lice’de Türk Bayrağı’nın indirilmesi ile ilgili olarak, “Bunun çocuk olması bizi ilgilendirmez. Bir çocuk bizim kutsalımız olan bayrağı alıyorsa bunun bir karşılığı olacaktır. Orada bulunan askerdi, komutandı hepsi bunun bedelini ödeyecektir” tepkisini gösterdi. Başbakan Erdoğan İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada Lice olayları ve Türk bayrağının indirilmesine ilişkin soru karşısında ilk olarak “Bununla ilgili olarak benim söyleyebileceğim en şiddetli cümle neyse onu siz benden duymuş olun” ifadelerini kullandı. Konu ile ilgili teftişin başladığını dile getiren Erdoğan, “İlgili komutan da bu teftişin içindedir. Bir çocuk bayrağı alma mahareti gösteriyorsa bunun karşılığı muhakkak ki Tehlikeli Eşik!.. Son günlerde Güneydoğu’da yaşananlar neyin habercisi? Araçları durdurup kimlik denetimi yapmak, yakıp yıkmak... Ölümler? Tehlikeli bir kavşaktayız yine! Türkiye’de barış sürecinin ivme kazandığını öne sürenler, kardeşlikten, demokrasiden, özgürlükten söz edenler bu konuda neler düşünüyor, merak ediyorum... Lice’den gelen ölüm haberleri, PKK’nin dağa kaçırdığı çocukların anneleri... Açlık grevi yapan annelerin yüreğimizi acıtan çığlıkları? Gerçekten çok tehlikeli bir kavşaktayız... KCK’nin yaptığı o sert açıklamayı okudunuz! Çocukların dağa çıkmasını, terör örgütüne katılmasını, barış değil savaş istemesini yadırgadınız mı? Ben hiç yadırgamadım! Toplum İmralı’da neler olup bittiğini bilmiyor, giden BDP ve HDP’li milletvekillerinin kısa açıklamalarıyla yetiniliyordu... Ne oldu da birdenbire değişti? Öcalan’a verilen bir söz mü vardı yoksa! HDP Meclis grup toplantısını bugün TBMM’de değil Lice’de yapacak... Cenazelerin toprağa verilmesi sırasında çıkan olayda polisin göstericilerin üzerine tazyikli su ve biber gazı sıkması... Bir grup göstericinin polise molotofkokteyli atması... Molotoflu, gaz bombalı cenaze töreni... Aynı grubun, olaylar sırasında “barışa hayır, savaş” diye slogan atmaları... Taşlı saldırılar... Aynı olayların İstanbul’da yaşanması... Hakkâri, Şemdinli ve Yüksekova’da güvenlik güçlerinin evlere baskın yapmaları, bazı annelerin gözaltına alınıp ardından tutuklanmaları... Hakkâri’de yoğun çatışma! Adına ister “tehlikeli kavşak” ister “tehlikeli eşik” diyelim, gerçekten toplumda derin bir kaygı yaratıyor. HHH Bu ülkeyi yönetenler ve toplumun yarıdan fazlası “yasaklı demokrasi”yi çok ama çok seviyor... Türkler, Kürtler, Lazlar, Çerkesler... Dini, dili, ırkı, mezhebi, inancı ne olursa olsun, “yasaklı demokrasi” onlara ilaç gibi gelir... GENELKURMAY: TAHAMMÜL SINIRLARIMIZ ZORLANIYOR ANKARA Genelkurmay Başkanlığı’ndan Diyarbakır’daki bayrağın indirme olayıyla ilgili açıklama yapıldı. Açıklamada bir kısmı bölgeye sevk edilen tim tarafından şahsı ikaza yönelik havaya iki el uyarı ateşi yapıldığı halde çocuk olan göstericilerin arasında bulunan yüzü kapalı bir kişinin bayrağı gönderden aldığı anımsatılarak “Tahammül sınırlarını zorlayan bu tür eylemlere karşı serin kanlı davranılmaya gayret sarf edilmektedir. Yüce Türk Ulusunun sembolü, her zerresi şehit kanıyla bezenmiş bağımsızlığımızın işareti Türk Bayrağı’na, hiçbir değerden nasibini almamış bir şahıs tarafından saldırıda bulunulmasını nefretle kınıyor, bu saldırıyı yapan kişinin bulunup gerekli cezanın verilmesinin takipçisi olunacağının ve hiçbir kişi veya grubun Şanlı Türk Bayrağı’nı dalgalandığı gönderinden indiremeyeceğinin bilinmesi kamuoyuna saygıyla duyurulur” denildi. Öte yandan Diyarbakır Valisi Mustafa Cahit Kıraç da, göstericilerin Türk bayrağını indirmesini nefretle kınayarak soruşturma başlatıldığını söyledi. Soruşturma başladı olacaktır. Bedeli ne ise, bunun bedeleni onu oraya gönderenler ve kendisi ödeyecektir” dedi. Bölgedeki olaylarla ilgili genel olarak çağrıda bulunan Erdoğan, “Bütün bu olaylar, çözüm sürecini bozmaya yönelik adımlardır, bu süreci provake etmeye yönelik adımlardır. Çözüm sürecine yönelik bu provakasyonlara karşı milletçe İSTANBUL dik durmamız lazım. En azından Diyarbakır’daki o annelerin ortaya koyduğu tavrı tüm bölge insanının aynı şekilde koymasını istiyorum” diye konuştu. okat’ta linç girişimini örnek gösterdi Erdoğan, yurttaşlara “Tokat’taki vatandaşın ortaya koyduğu T tavrı herkesin ortaya koymasını söylüyorum” çağrısını yaptı. Tokat’ta bugün Lice olaylarını protesto eden öğrencilere linç girişiminde bulunulmuştu. “Yol kesmenin eşkiya işi” olduğun dile getiren Erdoğan, “Bedeli ödenecektir. Talimatlar verilmiştir. Ülkemizin huzurunu, mutluluğunu kimsenin bozmaya hakkı yok” ifadelerini kullandı. AĞRI (Fotoğraf: KAYHAN AYHAN) Lice’de yaşanan olayların ardından gerilim Türkiye geneline yayıldı. BDP’liler Lice’deki ölümleri protesto etmek üzere pek çok kentte sokaklara çıkarken İstanbul ve Ankara’da da ülkücü gruplar meydanlara çıktı. Tekbir getirerek Türk bayraklarıyla yürüyen ülkücüler, Taksim’e gitmek isteyince polis izin vermedi. İstanbul’da uzun süre bekleyen gruplara polis müdahale etmedi. Karakol yapımına tepki için başlayan eylemler Lice’deki ölümlerle boyut değiştirdi Tüm ülke gerildi SAVCILAR ASKERLERİN SİLAHLARINA EL KOYDU DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Lice’de 2 kişinin ölümü 1’i asker 3 kişinin yaralandığı olaylarla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma sürerken, İçişleri Bakanlığı da bölgeye müfettiş gönderdi. İHD ve Diyarbakır Barosu da bölgede inceleme yaptı. Baro Başkanı Tahir Elçi, Lice Cumhuriyet Savcıları ile de görüştüklerini ifade ederek, “Olayın hassasiyetinin farkında olduklarını, görevli personelin kimliklerinin tespit edildiğini, kovanların toplandığını ve personelin silahlarına el konulduğunu ifade ederek soruşturmanın tarafsız yürütüleceğini söylediler” dedi. CHP’Lİ TANRIKULU VE ONUR LİCE’YE GİTTİ DİYARBAKIR (DHA) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, yaşanan olayların ardından Lice’de incelemelerde bulundu. Tanrıkulu, karakolların, insanlarda geçmişin travmasını yarattığını, geçmişte faili meçhul cinayetin, bir köy yakma ve boşaltmanın veya işkencenin adresi olduklarını ifade etti. Tanrıkulu “Dolayısıyla ‘Eğer barış süreci varsa, çözüm olacaksa bu karakolların yeniden tahkim edilmesine ve yeni yeni büyük karakolların yapılmasına ihtiyaç yok’ diyorlar. Ben hükümetin bu süreci iyi yönettiğini düşünmüyorum. Yönetseydi karakolların niçin yapıldığını izah edebilirlerdi” dedi. GİRESUN’DA İSTİKLAL MARŞI GERİLİMİ ERDOĞAN ERİŞEN GİRESUN Piraziz’de İsmail Yücel Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi’nde İstiklal Marşı okunduğu sırada, yurt inşaatında çalışan Kürt kökenli işçilerin çalışmayı sürdürdüğü ve gürültü olduğu iddiası üzerine işçilerle öğrenciler arasında tartışma çıktı. Polis kavgayı durdursa da öfkeli bir grup okul çevresine toplandı. İnşaat işçileri zırhlı araçlarla çıkarılırken öfkeli kişiler çevik kuvvet ekiplerini aşmaya çalıştı. Polis biber gazıyla müdahale etti. 4’ü öğrenci 7 kişinin yaralandığı bildirildi. Yurt Haberleri Servisi Lice’de karakol yapımını karşı başlatılan yol kesme eyleminde çıkan çatışmada, 2 kişinin ölümü ve biri asker 3 kişinin yaralanması yurt genelinde düzenlenen eylemlerle protesto edildi. Bölge genelinde esnaf kepenk kapatırken, birçok ilde olaylar çıktı. HAKKÂRİ: Hakkari Belediye Başkanı Dilek Hatipoğlu ile parti yöneticilerinin de bulunduğu kalabalık, belediye binası önüne kadar yürüdü. Burada açıklama yapıldıktan sonra kalabalık arasında bulunan yüzü maskeli bir grup, iş yerlerine taş ve molotof kokteyli attı. Polis, göstericilere biber gazı ve basınçlı suyla müdahale etti. YÜKSEKOVA: Eylemcilere gaz ve tazyikli suyla müdahale eden polis, araç megafonundan eylemcilere “Gelin a…. k… o… ç…..ları” diye küfür etti. Yüksekova’daki protestolarda göstericilerin üzerine yakın mesafeden plastik mermi sıkan bir polis memuru ayağı takılınca yere düştü. Polis memurunu göstericiler linç etmek istedi. Bir gösterici yere düşen polisin kafasına meyve kasasıyla vururken bazı göstericiler de polisi taşladı. Bir polis memurunun göstericilere attığı gaz bombası arkadaşının kafasına isabet etti. AĞRI: Esnaf kepenk açmadı. BDP binası önünde toplanan grup daha sonra oturma eylemi yaparak yolu trafiğe kapattı.Gruptan yüzleri kapalı bazı kişiler çevrede güvenlik önlemi alan polise taş attı. Polis, gruba biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti. 7 kişi gözaltına alındı. BATMAN: BDP binası önünde toplanan yüzlerce kişi, AKP binasına yürümek istedi. Grubun önü, çevik kuvvet ekibi ve TOMA’yla kesildi. Gerilimden sonra BDP Batman İl Başkanı Serdar Atalay, Batman Belediye Başkanı Sabri Özdemir, AKP binası önüne siyah çelenk bıraktı. İZMİT:ir grup öğrenci, İletişim Fakültesi’ni işgal etti. Öğrenciler, camları kırıp masa ve sandalyelerle barikat kurarken 17 öğrenci gözaltına alındı. İZMİR: Bornova Mevlana Mahallesi’nde önceki akşam çöp konteynırları ile barikat kurup bir polis aracını da ateşe verdi. MERSİN: BDP İl Binası önünde toplanan ve aralarında çocuk ile kadınların da bulunduğu yaklaşık 200 eylemci, Özgür Çocuk Parkı’na kadar yürüdü. ADANA: Çukurova Üniversitesi’nde Balcalı Yerleşkesinde yaklaşık 200 kişilik bir grup “İntikam” yazılı pankartla yürüdü. Doğu ve Güneydoğu bölgesinde son dönemde artan olaylar dün de sürdü. MUŞ’un Varto ilçesinde görev yapan ve hafta sonu Karadeniz Bölgesi’ni gezmeye giden 25 öğretmenin içinde bulunduğu midibüs, önceki akşam saatlerinde KarlıovaVarto karayolu İçmeler köyü mevkisinde bir grup terör örgütü üyesi tarafından durduruldu. Rahatsızlanan 2 kadın öğretmeni serbest bırakan teröristlerin, 23 öğretmeni 12 saat süresince alıkoyduğu ileri sürüldü. Öğretmenlerin, sabah saatlerine kadar yolda bekletildikten sonra serbest bırakıldığı belirtildi. Valilik ise haberleri yalanladı. KARS’ın KağızmanAğrı yolunu yapan özel bir şir Ülkücüler yürüdü ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) Başbakan Erdoğan’ın Türk bayrağının indirilmesine ilişkin “Tokat’taki vatandaşın ortaya koyduğu tavrı aynı şekilde herkesin ortaya koymasını söylüyorum” açıklamasının hemen ardından Ankara’da Lice olaylarını protesto eden pankartlara tekbir getiren bir grup tarafından müdahale edildi. İstanbul’da da binlerce kişi Taksim’e yürümek istedi. Dün akşam Güvenpark’ta toplanan ülkücü bir grup Kızılay’da çeşitli sol grupların yoğun olarak bulunduğu Karanfil, Konur Sokak ve Yüksel Caddesi’ne sloganlarla yürüdü. Buradaki pankartlar indirilip ateşe verildi. “Ülkücü hareket engellenemez”, “Türkiye Kürtlere mezar olacak”, “Bozkurtlar ulusun, tanrı Türk’ü korusun” sloganları atan grup tekbir getirerek çevredeki vatandaşlar ve esnaflara zorla slogan attırmaya çalıştı. Grup, Konur Sokak’ta “Ülkücü yemini” etti. Bu sırada sokakta bulunan bazı solcularla eylem yapan grup arasında gerginlik yaşandı. Mecidiyeköy’de de akşam saatlerinde toplanan binlerce ülkücü ellerinde Türk bayrakları ve MHP bayraklarıyla Taksim’e yürümek istedi. “Kahrolsun PKK, işbirlikçe AKP”, “Ne mutlu Türküm diyene” sloganı atan ülkücülerin önü Şişli Camii’yi geçtikten sonra 4 TOMA ve çevik kuvvet barikatıyla kesildi. Uzun süre bekleyen ülkücüler sık sık barikata yüklenerek yürümek istedi. Polise pet şişe atan ülkücülere polis müdahale etmedi. MHP İstanbul İl Başkanı Abdurrahman Başkan’ın açıklamasının ardından ülkücüler dağılmaya başladı. Bekleyişini sürdüren bir grup ülkücü bir direğe üzerinde Abdullah Öcalan’ın resminin bulunduğu cansız mankeni boğazından astı. ketin şantiyesinde çalışan kepçe operatörü ve bir işçi kaçırıldı. Kaçırılan işçiler daha sonra serbest bırakıldı. BİTLİS’in Hizan’da yol kesen teröristlerce, güvenlik güçlerine roketatar ve uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Roketler hayvan sürüsüne isabet edince 10 küçükbaş hayvan telef oldu, zırhlı araçlara da çok sayıca mermi isabet etti. DİYARBAKIR’ın Lice ile Hani arasında devriye görevi yürüten askeri araç, dün geçişi sırasında yola önceden döşenen mayın infilak etti. Patlamada zırhlı araçta hasar meydana geldi. HAKKÂRİ’nin Şemdinli ilçesinde askeri karakola malzeme taşıyan bir kamyon, teröristlerce ateşe verildi. (Fotoğraf: DHA) ÖCALAN’DAN çözüm süreci AÇIKLAMASI: Görüşmeler şeffaf ve yasal yürümeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP heyetinin dün Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmenin ardından yaptığı basın açıklamasında Öcalan’ın Lice’deki olaylar ve Türk Bayrağının indirilmesi ile ilgili olarak “Bizim hiçbir ulusun ulusal değer ve simgelerine karşı olumsuz ve rencide edici bir yaklaşımımız olmamıştır, olamaz. Türkiye halkını bize karşıtlaştırmayı amaçlayan son bayrak provokasyonunun da her iki tarafın gerekli kurumları tarafından ivedilikle soruşturulması ve sonuçlarının tüm halkımızla paylaşılması elzemdir” açıklamasını yaptığı aktarıldı. Öcalan, “Burada yürüttüğümüz görüşmelerin tüm kamuoyunun bilgisine açık, şeffaf ve yasal bir şekilde yürütülmesi gerektiği tartışmasızdır” mesajını verdi. Öcalan ile İmralı Adası’nda görüşen HDP Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ve Pervin Buldan ile HDP Eş Başkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder’den oluşan HDP heyeti, Öcalan ile görüşmelerinin yazılı bir basın açıklaması yaptı. Lice’de yaşamını yitiren Ramazan Baran ve Baki Akdemir için üzüntü duyduğunu belirten ve başsağlığı dileklerini ileten Öcalan, Türk Bayrağı’nın indirilmesine ilişkin “önemli bir uyarı” yapan Öcalan, “Bu tarz provokasyonların halkların ortak geleceğini amaçlayan demokratik ulus çözümlemelerimi hedef aldığını herkesin bilmesi gerekir. Büyük bedeller ödeyerek sağladığımız çatışmasızlık ortamını ve demokratik çözüm umudunu kalıcı barış sağlanana kadar herkesin titizlikle koruması gerektiği çağrısını önemle yineliyorum” dedi. Çözüm süreci ile ilgili olarak ise Öcalan, “Yeni aşamanın hayata geçirilmesi için yoğunlaşmam ve umudum aynı kararlılıkla sürmektedir. Her iki tarafı da süreci zorlayıcı gelişmelerden ve provokasyonlara zemin hazırlayacak durumlardan kaçınmaları konusunda duyarlı olmaya çağırmıştım. Bu çağrımı yineleyerek her iki tarafın da anlamlı bir çatışmasızlık durumuna mutlak bir şekilde saygı göstermesini beklemekteyim. Yaşanan olaylar süreci zorlamaktadır. Sağlam bir barış iradesini göstermek durumundayız” diye konuştu. İmralı’da görüşmelerin yapıldığı sırada terör örgütü PKK sert bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Halkımızın daha başlangıç düzeyinde olan demokratik direnişinin son derece etkili olduğunu ve AKP faşizmini temellerinden sarstığını görüyoruz. Yüzlerin yeniden İmralı’ya döndüğü ve HDP heyetinin önü açılarak Abdullah Öcalan’dan çözüm beklendiği görülüyor. O zaman artık İmralı çitleri parçalanmalı ve barışın mimarı Öcalan’ın özgür çalışma koşulları sağlanmalıdır. Bu gerçekleşmezse üç kişilik HDP heyetinin gidip gelmesi çözüm için yeterli olmayacaktır” denildi. Kandil’den sert mesaj Güvenlik endişesi artıyor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear