25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24 NİSAN 2013 ÇARŞAMBA HABERLER ‘Ben de eğlenmek istiyorum’ Fotoğraflar: CANAN COŞKUN/HAZAL OCAK/AA/DHA CUMHURİYET SAYFA 7 Çocuklar türbanla katıldı Kayseri Cumhuriyet Alanı’ndaki Atatürk anıtına çelenk koymak için düzenlenen törene 50. Yıl Dedeman İlkokulu ve Ortaokulu’ndan ellerinde bayraklarla gelen 40 kadar öğrenci arasında bazı kızların türbanlı oldukları dikkati çekti. Kayseri Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz, “Ben görmedim. Ancak, konuyla ilgili okul yöneticileri hakkında soruşturma açacağız” dedi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Bolu Atatürk Stadyumu’nda coşkuyla kutlandı. Tüm çocuklar çeşitli etkinlikler sergilerken 11 yaşındaki Yunus ile kardeşi 9 yaşındaki Hakan Sezgin balon ve bayrak sattı. Bayrama katılmayı çok istediğini belirten Yunus Sezgin, “Ben çalışıyorum, babama para götürüyorum. Stadyumun içerisinde olmayı ben de isterdim” dedi. Herkesin Devleti Kendine Şu son 2030 yıldır en çok duyduğumuz ve artık klişeleşmiş tekerleme “ulus devletin sona erdiğidir” Öyle midir? Artık ulus devlet yok mudur? O yoksa devlet nereye gitmiştir? Yoksa komünistlerin büyük ütopyası “devletin sönümlenmesi” gerçekleşmeye mi başlamıştır? İçinden çıkılır gibi değil? Nereye gitti bu devlet? ??? Bir yere gittiği yok. Devletin bir yere gidip gitmediği her şeyden önce hapishanelerden anlaşılır. Devleti arıyorsanız, yurttaşları belli kurallarda bağlayan yasalara, yasaklara, özgürlükleri tarif eden, ederken sınırlamalar getiren yönetmeliklere bakacaksınız. Evet bir de bir şeye daha bakacaksınız: Sınırlara. Sınır varsa o sınırların içinde kesinlikle bir devlet vardır. Ama devletin eski devlet olmadığı, ulus devletin belli ve çok önemli değişikliklere uğradığı da bir gerçek. ??? Ulus devletteki değişiklikleri herkese göre tarif edemeyiz. En iyisi sınıflara göre durumu gözden geçirmektir. Sermaye sınıfı sınırlardan hoşlanmıyor. Örneğin yalnızca Türk sermayesi değil; Alman, Fransız, Çin, Amerikan vd. sermayeleri de sevmiyor sınırları. Bu nedenle de sermayedarlar, holdingler, tekeller, karteller, tröstler paranın hızlı transferi, el değiştirmesi, bir arkadaşa, akrabalara üç beş kuruş havale yapmaktan söz etmiyoruz, büyük paralardan ve sermayenin vazgeçilmez işlevinden söz ediyoruzmalların hızla oradan oraya gidip gelmesi, ithalat, ihracat olanaklı olduğu ölçüde az masraflı ve bürokrasiden azade olsun isterler. Bunda büyük ölçüde adım atıldığı ve ulusal devletin sınırlarının sermayedarlar açısından saydamlaştığı, geçirgen hale geldiği söylenebilir. Ama bu halk sınıfları için böyle değildir. Onların yer değiştirmeleri, ülkeden ülkeyle rahatlıkla gidip gelmeleri pek kolay olmamaktadır. Kendi aralarında sınırları “neredeyse kaldıran” AB ülkeleri şimdilerde biraz sıkıntı içinde olsalar da ulus devletlerinin sınırlarını sermaye açısından büyük ölçüde kaldırdılar, tek para birimini kabul ettiler. Avrupa, ABD, Japonya, Çin vd. ülkeler açısından durum tam öyle değildir; yine de çıkarlarına sıkıca bağlı olmak koşuluyla kolaylaştı işler. Ama işçiler için, iş arayanlar için, belli bir mali güce sahip olmayanlar için durum öyle değildir. Göç ve göçmen denilince sopalar kalkar, silahlar doldurulur, takalar batırılır, demokrasi askıya alınır. O ülkelere yerleşmek değil, gezmek için gitmek isteseniz bile bıktırıcı vize işlemleri sizi durduracak, kazara vize almayı başarabilmişseniz, bunun her açıdan sınırlı olduğunu da çabucak öğreneceksiniz. ??? Ama yine de ulus devlet eski ulus devlet değildir. Sınırlar eskiye göre epridi, çürüdü ve sermayenin uluslararası egemenliği, çıkarları gerektirdiğinde sınır mınır tanımıyor. Eskiden bu gibi durumlarda savaşla işleri çözerler, sömürge yöntemlerine başvururlardı. Savaştan vazgeçmiş değiller, ama şimdi ulus devletin eprimiş sınır ve kurallarını aşma yöntemlerini daha sık kullanıyorlar. Değiştiği, ortadan kalktığı söylenen emperyalizmden söz ediyoruz. Zaten ulus devletin ortadan kalktığı tekerlemesi, “artık emperyalizm diye bir şeyin olmadığı” mavalı ile birlikte piyasadadır ve ancak birlikte işe yaramaktadır. Kısacası herkesin ulus devleti kendine, siz kendi ülkenizi emperyalistlere karşı korumaya bakın. Bunun için ille de “ulusalcı” olmanıza gerek yoktur; “yurtsever bir liberal” “ülkesini seven bir muhafazakâr” ya da günün birinde “devletin sönümleneceği” ütopyasına değer veren bir komünist olabilirsiniz. Kim olursanız olun, “ulus devlet mi kaldı canım” diye yaltaklananları ciddiye almayın; ülkenizi talan edecek, kapınıza dayanacak silahlı, silahsız “bahar”cılara karşı uyanık olun. Tekellerin, emperyalistlerin sınır aşan küreselleşmesi varsa, halk sınıflarının da sınır aşan dayanışması, enternasyonalizmi olmalıdır, en iyisi siz ona bakın, onun peşine düşün. Antalya rengârenkti Parti binasından toplu halde yürüyüşe geçen CHP’liler de çelenk törenine katıldı. Kutlama programı çerçevesinde, HacivatKaragöz, Keloğlan ve Nasreddin Hoca karakterleri çocuklarla birlikte oldu, “Yağ satarım bal satarım” ve “Körebe” oyunları oynandı. Yurtdışından katılan öğrenciler de dans gösterileri sundu. Yurt genelinde siyasilerin protestosuna rağmen çocuklar bayramlarını coşkuyla kutladı Güzel bir dünya istediler Yurt Haberleri Servisi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yurtta coşkuyla kutlandı. MERSİN: Anamur’da Milli Eğitim Müdürü Aziz Dağıstan, “Bu ülkeyi bir Osmanlı askeri olan Mustafa Kemal Atatürk kurtarmıştır. Türkiye Cumhuriyeti 1950’lere kadar tek parti ile yönetildi. 1960’larda kimileri idam edildi. Biz yine, ‘23 Nisan mutlu oluyor insan’ demeye devam ettik. Oysa kimse mutlu olmuyordu. 1970’lerde sağ sol kavgaları sokaklara taştı. Artık TBMM’de seçilmişlerin bu ülkeyi birlikte yönetme zamanıdır. Kimse artık bunun önüne geçemez” dedi. CHP Anamur İlçe Başkanlığı Yönetim Kurulu üyesi Ali Öztürk, “Sen akil adam mısın siyasetçi mi?” diyerek tepki gösterdi. RİZE: MHP yöneticilerinin Atatürk Anıtı’na koyduğu çelenk, polis tarafından karakola götürüldü. Çelengi geri alan MHP İl Başkan Yardımcısı Zelkif Akgül, “Türkiye tarihinde çelenk tutuklama olayı ilk defa yaşanmıştır” sözleriyle tepkisini dile getirdi. ÇORUM: Törenlen olaylı başladı. Törenin bitmesinin ardından CHP İl Başkanı Cengiz Atlas ve bir grup partili Atatürk’ün adının geçmemesi dolayısıyla tepki gösterdi. Milli Eğitim görevlileri ve CHP’liler arasında tartışma çıktı. Törene Vali, Garnizon Komutanı ve Emniyet Müdürü katılmadı. DİYARBAKIR: Sokakta çalışan çocukların oluşturduğu koro, konser verdi. Konseri büyük keyifle izleyen çocuklar, alkışla tempo tutarak arkadaşlarına destek verdi. MERSİN: Mersin Barosu, bayram dolayısıyla dar gelirli çocuklar için “Dilek Ağacı” etkinliği düzenledi. Etkinlik kapsamında, maddi durumu iyi olmayan ailelerin çocukları ihtiyaçlarını kâğıtlara yazdı. GAZİANTEP: Nizip’te düzenlenen kutlamalara çadır kentte barınan Suriyeli çocuklar da katıldı. Çocuklar, “Bir dünya bırakın biz çocuklara” adlı şarkıyı Türkçe okuydu. KAHRAMANMARAŞ: Fotoğraf sanatçıları, Düldül Dağı’nın eteğindeki Çokran köyünde yaşayan çocuklara kırtasiye malzemesi ve giysi hediye etti. TRABZON: CHP Trabzon İl Başkanlığı tarafından Meydan Parkı’nda düzenlenen etkinlikte parti üyesi Sabri Kara (60) kalp krizi geçirdi. Kara, hastaneye kaldırıldı. Beyoğlu Avcılar İstanbul’da resmi törenlerin ‘2 dakika 24 saniye’ sürmesi tepki çekti Taksim’de ‘çakma’ tören İstanbul Haber Servisi 23 Nisan İstanbul’daki okullarda ve yerel yönetimlerde coşku ile kutlanırken, Taksim’de göstermelik bir resmi tören düzenlenmesi CHP’nin ve yurttaşların tepkisine neden oldu. Törenin 2 dakika 24 saniye sürdüğünü belirten CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, “93 yıl sonra geldiğimiz nokta, bu törenin çakma olduğudur. Bu bayramları böyle kutlamak ne AKP’ye ne de devlet yöneticilerine bir şey kazandırmaz” dedi. Bakırköylü çocuklar Atatürk’e hitaben yazdıkları mektuplarını Anıtkabir’e götürdü. Beşiktaş Belediyesi tarafından Çilekli Spor Tesisleri’ndeki kutlamalarda çocuklar oyun alanlarında sevilen müzikler eşliğinde oynadılar. Resim yarışmasında dereceye girenlere Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal tarafından hediye verildi. Beykoz Belediyesi tarafından Beykoz Çayırı’nda, “6. Uluslararası Çocuk Festivali” düzenlendi. Beyoğlu Belediyesi Taksim’de yürüyüş düzenlerken, Fatih Belediyesi de Fındıkzade Çukurbostan Şehir Parkı’nda çocuklar için oyun alanı kurdu. Avcılar Belediyesi’nin organize ettiği “Bayrağını kap gel sen de gel” kutlamalarına binlerce çocuk katıldı. Sarıyer Belediyesi çocuklara orman armağan ederken Kartal’da 23 Nisan yürüyüşü yapıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte ise çocuklara metro istasyonlarında boya, resim defteri, balon ve bayrak dağıtıldı. AKP’lİ BAŞKAN ÖDÜL VERDİ KAYMAKAM TÖRENİ TERK ETTİ protoBüyükçekmece’de ise a bir ınd dış ının lar kol kural yükuygulama yaşandı. Bü Müitim Eğ li Mil İlçe ce çekme eten len zen dü dürlüğü’nce çokinlikte, dereceye giren k cuklara ödüllerini verme Celal için AKP İlçe Başkanı Babayiğit sahneye davet yiedildi. Yurttaşlar, Baba ının hiğit’in protokol kurallar yapçe sayılarak konuşma en, masına tepki gösterirk l rdaku Kaymakam İbrahim Yu şması ise siyasi bir ortam olu etti. k üzerine tören alanını ter Ankara’da 23 Nisan stadyumda değil Arena Spor Salonu’nda kutlandı ‘T.C’li eylem Çeşme’de de 23 Nisan kutlamalarında, resmi kurumlardan “T.C.” kısaltmasının kaldırılması protesto edildi. Kortej oluşturan Çeşmeliler, ellerinde “T.C.” yazılı dövizlerle “T.C’siz” Ziraat Bankası’na yürüdü. 32 yıl sonra salonda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ulusal bayramların kutlanmasına yönelik yönetmeliğin değiştirilmesinin ardından, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için, 32 yıl sonra ilk kez stadyumda değil Ankara Arena Spor Salonu’nda etkinlik düzenlendi. Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ankara Anakent Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği 23 Nisan Şenliği şehitler için saygı duruşu, işitme engelli çocukların da katılımıyla söylenen İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ahmet Vefik Paşa Ortaokulu 5. sınıf öğrencisi 11 yaşındaki Doğukan Atayaşat’ın sunduğu programda, anasınıfı öğrencileri de gösteri yaparken ilkokul öğrencileri “tombik, yakan top, yağ satarım bal satarım” gibi geleneksel oyunlar sundu. Yine ilkokul öğrencilerinin davul şovunun ardından halkdansları gösterisinin gerçekleştirildiği etkinlikte ses, ışık ve lazer gösterisi de yapıldı. Fotoğraflar: AA Çalışan CHP’den rapor çocuk okumuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin 2012 yılına ilişkin Çocuk İhlalleri Raporu’na göre, Türkiye’de 893 bin çalışan çocuk var ve bunların yüzde 50’si okula devam etmiyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun açıkladığı raporda şu belirlemeler yapıldı: Nüfusun yüzde 30’u: TÜİK verilerine göre, Türkiye nüfusunun yüzde 30’unu çocuklar oluşturmaktadır. Çalışan çocuk sayısı 614 yaş grubunda 292 bin kişi, 1517 yaş grubunda 601 bin kişidir. Çalışan çocukların yüzde 50.2’si okula devam etmemektedir. Çalışan çocukların yüzde 44.7’si tarım, yüzde 24.3’ü sanayi ve yüzde 31’i ise hizmet sektöründe yer aldı. Çalışan çocukların yüzde 46.2’si yani 413 bin çalışan çocuk ücretsiz aile işçisidir. 609 çocuk öldü: Gündem Çocuk Derneği’nin “Türkiye’de Çocuğun Yaşam Hakkı 2012 Raporu”na göre devlet eliyle ortaya çıkan yaşam hakkı ihlalleri neticesinde 609 çocuk yaşamını yitirdi. Sağlık, eğitim, bakım hizmeti alırken ölen çocuk sayısı 33 iken, çocuk işçilerden de 38’i yaşamını yitirdi. Rapora göre devlet önlem almadığı için aile içi şiddet sebebiyle 28 çocuk öldürüldü. Yasaklara karşın alanda kutlandı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı İzmir’de yasaklara karşın alanda kutlandı. Cumhuriyet Alanı’ndaki resmi törende, yayımlanan genelge doğrultusunda sadece il milli eğitim müdürlüğünün çelenk koymasına izin verildi. Çocukların gösterilerini yakından izlemek için alanı dolduran yurttaşlar ise yapılan “önlem alın” çağrısının ardından çevik kuvvet tarafından engellendi. CHP İzmir milletvekilleri Mustafa Moroğlu ve Alaattin Yüksel, çelenk sunma törenine alanda olmasına karşın İzmir Valisi Cahit Kıraç ve protokol üyelerinin katılmamasına tepki gösterdi. Alanın halka yasaklanması nedeniyle CHP’liler daha sonra aynı yerde, alternatif kutlama yaptı. serbest kıyafet uygulamasına geçilmesine karşın tören programlarında öğrencilerin giyeceği kıyafet konusunda farklı uygulamalar yaşandı. Örneğin Adana Milli Eğitim Müdürlüğü’nde okullara gönderilen bayram programına ilişkin yazıda, “Törene katılacak okul idarecileri ile öğretmenler, kılık kıyafet yönetmeliğine uygun olarak, öğrenciler okul kıyafetleri ile katılacaklardır” ifadeleri kullanıldı. Kılık kıyafet yönetmeliğinin ‘Okul kıyafetli’ kutlama değiştirilmesi ve okullarda
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear