14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 EKİM 2013 SALI 4 HABERLER Milli Eğitim Bakanlığı, her sınıftan 90 lira yardım toplaması için vakfa izin verdi Sandıklı Diktatör Cumhuriyetin 90. yıldönümünü bugün idrak ediyoruz. Kutlu olsun! “Doksanıncı yılda durup baktığımızda neler görüyoruz” sorusuna geçmeden önce, tarihin hep düz çizgi halinde gelişmediğini hatırlamalıyız. Doksan yıl bir ulusun hayatında da kısa süre değildir. Örneğin, Fransa’da 1789 devrimini ve birinci cumhuriyeti izleyen, 90 yıl içine iki imparatorluk, bir krallık ve üç cumhuriyet dönemi sığmıştır. Bu doksan yıl içinde öyle anlar olmuştur ki Cumhuriyetçiler kovalanmış, içeri tıkılmışlardır. Ama artık Fransa’da cumhuriyet geri dönülmez bir olgudur ve ne cumhuriyet tartışma konusu edilmektedir ne de laiklik. Gelelim Türkiye’ye: Bugün Türkiye’de laik cumhuriyetin güç aşamadan geçmeye çalıştığı doğrudur. Ama bunun yanında Türkiye’nin doksan yılda sağladığı ilerlemeye bir bakın! Cumhuriyet yönetimi ile neler gerçekleştirildiğini göz önünde bulundurun! Fransa örneğini bir kez daha düşünün! O zaman göreceksiniz ki üzülmek için neden var, ama ümitsiz olmak için yok. Evet, önümüzde güç günler var. Büyük mücadeleyle aşılacak güç günler. Diktanın karanlığının kovulması için büyük çabayı gerekli kılan çok güç günler. HHH Diktadan nasıl kurtulunacağını ise Başbakan cuma günü şöyle açıklıyordu: Eğer bu ülkede, bir diktatör varsa buyursunlar sandık yoluyla indirsinler! Biz de öyle yapacağız zaten! Ama bunu yaparken Başbakan’ın bizi iteklemeye çalıştığı tuzağa düşmeyeceğiz. O, demokrasinin tek kurumu olarak sandığı görüyor ve hep şunu tekrarlıyor: Sandık varsa demokrasi vardır, demokrasi için sandıktan başka güvenceye gerek yoktur. Oysa biz biliyoruz ki her sandık demokrasi değildir. Demokrasinin varlığı için sandıktan başka kurumlar ve güvenceler de zorunludur. Sandık demokraside gerekli koşuludur, ama tek başına yeterli değildir. Yargı bağımsızlığı, basın özgürlüğü, kuvvetler ayrılığı, örgütlenme özgürlüğü toplantı ve gösterileri de kapsayan ifade özgürlüğü yoksa demokrasi yoktur. Demokrasinin diğer kurumları da olmayınca, sandık da tek başına demokratik işlevini yerine getiremez. Öyle olunca da sandıktan çıkan diktatörlere de rastlanır. Böylece, çağımızda diktatörler sandıktan çıkmayan, yani sandıksız diktatörlerle sandıklı diktatörler diye ikiye ayrılır. “Sandıklı diktatör olur muymuş” demeyin! Nasıl cüppeli bilmem ne hoca oluyorsa, tıpkı öyle “sandıklı diktatör” de olur. Bütün çağların en kanlı, en zalim diktatörü Hitler de başlangıçta seçimle gelmiş bir “sandıklı diktatör”dü. HHH Sandıklı diktatör, sandığa dayanarak gelir. Ama tek dayanağı yalnız sandık değildir. Kimi dış çevreler, kimi iç menfaat şebekeleri de sandığın yanında etkili etkenlerdir. Sandıklı diktatör, sandıktan çıkınca, demokrasinin temel kurumlarını kendi saptadığı öncelik sırasına göre teker teker tasfiye eder. Sandıklı diktatör için milli irade yalnızca kendisine destek verenlerdir. Buna dayanıp “milli irade böyle istiyor” diyerek baskıya kutsal bir içerik kazandırır. Sonra da “evet” ve “başüstüne” dışındaki bütün görüşlerin önüne engeller çıkarır, zamanla bunları yasaklar, uymayanları süründürür. Hak istemek suç olur. Basın özgürlüğü, kuvvetler ayrılığı, yargı bağımsızlığı, gösteri özgürlüğü kaldırılır. Her türlü muhalefet terör sayılır ve devletin ona göre davranması sağlanır. Sandıkla gelen diktatör bütün bunları birbiri ardına yaşama geçirir. Bütün bunların karşısında, demokratların bir tek umarı vardır: Sandıklı diktatörü, sandıkta yenmek. Ne var ki demokrasi ve kurumlar işlemeyince sandığın da halkın sesini yansıtması güç, hatta imkânsız olur. Bu ortamda, bütün bu gerçeklerin farkında olarak diyoruz ki “Sandıklı diktatörü, sandıkta yeneceğiz”. “Demokrasi olmadan sandık halkın sesini nasıl yansıtacak” derseniz, onun da bir yolunu bulacağız. Okullarda İHH sömürüsü EMRE DÖKER İZMİR “Mavi Marmara” gemisinin Gazze’ye gidişi sırasında İsrail’in saldırısıyla gündeme gelen İnsan Hak ve Hürriyetleri Vakfı (İHH) için, Milli Eğitim Bakanlığı’nın devreye girdiği ortaya çıktı. Bakanlık okullara gönderdiği yazıyla, “Her Sınıfa Bir Yetim” projesi kapsamında, İHH için her sınıftan 90’ar lira toplanmasını istedi. Türk Hava Kurumu’nun kurban derilerini toplama yetkisini elinden alan AKP hükümetinin, okullarda topladığı yardımları nereye göndereceği belli olmayan kurumlara para toplama yetkisi vermesi, eleştirilere yol açtı. Milli Eğitim Bakanı adına Genel Müdür Mustafa Koç’un imzaladığı yazı 1 Ekim’de tüm okullara dağıtıldı. Yazıda, İHH’nin dünyanın 135 ülkesinde kimsesiz çocuklara ilişkin yardım kampanyası düzenlemek istediği belirtilirken, uygulamanın milli eğitimin temel amaçlarına uygun olduğu da kaydedildi. “Her Sınıfa Bir Yetim Projesi” kapsamında katılan sınıfların bir yıl boyunca her ay 90 lira toplaması gerekiyor. 42 ülke içinden bir ülke seçilmesi istenilen sınıfların, daha sonra topladıkları paraları banka hesabı ya da elden vakfa yatır ması gerekiyor. Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Veli Demir ise uygulamanın kabul edilemez olduğuna dikkat çekerek, Kızılay’a ait zarfların bile okullarda dağıtılmadığını, “İnsanların yardımlarına ambargo mu koyacaksınız?” denilerek Türk Hava Kurumu’nun kurban derisi toplama yetkisinin elinden alındığını anımsattı. eni bir Deniz Feneri mi yaratılmak isteniyor’ Demir, “Bu uygulama bizim kafamızı karıştırıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Na ‘Y bi Avcı’ya soruyoruz: Toplanan bu paralar ne olacak? Yeni bir Deniz Feneri mi yaratılmak isteniyor?” diye konuştu. Türkiye’de 15 milyon yoksul aile olduğunu da vurgulayan Demir, “Kamu gücüyle, nereye hizmet edeceği belli olmayan, denetlenmeyen bir yapıya aracı olunması yanlıştır. Bu uygulama Türkiye’nin geldiği yeri göstermesi açısından önemlidir. AKP burada ikiyüzlülüğünü göstermiştir” dedi. Eğitim İş İzmir Şube Sekreteri Bülent Turan da gelen yazının ardından öğretmenlerin rahatsızlık duyduğunu, paraların nereye gideceği konusunda şüpheler bulunduğunu söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear