22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 ARALIK 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Fethi Şimşek, henüz faaliyete geçmeyen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne atandı 9 TİB Başkanı başsavcı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), telefon dinlemelerinin merkezi olarak bilinen TİB’in başkanı Fethi Şimşek’i Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığı’na atadı. Kurul tarafından Şimşek’in kendi isteğiyle savcılığa döndüğü söylenmesine karşın, bu atama tenzili rütbe olarak değerlendirildi. MİT krizinde gündeme gelen, daha sonra özel yetkileri kaldırılan savcı Bilal Bayraktar ise terfi alarak Beykoz Başsavcısı oldu. HSYK Birinci Dairesi tarafından 471 hâkim ve savcıyı kapsayan kararname açıklandı. Daha önce birleştirilmesine karar verilen Kadıköy, Kartal, Üsküdar, Ümraniye, Pendik, Tuzla, Sultanbeyli adliyelerindeki çok sayıda hâkim ve savcı, İstanbul Anadolu savcılığı ve hâkimliğine atandı. Ancak bu kapsam dışında bazı dikkat çeken atamalar da yapıldı. Buna göre, KCK ve Balyoz davalarını açan savcı Bi Tarihe Bakarken Yıllar önce bir röportaj için, Osmanlı hanedanının son temsilcilerinden birini Türkiye’ye davet etmiştik. Küçük bir çocukken bisiklete bindiğini söylediği Çırağan Sarayı’nda yıllar sonra bir otel odasında kalmıştı. Gözleri çok az görüyordu. En çok ilgisini çeken de Boğaz Köprüsü oldu. Boğaz Köprüsü’nden geçerken durmak ve oradan manzaraya bakmak istedi. Tabii polisler geldi ve burada durulamayacağını söylediler. Polislere bu kişinin eğer hanedan devam etse son Osmanlı imparatoru olacağı söylenince içlerinde hazırola geçip selam verenler oldu. ??? Bu örnek bile özellikle sağ politikacıların yıllardan beri hamaset nutukları atmasının altında yatan gerçeği bence açıklıyor. Çünkü biz gerçekte Cumhuriyet dönemiyle birlikte reddedip kapattığımız Osmanlı’yı yine o Cumhuriyet’in kitaplarında hep savaşlar, fetihler, kahramanlık hikâyeleriyle okuduk. Benim dönemimde (belki hâlâ öyledir) okulların koridorları sultanların resimleriyle doluydu. Osmanlı tarihi, dünyaya hükmettiğimiz bir altın dönem olarak her zaman gururumuzu okşadı. Politikacılar da din ve tarih konusunu ellerinden bırakmadılar. ??? Ama gerçekte hiçbiri Osmanlı mirasıyla, kültürüyle fazla ilgilenmedi. Tarihini de çok ciddiye almadı. Bu konuda öyle çok önemli araştırmalar yapılmadı. Yapılanlar da desteklenmedi. Mimari eserler, kültürel varlıklar uzun zaman yağmalanıp gitti. Ne yurtdışındaki varlıklara, ne kültürel mirasın verilerine sahip çıkılmadı. Aslında çoğu politikacının Osmanlı’yla ilgili bütün bilgisi de resmi tarihin kendilerine anlattığı masallardan ve onlara dayanarak yazılan tarih romanlarıyla, filmlerinden ibaretti. Tarih daha çok herkesin kendine göre ideolojik bakışına alet edilen bir bakışla ele alındı. Kimine göre Abdülhamit Kızıl Sultan oldu kimine göre büyük padişah. Kimi Osmanlı’nın beğendiği padişahlarını överken ötekileri görmezden geldi. ??? Oysa bütün imparatorlukların tarihi, zaferler, yenilgiler, istilalar, fetihlerle olduğu gibi, entrikalar, kumpaslar, zulümler, cinayetler ve baskılarla doludur. Ve kuşkusuz, bugünün bakışıyla değil, yaşanan döneme göre ele alınıp incelenirse bir anlamı olabilir. Duygusal bir bakışla ya da kendi ideolojimize uydurmak için yorumlayarak tarihi inceleyemeyiz. İster beğenin ister beğenmeyin yeni kurulan yapılar her zaman geçmişi arkada bırakır. Tarihin belli bir dönemi, tıpkı kişisel hikâyemizdeki gibi, yeniden dönülüp yaşanamaz veya yeniden canlandırılamaz. Kendi anılarımız gibi, güzel ya da çirkin, bizi oluşturan yapı taşlarıdır yalnızca... Ve ironik bir biçimde o çok beğendiğiniz geçmişi yeniden canlandırabilmenin tek yolu da “kurgu”dur... ? 471 hâkim ve savcıyı kapsayan HSYK kararnamesi yayımlandı. Balyoz soruşturmasında görev alan ve 5 Temmuz’da özel yetkileri kaldırılan savcı Hüseyin Ayar terfi ederek Bakırköy Başsavcı Vekilliği’ne getirildi. Özel yetkilerinin kaldırılmasının ardından terfi alan bir başka dikkat çeken savcı da Bilal Bayraktar oldu. Bayraktar, MİT’çilerin ifadeye çağırılması krizinde gündeme gelmişti. lal Bayraktar, Beykoz Başsavcısı oldu. Bayraktar, savcı Sadrettin Sarıkaya’nın MİT’çileri ifadeye çağrılmasında da gündeme gelmişti. Sarıkaya, bu dosyadan alınınca yerine Bayraktar getirilmişti. Özel yetkili savcılıkların yerine kurulan bölge ağır ceza mahkemelerine yapılan atama kararnamesinde ise Bayraktar’a yeni görev verilmemişti. Bayraktar, düz savcı konumuna düşmüştü. leri kaldırılan savcı Hüseyin Ayar ise Bakırköy Başsavcı Vekilliği’ne getirildi. Terfi alan savcılarından bir diğerini ise Hrant Dink davası savcısı Hikmet Usta oldu. lefon dinlemelerini yapan kurum olan TİB’in başkanı, eski Ankara Savcısı Fethi Şimşek, Hüseyin Canan’ın yerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığı’na getirildi. Şimşek’in henüz faaliyete geçirilmeyen Ankara’daki istinaf mahkemesinin başına getirilmesi pasif görev olarak yorumlandı. Engin’in yerine Canan Anayasa Mahkemesi, Şimşek’in Başbakan tarafından TİB’e atanmasına ilişkin yasa maddesini CHP’nin başvurusu üzerine iptal etmişti. Ancak Şimşek, iptale karşın tartışmalı bir şekilde görevini sürdürmüştü. HSYK kaynakları, “Bu atama tenzili rütbe mi” sorusuna, “Hayır, kendisi savcılık mesleğine dönmek istedi” diye yanıt verdi. Emekli olması nedeniyle Aykut Cengiz Engin’den boşalan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığı’na ise Hüseyin Canan atandı. ‘Ergenekon eylemi’ demişti Usta, Dink davasında verdiği esas hakkındaki mütalaasında, “Hrant Dink cinayeti kusursuz bir Ergenekon eylemidir” demişti. Mahkemenin davada örgütten verdiği beraat kararına da itiraz eden Usta, dosyayı Yargıtay’a taşımıştı. En dikkat çeken atama ise Ankara’da oldu. Te Ayar ve Usta’ya terfi Balyoz soruşturmasında görev alan ve 5 Temmuz’daki kararnamede özel yetki Eğitime 7 Aralık’a kadar ara Koyuncu’ya ayıp ettiler ‘Herkes için sanat’ sloganı ile çalışmalar düzenleyen Kazım Koyuncu Kültür Merkezi bugün uygulanacak kararla tarihe gömülmek isteniyor İstanbul Haber Servisi Kadıköy Moda’da 2007 yılında açılan Kazım Koyuncu Kültür Merkezi kapatılıyor. Merkeze, çarşamba günü 48 saat içinde binayı boşaltmaları için bildirim yapıldı. Süre bugün doluyor. Gönüllüler, kültür merkezini kapattırmamak için eylem yapacak. Kazım Koyuncu Kültür Merkezi Derneği’ne 31 Temmuz’da denetime gelen Dernekler Masası memurları, binanın ortak bahçesinin lokal görünümünde olduğunu öne sürerek1400 liralık para cezası kesti. Dernek karara itiraz ederek yasal süreç başlattı. 25 Eylül’de polis, lokali kapatma kararı ile derneğe geldi. Ancak polisler lokalin neresi olduğunu tespit edemedi ve çalışmalar engellenir diyerek derneği kapatmadan binadan ayrıldı. 28 Kasım Çarşamba günü ise polis memurları bu kez derneği kapatma kararı ile binaya geldi. Emniyet derneğe binayı boşaltmaları için 48 saat süre verdi. Kararın durdurulması talebi ile Dernekler Masası, Kadıköy Kaymakamlığı ve İstanbul Valiliği’ne yapılan başvurular kabul edilmedi. Karar gereği bugün kültür merkezini kapatmaya gelecekler. Ancak 2007’den beri “Piyasacılığa karşı herkes için sanat” sloganı ile tamamen ücretsiz çalışmalar yapan Kazım Koyuncu Kültür Merkezi önünde kapatma kararına karşı eylem yapılacak. Merkezden yapılan açıklamada “Bu yaptırımın; piyasaya rağmen gönüllülük anlayışıyla ücretsiz sanat faaliyetleri yürüten bir kurumun ‘lokal görünümü’ bahanesiyle çalışmalarını engellemek için, kasıtlı ve keyfi olarak uygulandığını biliyoruz. Yani usuli bir eksiklikten ziyade bugünkü iktidar güçlerinin; özgürlüğe, emeğe, dayanışmaya karşı uyguladığı bir yaptırımdır. Bu yüzden bu hukuksuzluğa teslim olmayacağız. Derneğimizi kapatmalarına izin vermeyeceğiz” denildi. Çıkan olaylarda 2 öğrenci yaralandı. Merkez önünde eylem DTCF’de yine olay ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi’nde (DTCF) bir süredir devam eden olaylar dün 2 öğrencinin yaralandığı çatışmanın ardından derslere 7 Aralık’a kadar ara verilmesiyle son buldu. Fakülte bundan iki yıl önce iki gün tatil edilmişti. Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi’nde bir süredir devam eden olaylar önceki gün doruk noktasına ulaştı. Önceki gün öğleden sonra sağ görüşlü öğrencilerin, sol görüşlü öğrencilerin bulunduğu alana taş atmasıyla olaylar tekrar başladı. Sabah saatlerinde sağcı öğrenciler okula girmek isteyen öğrencileri taş ve soda şişeleriyle engellemek istedi. Okul içine taşınan çatışmalarda bir öğrencinin satır darbesi ile elinden, diğer öğrencinin de atılan soda şişesiyle başından yaralandığı öğrenildi. Çevik Kuvvet ekipleri okul dışında beklerken, Emniyet amirlerinin satırlarını sallayan sağcı öğrencileri görmezden geldiği ileri sürüldü. Çatışmaların sürmesi üzerine Çevik Kuvvet ekiplerinin okula girdiği ve sağ görüşlü öğrencileri arka bahçede korumak amacıyla çembere aldıkları iddia edildi. Gerginliğin Çevik Kuvvet müdahalesi ile dinmemesi üzerine fakülte dekanlığı 7 Aralık’a kadar derslere ara verildiğini açıkladı. Okulda bulunan öğrenciler tahliye edildi. EğitimSen’den yapılan açıklamada, “DTCF’deki demokrat öğrencilerin can güvenlikleri bulunmuyor. Faşist saldırılar nedeni ile okullarına toplu olarak girip çıkabiliyorlar. ‘Sağsol çatışması’ yok, üniversitelerde faşist saldırı var” denildi. PROF. TANİLLİ VE PROF. TANÖR DÜZENLENEN ORTAK ETKİNLİKTE ANILDI Özgürlüğe hâlâ uzağız İstanbul Haber Servisi Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği ve Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği, anayasa hukukçuları Prof. Bülent Tanör ile Prof. Server Tanilli’yi ölüm yıldönümü nedeniyle düzenledikleri panelle andı. Panelde, Prof. Tanilli ve Prof. Tanör’ün birçok açıdan ortak özelliklerinin bulunduğu ve geniş kitleleri etkilediklerine dikkat çekildi. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Kongre ve Kültür Merkezi’nde dün düzenlenen “Tanör (10. yılı) ve Tanilli (1. yılı) anma toplantısı”na, Server Tanilli’nin oğlu Bülent Tanilli, eski Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, avukat Turgut Kazan, Prof. Dr. İbrahim Kabaoğlu, Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, gazetemiz yazarı Meriç Velidedeoğlu ile çok sayıda akademisyen katıldı. Oktay Akbal taburcu oldu ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Gazetemiz yazarı, Türk edebiyatının usta ismi Oktay Akbal, tedavi gördüğü Başkent Üniversitesi Zübeyde Hanım Hastanesi’nden taburcu oldu. Muğla’ya dönen Akbal’ın tedavisine evinde devam edileceği belirtildi. MHP’li belediyeden 22 gözaltı ? BALIKESİR (Cumhuriyet) MHP’li Balıkesir Belediyesi’nde bir süredir gündemde olan operasyon dün sabah gerçekleştirildi. Cumhuriyet başsavcılığının yürüttüğü soruşturma sonrası polis dün belediyeye baskın yaparak evraklara el koydu. 2’si Belediye Başkan Yardımcısı 22 kişi gözaltına alındı. ‘Faşist saldırı’ Dinçer’den öğretmen itirafı ‘OKULUMUZ İHO OLMASIN’ Veliler ayaklandı Eğitim Müdürlüğü’ne teslim etti. Öğrenci ve velilerden oluşan kalabalık bir grup dün öğle saatlerinde okul önünde “Okulumuza dokunma!” pankartı açarak, “Susma okuluna sahip çık”, “Okulumuz bizimdir, bizim kalacak” şeklinde slogan attı. (SERKAN YILDIZ) Yasayı protesto etmişti aboğlu: Ortak yönleri çok fazla K CHP’li Akkaya ifade verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, katıldığı “Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası” protestosu nedeniyle Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde ifade verdi. Akkaya, “Emniyet güçleri bu konuda görevlerini yapıyorlar. Çünkü 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüş Kanunu değişmediği müddetçe bu konuyla ilgili her türlü etkinlik ve eylemde, bu eyleme katılanların ifadesini almak Emniyeti’n görevi” dedi. Gazetecilerin 29 Ekim’de, Birinci Meclis önünde gerçekleşen olaylara ilişkin herhangi bir sorunun yönetilip yöneltilmediğini sorması üzerine Akkaya, bu konuda herhangi bir sorunun sorulmadığını aktardı. Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kabaoğlu, Prof. Tanilli ve Prof. Tanör’ü uzun yıllar tanıdığını, her iki hocanın da eserlerini yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarma misyonunu üstlendiğini söyledi. Tanör ve Tanilli’nin uzun yıllar İÜ’de görev yaptığını anımsatan Kabaoğlu, her iki bilim insanının birçok ortak yönünün bulunduğunu, anlatımlarında doğrudan söylemler yaptıklarını, düzgün Türkçe kullandıklarını, dolaylı anlatımlardan kaçındıklarını ve ele aldıkları konularda yalnızca hukukçuları değil, geniş kitleleri etkilediklerini ifade etti. Kabaoğlu, “2025 yıl öncesinin özgürlük sorunları bugün de devam ediyor. Tanilli ve Tanör hocaların özgürlükler alanında, iktidar özgürlük çelişkisi alanında dile getirdikleri fikir ve öneriler bugün de canlılığını koruyor. Server Hoca, konuşmasını tok bir sesle ‘hoşça kalın, hoşça kalın’ Şehremini’deki Gazi İlköğretim Okulu’nun 3 hafta önce imam hatip okuluna (İHO) dönüştürülmesi yönünde karar alındığı iddia edildi. Öğrenci ve veliler, okullarının imam hatipe dönüştürülmesi kararına tepki göstererek topladıkları imzaları Fatih İlçe Milli ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce’nin önergesini yanıtlayan Mili Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 29 Mayıs 2012 itibarıyla öğretmen ihtiyacının 116 bin 317, 15 Ekim 2012 itibarıyla 127 bin 242 olduğunu belirtti. Açlık grevine desteğe ceza ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Cezaevlerinde açlık grevlerinin sürdüğü sırada Muş’ta açlık grevine destek vermek için etkinliğe katılan BDP İl Başkanı’nın da aralarında bulunduğu 32 kişi hakkında soruşturma açıldı. Varto ilçesinde ise destek eylemine katılanlara 72’şer TL idari para cezası kesildi. sözleriyle noktalardı. Şimdiyse benim size söyleyebildiğim şu yalnızca: Nur içinde yatın Server Ağabey” diye konuştu. katkısı büyük olurdu’ ‘Tanör’ün anayasaya de Tanör’ün çok yönlü bir hukuk adamı olduğuna değinerek “Bülent Hoca’nın eserleri demokratikleşme, anayasal gelişme, siyasal tarih ve insan hakları eksenleri üzerine oturuyordu. Her noktada iyi bir hukukçuydu” değerlendirmesini yaptı. MemurSen’den ‘zorlama’ eylem ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MemurSen’in kamuda türbanın serbest bırakılması için TBMM önünde yaptığı eyleme pek çok hastanede görev yapan sağlık çalışanlarının katılması için zorlandığı belirtildi. SES Ankara Şubesi, MemurSen’in yaptığı baskıları yaptıkları açıklamayla kınadı. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere ise Türkiye’nin zor günlerden geçtiğine, üniversitelerde demokratik örgütlenmenin çok önemli olduğuna dikkat çekti. Yeşildere “Eğer bugün Bülent Tanör aramızda olsaydı anayasanın, başkanlık sisteminin tartışıldığı bir ortamda bilim ve toplum adına çok büyük önderlik yapabilir, sonsuz katkıları olabilirdi” dedi. Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bertil Emrah Oder TÜSİAD’dan açıklama TÜSİAD tarafından Tanör’ün ölüm yıldönümü nedeniyle yapılan yazılı açıklamada ise özetle şöyle denildi: “Yazarlığını üstlendiği ‘Türkiye’de Demokratikleşme Perspektifleri’ başlıklı 1997 tarihli TÜSİAD raporu, demokratik standartların geliştirilmesi yönünde dönemin ufkunu aşan, bugün bile demokratikleşme çalışmalarında rehber niteliği taşıyan bir çalışmadır.” TEV’den liseye spor salonu ? Eğitim Servisi Türk Eğitim Vakfı (TEV) tarafından yaptırılan Edirne TEV Orhan Çetin Anadolu Öğretmen Lisesi’nin kapalı spor salonu, törenle açıldı. Törene, bağışçı Orhan Çetin, TEV Yönetim Kurulu üyeleri, TEV Genel Müdür yardımcısı Güsel Bilal ile öğrenciler ve öğretmenler katıldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear