23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 OCAK 2012 CUMARTESİ 2 GENELKURMAY Başkanlığı’ndan emekli Orgeneral Hilmi Özkök Cumhuriyet’e konuşurken “Kurumlar arası ilişkiler çok ısınmış durumda; bir an önce soğutulması ve birilerinin bunu toparlaması lazım” diyor. Toparlamaktan söz ettiğine göre ısınan her mekanizmanın, ister makine ister devlet olsun, bozulup işlemez hale geleceğini bilerek konuşuyor demektir. Siyasette bunun adı bir devletin yıkılması ya da batmasıdır. Paranoya belirtisi sayılmasın ama bugünün dünyasında bunu bilerek Türkiye Cumhuriyeti’nin kurumları arasındaki ilişkileri kasten ısıttırmaya çalışanların da olabileceğini düşünmek pek yanlış olmaz. İçe ve dışa bakarak. İçe bakınca ne yazık ki hâlâ Cumhuriyete inanmayan ve onlara aynı yurtta yaşama OLAYLAR VE GÖRÜŞLER “birilerince toparlanması” gereğinden söz ediyor. “Birileri”, bizlerden başka kimler olabilir? Gökten mi inecekler? Bir yerlerden mi gelecekler? Kadınlı erkekli yetmiş beş milyonun akıllı insanı mı yok? Yazarıyla çizeriyle, bilimcisiyle öğretmeniyle, askeriyle siviliyle? Yüzlerce yıllık tarihten çıkarılmış dersler mi eksik? Altaylar’dan başlayıp Viyana önlerine kadar onca uygarlıktan edinilmiş değerlerin hiç mi yararı olmamıştır? Bu ülkeyi ve toplumu biz toparlamayacağız da kim toparlayacak? “Aklını başına toplamak” dilimizin deyimlerinden değil mi? oksa akıl tutulması mı var ülkede? Bugün koşun cumhuriyetçi partinize, sendikanıza, derneğinize, dairenize, işyerinize ve birbirinize “biz varız” diyerek düşünün. Arapça Dersi Günay GÜNER Dil Derneği Yayın Yönetmeni Eylül 2011 tarihinde biçimiyle özdeşleşen değerleriyyayımlanan Milli Eği le çok somut bir aşındırma odatim Bakanlığı kuruluş ğı, gericileştirme aracı anlamı ve örgütlenmesini düzenleyen taşır. KHK’yle Atatürk devrimleri, Bu nedenle Arapçayı ulusumuz ulusçuluğu, ulusal değerlere bağ yönünden sıradan bir dil olarak lı olmak düşüncesi kazınmak is görmek, ilköğretim 4. sınıf gibi tenirken hemen ardından ilköğ küçük yaştan başlayarak çocukretimde 4. sınıftan başlayarak larımıza öğretilmesini zararsız Arapça seçmeli ders olarak ko bir dil öğretimi işi saymak olanuldu. Bilinen oyundur önce seç naksızdır. Arapça gelirken tarimeli olan bir anda zorunlu olur. himizdeki gerici, ulusal değerleBir zaman sonra abecenin de de ri çözücü, Cumhuriyet karşıtı ğiştirilmeye çalışılacağı açıktır. işleviyle birlikte gelir. Kimse bu yönde çaba harcanArapça gerek Arap kökenli mayacağını sanmasın. yurttaşlarımızın gerekse Arap Arapça Türk ulusu için özel halklarının anadili olarak kuşkulikle Osmanlının kutsal dil say suz saygındır. Bu durum yukarımasıyla, Türkçeyi aşağılamasıy da açıklanan gerçeğin dışında la, dışlamasıyla, sözlü alana, du bir olgudur. Arapça dersleri öğvarlar ardına kapamasıyla; tari retim izlencesinden kesinlikle himizde ümmetçi ve dinsel yaşam çıkarılmalıdır. 14 Aklı Toparlamak güvencesi getirdiğini unutarak yıkılmasını özleyen bazı çevrelerin var olduğu görünüyor. Dışa bakınca da Türkiye’nin Soğuk Savaş’taki önemini değişik yollarla sürdüren bugünkü büyük çıkarlar çatışmasının taraflarında bizleri şaşkına çevirip kendi kazançları için kullanma hırsını sezmekteyiz. eneral Özkök, deneyimli kurmay değerlendirmesiyle, şimdiki tehlikeli ısıtılmış durumun 19 Mayıs Nerenize Battı?.. Sormazlar mı o zaman: “Samsun’a çıkmadıysa niye biraz adama benziyorsun?..” ? Samsun’a çıkışını kesiyorlar... Ankara’ya gelişini kırpıyorlar... Ortası, Sivas ve Erzurum Kongreleri kalıyor size... ? İlkokul çocuklarını umreye götürme kararından birkaç gün sonra 19 Mayıs törenlerini kaldırmaları tabii ki rastlantı değil... 19 Mayıs; çağdaş insan demek... 19 Mayıs; peçesiz, çarşafsız, türbansız, külahsız, cüppesiz modern toplum demek... 19 Mayıs; özgür kadın demek... 19 Mayıs; kul olmayan erkek demek... 19 Mayıs; sesi çıkan gençler, sorusu olan çocuklar demek... 19 Mayıs; modern eğitim demek... 19 Mayıs; şeyhsiz, şıhsız, dergâhsız, medresesiz, tarikatsız, fetvasız laik devlet demek... 19 Mayıs; medeni hukuk demek... 19 Mayıs; müspet bilim, ilim demek... 19 Mayıs; uyanış demek... 19 Mayıs; özgüven demek... 19 Mayıs; dans demek... 19 Mayıs; şarkı demek... 19 Mayıs; müzik demek... Ama tüm bunlar sana uymaz badem... ? Ankara dışındaki illerde alan töreni yapılmamasının gerekçesi; çocukların derslere motivasyonunun bozulması, soğuk havalar ise... Yıllardır “Önlerinde hayvanları yatırıp gırtlaklarını kesmeyin, çocukların psikolojileri bozuluyor” dedik duymadın da... Onurlu bir bağımsızlık savaşına adım attıkları günü dans ederek kutlamaları mı bozuyor çocukları?.. Ya da; Türkiye’nin en soğuk şehirlerinden Ankara’da çocuklar üşümüyor da, İzmir’de, Antalya’da, Mersin’de mi üşüyecekler?.. ? 19 Mayıs; dünya uluslarının bağımsızlık ve modernleşme mücadelelerinin başlamasının da tarihidir... Sen Amerika’nın deliğine girmişsin, sana uymuyorsa... Bırak, onu örnek alan Japonlar kutlasın... ? Ne yapalım... Atatürk 19 Mayıs’ta “Hava soğuk, üşütmeyelim sonra” deyip Anadolu’ya çıkmasaydı da... Adam yerine geçip, yıkacak bir şey de bulamayacaktın ya... G Y C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear