Catalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 6 MART 2010 CUMARTESİ 14 HABERLER S akarya Üniversitesi Tek- noloji Geliştirme Bölgele- ri Yönetici AŞ (SAÜTEK) bünyesinde üniversite sanayi iş- birliğini geliştirmek amacõyla 7 ay önce kurulan Teknokent’te 15 fir- ma geleceğin teknolojilerini tasar- lamak için Ar-Ge projeleri yürütü- yor. Sakarya Teknoloji Geliştirme Bölgesi ile ildeki çalõşmalarõn zõrh- lõ araçlar, raylõ sistemler, yazõlõm, makine imalatõ, yenilenebilir ener- ji, biyogenetik, gõda ve kimya ala- nõndaki teknolojiler üzerine yo- ğunlaştõrõlmasõ hedefleniyor. SAÜ Rektörlüğü, Büyükşehir, Adapazarõ ve Serdivan belediyele- ri, Sakarya Ticaret ve Sanayi Oda- sõ (SATSO), SAÜ Vakfõ ve Sakar- ya Ticaret Borsasõ’nõn ortaklõğõyla kurulan SAÜTEK bünyesinde faa- liyet gösteren Teknokent’e tahsis edilen 49 dönümlük arazide yapõ- lanmanõn tamamlanmasõyla, böl- gede 250’ye yakõn firmanõn Ar-Ge faaliyeti yürütmesi planlanõyor. Şu anda geçici olarak tahsis edi- len prefabrike ofislerde 15 firmanõn teknolojik çalõşmalar yaptõğõ Tek- nokent’te araştõrmacõ, yazõlõmcõ ve akademisyenlerden oluşan 60 kişi- lik uzman ekip çalõşõyor. SAÜTEK Genel Müdürü Erkal Etçioğlu, Teknokent’in 2009 Ağus- tosu’nda faaliyete geçtiğini belirtti. Teknokent’te faaliyet gösteren firmalarõn zõrhlõ araçlar, raylõ sis- temler, yazõlõm, makine imalatõ, yenilenebilir enerji, biyogenetik, gõda ve kimya alanõnda Ar-Ge faa- liyetleri üzerine yoğunlaşacaklarõ- nõ kaydeden Etçioğlu, şöyle ko- nuştu: “Bölgenin jeostratejik ko- numunu değerlendirmek istiyo- ruz. Bölge İstanbul’a, denizlere ve diğer sanayi merkezlerine ya- kınlığı sebebiyle çok sayıda sa- nayicinin ilgisini çeker durumda. Adapazarı’na İstanbul’dan yak- laşık beş bin sanayici talebi var. Bunların arasında yabancı ser- maye de var. Hazırlık olarak birtakım çalışmalar yapılıyor. Bunlarla ilgili Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın faaliyetle- rine de katılıyoruz. Doğu Mar- mara’da ilimizin öneminin gün geçtikçe artacağını görebiliyo- ruz. 20-25 yıllık periyot içinde üçüncü Boğaz köprüsü yolunun tamamlanması, demiryolu ve ge- lecekte yapılması planlanan su yo- luyla Karasu ilçesi 300 bin kişilik bir liman kenti olacak.” Sakarya’nõn tarõm alanõnda ülke ihtiyacõnõn önemli bölümünü kar- şõladõğõnõ ifade eden Etçioğlu, to- hum alanõndaki genetik çalõşmala- rõn önem kazanacağõnõ düşündük- leri söyledi. Küresel mali krizin etkilerini en aza indirebilmek hatta bu süreci fırsata çevirebilmek amacıyla birçok ülke yeni stratejiler geliştirip uygulamaya koyarken biz ekonomide yaşanılan sorunları azaltma yerine ağırlaştırmak için ne gerekiyorsa yapar hale geldik.. Ekonomik sorunların yarattığı üretim, yatırım, istihdam alanlarındaki sorunların çözümüne odaklanmak yerine kısır tartışmalara neden olabilecek girişimler, görüş ve değerlendirmeler, ekonomiyi gündemden düşürmek, ekonomiyi unutmak, aş ve iş sorunlarını ağırlaştırmaktan başka hiçbir işe yaramayacak ve 2010 yılındaki toparlanmayı yavaşlatacaktır. 2010 yılının başlarında üretimde ve piyasalarda umulan olumlu gelişmeler ya da umut dolu beklentiler son bir ayda art arda yargıda ve siyasette yaşanılan sorunlar ekonomide yine tedirginlik hatta karamsarlık oluşturmaya başladı. Önce “Makine İmalatçıları” ardından otomotiv ana ve yan sanayinin medya aracılığıyla sektöre, üyelerine ve yurttaşlarımıza moral veren “Otomotiv Endüstrisi” kampanyaları ilgi ile izlenmeye başladı, iyi de oldu.. Birçok ticaret ve sanayi odası üyelerine yeni fırsatlar yaratma çabasıyla bir dizi çalışmalar yapıyor. Bir kısmı Suriye, Irak ve İran gibi komşu ülkelere, bir kısmı da Afrika, Güney Amerika gibi kıtalardaki ülkelere mal satabilmek için geziler düzenlerken son yaşanan krizler herkesin moralini bozuyor... Bu girişimleri başlatanlar, destekleyenler acaba çabalar boşa mı gidiyor diye düşünmeye başladılar. Kaygılarını, tedirginliklerini çekinmeden dile getiriyorlar. Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD), Ankara Sanayi Odası (ASO) ve İstanbul Sanayi Odası gibi oda ve sivil toplum kuruluşları yargı krizi ve balyoz operasyonlarının ekonomide ve toplumsal barışta yaratacağı olumsuzlukları birer birer sıralıyorlar. Örneğin; EBSO’nun şubat ayı olağan meclis toplantısında konuşan Başkan Ender Yorgancılar, “En büyük tedirginliğimiz yine ekonominin gündemin dışında kalmasıdır. Ülkeyi kaosa ve gerginliğe sürükleyecek tavır ve eylemlerden kaçınılmalı, bu bağlamda da her kesime görevler düştüğünü hatırlatmakta yarar görüyorum” diyor. Sonuç olarak herkes uzlaşmaktan yana ve toplumsal barışın korunmasını istiyor. Öncelikle siyasi iktidarın uzlaşıdan yana olması gerektiğine ve talihsiz açıklamalarda bulunan iktidar partisinin milletvekillerinin daha dikkatli olmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunuyorlar. TÜİK’in açıkladığı veriye göre, sanayide kapasite kullanım oranı yüzde 67.8 - yüzde 70 seviyesinin altında, yine TÜİK verilerine göre işsizlik oranı yüzde 14’lerde. Her dört gencimizden biri işsiz. Sendika ve meslek kuruluşlarının yaptığı araştırmalara göre yüzde 20’leri aşan işsizliğe çözüm beklenirken “ekonomiyi ülkemiz gündeminin alt sıralarına atmanın kime yararı olacak” diye sormak, sorgulamak gerekiyor. Sorulması gereken bir başka soru da yaratılan kaosun bedelini kimlerin ödeyeceği... Ülkesini seven herkes, demokrasinin, insan haklarının ve hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu bir laik ve sosyal hukuk devletine sahip çıkmak, toplumsal barış ve huzuru sağlamak için uzlaşı sağlamak zorundadır. Kaosun Bedelini Kim Ödeyecek?.. S A T I R A R A S I HİLMİ DEVELİ hilmideveli@hotmail.com YAHYA ARIKAN malicozum@ismmmo.org.tr YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Zarar da Etseniz Beyanname Şart… G eçen yılın başında borsadan alıp yılın içinde satarak “müthiş para” kazandığınız hisse senedinden elde ettiğiniz gelirden “şimdi ne kadar vergi ödeyeceğim” diye merak ediyorsanız, rahat olun, 1 Mart’ta başlayan 2009 yılına ait gelir vergisi beyannamesi sizi hiç ilgilendirmiyor. Çünkü gerçek kişilerce elde edilecek borsa kazançları “tutarı ne olursa olsun” yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmeyecek. Üstelik bu “seçilmiş kişiler” bırakın gelir vergisini stopajdan bile muaflar. Ancak, borsada yükünü tutan bu mutlu azınlıktan değilseniz; tacir, çiftçi ve serbest meslek erbabı şahıs iseniz ticari, zirai ve mesleki kazançlarınız için her şart altında; yani “zarar bile etseniz” en geç 25 Mart 2010 tarihine kadar yıllık beyanname vermek zorundasınız. “Borsada, faizde tatlı kâr elde edene gelir vergisi beyanı yok, bize niye var” diyenlere ise sizin durumunuzda Ocak 2010 tarihi itibarıyla, gerçek usulde gelir vergisi mükellefi sayısının 1 milyon 648 bin 948 kişi olduğunu anımsatmak, belki “yalnız değilsiniz” duygusu anlamında bir teselli verir! Şimdi gelelim, beyannamedeki usul ve esaslara. Hesaplanacak gelir vergisinin ilk taksiti bu yılın 31 Mart’ı, ikinci taksiti ise 31 Temmuz’una kadar ödenebilecek. Tek taksitte ödemek isteyen mükellefin ise mart ayının sonuna kadar vakti var. 2009 yılına ilişkin olup 2010 yılında beyan edilecek TABLO 1’de gösterilen gelirlerden; Ticari Kazanç, Serbest Meslek Kazancı, Gayrimenkul Sermaye İratları ve birden fazla işverenden elde edilen ücret gelirlerinin beyanında bazı özellikler ve istisnaları vurgulamakta yarar var. TABLO 2’de ise indirimleri görebilirsiniz. 1- Ticari Kazanç ve Serbest Meslek Kazancı: Gelir vergisi sistemimize göre ticari kazanç mükellefleri ile serbest meslek erbapları, zarar bile etmiş olsalar yıllık beyanname vermek zorundalar. 2- Gayrimenkul sermaye iradı: Türkiye’de Aralık 2009 itibarıyla 840 bin 77’si kira gelir elde eden mükellef var. Tevkif (Kesinti-Stopaj) sureti ile vergilendirilmemiş olan gayrimenkul iratlarının tamamı (istisna tutarının altında kalan konut kira gelirleri hariç) tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname ile beyan edilir. Binaların mesken olarak kiraya verilmesinden dolayı elde edilen hasılatın 2.600.-TL’lik kısmı, işyeri kira gelirlerinin 22.000 TL’yi aşmaması koşulu ile Türkiye’de tevkifata tabi tutulmuş olan gayrimenkul sermaye iratları beyan edilmeyecektir. 3- Ücretler: Tek işverenden alınan ve tevkif sureti ile vergilendirilmiş ücretler tutarı ne olursa olsun hiçbir surette beyan edilmemektedir. Ancak birden fazla işverenden ücret alan ve birden sonraki işverenden aldıkları ücretin toplamı 2009 yılı için 22.000.-TL’yi aşıyorsa beyan edilecektir. Burada mükellef birden sonraki işverenden aldığı ücretin hangisi olduğuna serbestçe karar verebilecek. 308 TL Cenaze Parasına Yeter mi? “1952 doğumlu bir kadınım. 1972-1977 yılları arasında 5 yıl öğretmenlik yaptım. Başka bir işte çalışmadım. Mart 2010’da prim ödemeye başlarsam ne zaman emekli ola- bilirim ve geçmiş primleri toplu ödeyebilir miyim?” Har- biye Ateş Bir işyerinde SSK’li olarak çalışmaya başladıktan sonra Emek- li Sandığı hizmetiyle birlikte toplam 3600 günü doldurmanız ha- linde yaştan emekli olabilirsiniz. İsteğe bağlı prim ödemesi Bağ- Kur’lu gibi sayılacağından, bir işyerinden SSK’li olmanız lehi- nize. Geçmiş gün primlerini toplu ödemek mümkün değildir. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. 3600 günü doldurursanız yaştan emekli olabilirsiniz Sakarya Üniversitesi, bölgedeki yerel yönetimler, sanayi ve ticaret odasõ ortaklõğõyla kurulan teknoloji geliştirme bölgesinde (SAÜTEK) firmalar zõrhlõ araçlar, raylõ sistemler, yazõlõm, makine imalatõ, yenilenebilir enerji, biyogenetik, gõda ve kimya alanõndaki teknolojiler üzerine yoğunlaşõyor. A kşehir’in zenginlerinden Mehmet Bey, Nasrettin Hoca’yı evine çağırarak sormuş:  Ey okumuş bilge hocam! Her şeyi bildiğine göre, söyle bakalım: Kıyamet ne zaman kopacak? Nasrettin Hoca, hiç duraksamadan:  Bağışlayın, Allah gecinden versin. Siz ölünce, hemen ertesi gün kıyamet kopacaktır. Zengin adam hafifçe ürpermiş. Bir süre düşündükten sonra Hoca’ya:  Bunu nereden biliyorsun, hocam? Benim ölümümle kıyametin ne ilgisi olabilir? Hoca cevabı yapıştırmış:  Siz gözlerinizi yumar yummaz, mirasçılarınızın kavgası yüzünden dünya altüst olacak da ondan... Okurlarımızdan zaman zaman Sosyal Güvenlik Kurumu’nun “cenaze yardımının 3 asgari ücret olup olmadığını” soran mailler geliyor. Sosyal güvenlik reformunun yürürlüğe girmeyen ilk taslaklarında öngörü böyleydi. Ancak daha sonra bu madde değiştirildi. Buna göre, cenaze ödeneği; “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu, sürekli iş göremezlik geliri, malullük veya yaşlılık aylığı almakta iken, kendisi için en az 360 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi bildirilmiş iken, ölen sigortalının ailesine verilir.” Cenaze ödeneği verilebilmesi için, hak sahiplerince ölüm tarihini belirten bir dilekçe ile kuruma başvurulması gerekir. Gelelim rakama; cenaze ödeneği, 1 Ocak 2009 tarihinden itibaren ölen sigortalılar için bugün itibarıyla 308 TL’dir. Fıkrayı hatırlarsak; en azından SGK tarafından ödenen cenaze ödeneği için kıyamet kopmayacak! Endeavor Türkiye Ofi- si’nin yürüttüğü girişim- ci seçim süreci kapsa- mõnda, kõş ülke jürisi, “Endeavor 2010 Kış Ül- ke Adayları”nõ belirledi. Endeavor Etkin Giri- şimci Destekleme Der- neği’nden yapõlan yazõlõ açõklamaya göre, giri- şimci ruhu, iş modelleri ve örnek olma potansi- yelleri baz alõnarak de- ğerlendirilen 8 girişimci arasõndan Mehmet Aksel (Mutfak Sanatlarõ Aka- demisi), Burak Mızrak, Barış Özbey, Hakan Özmen (Penna), Osman Yıldırım Coşkun (Pos- tAssist) ve Emrah Kaya (Youtholding) aday oldu. Ülke adaylarõ, Türki- ye’yi temsilen bu yõl 13- 15 Haziran 2010’da İs- tanbul’da yapõlacak ulus- lararasõ seçim paneline katõlma ve girişimcilikle ilgili dünyanõn önde ge- len risk sermaye ve işa- damlarõyla tanõşma ola- nağõ elde edecek. Uluslararasõ seçim pa- neli sonucunda belirle- necek Endeavor girişim- cileri, yerel ve uluslar- arasõ rehber ağõnõn sun- duğu, bedelsiz, kuruma özel 36 aylõk Girişimci Hizmetleri Teknik Des- tek Programõ’ndan fay- dalanõyor. Endeavor Genel Sek- reteri Didem Altop, şunlarõ kaydetti: “Ocak 2010 itibarıy- la dünyadaki 433 En- deavor girişimcisinin 24’ü Türkiye’dendir. Sürecin üçüncü aşama- sı olan ülke jürisi her mevsim düzenleniyor. Türk girişimcilerin En- deavor’ın yerel ve ulus- lararası manevi serma- yesinden faydalanma- sını ve Türkiye’nin et- kin girişimci gücünü dünyaya sergilemeyi he- defliyoruz. Fark yara- tan ve büyüme potansi- yeli olduğuna inanan girişimcilerimizi En- deavor’ın seçim süre- cine başvurmaya davet ediyoruz.” Endeavor 2010 Kõş adaylarõ belirlendi “İşine, toplumuna, çevresine farklılık getirecek 50 genç kadı- nı arıyoruz” sloganõyla KAGİ- DER tarafõndan başlatõlan Gele- ceğin Kadõn Liderleri Projesi, 18 - 25 yaş arasõ üniversite son sõnõf öğ- rencilerinin ve yeni mezunlarõn iş arama sürecini ve işgücü piyasasõ- na katõlõmõnõ kolaylaştõrmayõ he- defliyor. Dünya Bankasõ destekli proje- ye başvuran genç kadõnlara 3’er sa- atten 4 bölüm olarak çeşitli eğitimler verilmesi planlanõyor. Verilecek eğitimler arasõnda gö- rüşme becerilerini geliştirme, işye- rine adaptasyon, profesyonel ahlak, finansal okuryazarlõk, hedef belirleme, iş arama stratejileri var. Katõlõmcõlara eğitimlerin sonunda sertifika verilecek. Ayrõca, eğitim alan genç kadõnlar, iş arama süreçlerinde 6 ay boyunca KA- GİDER tarafõndan takip edilerek, ken- dilerine destek ve- rilecek. ‘Kimler başvurmalı?’  18 - 25 yaş arasõ İngiliz- ce bilen genç kadõnlar, *Üniversiteden 2008 / 2009 veya 2010 senesinde iyi dere- ce ile mezun olan / olmayõ planlayan,  Tercihen burslu oku- muş olan,  Tercihen iş tecrübeli (staj, part-time iş, vs değer- lendirilecektir),  Yüksek kariyer hedefleri olan, başarõ odaklõ,  Hemen işe başlamak için her- hangi bir engeli bulunmayan,  Çalõşma motivasyonu yüksek,  Tercihen sivil toplum kuruluş- larõnda sosyal içerik üretmeye yö- nelik çalõşmõş olanlar başvurabilir. Başvurularõn 15 Nisan’a kadar www.kagider.org adresindeki baş- vuru formu doldurularak CV’lerle beraber cv@kagider.org adresine gönderilmesi gerekiyor. KAGİDER geleceğin kadın liderlerini arıyor 60 yõldõr kumaşa baskõ yapõyor Baba mirasõnõ yaşatõyor Mardin’de yaşayan Nasra Çilli, yaklaşık altmış yıldan beri babasından miras kalan kumaşa baskı sanatını sürdürüyor. Babasından kalma mesleği, tahta kalıp, kök boyalar kullanarak sürdüren, çizdiği çeşitli figürleri ilkel yöntemlerle yaptığı baskı işiyle kumaşa yansıtan Süryani kökenli Çilli, “Bugüne kadar Türkiye’de ve dünyada bulunan çok sayıda kilisenin ayin perdesindeki baskılar benim eserim. En büyük üzüntüm ben öldükten sonra bu sanatı devam ettirecek birinin olmaması” diyor. Babası İshak Çilli’nin Mustafa Kemal Atatürk, Fevzi Çakmak ve İsmet İnönü’nün portrelerini baskı yaparak kendilerine gönderdiğini ve Mustafa Kemal Atatürk’ün de babasına teşekkür belgesi gönderdiğini söyleyen Nasra Çilli, evinin baskı müzesi gibi olduğunu ve gelen herkese kapısının 24 saat açık olduğunu belirtiyor. Onlargelecekteki teknolojiiçinyolaçõktõ