Catalog

5 EYLÜL 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 17kultur@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B Söz yazarı Mutlu uğurlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - “Bir ilkbahar sabahõ güneşle uyandõn mõ hiç” isimli eseriyle Altõn Kelebek ödülü alan, söz yazarõ ve şair Dr. Bekir Mutlu, son yolculuğuna uğurlandõ. Dört yõldõr kanserle mücadele eden Mutlu için Anestezi ve Reanimasyon Bölümü’nde klinik şefi olarak görev yaptõğõ Ankara Numune Eğitim ve Araştõrma Hastanesi’nde tören düzenlendi. Hastane Başhekimi Doç. Dr. Nurullah Zengin, “Mutlu, bir hekim ve anestezi hocasõ olarak tõp dünyasõna, sanatçõ kişiliğiyle de ülkemize mal olmuş bir değerdir” dedi. Törene, Mutlu’nun eşinin, kõzõ Esra Aslan ile oğlu Umut Mutlu, yakõnlarõ ve çalõşma arkadaşlarõ katõldõ. Mutlu’nun cenazesi Kocatepe Camisi’nde kõlõnan cenaze namazõnõn ardõndan Karşõyaka Mezarlõğõ’nda toprağa verildi. Türk tõbbõna birçok anestezi uzmanõ ve teknisyeni yetiştiren Mutlu’nun pek çok tõbbi makalesi, 3 de şiir kitabõ bulunuyor. Şiirlerinden birçoğu ünlü bestekârlar tarafõndan bestelenmiş, çok sayõda eseri de “yõlõn sevilen şarkõsõ” seçilmişti. ‘Bloomsbury’ mektupları satıldı Kültür Servisi - Sanatçõ, yazar ve entelektüellerden oluşan Bloomsbury grubu tarafõndan yazõlmõş yüzü aşkõn yayõmlanmamõş mektup koleksiyonu East Susse’de yapõlan açõk arttõrmada 50 bin pound’a satõldõ. Koleksiyonun adõ açõklanmayan müşteri adõna kitap tüccarõ Bernard Quaritch tarafõndan alõndõğõ açõklandõ. Yetkililer mektuplarõn ülke sõnõrlarõ içinde kalmasõndan dolayõ memnun olduklarõnõ belirtti. Koleksiyonda 1919-1947 arasõna tarihlenen Helen Anrep,Vanessa Bell ve Virginia Woolf’a ait mektuplarõn içerikleri reçeteler, bahçe yapõmõ yorumlarõ, kişisel sorunlar gibi konulardan oluşuyor. ‘Yazılamayan yaşamlar’ Kültür Servisi - Diyarbakõr Ceren Kadõn Derneği, ‘Yazõl(a)mayan Yaşamlar’ adlõ bir öykü yarõşmasõ düzenliyor. Konu olarak namus, töre vb. gerekçelerle yaşamõna son verilmiş ya da yaşamõnõ sonlandõrmõş; yine de yaşamdaki tüm zorluklara rağmen direnen, mücadele eden kadõnlarõn yaşam öykülerinin seçildiği yarõşmaya Türkçenin yanõ sõra Kürtçe yazõlmõş öyküler gönderilebilecek. Yarõşmaya son başvuru tarihi 30 Ekim. Ölümünün birinci yõlõnda, Çanakkale üzerinden Bodrum’a uzanan bir İlhan Berk Yolculuğu ‘Oşimdikuşlarõndoğumgününde’ MÜJDE BİLİR B ir şaire uzanan yolu kat et- mek hiç de kolay değil as- lõnda. Hele o şair, sonsuz- luğun şairi İlhan Berk ise ona doğru yöneleceğiniz her yol, yüz- lerce kapõnõn iç içe açõlõp kapan- dõğõ, ileri-geri yönelişlerle “ara- yış”õ kavradõğõnõz, yeni yeni se- rüvenlere sürükler sizi. İlhan Berk’in birinci ölüm yõl- dönümünde onun şair dostlarõ böyle bir serüven için bir araya gel- diler. “İlhan Berk Buluşması” adõyla Gümüşlük Akademisi’nin projelendirdiği “İlhan Berk’e Yolculuk”, bu amaçla hazõrlanan Şiirli Otobüs’ün şairlerden oluşan yolcularõnõ almasõyla 26 Ağus- tos’ta İstanbul’da başladõ. Şair Neşe Yaşın önderliğinde Çanakkale, Bergama, İzmir gü- zergâhõnõ da içeren üç günlük et- kinliğin son durağõ, şairin ölüm gü- nü olan 28 Ağustos’ta Bodrum’da olmak üzere planlanmõştõ. ECE AYHAN’A SELAM... İstanbul’dan Bodrum’a uzanan duraklarda Eceabat’ta Ece Ayhan mezarõ başõnda, İzmir’de Can Yücel, adõnõ taşõyan sokakta anõldõ. Şiirli Otobüs’ü İzmir’de karşõ- layan İlhan Berk dostlarõ ve şair- ler, Can Yücel Sokağõ’nda, Ece Ayhan’dan İlhan Berk’e selam götüren “Hoşça kal hoş tilki İl- han’a” yazõlõ pankart ile “su’yum ben geçiyordum” pankartõnõ aç- tõlar ve etkinlik süresince de bu pankartlar taşõndõ. İlhan Berk’in desenleri ve dize- lerinin basõlõ olduğu tişörtlerle Kõbrõs Şehitleri Caddesi’nde yü- rüyüşe çõkõlmasõyla, bugüne değin hiç görülmemiş bir yürüyüş korteji oluştu. İlhan Berk dostlarõnõn ağ- zõndan çõkan tek bir dize göğe doğ- ru yankõlanõp duruyordu: “O şim- di kuşların doğum gününde!” Yürüyüşün ardõndan İzmir Ha- vagazõ Fabrikasõ’ndaki buluşmada da İlhan Berk’le ilgili anõlar anla- tõldõ, çeşitli konuşmalar yapõldõ. Ancak vakit gelmişti. Yolcu yo- lunda gerekti. İlhan Berk bizi bek- liyordu. İlhan Berk’in İzmir’de yaşayan dostlarõnõ da kucaklayan Şiirli Otobüs Bodrum’a doğru yola ko- yuldu. Neşeyle şarkõlarla süren yol boyunca yolculuğun seyir def- teri elden ele dolaşmaya devam ediyor, Şiirli Otobüs’ün yolcularõ olarak duygularõmõzõ yazõyorduk. Birden Bafa Gölü belirdi solu- muzda ve bir fõsõltõ duydum: “- Ba- fa Gölü’nden geçiyorsun!/ Böy- le diyor bir çocuk bir çocuğa.// Sonra ikisi de susuyorlar.” De- mek ki yaklaşmõşõz Bodrum’a. Bir sessizlik... Bir hüzün... Tuhaf bir özlem sarõyor Şiirli Otobüs’ü. 27 Ağustos akşamõ bu duygularla varõldõ Bodrum’a. Sanki biraz- dan, onu çok seven dostlarõnõ kar- şõlamaya geliverecek ve “ben ak- şamım” diyecekti bize. Belediye Meydanõ’nda antik ve artistik halk şarkõlarõyla Şiirli Oto- büs’ün karşõlanmasõ bir an için da- ğõttõ bu hüznü. Bodrum’daki dost- larla kucaklaşõlõp dans edildi. İlhan Berk Buluşmasõ açõlõş kokteylin- de şiirler okundu. Onlarca şairin katõldõğõ böylesi bir etkinlikte, her bir ayrõntõnõn mükemmel olmasõ için çaba harcayan Neşe Yaşõn, tüm zarifliğiyle büyük bir özen içindeydi. Ancak gösterilen onca çaba ba- zõ tatsõzlõklarõn yaşanmasõna engel olamadõ ne yazõk ki. Bir an İlhan Berk’le göz göze geldik bir fo- toğrafta. Bir söyleşimizde “Çok başka bir şey şairlik” dediğini anõmsadõm. “Türkiye’de bu bi- linmiyor” diyordu. Şairliğin İlhan Berk’e çok ama çok yakõştõğõnõ dü- şünmemek imkânsõzdõ. AYNI YOLDA YÜRÜMEK... Şairin ölüm günü olan 28 Ağus- tos sabahõ gerçekleşen sempoz- yumda katõlõmcõ şairlerden Sina Akyol, Hüseyin Alemdar, Salih Bolat, Metin Cengiz, Mehmet Can Doğan, Hüseyin Peker, Se- zai Sarıoğlu ve Hayri K.Yetik, İl- han Berk şiiri üzerine bildiri sun- dular. Sempozyumun ardõndan Bodrum Türbe Mezarlõğõ’na doğ- ru yola koyulduk. Herkesin elinde çeşitli arma- ğanlar vardõ: Kitaplar, begonviller, kalemler, bir ayna, bir puro, ku- rutulmuş bir biber, ayakkabõ çe- keceği ve şiirler... Ve herkes tek tek ezberindeki bir İlhan Berk di- zesini söyledi şairin mezarõ ba- şõnda. Engin Turgut’un, Ertan Mısırlı’nõn şaire gönderdikleri mektuplar okundu. Ardõndan İlhan Berk’in her akşam yürüdüğü yol yüründü hep beraber. Bodrum Belediyesi’nce yaşa- dõğõ evin sokağõna şairin adõ verildi törenle. “İlhan Berk Sokağı” ya- zõlõ tabelayõ kadõn şairler taşõdõ. Sonrasõnda büyük bir özlemle çõk- tõk şairin yaşadõğõ evin merdiven- lerini. Onun terasõndan denize, göğe, boşluğa baktõk.  Şiirli Otobüs, İlhan Berk’in şair dostlarõnõ İstanbul’dan Bodrum’a taşõdõ. Eceabat’ta Ece Ayhan’a, İzmir’de Can Yücel’in adõnõ taşõyan sokağa uğrandõ. Bodrum’da İlhan Berk şiirler ve danslarla anõldõ. KAPATILAN MÜDÜRLÜKLER Çalõşanlar yargõya başvurabilir SELDA GÜNEYSU ANKARA - Kültür ve Turizm Ba- kanlõğõ’na bağlõ Devlet Geleneksel Türk Tiyatrosu Topluluğu ile Dev- let Halk Ozanlarõ Topluluğu mü- dürlüklerinin, Bakanlar Kurulu’nun onayõyla kaldõrõlmasõnõn ardõndan, müdürlüklerde çalõşanlarõn duru- munun ne olacağõ tartõşõlõyor. Devlet Halk Ozanlarõ Topluluğu Müdürlüğü, 1993’te, dönemin Kül- tür Bakanõ Fikri Sağlar tarafõndan, halk ozanõ Âşık Mahzuni Şerif’in öncülüğünde kurulmuştu. Toplu- luğun amacõ, halk kültürünü yaşat- mak ve halk ozanlarõna sahip çõk- maktõ. Devlet Geleneksel Türk Ti- yatrosu Topluluğu Müdürlüğü’nün de kuruluş amacõ, geleneksel Türk tiyatrosu hakkõnda araştõrmalar yap- mak ve yaygõnlaştõrmaktõ. Şimdi çalõşanlar, özellikle de top- luluk müdürleri, Kültür ve Turizm Bakanõ Ertuğrul Günay tarafõndan eşdeğer bir göreve atanmazlarsa, 657 sayõlõ Devlet Memurlarõ Yasasõ ge- reğince yargõya başvurabilecek. Öte yandan, bakanlõğõn, 10 Mayõs 2008’de, Bakanlar Kurulu kararõy- la “Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu Müdür- lüğü”nü kurmuş olmasõ da dikkat çekiyor. Kültür ve Sanat Emekçileri Sendikasõ yetkilileri, müdürlüklerin “kadroların yetersizliği” nede- niyle kapatõlmak istendiğinin açõk- landõğõnõ, ancak gerçek nedenin “ideolojik” olduğunu belirtiyorlar. Eski Kültür Bakanõ Fikri Sağlar ise “Ciddi bir kültürel yozlaşma içindeyiz. Deneme yanılmayla kültür politikası yapılamaz. Kül- tür Bakanı’nın konuya açıklık getirmesi gerekir” dedi. İtalyan hükümetini ve politikalarõnõ eleştiren yapõmlar festivali hareketlendiriyor Venedik bu yıl çok politik ASLI KAYABAL MİLANO- Politik programõyla dikkat çeken Venedik Festivali başlar başlamaz hareketli ve tartõşmalõ günler geçiriyor. Romen yönetmen Bobby Paunescu’nun ‘Francesca’ adlõ filmi, Duce’nin torunu Özgürlükler Partisi milletvekili Alessandra Mussolini’ye hakaret ettiği gerekçesiyle tartõşma yarattõ. Paunescu’nun Lido’da sansürsüz izlenen ve Romen göçmenleri konu alan filminde “Bu o.... hepimizi öldürmek istiyor” şeklinde geçen bir cümlenin kesintisiz gösterilmesi nedeniyle Mussolini’nin dava açacağõ ve filme el koyduracağõ öne sürüldü. Irkçõ yaklaşõmlarõyla tanõnan Verona Belediye Başkanõ Flavio Tosi’den de “B.... herifin teki” diye söz eden film, İtalya’da göçmen çocuklar için anaokulu açmayõ düşleyen Bükreşli genç bir kadõnõn öyküsünü anlatõyor. Yönetmen Paunescu düzenlediği basõn toplantõsõnda, “Alessandra Mussolini İtalya’da işlenen bir cinayetin zanlısı Romen vatandaşı çıkınca ‘Romenlerin DNA’larõnda tecavüz yazõlõ’ demişti. İtalya’da yaşadığım ve kendimi yarı İtalyan hissettiğim için bu sözleri duyunca aldatılmış hissettim ve ‘Francesca’nın senaryosunu yazmaya başladım” dedi. BERLUSCONİ SANSÜRÜ İtalyan yönetmen Erik Gandini’nin İtalya’da televizyon kültürünü anlattõğõ ‘Videokrasi’ adlõ belgesel de Silvio Berlusconi’nin sahibi olduğu Mediaset kanallarõ ile İtalyan devlet televizyonu RAI’de tanõtõm filmi sansüre uğradõğõ için merakla bekleniyordu. Berlusconi’nin televizyondan önce ve sonra olmak üzere iki döneme damgasõnõ vurduğuna dikkat çeken Gandini, bugün İtalya’nõn sağ ve sol diye değil, medyatik olanlar ve olmayanlar diye bölündüğünü söyledi. John Hillcoat’in merakla beklenen filmi “Yol” da izleyiciyle buluştu. Filmde felaket sonrasõ Amerika’da oğlunu yamyamlar ve saldõrganlardan koruyan bir babayõ canlandõran Viggo Mortensen’in yanõ sõra Charlize Theron, Robert Duvall ve Guy Pierce rol alõyor. Öte yandan “South of the Border” adlõ belgeselini tanõtacak Oliver Stone tarafõndan davet edilen Hugo Chavez’in Lido’ya gelmeyi planladõğõ, Venedik Festivali’nin siyasi bir boyut taşõdõğõnõ söylediği belirtildi. Berlusconi’nin Mediaset kanallarõ ile devlet televizyonu RAI’de tanõtõm filmi sansüre uğrayan, ‘Videokrasi’ belgeseli ve Alessandra Mussolini’ye hakaret eden göçmenler hakkõndaki ‘Francesca’ filmi hem ilgi gördü hem de Lido’yu karõştõrdõ. (Fotoğraflar: ATTİLA DURAK) Bienal ‘11B Sınırsız’ilegezilir Kültür Servisi - 12 Eylül-8 Kasõm günleri arasõnda gerçekleştirilecek 11. Uluslararasõ İs- tanbul Bienali’nin biletleri yarõndan başlayarak Biletix satõş sistemi, İKSV Binasõ (İstiklal Caddesi No: 64) ve sergi mekânlarõndan edi- nilebilecek. Bienalin bilet fiyatõ 10 TL olarak belirlendi. İlköğretim ve lise öğrencileri ile 65 yaşüstü izleyiciler, öğretmenler, Uluslararasõ Plastik Sanatlar Derneği üyeleri sergileri 5 TL’lik indirimli biletle izleyebilecek. Lale Kart sahipleri ise yüzde 20- 25 oranõndaki özel indirimden yararlanabilecek. Bienali “her- kesten önce, sı- nırsız ve özel et- kinlikleriyle” iz- leme olanağõ su- nan ve sõnõrlõ sayõ- da satõşa sunulacak “11B Sınırsız” bi- letleri de yarõn Bi- letix batõş sisteminin yanõ sõra İKSV binasõnda satõşa çõkõyor. “11B Sınırsız” biletiyle, sergiler bienal ekibiyle bir- likte gezebilecek, özel etkinliklere katõlma, ser- gi mekânlarõna sõnõrsõz giriş hakkõ ve bienal bo- yunca belirlenecek kafe, restoran, kitabevi ve müzikevlerinde indirim hakkõ olacak. İki kişi için geçerli olacak biletin fiyatõ 50 TL. Öte yandan, öğrenciler, sergileri ücret öde- meden, bienal sponsoru Koç Holding’in konuğu olarak gezebilecekler. İstanbul Bienali bu yõl ilk kez, sanatseverle- rin kişisel olarak bienalin gerçekleşmesine katkõda bulunmalarõnõ sağlayan “Bienal Artı” biletlerini satõşa çõkardõ. Aynõ zamanda sergi- leri “herkesten önce, sınırsız ve özel etkin- likleriyle birlikte iki kişi olarak” olanağõ ta- nõyan “Bienal Artı” biletinin fiyatõ 150 TL. 11. ULUSLARARASI İSTANBUL BİENALİ Erik Gandini “Yol” filminin yönetmeni John Hillcoat, film ekibiyle.