26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 20 HAZİRAN 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Demokrasi, Teokrasi ve İran Önceki akşam Haluk Şahin’in “Yüksek Siya- set”inde İran’ı tartıştık. Programın polemik yaratan bölümlerinden bi- ri İran rejiminin, bir “teokrasi-demokrasi” alışımı olup olmadığıyla ilgiliydi... Şahsen çok önemsediğim bu konu; programın son bölümüne denk düştüğünden, derinine ine- medik... Yalnız Türk basınında değil, uluslararası med- yada da sık gündeme getirilen bir yeni yaklaşım içerdiği için, geçen akşamın “Yüksek Siyaset”in- de zaman darlığından söylemek isteyip söyleye- mediğim bazı şeyleri açmak istiyorum. Ne de olsa “post-modern” zamanlarda yaşı- yoruz… Yan yana getirilmesi asla mümkün olmayan kav- ramlar, bugün rahatlıkla böyle yan yana getirile- biliyor. Yan yana getirilmesinin ötesinde, entelektüel açıdan bir tür “in” olmanın; “yükselen değer” ko- nuları havada yakalayıp “yenilik öncülüğü” yap- manın nişanesi olarak algılanıyor. Yalnız Türkiye’de değil; Batı’sıyla, Doğu’suyla.. yurtdışında da bu böyle… “ ‘Teokrasi’ artı ‘demokrasi’; ‘teo-demokrasi’ na- sıl bir şeydir?” demeye kalktığınızda, “A sen hâ- lâ Jurassic Park’ta mısın?” hesabına “dinozor” damgası yemeyi göze almanız gerekiyor… Düzayak “laikliği” savunmaya kalktığınızda; kaş göz arası hemen “laikçilik” damgası yemek du- rumunda kalmanız gibi tıpkı... İran’ın ‘çifte egemenliği!’ “Dinozorluğu” göze alarak bugünkü yazımı tam bu konuya ayırayım derken...“Radikal” de İran’ın “tanınmış muhaliflerinden” -ki bizim “libe- rallere” tekabül ediyor- Ramin Cihanbeglu’nun (19 Haziran) yazısı ile karşılaştım… Bilgi Üniversitesi’nde geçen yaz bir seminerde tanıştığım Ramin Cihanbeglu, tam bu sorduğum sorunun karşılığıyla girmiş yazısına: “İran İslam Cumhuriyeti’nde” diyor; “İki ege- menlik türü olageldi. Biri ilahi, diğeri halka dayalı egemenlik… Denklemin halk kısmı İran anayasa- sında düzenleniyor. Cumhurbaşkanı ve meclisin halkın oyuyla seçilmesini öngörüyor. İlahi ege- menliğinse, fakihlerin veya ruhani liderin (Ayetul- lah Hamaney) gücüne dayanan Şii kurumlarınca yorumlandığı haliyle Tanrı iradesine kaynaklandı- ğına inanılıyor…” Kardeş, kardeş… Ne hoş! Bir yanda “ilahi egemenlik”… Diğer yanda “halk egemenliği”…. Sıra “son söze” geldiğinde, “çifte egemenlikte” dayatmacı hiçbir “hiyerarşik tercih” yokmuş gibi… “Son sözü” bırakın… “ilk sözü” söylerken da- ha, “önden” “halk egemenliğini” -seçimlere katı- lan adayları belirlemek safhasında- kimlerin tem- sil edeceğine mollalar karar vermiyormuş gibi... Dahası… siyaset tarihinde… “halk egemenliği” kavramının oluşabilmesi için; “ilahi egemenlikle” girişilen ve yüzyıllar alan “mücadeleler” -rönesans, aydınlanma vs…- hiç olmamış gibi… Kulağa gayet fiyakalı gelen “çifte egemen- lik”ten filan söz ediliyor. Dedim ya… “Post modern” zamanlar…. Bu ve benzeri “post modernliklerden” hareketle, “teokrasi-demokrasi” alışımları üzerinde ardından fikir egzersizleri geliştiriliyor… “Demokrasi”, “diktatörlük” alışımlarından, gene son yıllarda moda olduğu üzere orda burda “de- mocrature” (Ahmedinejad misali “demokratür”, “demo-diktatör”) benzeri -misal- kavramlar üre- tiliyor… Bunların hepsi, Batı’dan gazlanan “bon pour l’orient” (“Şarka bu kadarı yeter!”) hoşluklar. “Yüksek reytingli” aydın muhabbetlerinde, bol “alı- cısı olan” kavramlar… Ama “alıcısı” olan her kavramı gözü kapalı böy- le, “satın almak” mecburiyetinde miyiz? Benim so- rum bu… En uzun yüzyılı kaçıran ülke Batılılar, “İran, Ortadoğu’nun en demokratik ül- kesidir! Çünkü her seçimi önden kesinkes kaza- nacağı belli bir Hüsnü Mübarek’e mahkûm de- ğil!” der ve öte yana geçebilirler. Benzer kıstaslar üzerinden “şarka özel” gene di- ledikleri her kavramı, dilediklerince üretebilir- ler… Mollası, muhalifi ve dahi en liberaliyle, kendisi- ni bölgenin “en gelişmiş ve üstün gerçekliği” ad- deden bir İran entelektüeli, ülkesine “ortaçağ te- okrasisini” yakıştırmadığı için tüm bu kavramları kullanabilir. Bunların hiçbirine itirazım yok. Ama aynı kavramları ben de benimsemek zo- runda mıyım? Şeriatın hükmettiği, kadınların şarkı söylemesinin dahi yasak olduğu bir ülkede; “ilahi egemenlik sos- lu demokrasiden” dem vurulmasını kabullenmek zorunda mıyım? Sormamız gereken soru bu. Değerli hocam Bozkurt Güvenç’in bir İran ya- zıma gönderdiği satırlarla bitirmek istiyorum bu ya- zıyı: “Osmanlı’nın en uzun (19.) yüzyılını, İran sanki hiç yaşamamış gibidir!” İran-Türkiye farkını kavramak isteyen her Türk aydınının, aklında tutması gereken cümle budur. nilgun@cumhuriyet.com.tr OTEL ve APARTSIFIR TURUNÇ - - - Tüm Odalarda Çift Çanak_Dijital Receiver_Uydu TV www.diplomathotel.com.tr 252-476 7145 veya 537-825 7979 - T.C. BALIKESİR 4. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2008/99 TAL. Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 - TAPU KAYDI: Balõkesir ili, Merkez, 2. Bölge, Gündoğan Mah. 18Mlb pafta, 4449 ada, 10 parseldeki 1. kat 3 numaralõ mesken. ÖZELLİKLERİ: Balõkesir ili, Merkez, 2. Bölge, Gündoğan Mah. 18Mlb pafta, 4449 ada, 10 parseldeki arsa vasõflõ taşõnmazda kat irtifakõ kurulmak suretiyle ayrõ- lan 10/28 arsa paylõ 1. kat 3 numaralõ meskendir. Hissesi tamdõr. Balõkesir ili Merkez Hasan Basri Çantay Mah. Şehit Üstteğmen Abdurrahman Turan Cad. No. 9 adre- sindeki betonerme tarzõndaki 3 katlõ binada en üst kattadõr. Isõtma sistemi doğalgaz kombilidir. Bina dõş cephesi sõvalõ ve boyalõ olup, pencereler PVC ve õsõcamlõdõr. Daire 3 oda, salon, mutfak, banyo, tuvalet ve antreden oluşmaktadõr. Salon ve oda tabanlarõ ahşap parke, duvarlar alçõ düzleme saten boyalõdõr. Mutfak, banyo, tuvalet ve antre tabanlarõ seramik, mutfak dolaplarõ MDF laminent tezgâhõ mermerdir. Banyo duvarlarõ dekorlu fayans olup hilton dolap, duş teknesi ve klozet mevcuttur. Tak- ribi kullanõm alanõ 100 m2’dir. Elektrik, su, doğalgaz hizmeti tamdõr. Şehir merkezine uzak bir muhittir. Arazi topografyasõ eğimlidir. İMAR DURUMU: Ayrõk nizamlõ 2 katlõ yapõ müsaadesi almaktadõr. Bina yüksekliği H=6.50 m., bina derinliği: I=L- (K+H/2), ön bahçe mesafesi K:3.00 m., komşu mesafeler K.3.00 m., arka bahçe mesafesi: H/2’dir. SATIŞ SAATİ: 15.20 -15.30 Arasõ. MUHAMMEN BEDELİ: 55.000,00 TL Satõş Şartlarõ: 1-Satõş 31.07.2009 günü yukarõda belirtilen saatler arasõnda BALIKESİR 4. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ adresinde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir be- dele alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla 10.08.2009 günü aynõ yer ve saatler arasõnda ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacaklarõ toplamõnõ, satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmesi ve artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ lazõmdõr. Böyle bir be- delle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2-Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir banka- nõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu alõm harcõ, damga vergisi, ile KDV alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaştõrmadan hariç bõra- kõlacaktõr. 4-Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme haacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5-Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin göre- bilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6-Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul et- miş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. İş bu ilan tebligat yapõlamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİK.m.12) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 33630) 65 milletvekili, kadõnlarõn baş ve vücutlarõnõn tamamõnõ örtmesine ilişkin meclis soruşturmasõ istedi Fransa’da çarşafa hayır girişimi UĞUR HÜKÜM PARİS - Fransa’da farklõ siyasi gruplardan 65 milletvekili, kadõnlarõn baş ve vücutlarõnõn tamamõnõ örten çar- şaf ve burka giymesiyle ilgili olarak so- ruşturma komisyonu kurulmasõnõ ta- lep etti. Ülkede son dönemde özellikle büyük kentlerin sorunlu ve izole ban- liyölerinde başgösteren çarşaf ve bur- kalõ kadõn sayõsõndaki artõş laik ke- simlerin tepkisine neden olurken ik- tidar partisi UMP’den 50, Sosyalist Parti’den 7, Komünist ve bağõmsõz- lardan 3’er ve Merkez’den 2 millet- vekili, meclise verdikleri önergeyle acilen bir parlamento araştõrma ko- misyonu oluşturulmasõnõ istediler. ‘Seyyar hücreler’ Girişimin öncüsü Vénissieux Bele- diye Başkanõ ve Rhône bölgesi Ko- münist Partisi milletvekili André Ge- rin, Le Parisien gazetesine verdiği de- meçte, “Durum böyle devam ede- mez. Belediyemde giderek artan sayıda kadın bu ‘Seyyar Hücreler’e hapis oluyorlar. Bu tavır uygarlığa meydan okumaktır. Girişimimiz ne bu kadınlara ne de İslama kar- şıdır. Tam tersine biz onlara bir el uzatıyoruz” dedi. Bu konuda ABD Başkanõ Barack Obama’nõn Fran- sa’yõ ziyareti sõrasõnda bu ülkedeki la- iklik uygulamalarõnõ eleştirmesini say- gõyla karşõladõğõnõ, ancak Cumhur- başkanõ Nicolas Sarkozy’nin de ona arka çõkmasõnõ hiçbir biçimde tasvip etmediğini belirten Gerin, durumun acilleşmeye başladõğõnõ ifade etti. Ge- rin, “Komisyonun, Fransız toplu- munda, bazı dini uygulamaların, la- iklik ve Cumhuriyet ilkeleri ile bağ- daşıp bağdaşmadığını araştırması gerektiğini” kaydetti. Cezayir kökenli, Kentlerden So- rumlu Devlet Bakanõ Fadela Amara, her gittiği yerde gözle görülür bi- çimde çoğalan bu olgunun masuma- ne bir gelişme olmadõğõnõ söyledi. “Burka ülkemizde de siyasileşen ve suiistimal edilen bir İslama işa- rettir. Meclis komisyonu bu konu- larda daha kesin ve resmi veriler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD’nin Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, Irak’taki ABD askerlerinin çekilmesi sõrasõnda Türk limanlarõnõn ya da askeri üslerinin kullanõlmasõ konusunda Türk yetkililerle teknik müzakerelere başladõklarõnõ açõkladõ. Geçtiğimiz günlerde Güneydoğu’da temaslarda bulunan Jeffrey, NTV’nin sorularõnõ yanõtladõ. Jeffrey, Amerikan yönetiminin Türkiye’den Irak’taki askerlerin çekilmesi sõrasõnda üs ve limanlarõn kullanõmõna dair herhangi bir talebi olup olmadõğõ yönündeki soruya, “Türk ordusuyla bu konuda teknik görüşmeleri sürdürüyoruz ancak görüşmelerde henüz somut planlara ulaşmış değiliz” yanõtõnõ verdi. Irak’taki askeri malzemelerin bir bölümünün Irak’ta kalacağõnõ, bir bölümünün Afganistan’a gönderileceğini söyleyen Jeffrey “Bu malzemeyi çıkarmanın yollarından biri Türkiye olabilir” diye konuştu. Türkiye ile ABD arasõnda mevcut bazõ anlaşmalar olduğunu anõmsatan Büyükelçi, “Büyük çaplı malzemeleri Irak’tan çıkarmanın yollarını araştıracağız” dedi. ‘Kıbrıs’ta herkes taviz vermeli’ Kõbrõs’la ilgili bir soruya “Biz Türk tarafı da dahil olmak üzere bütün tarafların birtakım tavizlerde bulunmasını gerektireceğini düşünüyoruz” yanõtõnõ veren Jeffrey şöyle devam etti: “Tavizi daha iyi bir şekilde ifade etmek gerekiyor. Şu anda iki tarafın da birtakım tavizlerde bulunması gerekiyor. Annan Planı bütün yabancı askerlerin, askeri birliklerin değil ama bütününün olmasa bile büyük bir kısmının özellikle bölgenin coğrafi dağılımına bakılması üzerineydi. Şu anda bir süreç devam ediyor ve bu sürecin başarıya ulaşması için tüm tarafların birtakım tavizlerde bulunması gerekiyor.” İTALYA’DA ESKORT KIZLAR SORUŞTURMASI BÜYÜYOR ASLI KAYABAL MİLANO - Bari Savcõlõğõ’nõn Başbakan Silvio Berlusconi’nin kendisi ve konuklari için Roma ve Sardunya adasõndaki konutlarõna para karşõlõğõnda eskort kõzlar getirttiği iddiasõ ile açtõğõ soruşturmanõn boyutlarõ büyüyor. Bari’de sağlõk sektöründeki yolsuzluklarõ takip eden savcõlõk, yatõrõmcõ Giampaolo Tarantini’nin telefon görüşmelerinin dinlenmesi sõrasõnda eskort kõzlar gerçeği ile karşõ karşõya geldi. Bari Savcõlõğõ skandala karõştõklarõ iddiasõ ile dört eskort kadõnõn görüşlerine başvurdu. Avusturya’nın başkenti Viyana’da 3 bin 500 kişi, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi ve cinsel ayrımcılığı protesto için parlamento etrafında “ışık zinciri” oluşturdu. İki üniversite öğrencisinin Facebook’tan yaptıkları, “Şimdi ışık zincirinin tam zamanı. Meşale bizden, haydi sen de gel” çağrısı üzerine parlamento binasının önünde önceki akşam 3 bin 500 kişi toplandı. Türk sanatçı Düzgün Çelebi’nin bağlama ile çalıp söylediği türkülere göstericiler halay çekerek eşlik etti. Havanın kararması üzerine yakılan iki bin kadar meşale ile tarihi parlamento binasının çevresinde büyük bir ışık zinciri oluşturuldu. Göstericiler gece yarısına doğru parlamentonun ana girişinde buluşup ışık zincirini tamamladı. (AA) rkçılığa karşı halay ABD Irak’tan çõkõş için üs ve liman istiyor BÜYÜKELÇİ JEFFREY toplayacaktır” diyen Amara şöy- le devam etti: “Gönüllü olduklarını söyleyen bu kadınların hemen hemen hepsi evlidir. Ezici ço- ğunluğu erkek ve aile baskısı altındadır. Aralarında sonra- dan Müslüman olanlar da mevcuttur. Burka giymeleri veya benzeri kapanmalar çoğu zaman erkeklerin cinsel fan- tazmalarından kaynaklan- maktadır. Bu kadınlar aslında kurbandırlar.” Eğitim Bakanõ Havier Darcos da, burkanõn bir baskõ aracõ oldu- ğunu ifade etti ve Fransa’da ba- şõndan ayağõna kadar kapalõ giysi- lerle kadõnlarõn olmamasõ gerekti- ğini kaydetti. Hükümet sözcüsü Luc Chatel dün yaptõğõ açõkla- mada, meclis komisyonu ve hatta yeni bir yasaklama yasasõna sõcak baktõklarõnõ, ancak 5 milyon Müs- lümanõn yaşadõğõ Fransa’da şim- dilik bu durumlarõn her şeye rağ- men marjinal olduğunu vurguladõ. Göç ve Uyumdan Sorumlu Bakan Eric Besson ise, “vicdan özgür- lüğü adına ilke olarak yasakla- maya karşı olduğunu” söyledi. Fransa 5 yõl önce orta dereceli okullara, daha sonra da kamuya açõk resmi dairelere başörtüsüyle gi- rilmesini, Eylül 2008’de resmi bel- gelerde başörtülü fotoğraf konma- sõnõ yasaklamõştõ. Iraklı eşcinseller Türkiye’ye kaçıyor Dış Haberler Servisi - İlk ön- ce ABD askerleriyle işbirliği yap- tõğõ gerekçesiyle direnişçiler teh- dit etti. Ama eşcinsel olduğu için aldõğõ ölüm tehditleri, onu ülkesi Irak’tan ayrõlarak Türkiye’ye kaç- maya mecbur bõraktõ. 28 yaşõndaki Emir, kendisi gibi kaçmak zo- runda kalan 5 Iraklõ eşcinsel ar- kadaşõyla İstanbul’da yaşõyor ve ilk defa cinsel tercihini özgürce di- le getirebildiğini söylüyor. ABD işgalinin ardõndan dinci militanlarõn ülkede artan etkisi, Iraklõ eşcinseller için hayatõ gi- derek yaşanõlmaz bir hale getirdi. Irak’ta eşcinselseniz 7 yõla kadar hapis cezasõ alabiliyorsunuz, tabii önce dinci örgütler sizi bulmazsa. Reuters haber ajansõna konuşan Emir, “Irak’ta eşcinsel olduğu- mu söyleseydim, beni takip eder ve öldürürlerdi. Ama Türki- ye’de insan muamelesi görüyo- ruz ve haklarımız var” diyor. Ailesinin büyük bölümü Irak’tan kaçtõktan sonra da Bağ- dat’ta yaşamaya devam eden Emir, bir süre sonra ölüm tehdit- leri almaya başlamõş. Sadr’da eşcinselliğin kõnandõğõ cuma vaazlarõnõn ardõndan, iki ay içinde 6 eşcinselin cesedi so- kak kenarlarõnda bulunmuş. 2007’de ülkesini terk eden ve Ankara’daki Birleşmiş Milletler merkezine yaptõğõ mültecilik baş- vurusu kabul edilen Emir, nüfu- sun çoğunun Müslüman olduğu laik bir ülkede, cinsel kimliğinden dolayõ artõk utanmak zorunda kal- madõğõ için mutlu. II Çarşaf ve burkalõ kadõn sayõsõndaki artõş Fransa’yõ alarma geçirdi. Çeşitli siyasi görüşlerden 65 milletvekili konunun soruşturulmasõ için meclise önerge sunarken girişimin öncüsü Vénissieux Belediye Başkanõ Gerin, “Belediyemde giderek artan sayõda kadõn bu ‘Seyyar Hücreler’e hapis oluyorlar. Bu tavõr uygarlõğa meydan okumaktõr” dedi. Devlet Bakanõ Amara ise “Burka ülkemizde de siyasileşen ve suiistimal edilen bir İslama işarettir” diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear